Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/561 E. 2021/53 K. 26.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/561 Esas
KARAR NO : 2021/53

DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/06/2017
KARAR TARİHİ : 26/01/2021

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin diş malzemeleri alanında faaliyet gösterdiği, davalı gerçek şahısların müvekkili yanında çalışırken 2016 ve 2017 yıllarında kendi istekleri ile ayrılarak, müvekkilinin eski çalışanı olan …’nun eşinin kurucu ortağı olduğu ve sonradan da davalı …’ın hissedarı olduğu davalı şirket bünyesinde çalıştığını, davalı …’in ve diğer davalı gerçek kişinin müvekkili yanında satış ve pazarlamacı olarak uzun senelerdir çalıştığını, davalıların, müvekkilinin müşterilerine daha uygun şartlarda ürün satışı teklif ettiğini ve çalışanlarına iş teklif ettiğini, müvekkilinin müşterilerine karşı davalılar tarafından kötülendiğini, müvekkili şirket yetkilileri hakkında ticari ve genel ahlaka dayalı söylemlerde bulunduğunu, davalıların eylemlerinin haksız rekabet teşkil ettiğini beyan ederek, haksız rekabetin tespitine ve haksız rekabetin önlenmesine, müvekkilinin uğramış olduğu manevi zararlar için 10.000,00TL’nin, müvekkilinin uğramış olduğu zararlar için şimdilik 10.000,00TL’nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, davacının, davasını somutlaştırması gerektiğini, müvekkili şirketin,…Malzemelerinin sahte ürünler üretmesi nedeniyle kalınan zor durumdan çıkmak adına kurulduğunu, davacı şirket ile haksız rekabet oluşturmak amacıyla kurulmadığını, davacının iddialarının soyut olduğunu, davacı şirketin müvekkilleri yüzünden kazanç kaybına uğramadığını, davalı gerçek kişilerin haksız rekabet teşkil edecek eylemlerinin olmadığını, her ikisinin de daha düşük şartlar altında müvekkili şirket bünyesinde çalıştığını, davalı gerçek kişilerin, davacı şirket yanında kötü şartlar altında çalıştığını, davanın, davacı tarafından dava dışı… Diş Deposunun ortakları olan… ve …’a yardım etmek amacıyla, bu kişilerin eski ortağı olan ve davacı şirketin yetkilisi olan …tarafından açıldığını, dinlenilmesi istenilen tanıkların davaya bir etkisinin olmayacağını, nitekim bildirilen tanıkların davacıdan menfaat temin ettiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce tarafların bildirmiş olduğu tanıklar mahkeme huzurunda dinlenilmiş, davacı davalı şirketin sicil kayıtları çıkarılarak incelenmiş ve SGK’ya müzekkere yazılarak davacı ve davalı şirketlerin çalıştırdıkları işçilerin listeleri celp edilmiş ve incelenmiş ve mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda, tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılarak davalıların davacının ticari sırlarına müşteri portföyüne dair bilgi sahibi olup olmadıkları, davalıların yapmış olduğu iddia edilen eylemlerinin haksız rekabet teşkil edip etmeyeceği, davalıların davacının müşterileri ile iş yapıp yapmadıkları ve bu yapıldığı iddia olunan eylemler nedeniyle davacının zararının oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise ne miktarda zararının oluştuğu hususunda bir hukukçu(haksız rekabet konusunda uzman), bir mali müşavir, bir sektör bilirkişisinden rapor alınmasına karar verilmiş ve alınan rapor incelenerek dosyaya konulmuştur.
Davacı vekilince 20/10/2020 tarihli celsede mazeret dilekçesi verildiği ve bu mazeretin mahkememizce kabul edildiği, duruşma gün ve saatinin ise davacı vekiline tebliğ edildiği görülmüştür.
Mahkememize 24/11/2020 tarihli celsede davacı vekili tarafından verilen mazeret dilekçesinin, Covid-19 tedbirleri kapsamında yargılama faaliyetlerinin devam ettiği, şehirlerarası yolculuklara ilişkin herhangi bir kısıtlama olmadığı, davacı vekilince Covid-19 ile ilgili olarak hasta olduğuna, kronik hasta olduğuna, karantina altında olduğuna ilişkin bir beyanda sunulmadığı ve HMK 30. Maddesinde düzenlenen usul ekonomisi ilkesi göz önünde bulundurularak davacı vekilinin mazeret talebinin reddine ve dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, davacı vekilince 11/12/2020 tarihli dilekçe ile yenileme talebinde bulunulmuş, mahkememizce 16/12/2020 tarihli karar ile davanın yenilenmesine karar verilmiş ve tayin olunan duruşma gün ve saati taraf vekillerine tebliğ olmuştur.
Davacı vekilince 26/01/2021 tarihli celse için mazeret dilekçesi verildiği ve mazeret talebinin Covid-19 tedbirleri kapsamında yargılama faaliyetlerinin devam ettiği, şehirlerarası yolculuklara ilişkin herhangi bir kısıtlama olmadığı, davacı vekilince Covid-19 ile ilgili olarak hasta olduğuna, kronik hasta olduğuna, karantina altında olduğuna ilişkin bir beyanda sunulmadığı ve HMK 30. Maddesinde düzenlenen usul ekonomisi ilkesi göz önünde bulundurularak davacı vekilinin mazeret talebinin reddine karar verilmiş ve davalılar vekilince, davanın takip edilmeyeceği beyan edilmiş ve mahkememizce HMK 150. Ve 320.maddeleri uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Dosyanın basit yargılama usulüne tabi olması nedeniyle, HMK 150 ve 320 . Maddeleri uyarınca davanın Açılmamış sayılmasına,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gereken 59,30-TL harçtan peşin alınan 341,55-TL’den mahsubu ile artan 282,25TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Maddi tazminat davası yönünden davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT 3/2 ve 7. maddesi uyarınca hesap ve takdir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Manevi tazminat davası yönünden davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT 3/2 ve 7. maddesi uyarınca hesap ve takdir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine
Dair davacı vekilinin yokluğunda ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
26/01/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır