Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/421 E. 2019/712 K. 03.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/421 Esas
KARAR NO : 2019/712

DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/05/2017
KARAR TARİHİ : 03/09/2019

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile davalı firma arasında 11/12/2014 tarihinde … projesine … Hizmeti Alımına İlişkin protokol imzalandığını, böylece davalı firmanın aracılığıyla müşterilerine müvekkili bankaca İhtiyaç Kredisi kullandırıldığını, söz konusu kredi tahsislerinin, davalının müvekkili bankaya ilettiği bilgi ve belgelere istiraden yapıldığını, davalının müşterisi olan … adına 22/06/2015 tarihinde 6.338,00-TL meblağlı … ihtiyaç kredisi kullanıldığını,…’ ın kredinin bilgisi dışında kulanıldığını beyan ederek suç duyurusunda bulunduğunu ve borca itiraz ettiğini, müvekkilince bunun üzerine inceleme başlatıldığını, 15/12/2015 tarihinde Teftiş Konulu Raporu düzenlendiğini, davalı firmanın kredi kullandırım öncesinde ilgili şahıstan temin ettiği kimlik belgesini ve şahsın imzaladığı, … sistemi üzerinden kredi evraklarının müvekkilinin operasyon merkezine gönderildiğini, kredi evraklarının tam ve imzalı olması neticesinde 22/06/2015 tarihinde kredi tutarının müşterinin hesabına geçtiğini ve otomatik olarak davalı firmanın hesabına havale yapıldığını, kredi kullandırım öncesinde müvekkili bankaya ibraz edilen k
kimlik belgesinin sahte olduğunun anlaşıldığını, bankanın uğramış olduğu zarardan davalının sözleşme hükümleri çerçevesinde sorumlu olduğunu, bunun için davalıya Gaziosmanpaşa …Noterliği’ nin 03/01/2007 tarih ve…yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edildiğini beyan ederek; 6.338,00-TL lik maddi zararın, kredinin akdedildiği 22/06/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEP : davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; ihtiyaç kredisinin ön başvurusunu davalı müvekkili tarafından yapıldığını, sözleşme gereği temin edilen evrakların davacıya elden teslim edildiğini, davacının evrakların sıhhatini inceledikten sonra krediye kesin onay verdiğini, evrak asıllarının davacı tarafından kontrol edildiğini, kredinin verilip verilmeyeceğinin davacının kararında olduğunu, çıkan olumsuzluklardan müvekkilinin sorumlu olmadığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE : mahkememizce…Cumhuriyet Başsavcılığı’ na ait soruşturma dosyası, İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin … Esas sayıları celp edilmiş ve dosya arasına alınmıştır.
Mahkememizce taraflar arasında düzenlenen sözleşmeye istinaden davalı şirket müşterisine kulandırılan ihtiyaç kredisinin tahsisinde, ibraz edilen belgelerin sahteliği nedeniyle davalının sorumlu olup olmadığı hususunda bir bankacı ve bir hukukçu bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi raporunda özetle; bilgi ve belgeleri kabul ve inceleme, imzaların denetim yükümünün aslı olarak kredi veren bankaya ait olduğu ve bu denetimin yeterli ve özenli şekilde yapılmadığının oluşan zarardan davacının asli kusurlu olduğu, davalının zararın meydana gelmesinde takdiren% 25 oranında sorumlu olduğu ifade etilmiştir.
Davacı müvekkilince alınan rapora itiraz edilmiş, mahkememizce alınan rapor hüküm kurmak için yetersiz görülmekle bankacılık alanında uzman bilirkişiden yeni bir rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan raporda özetle; sözleşme hükümleri çerçevesinde, kredi müracaatı için alınan belgelerin doğruluğu ve uygunluğundan davalı şirketin sorumlu olduğu, ancak somut olayda sahte kimlikle davalı şirkete kredi başvurusunda bulunduğu, davalı şirket nezlinde başvuranın kimliğinin doğruluğunun tespit edilebileceğini, ancak davalı şirketin örneğinin bulunmaması nedeniyle imza kontrolünün yapılamayacağını, diğer yandan davacı tarafından sunulan inceleme raporunda müşterinin örnek imzasının bankada bulunduğunu ifade edildiğini, bu müşteri özelinde bankada gerekli incelemenin yapılabileceği her ne kadar söz konusu kredi işlemlerinde münhasır olmak üzere, belgelerin incelenmesi sorumluluğunu davalı şirkete verilmiş olsa dahi, bu durumun bankanın asli görevi olan belge inceleme görevini yerine getirmemesi sonucunu ortaya çıkarmayacağı, bu nedenle davacı bankanın meydana gelen zarardan % 75 oranında sorumlu olduğu ifade edilmiştir.
Mahkememizce aynı bilirkişiden alınan ek raporda; kök rapordaki görüşün korunduğu ifade edilmiştir.
Taraflar arasında … Alımına İlişkin Protokol (… Projesine Özel Sözleşmesi) imzalandığı, sözleşme 11. maddesinde, “müşteri kendi imkanlarıyla veya mağaza/firma içerisinde tahsis edilmiş olan elektronik ekran vasıtasıyla ihtiyaç kredisini bizzat yapar ve kredi başvuru sonucu Akbank tarafından başvurusu esnasından müşterinin beyan ettiği cep telefonuna mesaj olarak bildirilir”, 12. maddesinde, “mağaza/firma, müşterinin mağaza firma içeresinde kullanacağı kredisine ilişkin Akbank sisteminin gerekli gördüğü belgeler üzerindeki belgeleri, doğruluğuna ve uygunluğuna azami dikkat ve özen göstererek, banka sistemine girmekle, belgelemekle ve bankaya ibraz etmekle yükümlüdür”, 13. maddesinde, “bankaya gelecek kredi başvurularını inceleme, kabul reddi konuları tamamen bankanın inisiyatifinde olup kredinin verilip verilmeyeceği hususunda bankanın tek karar merciidir”, 21. maddesinde ise, “…mağaza/ firmanın ¸
bankaya ilettiği kredi başvuru bilgileri orjinal belgelerdeki bilgilere uymuyorsa, metin veya imzalarda sıhatsizlik, tahrifat ve sahtecilik gözlemleniyorsa, orijinal belgelerde yer alan tarihler hatalı ise, mağaza/ firmanın düzenlediği fatura vs. Belgelerde tahrifat veya usulsüzlük var ise mağaza/ firmanın bankanın karşılayacağı zararlara karşı talep haklı saklı kalmak kaydıyla bu kredilerin hiç açılmamış sayılacağını, bu durumda müşteri nam ve hesabına açılan kredi tutarının tamamı ile bu meblağa işleyecek cezai faizi söz konusu sözleşmenin imzalandığı tarihten itibaren geçerli olmak üzere hesaplanacak tutarı nakden ve defaten ödeyeceğini kabul beyan ve taahhüt eder” şeklinde hükümler içermektedir.
Dosya içerisindeki bilgi, belge ve bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde taraflar arasında destek hizmeti alımına ilişkin protokol imzalandığı, buna göre davalı şirketten ürün alımı için gelen müşterilerinin alımı banka kredisi ile yapmak istediği takdirde davacı banka ile irtibata geçileceği, banka tarafından istenen müşteri bilgi ve belgelerin davalı şirket aracılığıyla davacı bankaya intikal ettireceği, kimlik bilgilerinin davalı tarafından kontrol edileceği, davacı bankanın uygun gördüğü takdirde kredi açacağı, bu kredi kullanımı neticesinde davalı şirketin müşteriye satış yapacağı, davacı bankanın müşteri … ile 22/06/2015 tarihinde bireysel bankacılık hizmetleri ve ihtiyaç kredisi sözleşmesi düzenleyerek 6.338,00 TL kredi verdiği, ancak davacı bankanın …’ın sahte evrak ve belgeler düzenlemek suretiyle usulsüz kredi kullandırılmasında davalının kusurlu olduğu gerekçesiyle… sözleşmesinin 21. maddesi uyarınca…’a verilen kredinin iadesi için davalıya ihtarname çektiği, adına kredi çekilen … adlı gerçek kişinin imza örneklerinin daha önceden davalı bankada mevcut olduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki sözleşmenin 12 ve 21. maddeleri ile kredi açılan … adlı gerçek kişinin imza örneklerinin daha önceden davalı bankada mevcut olduğu ve bilirkişi raporu ile belirlenen davalı bankanın belgeleri denetleme ve kontrol etme yükümlülüğü birlikte değerlendirildiğinde sahte kimlikle kredi kullanımından dolayı oluşan zarardan müterafik kusurlu olduğu sonucuna varılmıştır. Kusur oranının belirlenmesinde ise kredi açılan … adlı kişinin davalc bankada bilgileri bulunması nedeniyle kullandırılan kredi yönünden davacı bankanın % 75, davalı şirketin ise % 25 oranında kusurlu olduğu kanaatine varıldığı, davalının …’a kullandırılan kredinin % 25 kusuruna tekabül eden 1.584,50 TL’nin davacıya iadesi gerektiği görülerek davanın kısmen kabulüne, 1.584,50 TL’nin 22/06/2015 kredi kullandırım tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş, aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile
1.534,50 TL nin kredinin tahsis tarihi olan 22/06/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine.
2-Alınması gerekli olan 104,82-TL karar ilam harcından, peşin alınan 108,24-TLnin mahsubu ile artan 3,42- TL bakiye ilam harcını karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3- Davacı tarafından yapılan dava açılış gideri: 144,24-TL, davetiye posta gideri: 239,25-TL, bilirkişi ücreti: 1.800,00-TL olmak üzere toplam: 2.183,49-TL yargılama giderinin kabul/red oranı (%26) üzerinden hesaplanan 524,03-TL davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
4- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT 13/2 maddesi uyarınca 1.534,50-TL vekalet davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davalı kendisini vekil ile temsil ettiğinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.03/09/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır