Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/577 E. 2018/1282 K. 28.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/577 Esas
KARAR NO : 2018/1282

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/06/2017
KARAR TARİHİ : 28/11/2018

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı borçlu … Anonim Şirketi ile müvekkili banka arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesini, davalı borçlular … ve … müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imzaladıklarını, müvekkili banka tarafından kullandırılan kredinin geri ödenmemesi üzerine … Noterliğinin 08.08.2016 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile kredinin kat edildiğini, kredi kat edildikten sonra davalı borçlular aleyhine … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, borçluların müvekkili bankaya karşı hiçbir ödemede bulunmadığı gibi kefalete, takibe, ana paraya, faiz oranına ve miktarına haksız olarak itiraz ettiklerini, davalılar tarafından öne sürülen itirazların yersiz olduğunu, takibe konu 12.02.2014 tarihli Genel Kredi Sözleşmesinin davalılar tarafından müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imzaladıklarını, borçluların müvekkilibanka ile aralarında kefalet ilişkisi bulunduğunu, imzalanmış olan kredi sözleşmesi ile sabit oduğurıdan aksi yöndeki mesnetsiz iddiların ispat külfetinin davalı borçlular üzerinde olduğunu, faiz oranına itirazın da yersiz olduğunu, taraflarınca temerrüt faizi işletilmesi talep edilmiş olmakla, asıl alacağa temerrüt faizi işletilmesinde usulsüzlük bulunmadığını, davalı borçlular tarafından faiz miktarının yanlış hesaplandığının iddia edildiğini, bu itirazın da gerçeğe aykırı olduğunu belirterek, sonuç olarak; borçluların haksız ve mesnetsiz itirazının iptali ile takibin devamına, borçluların % 20′ den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkumiyetine, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; talebin müşterek ve müteselsil kefalet nedeni ile müvekkiline yönlendirildiğini, ancak müvekkili adına müşterek ve müteselsil kefillik olması için gerekli şekil şartlarının olmadığını, Müteselsil Kefalet hususunun Borçlar Kanunu 583. Maddede düzenlendiğini ve “madde 583- Kefalet sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azamî miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz. Kefilin, sorumlu olduğu azamî miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesi şarttır.” denildiğini, kefalet sözleşmesinin içeriğinde kamu düzeni baskın olduğundan, sözleşmenin tarihine bakılmaksızın uygulanması gerektiğini, şekil şartlarının konulma sebebi olan kamu düzeninin gereklilikleri ve yürülülük kanun koruduğu temel değerlendirildiğinde , davanın müvekkilerine yönlendirilmesine temel olan kefalet sözleşmesi geçerlilik koşullarını taşımadığından yokhükmünde olduğunu, tacir sıfatına haiz olmayan müvekkilerine yönelik ticari faizin uygulanmasının hukuka aykırı olduğunu, icra takibi yapılırken hesap hataları yapıldığını, gerek faiz oranları gerek faizlerin yürütüldüğü tarih aralığı, gerekse bu faizler üzerinden yürütülen BSMV faizinin hesaplamasında hataya düşüldüğünü, yaptıkları itirazın haklı olması nedeni ile icra inkar tazminatı isteminin de yerinde olmadığını, belirterek, sonuç olarak, davanın reddine, müvekkilleri hakkında haksız takipte bulunan davacı aleyhine %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini savunmuştur.
Dava, Genel Kredi Sözleşmesine istinaden kullandırılan kredi nedeni ile ödenmeyen kredi borcunun tahsili için başlatılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
… İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyası getirtilerek incelenmiş, davacı alacaklı tarafından dava dışı asıl borçlu şirket ile davalı kefiller aleyhine kredi sözleşmesine istinaden kullandırılan kredi nedeni ile toplam 29.910,08- TL alacağın tahsili istemi ile ilamsız icra takibi yapıldığı, davalı borçluların borca ve takibe itirazı üzerine icra takibinin davalılar yönünden durdurulduğu, itirazın iptali davasının yasal süre dahilinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava konusu takip alacağı temlik eden … A.Ş.’ye temlik edildiği, temlik sözleşmesi ile temlik edilen dava ve takip dosyalarını bildirir ekli liste dosyaya sunulmuş olmakla, … A.Ş.’nin temlik alan davacı olarak davaya dahil edilmiştir.
Dosyaya sunulan Genel Kredi Sözleşmesi ve kullandırılan kredilere ilişkin belgeler dosyaya ibraz edildikten sonra dosya bilirkişi incelemesine tevdi edilerek bankacılık alanında uzman bilirkişiden alınan raporda özetle; davacı banka ile dava dışı kredi borçlusu/kredi lehtarı … A.Ş. arasında Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiğini, işbu sözleşmeyi davalı/kefillerin de müteselsil kefil sıfatıyla imzalamış olduklarını, anılan sözleşme kapsamında kullandırılan kredilerin öngörülen süre içinde ödenmemesi nedeniyle, davacı bankanın davalı/kefiller hakkında takip ve dava hakkının bulunduğunu, kefalet limiti ve davalı kefillerin sorumluluğunu, davalı kefillerin sözleşmede gösterilen kefalet limitinin 500.000,00- TL olduğunu, temerrüt tarihi itibariyle hesaplanan asıl alacak tutarı 24.796,21- TL’sinın kefalet limitinden daha düşük seviyede olması nedeniyle, davalı kefillerin borcun tamamından müteselsilen sorumlu olduklarının düşünülebilinece davacı bankanın takip tarihi itibariyle alacaklarının asıl alacak: 24.796,21-TL, işlemiş temerrüt faizi 2.470,64-TL, %5 gider vergisi (BSMV): 123,53-TL, ihtarname gideri (delili vok): 0,00- toplam alacak : 27.390,38 TL olduğunu, mahkemece raporun benimsenmesi halinde; fazlaya ilişkin 2.519.70-TL 29.910.08- 27.390.38-TL reddi durumunda, takip tarihinden itibaren; 24.796,21- TL asıl alacağın yıllık %30,24 oranında işleyecek sözleşmesel temerrüt faizi ve bunun %5 gider vergisi (BSMV) ile birlikte istenilebileceği hususları rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde; davacı banka ile dava dışı kredi lehtarı … Şti arasında 500.000,00-TL tutarında Genel Kredi Sözleşmesi düzenlendiği, bahse konu sözleşmeyi davalıların 500.000,00-TL kefalet limiti dahilinde müteselsil kefil sıfatı ile imzalamış oldukları, davalı kefillerin dava dışı borçlu şirketin ortağı olduğu, dava dışı kredi lehtarı şirketine kredili mevduat hesabı kredisi kullandırıldığı, … Noterliğinin 08/08/2016 tarihli ihtarnamesi ile kredi cari hesabın kesildiği ve hesabın kat edildiği, 26.945,77-TL nakdi kredi borcunun ödenmesi ve gayri nakdi çek bedeli 2.580,00-TL nin depo edilmesi için taraflara 24 saatlik süre verildiği, ihtarnamenin dava dışı kredi lehtarı şirketine 10/08/2016 tarihinde tebliğ edildiği, her ne kadar davalı kefil …’e çıkartılan tebligatın iade edildiği, diğer davalı kefil …’e ise usulüne uygun tebligat yapılmamış ise de; TBK’nun 589/1. Maddesi hükmü uyarınca asıl borçlunun kusur ve temerrüdünün yasal sorumluluklarından davalı kefillerin de sorumlu olacağı düzenlenmiş olmakla, asıl borçlunun temerrüde düşürülmesi yeterli olduğundan, 12/08/2016 tarihi itibariyle davalı kefillerin temerrüde düşmüş oldukları kabul edilmiştir.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda ayrıntılı şekilde belirtildiği üzere; TCMB yayınladığı 2013/8 sayılı tebliğ hükümleri nazara alındığında, kredili mevduat hesabı kredilerine sözleşme ile belirlenen faizlerin değil, kredi kartları için TCMB yayınladığı akti ve gecikme faiz oranlarının KMH kredilerinde uygulanacağı, TCMB tebliğlerine göre kat tarihini kapsayan dönemde kredi kartlarına uygulanan akdi faiz oranı % 24,24 oranında, temerrüt faizinin ise % 30,24 oranında olduğu, davacı bankanın takip tarihi itibariyle alacaklarının asıl alacak: 24.796,21-TL, işlemiş temerrüt faizi 2.470,64-TL, %5 gider vergisi (BSMV): 123,53-TL olmak üzere toplam 27.390,38- TL alacaklı olduğu, davalı kefillerin usulüne uygun kefalet sözleşmesi uyarınca borçtan müteselsilen sorumlu oldukları anlaşılmakla, raporda belirtilen miktar üzerinden davalıların takip dosyasına yaptıkları itirazın kasmen iptali ile takibin devamına karar verilmiştir.
Davalıların, takip dosyasına yaptığı itirazın haksız olması ve alacağın likit olması nedeni ile davacı lehine icra inkâr tazminatına hükmedilmiş, aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda Açıklandığı Üzere,
1-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İle
Davalıların … İcra müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin asıl alacak : 24.796,21 TL, işlemiş temerrüt faiz: 2.470,64 TL, BSMV : 123,53 TL olmak üzere toplam : 27.390,38 TL miktar üzerinden takip tarihinden itibaren 24.796,21 TL asıl alacak tamamen ödeninceye kadar yıllık %30,24 oranında temerrüt faizi ve %5 gider vergisi (BSMV) birlikte tahsil edilmek suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Asıl alacak miktarı olan 24.796,21 TL’nin %20 oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 1.871,00-TL karar ilam harcından peşin alınan 149,55- TL nin mahsubu ile eksik kalan 1.721,45- TL harcın davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
3- Davacının yatırmış olduğu 149,55- TL peşin harç davalı tarafından yatırılması gereken karar ilam harcından düşüldüğünden, toplam bu miktarın 149,55-TL nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bunun dışında davacı tarafından yapılan dava açılış gideri: 33,50-TL ( başvurma ve vekalet harcı ) davetiye, posta gideri: 137,00 – TL, bilirkişi ücreti: 600,00-TL olmak üzere toplam: 770,50- TL yargılama giderinden kabul/red oranı (% 91,57 ) üzerinden hesaplanan 705,50- TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT’ nin uyarınca hesap ve takdir olunan 3.286,80- TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden AAÜT’ nin uyarınca hesap ve takdir olunan 2.180,00- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan gider ve delil avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair davacı ve davalılar vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır