Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/585 E. 2019/615 K. 20.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/585 Esas
KARAR NO : 2019/615

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 20/12/2016
KARAR TARİHİ : 20/06/2019

DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde ; davalı ile müvekkili şirket arasında 12 yıl devam eden ürüteci – distribütör ilişkisi olduğunu, bu ilişki gereğince 11 ilin distribütörlüğünün müvekkiline verildiğini, davalı şirketin, müvekkilinin kısa süreli olarak yaşadığı ticari zorluğu bahane ederek, müvekkilinin edimlerini aksamamasına rağmen … 3.Noterliğinin … tarih … yevmiye nolu ihtarnamesi ile fesih ettiğini, davalı tarafın feshi taraflar arasında imzalanan ve 12/02/2014 tarihinde sona eren sözleşmeye dayandırdığını, bu ihtarname ile taraflar arasında hiçbir zaman uygulama bulmamış ürün iadesi halinde %20 indirim uygulanacağını belirterek afaki bir beyanda bulunduğunu, davalı yanın 17/03/2016 tarihinde 695.702,59TL, 18/03/2016 tarihinde 661.981,24TL, 13/03/2016 tarihinde 1.747.020,53TL olmak üzere toplam 3.104.704,36TL ürün iade aldığını ve iade aldığı bu ürünler için cezai şart talep edebileceğini ileri sürerek 997.336,00TL tutarında düzenlediği iade faturasını müvekkiline gönderdiğini bu miktarın %20’den bile yüksek olduğunu, fesih ihbarı üzerine müvekkilince gönderilen ihbarname ile fesih haksız olduğu belirtilerek bakiye borç toplamı olan 3.169.042,62TL’nin ödenmesinin ihtar edildiğini, davalı tarafça bunun üzerine 13/06/2016 tarihinde müvekkiline 1.980.762,44TL tutarında ödeme yaptığının bakiye kısmının ise ödenmeyeceğinin bildirildiğini bunun üzerine müvekkilince … 24.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını, davalı şirket tarafından kısmen itiraz edildiğini, davalı tarafın müvekkilinin cari hesap borcunu ödememek için cezai şart niteliğinde iade fatura kestiğini, dayandığı sözlemenin 12/02/2014 tarihinde tamamen sona erdiğini, bu sözleşmenin sona ermesinden sonra bu sözleşmeden bağımsız olarak ticari ilişkinin sürdüğünü, başkaca yazılı sözleşme yapmadıklarını iade edilen ürünler için %20 oranında hesap yapıldığında 620.940,87TL yapmasına rağmen davalı tarafın gayri ciddi ve dayanıksız olarak 997.336,00TL’lik iade faturası kestiğini, davalı şirketin 184.412,65TL tutarındaki bozuk, hasarlı ve delist ürünü yıllar süren fiili uygulamanın üstüne iade almadığını bu nedenle de borçlu olduğunu belirterek icra dosyasına yapılan haksız itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekilince sunulan cevap dilekçesinde; ilk kez taraflar arasında 2008 yılında 1 yıllık sözleşme imzalandığını, sürenin sona ermesine rağmen 2013 yılına kadar aynı koşullarla ticari ilişkinin devam ettiğini, 2013 ile 2014 yıllarında tekrar bir sözleşme imzaladıklarını, 2015 yılında da sözleşme düzenlendiğini, haklı nedenle sözleşmenin 08/03/2016 tarihinde müvekkilince fesih edildiğini, davacı ile müvekkilinin arasındaki ticari ilişkinin taraflar arasında imzalanan distribütörlük sözleşmesi ve önceki yazılı sözleşmeler kapsamında neredeyse aynı şekilde düzenlendiğini, sözleşmenin 2.15.maddesinde, davacının davalıdan aldığı ürünlerin bedelini davalı tarafından belirlenen vadelerde ödemesi gerektiği, ödemelerde gecikme olması halinde gecikme faizininde hükme bağlandığını, ödemelerde gecikme olması halinde müvekkilinin sözleşmeyi derhal fesih etme ve ürün tedarikini ret etme hakkına sahip olduğunu, ayrıca sözleşmenin 5.2.maddesinin (iii) bendi uyarınca davacının herhangi bir nedenle faaliyetlerini süresiz olarak bir ay yada daha uzun süre durdurması yada durdurmak zorunda kalması halinde …’ın sözleşmeyi derhal fesih edebileceğinin düzenlendiğini, bu hükümlerin imzalanan her sözleşmede bulunduğunu, ayrıca Borçlar Kanunun 124.maddesi uyarıncada müvekkilinin fesih hakkı bulunduğunu, müvekkilince geri alınan ürünlerin fatura tutarı üzerinden %20’lik indirim uygulamasının sözleşmeye ve hukuka uygun olduğunu, sözleşmenin 5.4.maddesinde de bu hususun düzenlendiğini, ürünlerin fatura bedelleri üzerinden %20’lik indirim indirim ile geri satın alınması hakkının sadece fesih durumunda söz konusu olabileceği için ticari ilişki devam ederken kullanılması yada birden fazla kez kullanılmasının bu hakkın doğasına aykırı olduğunu buna dayanılarak müvekkilince %20’lik indirim faturası kesildiğini, davacının indirim faturası oranının %20’den daha fazla olduğunu iddia ettiğini, davacı tarafından ürün iadesine ilişkin kesilen faturaların daha fazla olduğunu bunların cevap dilekçesinde dökümünün yapıldığını müvekkilince düzenlenen faturanın, davacının kestiği 17 adet fatura daha katıldığında iade edilen ürün miktarının 4.955.121,74TL yaptığını ve bu miktarın %20’sinin ise 997.336,00TL olduğunu sözleşme hükümleri gereğince müvekkilinin bozuk ve hasarlı ürünleri geri almama hakkının bulunduğunu, sözleşme devam ederken bozuk ve hasarlı ürünlerin geri alınmasının sözleşmenin 2.14.maddesi gereğince gerçekleştirildiğini bu maddeye göre “distribütör dağıtım operasyonu süresince, masrafı kendisine ait olmak üzere, müşterilerde bulunan tüm eski tarihli ürünleri toplamak ve yenisi ile değiştirmek ile yükümlüdür hasarlı ve bozuk ambalajlı ürünler ancak … satış direktörünün belirleyeceği miktar ve vereceği izin çerçevesinde toplanıp değiştirilebilir” hükmünün mevcut olduğunu bu maddenin fesihten sonra uygulanmasının mümkün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE : Dava itirazın iptaline ilişkin davadır.
Deliller ; … 24.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, ihtarnameler, faturalar, sözleşmeler, mail yazışmaları, … 1.Asliye Ticaret Mahkemesine ait … esas sayılı dosya, ticari defter ve belgeler, bilirkişi incelemesi.
… 24.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası alınıp incelendiğinde; davacı tarafından davalı hakkında 1.014.633,02TL cari hesap alacağı, 11.967,12TL işlemiş faiz, 184.412,65TL asıl alacak, 2.175,06TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.213.188,45TL alacağın avans faizi ile tahsili için ilamsız takip başlatıldığı, borçlu tarafından verilen itiraz dilekçesi incelendiğinde cari hesap alacağı olarak istenen kısmın 17.297,62TL’lik kısmı haricinde kalan kısımın tamamına itiraz edildiği ve takibin durdurulduğu görülmüştür.
Davalı tarafından davacıya gönderilen … 3.Noterliğine ait … tarihli ihtarname incelendiğinde ; taraflar arasında imzalanan 12/02/2013 tarihli sözleşmenin 12/02/2014 tarihinde sona erdiği ancak taraflar arasındaki ilişkinin uygulanmaya devam ederek ihtarname tarihine kadar geldiği, sözleşmenin 2.15.maddesinde … Gıda tarafından satın alınan ürünlerin ödenmesi ile ilgili hüküm bulunduğu yine 5.2.maddesinde … Gıda’nın faaliyetlerinin süresiz olarak veya 1 ay yada daha uzun süre için durdurması halinde fesih hakkının düzenlendiğini, 01/01/2016 tarihinde müvekkilinin vadesi geçmiş 1.517.121,00TL alacağı olduğunu, bu miktarın bu ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren 2 gün içeresinde ödenmesi gerektiği, sözleşmenin 5.4.maddesi uyarınca muhattabın elinde bulunan ürünlerin tamamının muhhattaba uygulanan fatura üzerinden %20 oranında indirim uygulanmak sureti ile geri satın alınacağını belirterek sözleşmenin fesih edildiğine ilişkin beyanlar bulunduğu görülmüştür.
Davacı tarafından davalıya gönderilen 18/05/2016 tarihli ihtarname de, feshin haksız olduğu ve dayanağının bulunmadığı ek olarak müvekkili şirketin davalıdan 3.169.042,62TL alacağı olduğu ihtar edilmiş, davalı tarafından gönderilen 30/05/2016 tarihli cevabi ihtarname incelendiğinde ise ; taraflar arasında 28/02/2014 – 28/02/2015 tarihli arasında imzalanan bir sözleşme daha bulunduğunu, sözleşmelerin paralel hükümler taşıdığını, davacı tarafından cari hesap alacağı olarak ödenmesi istenen 3.169.042,62TL’den müvekkilinin alacak miktarı düşüldüğünde … Gıda’nın 1.450.296,00TL tutarında alacağı olduğu tespit edildiğini ve ödeneceğinin bildirildiği görülmüştür.
Dava dilekçesine ekli … 1.Asliye Hukuk Mahkemesine ait 2016/68 esas nolu tensip tutanağı incelendiğinde; davacının iflas ertelenmesi talebi ile mahkemeye müracaat ettiği ve mahkemece 05/02/2016 tarihinde erteleme tedbirlerine karar verildiği görülmüştür.
Davalı tarafça sunulan deliller incelendiğinde taraflar arasında imzalanmış 03/03/2008 tarihli distribütörlük sözleşmesi, 12/02/2013 tarihli distribütörlük sözleşmesi, 28/02/2014 tarihli distribütörlük sözleşmesi ve sözleşme tarihi ve hangi dönemlere ilişkin olduğu yazılı olmayan distribütörlük sözleşmesi eklendiği görülmüştür.
Taraflarca gösterilen deliller toplanarak davacı tarafın ticari defter ve belgelerinin bulunduğu … Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılarak bir mali müşavir, bir finans ve bir sektör bilirkişisi marifeti ile davacının ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yaptırılarak mahkememizce uyuşmazlık noktaları olarak belirlenen hususlarda rapor tanzim edilmesi istenilmiştir.
Talimat mahkemesince aldırılan rapor incelendiğinde; dosyaya sunulan 03/03/2008 , 12/02/2013 ve 28/02/2014 tarihli sözleşmelerde davacı yana ait kaşe ve imzanın mevcut olduğunu ancak 2015 yılına ait sözleşmede davacı yana ait imza ve paraf bulunmadığını ayrıca sözleşmede tarihte bulunmadığını sadece son sayfasında davacı imzasının bulunduğunu, 2014 tarihli sözleşmenin 1 yıl süreli olup sözleşmede 1 yıl sonunda fiili ilişki devam etse dahi sözleşme hükümlerinin uygulanmayacağının hükme bağlandığını, dolayısı ile 2015 tarihli sözleşmenin geçerli olmadığını, davalının fesih öncesinde gönderilen faturalara da %20 indirim uyguladığını, feshin haksız olduğu kabul edildiğinde davacının davalıdan 997.336,00TL + 173.646,56TL = 1.170.982,56TL alacağının bulunduğunun belirtildiği görülmüştür.
Davalının ticari defter ve belgeleri üzerinde de mahkememizce de bilirkişi incelemesi yaptırılmış alınan rapor incelendiğinde ; davacı tarafından davalıya iade edilen ürünler nedeni ile davalı tarafından %20 oranında indirim uygulanarak 997.336,00TL’lik iade faturası kesildiğini taraflar arasındaki cari hesap farkının bu faturadan kaynaklandığını, sözleşmenin 5.4.maddesinde sözleşmenin feshi halinde distribütörün elinde bulunan ürünlerin fatura tutarı üzerinden %20 oranında indirim uygulanmak sureti ile geri satın alma hakkı bulunduğunu buna göre ancak fesih tarihinden sonra iade edilen ürünlere bu madde gereğince uygulama yapılabileceğini, davalının sözleşme döneminde bu madde gereğince indirim uygulamadığını, sözleşmenin 5.4.maddesinde de açıkça fesih halinde ibaresinin bulunduğunu, fesihten sonra iade edilen ürün toplamının 3.104.704,36TL olup buna göre davalının isteyebileceği indirim tutarının 620.940,87TL ile sınırlı olması gerektiği, yapılan incelemede 01/01/2016 tarihi itibari ile davalının davacı yandan 3.473.164,73TL alacaklı göründüğü davacının ürünleri satın aldığı ayın son iş gününden itibaren 60 gün içinde ödemelerin yapılması gerektiği, buna göre 31/12/2015 tarihi itibari ile davacı yanın 10.ay dahil gerçekleştirmiş olduğu alımlar ile önceki döneme ilişkin borcunun bulunmaması gerektiği bu doğrultuda yapılan hesaplamalarda davacı yanın 11.ve 12.aylarda davalıdan 2.617.390,32TL tutarında alım yaptığı, buna göre 3.473.164,73TL – 2.617.390,32TL = 855.774,41TL tutarında vadesi geçmiş borcun bulunduğunun tespit edildiğini, davacı yanın davalıya en son 04/12/2015 tarihinde 488.249,48TL ödeme yaptığı, son olarak ta 24/12/2015 tarihinde ürün alımı gerçekleştirdiği bu tarihten sonra davacı yanın sadece iade faturaları düzenlediği, 2016 yılında başkaca hiçbir ödeme yapmadığının tespit edildiğini, taraflar arasındaki cari hesap farkının sözleşmenin fesih edilmesi sebebi ile 27/04/2016 tarihinde düzelenen 997.336,00TL tutarındaki cezai şart tutarından kaynaklandığı, sözleşmenin 2.15.maddesi çerçevesinde yapılan değerlendirmeler sonucunda 01/01/2016 tarihi itibari ile davacının davalıya vadesi geçmiş 855.774,14TL tutarında borcunun bulunduğu bu anlamda fesih tarihi itibari ile geçerli bir sözleşmenin varlığının kabul edilmesi halinde davacı yanın sözleşmenin 2.15.maddesini ihlal etmiş olacağı yine davacı yanın son olarak 24/02/2015 tarihnide ürün alımı yaptığı bu tarihten sonra sadece iade faturaları düzenlediği dikkate alındığında yine fesih tarihi itibari ile geçerli bir sözleşmenin varlığının kabul edilmesi halinde sözleşmenin 5.2.maddesinin (iii) ihlal edilmiş olacağı davacı yanın 2016 yılında iflas erteleme talebinde bulunduğununda dikkate alınması gerektiğini, sözleşmenin 5.4.maddesinde %20 götürü indirimi uygulanmasını sadece fesih halinde mümkün olduğnuu, fesih öncesi iade faturaları yönünden indirim uygulanmasının yerinde olmadığını, fesihten sonra iade faturaları toplamının 3.104.704,36TL olması nedeni ile bunun %20’sinin 620.940,87TL ile sınırlı olması gerektiği, bu durumda haklı fesih sayıldığında sözleşmenin 5.4.maddesi uyarınca 997.336,00TL – 620.940,87TL = 376.395,13TL davacının cari hesap alacağı olduğu, davacı yanın stoklarda iade edilmek üzere bekleyen mallara ilişkin olarak talep ettiği, 184.412,62TL’nin davacı defterlerinde 173.646,56TL olarak tespit edildiğinin bu ürünlerin bozuk ve hasarlı olarak kabul edilmesi halinde davalının bu miktarı da ödemesi gerektiğinin belirtildiği görülmüştür.
Davalı tarafın 2015 yılında imzalandığını iddia ettiği sözleşme de tarih olmayıp sadece sözleşmenin son sayafasında distribütör imzası bulunup diğer sayfalarında imzanın bulunmadığı görülmektedir.
Taraflar arasında ilk kez imzalanan 2008 tarihli sözleşme, 2013 tarihli sözleşme ve 28/02/2014 tarihli sözleşmelerde benzer hükümler olduğu görülmektedir. Fesih ihtarnamesinde atıf yapılan 2013 tarihinde imzalanan sözleşmede ve diğer sözleşmelerde (sözleşmenin 5.2.maddesinde) sıralanan hallerde …’in distribütöre göndereceği bildirim ile ileriye etkili olarak fesih edebileceğinin yer aldığı, buna göre distribütörün faaliyetlerini süresiz olarak 1 ay yada daha uzun süre için durdurması, sözleşmenin 2.15.maddesinde ise distribütörün ürün bedellerini vadesinde ödemesi gerektiği ödeme yapılmaması halinde …’in sözleşmeyi derhal fesih etmeye yetkili olduğu, 5.4.maddesinde ise fesih halinde iade edilen ürünlerle ilgili olarak fatura tutarı üzerinden %20 indirim uygulanacağı hükümlerinin yer aldığı görülmektedir. Fesih tarihini kapsayan yazılı sözleşme olmamakta birlikte taraflar arasındaki ticari ilişkinin 2008 yılından bu yana devam ettiği, 2008 – 2013 ve 2014 yıllarında imzalanan sözleşmelerin benzer hükümler taşıdığı, en son alınan bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere davacının vadesinde ödenmeyen 855.774,41TL tutarında borcu bulunduğu ayrıca en son alımının 04/12/2015 tarihinde yaptığı fesih tarihine kadar da alım yapmadığı davacının sözleşme yükümlerinin 2.15 ve 5.2 (iii) maddelerini ihlal ettiği davalı tarafın sözleşmeyi bildirimsiz fesihte haklı olduğu, sözleşmelerin 5.4.maddesi gereğince fesihten sonra iade edilen ürünlerle ilgili olarak davalı tarafın fatura tutarı üzerinden %20 oranında indirim yapmakta haklı olduğu, fesihten sonra davacının iade faturalarının toplamı 3.104.704,36TL olup davalının uygulayabileceği indirim oranının 620.940,87TL ile sınırlı olması gerektiği bu kapsamda davacının 997.336,00TL – 620.940,87TL = 376.395,13 TL cari hesap alacağı bulunduğu tespit edilmiştir. Davacının diğer talebi bozuk ve hasarlı ürünlerin davalı tarafça iade alınmaması nedeni ile bunun bedeli olan 184.412,65TL’nin tahsili istemine ilişkin olup davacı kendi defterlerinde bu miktarı 173.646,56TL olarak kayıt etmiş olup sözleşmelerin 2.14.maddesinde bozuk ve hasarlı ürünlerin değiştirilebileceğine ilişkin hüküm mevcut olup, davalı taraf fesih nedeni ile sözleşmenin 5.4.maddesine göre uygulama yaptığına göre davacının da sözleşmenin bozuk ve hasarlı ürünlerle ilgili hükümlerinin uygulanmasını istemekte haklı olduğu, davacı bozuk ve hasarlı ürünlerle ilgili olarak davalıdan ihtarname ile 173.646,56 TL talep ettiği, davalının ise … 3. Noterliğinin 30/05/2016 tarihli ihtarnamesinde evvelce bozuk ve hasarlı ürünlerin müvekkili şirket tarafından iyiniyete istinaden alındığı ancak sözleşmede buna ilişkin hüküm olmadığı belirtilerek bu defa iade alınmadığı bildirildiği görülmüştür. Davalının, davacı tarafından talep edilen ve bedeli 173.646,56 TL olarak belirlenen ürünlerin bozuk ve hasarlı olduğuna ilişkin itirazı olmayıp, daha önce iyiniyete istinaden alınırken artık alınmayacağını bildirdiği anlaşılmaktadır. İcra dosyasında takip talebine ekli olarak bu ürünlerin listesi mevcut olup, talimat yoluyla alınan raporda bilirkişi mahalline giderek bu ürünleri bizzat gördüğünü ve bedelinin 173.646,56 TL olarak saptandığını belirttiği ve ilgili belgeleri ek 8 olarak eklediği görülmektedir. Davalı taraf süresi biten sözleşmedeki hükme dayanarak iade edilen sağlam ürünlerde %20 indirim uyguladığına göre daha önce bozuk ve hasarlı ürünleri alması nedeniyle, taraflara arasındaki e-posta yazışmaları da dikkate alınarak bu ürünlerin de iade alınması gerektiği, davalı tarafın iade almaması nedeni ile bedeli olan 173.6465,56TL’yi ödemesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Davacı taraf icra takibinde işlemiş faiz de talep etmiştir. Davacı tarafından davalıya gönderilen … 1.Noterliğine ait … tarih … yevmiye nolu ihtarname davalı tarafa 23/05/2016 tarihinde tebliğ edilmiş olup tebliğ tarihinin ihtarnamede verilen 5 iş günü eklendiğnide davalının 31/05/2016 tarihinde temerrüde düştüğü görüldüğünden temerrüt tarihi ile takip tarihi arasında bulunan 40 günlük süre için yıllık %10.50 oranından avans faizi hesabı yapıldığında cari hesap alacağı olarak istenen 376.395,13 TL’ye işlemiş faizin 4.391,27TL olarak hesaplandığı ( 376.395,13TL X 40 gün X %10.50 / 36.000) bozuk ve hasarlı ürün bedeli olan 173.646,56TL’ye aynı yöntemle hesap yapıldığında işlemiş faizin 2.025,87TL olarak hesaplanmaktadır.
Toplanan tüm deliller ve bilirkişi raporuna göre davalı tarafın sözleşmeyi fesihte haklı olduğu, fesih tarihinden sonra davacının iade ettiği ürünler üzerinden %20 indirim faturası düzenleyebileceği bu miktara göre hesaplama yapıldığında davacının fesihten sonra iade edilen ürünler nedeni ile 376.395,13ÜTL alacağı olduğu, bozuk ve hasarlı ürün olup davalı tarafından iade alınmayan ürün bedeli miktarının da 173.646,56TL olduğu saptandığından aşağıdaki şekilde davacının davasını kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yurakıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının kısmen kabulü ile, davalının … 24.İcra Müdürlüğünün … esas nolu icra dosyasına yapmış olduğu itirazın;
376.395,13TL cari hesap asıl alacağı, 4.391,27TL işlemiş faiz, 173.646,56TL bozuk ve hasarlı ürün bedeli asıl alacağı, 2.025,87TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 556.458,83TL yönünden iptaline,
Asıl alacak kalemlerine takip tarihinden itiberin değişin oranda avans faizi uygulanmasına,
111.291,76TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacının fazla talebinin reddine,
2-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 36.208,35 TL vekalek ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden ret edilen kısım üzerinden 39.527,28 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu 6.000,00TL bilirkişi ücreti, 33,50TL ilk masraf ve 295,30 TL tebligat ve tezkere masrafı olmak üzere 6.328,80TL yargılama giderinin kabul ve ret oranı dikkate alınarak takdiren 3.140,00TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 14.115,38TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Bu dava sebebi ile 38.011,70 TL karar ve ilam harcı alınması gerektiğinden peşin alınan 14.115,38TL’nin mahsubu ile 23.896,32TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 20/06/2019

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır