Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/397 E. 2020/443 K. 07.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/397
KARAR NO : 2020/443
DAVA : Tazminat (Yurtiçi Hava Taşımacılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/04/2017
KARAR TARİHİ : 07/10/2020

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket tarafından 23.05.2016 tarihinde davalı firma aracılığıyla, … A.Ş – … /Başakşehir şubesine … gönderi numarası ve … takip koduyla, 20.05.2016 tarih ve … seri sıra numaralı sevk irsaliyesi beraberinde 1.455,60-TL değerinde 1 Adet … Kol Saati gönderildiğini, fakat müvekkili tarafından yaprlan araştırma sonucu bu kargonun alıcısına ulaşmadığını, alıcı firma adına gönderileri teslim alma yetkisi bulunan … veya … tarafından teslim alınmadığının tespit edildiğini, yine 23.05.2016 tarihinde müvekkili şirket tarafından değişik departmanları aracılığıyla … A.Ş – … Şubesine …, …, … takip kodlu üç gönderinin daha gönderildiğini, bu gönderilen ise alıcısı tarafından teslim alındığını, … içerisinde kargo gönderilerinin dağıtımının bu …’nin muhaberat işlerinden sorumlu olan … Tîc. Ltd. Şti aracılığıyla yapıldığını, gönderinin alıcısına teslim edilmemesi üzerine alıcı Mağaza müdürü … tarafından tutanak tutulduğunu, gönderinin alıcısına ulaşmadığının öğrenilmesi üzerine, hemen davalı firma ile iletişime geçildiğini ve konunun araştırılmasının talep edildiğini, davalı firma tarafından 24.05.2016 tarihli teslim tutanağı ibraz edildiğini ve bu tutanak ile birlikte gönderinin muhaberat firması olan … Tic. Ltd. Şti.’ne teslim edildiğinin bildirildiğini, ancak söz konusu teslim tutanağı incelendiğinde, teslim alan kısmında sadece … Tic. Ltd. Şti.’nin kaşesinin bulunduğunu, fakat üzerinde imzanın bulunmadığının görüldüğünü, irtibata geçildiğinde de gönderinin kendilerince teslim alınmadığının ifade edildiğini, teslim tutanağında imza bulunmadığı için davalı firma tarafından gönderinin … muhaberat firmasına veya alıcısına teslim edilmediğinin açıkça anlaşıldığını, bunun üzerine 22.08.2016 tarihli tazmin talep dilekçesi ile davalı firmadan uğranılan zararın tazminin talep edildiğini, davalı firma tarafından 21,12.2016 tarihli e-post a iletisi ile zarar tazmin talebinin reddedildiğinin bildirdiğini, TTK’nin 850. maddesi gereğince davalı firmanın taşıyıcı niteliğinde olduğunu, TTK madde 875 gereğince, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasmdan teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın ziyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan sorumlu olduğunu, davalı tarafın basiretli bir tüccar gibi davranması gerekirken, özen yükümlüğüne aykırı fiili nedeniyle müvekkilinin zarara uğramasına neden olduğunu belirterek, sonuç olarak; tüm yasal hakları ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla; davalı firma tarafından teslim edilemeyen ve kaybolmasına sebebiyet verilen saatin değeri olan 1.455,60- TL tazminat alacağının, zararın talep edildiği temerrüt tarihi olan 22.08.2016 tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkile ödenmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; …’de alınan güvenlik tedbirleri gereği kuryelerin … içerisine sokulmadığını, teslimatların … muhaberatı olarak görevlendirilen … Şti. adlı şirket görevlilerine yapıldığını, …’de bulunan işyerlerinin de bu uygulamayı bildiğini, davaya konu kargonun da 24/05/2016 tarihinde …’ye götürülerek … Tic. Ltd. Şti. muhaberat görevlisine teslim edildiğini, şirket kaşesinin bulunmadığını, görevli kurye teslimat hususunda tanık olarak dinletilebileceğini, bu hususun … Tic. Ltd. Şti.’den celbedilecek kayıtlarında da görülebileceğini, müvekkili şirket edimini yerine getirdiğini, davacının iddialarını kabul etmemekle birlikte, bir an için davada müvekkili şirketin mesul tutulması varsayımında; tazminat tayin edilirken; TTK 880 hükmünde hasardan taşıyıcının mesul olduğu hallerde tazminatın nasıl tayin edileceğinin belirtildiğini, TTK 880- “(1) Taşıyıcı, eşyanın tamamen veya kısmen zıyaından dolayı tazminat ödemekle sorumlu tutulduğunda, bu tazminat, eşyanın taşınmak üzere teslim alındığı yer ve zamandaki değerine göre hesaplanır.” kargonun “dosya” olarak kayıtlı olduğunu, kargonun kabulü esnasında içerik kontrolü yapılmadığından kargo içinde davacının iddia ettiği cins, adet, modelde eşyanın bulunduğu iddiasının ispat külfetinin de davacı yanda olduğunu, davacının talebinin TTK 880/1 hükmüne uygun olup olmadığı ve kadri maruf olup olmadığının bilirkişice denetlenmesi gerektiğini, Yeni Türk Ticaret Kanunu, uluslararası sözleşmelerdeki sorumluluk prensiplerine paralel olarak, sorumluluk rejimini yeniden düzenlediğini ve köklü değişiklikler yapıldığını, bu kapsamda taşıyıcının tazminat sorumluluğuna da sınırlama getirildiğini, yani taşıyıcının usulle saptanacak zarardan ancak belli bir limit dahilinde mesul tutulabileceğini, zarar eğer bu limiti aşıyorsa aşan kısmın ödenmeyeceğini, 6100 sayılı Türk Ticaret Kanunun “Sorumluluk sınırı” başlıklı 882. Maddesinin; “Gönderinin tamamının zıyaı veya hasarı hâlinde, 880 ve 881 inci maddeler uyarınca ödenecek tazminat, gönderinin net olmayan ağırlığının her bir kilogramı için 8,33 Özel Çekme Hakkını karşılayan tutar ile sınırlıdır. (2) Gönderinin münferit parçalarının zıyaı veya hasarı hâlinde taşıyıcının sorumluluğu; a) Gönderinin tamamı değerini kaybetmişse tamamının, b) Gönderinin bir kısmı değerini kaybetmişse, değerini kaybeden kısmının, net olmayan ağırlığının her bir kilogramı için 8,33 Özel Çekme Hakkını karşılayan tutar ile sınırlıdır.” kanun koyucu 882. maddede tazminatın tamamının değil belli bir limit dahilinde üst sınırın ödeneceğini kabul ettiğini, özel çekme hakkı, Türk Lirasına çevrilirken eşyanın taşıyıcıya teslimi tarihindeki TCMB kurlarının esas alınacağını belirterek, sonuç olarak, fazlaya dair tüm hakları saklı kalmak kaydıyla; davanın reddi ile yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini savunmuştur.
DELİLLER:
20.052016 tarih ve … seri sıra numaralı sevk irsaliyesi, … Kargo Gönderi Bilgileri, … Kargo 23,05.2016 tarihli giden kargo raporu, Yetki Belgesi, …, …, … takip kodlu gönderilerin yer aldığı liste, 24.05,2016 tarihlî teslim alım makbuzu, 24.05.2016 tarihfi … İçi ürün Kabul ve Teslim Tutanağı, tutanak, 24.05.2016 tarihli teslim tutanağı, Tazmin Talep dilekçesi, posta iletisi, bilirkişi incelemesi, tanık beyanları,
GEREKÇE :
Dava; taşıma sözleşmesinden kaynaklanan teslimatın gerçekleştirilmediği iddiasına dayalı uğranılan zararın tazmini istemine ilişkin olup, uyuşmazlık teslimatın gerçekleşip gerçekleşmediği, sözleşme uyarınca usulüne uygun teslimatı yapılıp yapılmadığı, teslimatın gerçekleşmemesi halinde davacının uğradığı zararın tespiti ile davalının kusur ve sorumluluğunun belirlenmesi noktasında toplanmaktadır.
Celse arası oluşturulan 25/04/2019 tarihli ara karar ile; davalının sözleşme uyarınca usulüne uygun teslimat yapıp yapmadığı, teslimatın gerçekleşmemesinde kusurunun bulunup bulunmadığı, davacının uğradığı zarar ile davalının kusur ve sorumluluğu noktasında taşıma uzmanı …’tan rapor aldırılmasına karar verilmiş olup, adı geçen bilirkişi tarafından sunulan 17/06/2019 tarihli raporda özetle; davacı tarafından …Cad. … No: … İstanbul adresindeki mağazasına sevk edilmek üzere davalı … firmasına VUK hükümlerine göre düzenlenmesinin yasal zorunluluk olan 20.05.2016 tarih … seri nolu sevk irsaliyesi ile teslim edilmiş olduğunu, dava konusu gönderinin cins, adet, modelinin belli olduğunu, 24.05.2016 tarihli teslim evrakı üzerinde sadece kaşenin olmasının yeterli olamayacağını, kaşenin 13.02.2019 tarihli duruşma tutanağında, davacı Tanığı … ‘ın ifadesinde de belirttiği ettiği üzere, kaşenin her zaman masanın üzerinde olduğunu, başka bir şekilde de temin edilebileceğini, kaşenin yanında ve/veya üzerinde imza ve isminde belirtilmiş olması gerektiğini, kargoyu teslim ettiğine ilişkin ispat yükünün davalı tarafta olduğunu, dava dosyası münderecatında mübrez delillerin incelenmesi sonucunda, davacı tarafından 23.05.2016 tarihinde davalı firma aracılığıyla, … A Ş- … /Başakşehir şubesine … gönderi numarası ve … takip koduyla, 20.05.2016 tarih ve … seri sıra numaralı sevk irsaliyesi beraberinde gönderilen kargonun davalı tarafça usulüne uygun teslimatının yapılmadığını, dava konusu kargonun davacının mağazasına teslim edilmediğini, TTK’ nun 875 ve 879. Maddeleri gereği kargonun teslim edilmemesinden dolayı, eşyanın ziyaıdan doğan zararlardan sorumlu olacağını, davalı … şirketinin asli görevinin, göndericilerden teslim aldığı paketleri gerekli özeni göstererek alıcılara ulaştırmak olduğunu, davalının gönderiyi usulüne uygun olarak alıcıya teslim etmediğini, dava konusu gönderinin alıcıya ulaşmadığını, tamamen zayi olmasından dolayı kusurlu olduğunu, dava konusu olayın TTK 886 madde hükümlerine göre değerlendirilmesin gerektiğini ve TTK 882. maddede belirtilen sorumluluk sınırlarından yararlanamayacağını, davacının, davalı tarafından teslimatın gerçekleşmemesinde kusurunun bulunması sebebi ile davalıdan talep edebileceği tazminat miktarının 1.233,56 TL + %18 KDV karşılığı 222,04 TL toplam 1.455,60 TL’ sı olması gerektiğini, mahkeme tarafından davalının TTK 882. maddede belirtilen sorumluluk sınırlarından yararlanabileceği yönünde hüküm verdiği takdirde, gönderinin tamamının zıyaı söz konusu olduğundan, ödenecek tazminatın, gönderinin net olmayan ağırlığının her bir kilogramı İçin 8,33 özel Çekme Hakkını karşılayan tutar olan 69,81- TL ile sınırlı olacağı hususları rapor edilmiştir.
Davalı vekilinin itirazları doğrultusunda ek rapor düzenlenmek üzere dosyanın bilirkişiye tevdine karar verilmiş olup, 27/11/2019 tarihli ek raporda özetle; Davalının 879. Maddeleri gereği kargonun teslim edilmemesinden dolayı, eşyanın zıyaından doğan zararlardan sorumlu olacağı kanaatine varıldığı yönündeki kanaat ile dava konusu olayın TTK 886 madde hükümlerine göre değerlendirilmesi gerektiğini ve 882. maddede belirtilen sorumluluk sınırlarından yararlanamayacağı yönündeki kanaatte bir değişiklik olmadığını, davalının itirazı doğrultusunda yapılan inceleme sonucu, davalının dosyaya sunduğu özelge gerekse Gelir İdaresi Başkanlığı Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı ‘nın 26.9.2014 tarih ve … ( … )- … sayılı kaybolan mala ilişkin düzenlenen faturada gösterilen KDV konusu özelgeden de anlaşılacağı üzere; davacının kaybolan/teslim edilmeyen üründen dolayı KDV talep edemeyeceği, talep edebileceği miktarın KDV’siz tutar olan 1.233,56-TL olabileceğini, kök rapordaki, mahkemece, davalının TTK 882.maddede belirtilen sorumluluk sınırlarından yararlanabileceği yönünde hüküm verdiği takdirde gönderinin tamamının zıyaının söz konusu olduğundan, ödenecek tazminatın, gönderinin net olmayan ağırlığının her bir kilogramı için 8,33-TL Özel Çekme Hakkını karşılayan tutar olan 69,81-Tl ile sınırlı olacağına ilişkin kanaatinde değişiklik olmadığı hususları rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamından; davalı tarafça, taraflar arasında yapılan taşıma sözleşmesine istinaden taşıma işi üstlenilen saatin alıcıya teslim edildiği savunulmuş olup, teslim evrakında alıcı isim ve imzası bulunmadığından teslim olgusunun ispatlanamamıştır. TTK 882. maddesi ile taşıyıcının sınırlı sorumluluğu kabul edilmişse de asli edimini mazeret olmaksızın yerine getirmeyen davalının, bu sorumluluk sınırlamasından faydalanamayacağı değerlendirilmiş olup, eşyanın faturada gösterilen KDV hariç satış bedeli olan 1.233,56 TL nin davalıya başvuru tarihi olan 22/08/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile; 1.233,56 TL nin 22/08/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 84,26-TL karar ilam harcından peşin alınan 31,40- TL mahsubu ile noksan kalan 52,86-TL bakiye ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3- Davacının yatırmış olduğu 31,40-TL peşin harç, davalı tarafından alınması gereken karar ilam harcından düşüldüğünden, bu miktarın 31,40-TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bunun dışında davacı tarafından sarf edilen dava açılış gideri: 36-TL ( başvurma ve vekalet harcı ) davetiye, posta gideri: 219,50 TL, bilirkişi ücreti: 600,00-TL, olmak üzere toplam: 855,50- TL yargılama giderinden kabul/red oranı (%84,74) üzerinden hesaplanan 725,00- TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 1.233,56-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 222,04-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6- Davacı tarafından yatırılan gider ve delil avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 07/10/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır