Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/400 E. 2020/642 K. 09.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/400 Esas
KARAR NO:2020/642

DAVA:İtirazın İptali(Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:27/04/2017
KARAR TARİHİ:09/12/2020

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 6446 Sayılı Kanuna göre kurulmuş bir elektrik tedarik şirketi olduğunu, taraflar arasında Elektrik Tedarik Sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeye göre, müvekkili tedarik şirketinin, davalıya elektrik satışı yapacağını, davalı şirketin de, kullanım miktarına göre müvekkili şirket tarafından keşide edilecek faturaları ödeyeceğini, taraflar arasında 01/11/2014-01/11/2016 tarihlerini kapsayacak şekilde sözleşme yapıldığını, sözleşme feshedilmediği için sözleşmenin 7.1. maddesine göre, kendiliğinden l’er yıllık süreler halinde yenilendiğini, anılan maddede, “Sözleşmeden doğan fesih hakları saklı kalmak kaydıyla herhangi bir taraf iş bu sözleşme süresinin dolmasından en az 3 ay önceden sözleşmenin yenilenmeyeceğini, madde 4.6’daki teminatı tamamlayarak noter kanalı ile diğer tarafa bildirmediği takdirde, taraflarca sözleşme m. 3.5’deki şekilde standart %1 indirim tarifesi uygulanarak bir yıl daha uzamış kabul edilir” hükmü getirildiğini, davalı takip borçlusunun 01.11.2016-01.11.2017 tarihleri arasında kapsayacak sözleşmeyi-borç ilişkisini süresi içerisi feshetmediği için sözleşme kendiliğinden bu tarihler için de geçerli hale geldiğini, davalı takip borçlusunun, sözleşmenin geçerli olduğu 01.11.2016-01.11.2017 dönemi içerisinde sözleşmeyi erken feshederek başka bir tedarik şirketi ile ikili anlaşma yaptığını ve sözleşme devam ederken başka bir tedarik şirketinden elektrik almaya başladığını, davalı şirketin bu eylemiyle sözleşmenin 7.1 maddesini ihial ettiğini, anılan maddede aynen “sözleşme tarihinden önce sözleşmenin abone tarafından fesih edilmesi halinde abone son altı ay içinde ödemekle yükümlü olduğu en yüksek 2 ayın fatura toplamı kadar ceza-i şartı tedarikçiye ödemeyi kabul eder” hükmünün getirildiğini, bununla birlikte, sözleşme m 4.5 de aynen “abone işbu sözleşmenin imzalanması ve doğan yükümlülüklerinin tam olarak yerine getirilmemesi halinde tedarikçinin elektriği kestirme ve sözleşmeyi madde 7.1’deki 2 aylık fatura toplamı kadar olan ceza bedelleri ile feshetme hakkı vardır” şeklindeki düzenleme taraflarca kararlaştırıldığını, anılan hükümlerin müvekkili tarafından uygulandığını ve 7.1 de belirtilen bedelin hesaplanarak faturalandırıldığını, işbu maddeler uyarınca, müvekkili şirket tarafından, Seri … … sıra numaralı 31.01.2017 vade tarihli, 11.684,71- TL bedelli ceza koşulunun bedeline ilişkin fatura keşide edilerek davalıya gönderildiğini, ilgili sözleşme hükümleri uyarınca, müvekkili şirketin taleplerinin hukuka uygun olmasına rağmen, söz konusu faturaya davalı tarafından itiraz edildiğini ve bedellerinin ödenmediğini, davalı tarafın, başka bir piyasa katılımcısı ile sözleşme imzalayarak sözleşmeyi ihlal ettiğini, açıklanan faturaların, davalı tarafından ödenmemiş olması üzerine …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayıli dosyası üzerinden takip başlatıldığını, davalı/ takip borçlusu şirketin, takip dosyasını da sürüncemede bırakmak kastıyla takibe itiraz ettiğini, buna göre …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve takip konusu alacağın likit olması nedeniyle %40’den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmolunmasını, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili, her ne kadar tacir olsa da, dava konusu sözleşme gereğince davacı satıcı, müvekkilinin de son tüketici olduğunu, dolayası ile yapılan yetki anlaşmasının hükümsüz olduğunu, bu nedenlerle elektrik hizmetinin …’da sunulduğundan, mahkememizin yetkisiz olduğunu, yetkili mahkemenin … Asliye Hukuk Mahkemeleri (Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatı ile)’nin olduğunu, müvekkili şirket ile davacı şirket arasında indirimli elektrik sözleşmesi yapıldığını, sözleşme süresinin bir yıl olduğunu, sözleşme süresinin son bulmasına rağmen, davacı şirket tarafından sözleşmenin yenilenmediğini, ıslak imzalı sözleşmenin müvekkiline arz edilmediğini, bu nedenle müvekkili tarafından başka bir elektrik dağıtım şirketi ile sözleşme imzalandığını, müvekkili tarafından sözleşmenin feshedildiğinin hem mail, hem telefon yolu ile dağıtım şirketine bildirildiğini, bu konuda ….Noterliği’nin 26/09/2016 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesinin de alacaklıya tebliğ edildiğini, davacı tarafın … no.lu fatura karşılığı enerji tüketilmediğini, sözleşmeden cayılması nedeni ile karşı tarafın sanki enerji satmış gibi bu tutarı faturalandırdığını, dolayısı ile faturanın gerçeği yansıtmadığını, müvekkili ile davacı arasında yapılan sözleşmenin genel işlem koşulları çerçevesinde yapılan bir sözleşme olduğunu, taraflar arasında imza edilen sözleşme incelendiği zaman, cezai şartın genel işlem koşulları arasında yer aldığının görüleceğini, sözleşmenin 7.1 maddesinde yer alan cezai şartın tek taraf aleyhine kurulduğunu, TBK’nın 21. Maddesi gereğince karşı taraf aleyhine yazılan bu cezai şartın yazılmamış sayılması gerektiğini, Ayrıca TBK’nın 25. maddesi gereğince bu durum dürüstlük kuralına da aykırı olduğunu, Şöyle ki iki tarafın da tacir olması nedeni ile iki tarafın da aynı noktada yer alması, aynı cezai şarta maruz kalması gerekmektiğini, TBK’nın 22. maddesinin de, yazılmamış genel işlem koşulları halinde olması yazılmamış sayılan genel işlem konusu dışında ki sözleşme hükümleri geçerliliğini koruyacağını, bu durumda düzenleyen, yazılmamış sayılan koşullar olmasaydı diğer hükümlerle sözleşmeyi yapmayacak olduğunu ileri süremeyeceğini, açıklanan tüm bu hususlar nedeni ile sözleşme metninde yer alan ( Madde 7.1 ) cezai şartın yazılmamış sayıldığının görüleceğini, yazılmamış sayılan ceza-i şartı faturalandırıp, icra takibine koyan ve yapılan haklı itiraza rağmen iş bu davayı açan davacı şirketin haksız ve kötüniyetini ortaya koyduğunu, doktrinin de bu görüşü paylaştığını, davayı kabul anlamı taşımamak kaydı ile, söz konusu faturanın müvekkiline tebliğ edilmediğini ve bu nedenle müvekkilinin temerrüde düşmediğini, faiz talep edilmesinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, takip talebinden ve ödeme emrinden de anlaşılacağı üzere, çok fahiş bir faiz oranı talep edildiğini, müvekkilinin serbest tüketici olduğunu, kabul anlamına gelmemek üzere, faiz oranının %9 yasal faiz olması gerektiğini belirterek, sonuç olarak; davanın reddi ile ilgili elektrik tedarik sözleşmesinin cezai şarta ilişkin maddelerinin yazılmamış sayılmasına, alacaklının iş bu davada kötüniyetli olması da göz önüne alınarak %40’dan aşağı olmayacak şekilde icra inkar tazminatına hükmedilmesini, mahkeme masraflarının ve avukatlık ücretinin davacı karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER:
İcra dosyası, Elektrik Tedarik Sözleşmesi, faturalar, 31,01.2017 vade tarihli, 11.684,71- TL bedelli ceza koşulunun bedeline ilişkin fatura, bilirkişi İncelemesi,
GEREKÇE:
Dava; taraflar arasında düzenlenen elektrik tedarik sözleşmesinin feshinden kaynaklanan cezai şart ve işlemiş faiz alacağın tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67/1-2. maddesi “[1] Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. [2] Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” hükmünü amirdir.
Celp edilen …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyanın tetkikinden davacı-alacaklı tarafça, davalı-borçlu aleyhine 11.684,71- Tl fatura alacağı ( asıl alacak ), 1.402,16-TL icra cezai şart, 473,23-TL takip öncesi faiz ( Elektra sözleşme M.4.2. Gereği yıllık faiz ) olmak üzere 13.560,10-TL alacağın tahsili için icra takibi başlatıldığı, yapılan ilamsız icra takibine davalı-borçlu tarafından süresi içinde itiraz edildiği ve davacı-alacaklı tarafça yasanın öngördüğü 1 yıllık süre içerisinde mahkememize “itirazın iptali” davası açıldığı anlaşılmaktadır.
…. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası celbedilmiş ve tarafların bildirmiş oldukları deliller dosyaya sunulmuştur.
Tarafların iddia ve savunmaları noktasında davacının ceza-i şart ve işlemiş faiz alacağının belirlenmesi noktasında elektrik mühendisi bilirkişisi Turgay Namlı’dan rapor aldırılmasına karar verilmiş olup, sunulan 23/04/2018 tarihli raporda özetle; davalı tarafın …. Noterliği 26/09/2016 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile davacı tarafa tebliğ edildiği, 2016 yılında Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu, elektrik piyasasında serbest tüketici limitini yılda en az 2000 kWh (kilowatt saat) enerji tüketimi olarak açıklandığını, bu miktarın, ayda en az 125,00-TL elektrik faturasına karşılık geldiğini, davalının her ay 125,00 TL nin üzerinde elektrik faturası ödediği için elektrik piyasası serbest tüketici hizmetleri yönetmeliğinin madde 5.b-c na göre serbest tüketici olduğu kanaatine varıldığını, Elektrik Piyasası Serbest Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin madde 8/2 ‘ ye göre, ikili anlaşmalarda ilgili mevzuata aykırı hükümlere yer verilemez şeklinde kanaata varıldığını, Elektrik Piyasası Serbest Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin Madde 7. (Serbest tüketiciler, tüketim miktarı serbest tüketici limitini geçen her bir ölçüm noktası için ayrı bir tedarikçi ile ikili anlaşma yapabilir, gerçek veya tüzel kişilerin, otoprodüktör grubu lisansı sahibi bir tüzel kişinin ortağı olması veya bir organize sanayi bölgesinde yer alması, serbest tüketici niteliği kazanmalarından doğan tedarikçilerini seçme haklarını ortadan kaldırmaz) davalı tarafın madde 7’ ye göre elektrik enerjisi tedarikçisini seçme hakkı olduğundan borçlu olmadığı kanaatine varıldığını hususları rapor edilmiştir.
Davacı vekilinin itirazlarının değerlendirilmesi ve takdiri mahkemeye ait olmak üzere davacının talepleri yerinde görülmesi halinde, talep edebileceği ceza-i şart ve temerrüt faiz hesabı noktasında bilirkişiden ek rapor aldırılmasına karar verilmiş, celse arasında oluşturulan 20.11.2018 tarihli ara kararı ile mahkememizce belirlenen uyuşmazlık konularında Elektrik Mühendisi bilirkişi …’tan yeni bir rapor aldırılmasına karar verilmiş olup, alınan 21/02/2019 tarihli raporda özetle; ilgili Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğine göre, perakende satış sözleşmesi kapsamında yer verilebilecek hususlar arasında “Sözleşmenin feshine ilişkin hükümler” sayıldığı, bu kapsamda Tüketici ile Tedarikçi arasında imzalanan sözleşmede sözleşmenin feshi ile ilgili hükümlerin düzenlenebileceği, bu düzenlemede fesih halinde cayma bedeli uygulanacağı ya da uygulanmayacağına ilişkin hükümlerin yer alabileceğini, taraflar arasında imzalanan sözleşmeye göre “herhangi bir taraf, iş bu sözleşme süresinin dolmasından en az üç(3) ay önceden sözleşmenin yenilenmeyeceğini Madde 4.6 daki teminatını tamamlayarak noter kanalı ile bildirmediği takdirde taraflarca sözleşme Madde 3.5 deki şekilde standart %l indirim tarifesi uygulanarak bir yıl daha uzamış kabul edilir”’ hükmü olduğunu, sözleşme fesih bildiriminin …. Noterliği’nin 26.09.2016 tarihi ve … yevmiye numaralı ihtarname ile yapıldığını ve bu tarihin sözleşmede belirtilen cezasız fesih süresini ihlal ettiğini, taraflar arasındaki sözleşmeye göre, son altı ay içerisinde ödemekle yükümlü olduğu en yüksek iki ayın fatura toplamı kadar cezai şartı ödenmesinin belirtildiğini, bu durumda fesih öncesi dönem en yüksek faturalar olan … nolu 05.08.2016 tarihli 6.219,45- TL ve … nolu 09.09.2016 tarihli 5,465,26- TL bedelli faturalar ile fesih cezası 11.684,71 -TL olarak hesaplandığını, zamanında ödenmeyen borçlar için gecikme zammı uygulanabileceğini, ilgili yönetmelikte gecikme zammının, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı olarak tanımlandığını, ancak davacının düzenlediği sözleşme ceza bedeli için olan faturada, fatura tutarına aylık %5 gecikme zammı, gecikme gün sayısı ile hesaplanarak yansıtılacaktır denildiğini, taraflar arsındaki sözleşmede bir gecikme zammı oranına rastlanmadığını, bu konudaki takdirin Mahkemeye bırakılmasının uygun olacağı hususları rapor edilmiştir.
Dosyanın son rapor düzeleyen bilirkişi … ‘a tevdii ile, davacının icra takibinde talep etmiş olduğu faiz alacağına ilişkin takdir mahkememize ait olmak üzere hesaplama ve değerlendirme yapılmasını istenilmesine karar verilmiş olup, 28/02/2020 tarihli ek raporda özetle; sözleşme fesih bildiriminin …. Noterliği’nin 26.09.2016 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarname ile yapıldığını ve bu tarihin sözleşmede belirtilen cezasız fesih süresini ihlal ettiğini, taraflar arasındaki sözleşmeye göre, son altı ay içerisinde ödemekle yükümlü olduğu en yüksek iki ayın fatura toplamı kadar cezai şartı ödenmesinin belirtildiğini, bu durumda fesih öncesi dönem en yüksek faturalar olan … nolu 05.08.2016 tarihli 6.219,45- TL ve … nolu 09.09.2016 tarihli 5.465,26- TL bedelli faturalar ile fesih cezası 11.684,71- TL olarak hesaplandığını, zamanında ödenmeyen borçlar için gecikme zammı uygulanabileceğini, 11.684,71 TL bedelli 31/01/2017 son ödeme tarihli fatura için icra takip tarihi olan 27/02/2017 tarihine kadar hesaplanan gecikme zammının 27 gün x %4,5 / 30 gün = %4,05 faiz oranı ile, gecikme zammı bedelinin 11.684,71 TL x %4,05=473,23 TL olacağını, taraflar arasındaki sözleşmede “‘Ödeme Ve Garanti” başlıklı Madde 4.2 de belirtilen” ödenmeyen fatura tutarına, aylık yüzde dört buçuk gecikme zammı bedelini hesaplayarak KDV’si ile birlikte fatura düzenleyecektir” ve “Abone’nin icra takibine sebebiyet vermesi halinde, ödenmeyen her faturanın yüzde on ikisi cezai şart olarak talep edilecektir” hükmü uygulandığında, icra takibi tarihi: 27.02.2017 dikkate alınarak toplam gecikme zammı ve cezai şart için, 13.560,10-TL, Dava Açılış Tarihi: 27.04.2017 dikkate alınarak toplam gecikme zammı ve cezai şart için 14.594,20- TL, madde 4.2 nin fesih cezası için de uygulanıp uygulanamayacağı kararının Mahkemenin takdirine bırakılması kanaatine varıldığı rapor edilmiştir.
Her ne kadar davalı vekilince dosyada mevcut iki kök rapor arasında çelişki bulunduğundan çelişkinin giderilmesi için yeni bir bilirkişiden rapor alınması talep edilmiş ise de raporlar arasındaki çelişki; sözleşme hükmünün Elektrik Piyasası Serbest Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği ne aykırı olup olmadığı noktasında olduğundan ve hukuki yorum gerektirdiğinden yeni bir bilirkişiden rapor alınması talebinin reddine karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde; taraflar arasında 01/11/2014 -01/11/2016 tarihleri arasında kapsayan elektrik tedarik sözleşmesi yapıldığı, sözleşmenin 7.1. maddesinde herhangi bir taraf sözleşmenin süresinin dolmasından en az üç ay önceden sözleşmenin yenilenmeyeceği bildirimini noter kanalı ile yapmadığı takdirde taraflarca sözleşmenin 1 yıl daha uzamış kabul edileceği hükmünün yer aldığı, yine sözleşmenin 7.1. Maddesinde “sözleşme tarihinden önce sözleşmenin abone tarafından fesih edilmesi halinde abone son altı ay içerisinde ödemekle yükümlü olduğu en yüksek iki ayın fatura toplamı kadar cezai şartı tedarikçiye ödemeyi kabul eder.” düzenlemesinin yer aldığı, davalı tarafça …. Noterliğinin 26/09/2016 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile yapılan sözleşme fesih bildiriminin sözleşmenin 7.1.maddesine süre yönünden uygun olmadığı, taraflar arasındaki sözleşmede fesih halinde cayma bedeli uygulanacağına ilişkin hüküm bulunmasının serbest tüketicinin tedarikçisini seçme hakkını ortadan kaldırdığı şeklinde yorumlanamayacağı, davacının fesih cezası talebinin yerinde olduğu, davacı tarafça sözleşme ceza tutarına ilişkin olarak kesilen faturanın süresi içinde ödenmemesi nedeniyle sözleşmenin 4.2. Maddesine istinaden 1.402,16 TL icra cezai şart talep edilmiş ise de ceza bedeli alacağına ilişkin yeniden cezai şart talep edilemeyeceği değerlendirilmiş olup davanın kısmen kabulü ile davalının … . İcra Müdürlüğünün … esas nolu dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile 11.684,71 TL fatura alacağı, 473,23 TL takip öncesi işlemiş faiz olmak üzere toplam 12.157,94 TL üzerinden takibin devamına, 11.684,71 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %54 oranında faiz uygulanmasına, alacak sözleşmeye dayalı ve belirlenebilir olduğundan alacağın %20 si olan 2.431,58 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İle Davalının … . İcra Müdürlüğünün … esas nolu dosyasına yapmış olduğu itirazın 11.684,71 TL fatura alacağı, 473,23 TL takip öncesi işlemiş faiz olmak üzere toplam 12.157,94 TL üzerinden takibin devamına, 11.684,71 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %54 oranında faiz uygulanmasına,
Alacağın %20 si olan 2.431,58 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 830,50-TL karar ilam harcından peşin alınan 163,78-TL nin mahsubu ile eksik kalan 666,72-TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3- Davacının yatırmış olduğu 163,78- TL peşin harç davalı tarafından yatırılması gereken karar ilam harcından düşüldüğünden, toplam bu miktarın 163,78-TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bunun dışında davacı tarafından yapılan dava açılış gideri: 36,00-TL ( başvurma ve vekalet harcı ) davetiye, posta gideri: 205,35- TL, bilirkişi ücreti: 1.200,00-TL olmak üzere toplam: 1.441,35- TL yargılama giderinden kabul/red oranı (% 89,65) üzerinden hesaplanan 1.292,30- TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 4.080,00- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 1.402,16- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6- Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.09/12/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır