Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/339 E. 2018/1363 K. 19.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/339 Esas
KARAR NO : 2018/1363
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/04/2017
KARAR TARİHİ : 19/12/2018

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirket ile davalı borçlu arasında 03.09.2014 tarihli Kart Satış Sözleşmesi imzalandığını, müvekkili şirket tarafından üye kuruluşlar vasıtası ile müşteri şirket personelin elektronik ödeme kartı (Ticket Restaurant Kart) ile yemek yeme olanağı sağladığı sistemin, hizmet ve bu hizmetin bedelinin ödenmesine ilişkin şartların Kart Satış Sözleşmesi’nin konusunu oluşturduğunu, işbu davanın konusunu oluşturan alacağın, belirtilen sözleşmeden doğan alacaklara ilişkin kesilmiş faturalardan kaynaklandığını, müvekkili şirketin tüm sözlü ve yazılı uyarılarına rağmen borcun ödenmemesi sonucunda alacağın tahsili için …. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı borçlu tahsilini geciktirmeye yönelik, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olarak borca ve İcra Müdürlüğünün yetkisine itiraz ettiğini belirterek, HMK 10. maddesine göre takibin yetkili icra dairesinden yapıldığını, davalınn itirazların reddedilerek, davalı/borçlu aleyhine, takip konusu alacağın % 20′ sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin merkez adresi “… Cad. … Sok. No: … / İstanbul olup, işbu davaya konu icra takibinin yetkisiz icra müdürlüğünde açıldığını, davacı yanca da faturaların tebliğine dair hiçbir delil sunulmadığını, dava dilekçesinde ifade edildiği şekilde ortada taraflar arasında bir sözleşmenin de olmadığını, karşılıklı mutabakat bulunmaksızın ve müvekkili şirket temerrüde düşürülmeksizin likit ve muaccel olmayan bir alacak iddiasıyla üstelik faiz işletilerek başlatılan işbu icra takibine itirazlarının haklı olduğunu, her türlü, karşı dava, talep, tazminat, cezai şart, alacak, faiz, şikayet ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, öncelikle yetkisizlik kararı verilerek davanın usul yönünden reddine, neticede esas yönünden işbu haksız davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini savunmuştur.
Dava, taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklanan fatura alacağına dayalı başlatılan
takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67/1-2. maddesi “[1] Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. [2] Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” hükmünü amirdir.
Dosyanın ve celp edilen … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasının tetkikinden davacı-alacaklı tarafça fatura alacağına dayalı 31.210,32-TL asıl alacak, 997,67 Tl vade farkı olmak üzere toplam 32.207,99-TL tutarında davalı-borçlu aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, takibe davalı tarafından süresi içinde itiraz edildiği ve davacı-alacaklı tarafça yasanın öngördüğü 1 yıllık süre içerisinde mahkememize “itirazın iptali” davası açıldığı anlaşılmaktadır.
Davacı vekilinin delil listesinde bildirmiş olduğu taraflar arasındaki 03/09/2014 tarihli kart satış sözleşmesi ve ekleri, cari hesap ekstresi ve e-faturalar dosyaya ibraz edildikten sonra tarafların yasal ticari defter ve kayıtları ve dosyaya sunulan belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak; defterlerde gözüken alacak ve borç kayıtları ile hesap bakiyeleri tespit edilip, iddia , savunma ve itirazlar ile dosyaya sunulan belgeler değerlendirilerek varsa takip tarihi itibariyle davacı alacağının saptanmasına ilişkin mali müşavir …’dan alınan raporda özetle; davacı şirket tarafından davalı şirkete şirket personelinin elektronik ödeme kartı (…) ile yemek yeme olanağı sağladığı sistem üzerinden hizmet veren davacı, tahsil edemediğini iddia ettiği bedel için … İcra Müdüriüğü’nün … E sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının borca ve yetkiye itiraz etmesi neden ile takibin durduğunu, taraflar arasında akdedilmiş, 03.09.2014-03.09.2015 tarihler aralığında geçerli olan Kart Sözleşmesi hazırlanarak imza altına alındığı ve süresi dolan sözleşme için yeni bir sözleşme akdedilmediğini, sözleşmenin süresinin kendiliğinden uzadığını, davacı şirketin, hizmet verdiği şirketlerin siparişlerini, sanal ortamda her şirketin kendisinin tayin ettiği kişiler eliyle yapmakta olduğunu, kendi işlemlerini yapmaları amacıyla oluşturulan Ticket Online sistemi üzerinden takip ettiğini, davalı şırketin bu anlamda yetkilisinin “…” olduğunu ve kendisine tanımlanan şifre ile sisteme giriş yaparak gerekli yüklemeler yaptığını, rapor içerisinde sistemden alınan verilerin paylaşıldığını, davacı tarafından verilen hizmet ardından düzenlenen satış faturalarının e-fatura olduğu ve sistem üzerinden davalı tarafa elektronik ortamda iletildiğini, bu sistemde düzenlenen faturanın temel fatura olması nedeniyle iade faturası düzenlenerek, ya da KEP kanalı ile itirazda bulunulabileceğini, ancak yasal sürede ya da sonrasında davalı tarafça bu yönde bir işlem yapılmadığını, davacı şirket yasal defter ve kayıtlarına göre davalıdan 31.210,32.-TL alacaklı olduğunu, davalı şirket defter ve belge ibrazında bulunmadığı için incelenemediğini, bahse konu alacak için, 997,57.-TL gecikme takip tarihine kadar işlemiş faiz hesaplamasının ise; 31.210,32.-TL anapara ve 997,67.-TL gecikme zammı üzerinden 782,91.-TL faiz istenebileceğini, davacının %20 icra inkar tazminatı talebi ile vekalet ücretinin tahsili talebinin takdirinin mahkemeye ait olduğu hususları rapor edilmiştir.
Davalı vekilinin rapora itirazları noktasında ve vade farkının hesaplanması noktasında bilirkişiden alınan ek raporda özetle; temel fatura senaryosu ile gelen bir faturada, karşımıza çıkan ekranda onay ve red butonu bulunmadığını, diğer bir anlatımla gelen bir fatura temel fatura senaryosu çerçevesinde gönderilmiş ise bu faturayı ekranda gördüğü zaman red etme olanağı bulunmadığından, faturayı ya harici yollardan ( noter kanalı ile ) itiraz etmek ya da aynı tutarlı iade faturası düzenleyerek iade etme dışında bir seçenek bulunmadığını, bu sebeple faturalar, davalıya Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından Gib e-portal üzerinden gönderildiği, davalının ifade ettiği gibi posta ya da kargo ile iletilmesi söz konusu olmadığını ayrıca satış faturaları üzerinde, her faturanın son ödeme tarihi belirtildiği, bu tarihler faturaların muaccel hale geldiği tarihler olduğu, muaccel hale gelen tarihten takip tarihine kadarki yapılan hesaplamada 997,67-TL vade farkı oluştuğu bildirilmiştir.
Davalı taraf, mahkememizin ve icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş ise de; taraflar arasında düzenlenen 03/09/2014 tarihli Kart Satış Sözleşmesinde, bu sözleşmenin uygulanmasında çıkabilecek her türlü anlaşmazlıklarda İstanbul Ticaret Mahkemeleri ve İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğu kararlaştırıldığından, davalı vekilinin yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde; taraflar arasında akdedilmiş, 03.09.2014-03.09.2015 tarihler aralığında geçerli olan Kart Sözleşmesi hazırlanarak imza altına alındığı ve süresi dolan sözleşme için yeni bir sözleşme akdedilmediğini, sözleşmenin süresinin kendiliğinden uzadığı, taraflar arasında sözleşme gereği, davacı taraf, yemek hizmeti sağlama kredi elektronik ödeme kartına her ay değişen tutarlarda yükleme yapıp davalı tarafa faturalandırdığı görülmüştür. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda ayrıntılı şekilde belirtildiği üzere, davacı şirketin, hizmet verdiği şirketlerin siparişlerini, sanal ortamda her şirketin kendisinin tayin ettiği kişiler eliyle yapmakta olduğu, kendi işlemlerini yapmaları amacıyla oluşturulan Ticket Online sistemi üzerinden takip ettiği, davalı şırketin bu anlamda yetkilisinin “…” olduğu ve kendisine tanımlanan şifre ile sisteme giriş yaparak gerekli yüklemeler yaptığı, bahse konu sistem üzerinden yapılan inceleme ile 60103550 kullanıcı kodu ile ticket online sistemine giriş yapan davalı şirket yetkilisi …’ın, raporda belirtilen sipariş numaraları ile sisteme giriş yaparak, vermiş olduğu siparişleri onaylamış olduğu, sistem üzerinden ekran görüntüleri alındığı, davalı şirket yetkilisi şifresi ile sisteme girişi yapılan ve onaylanan siparişlerin ardından takibe konu satış faturaları düzenlendiği, davacı tarafından verilen hizmet ardından düzenlenen satış faturalarının e-fatura olduğu ve sistem üzerinden davalı tarafa elektronik ortamda iletildiği, bu sistemde düzenlenen faturanın temel fatura olması nedeniyle iade faturası düzenlenerek, ya da KEP kanalı ile itirazda bulunulabileceği, ancak yasal sürede ya da sonrasında davalı tarafça bu yönde bir işlem yapılmadığı, bu itibarla faturaya konu hizmetin davacı tarafça yerine getirilmiş olduğu anlaşılmıştır. Davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 31.210,32-TL fatura alacağı bulunduğu, faturalarda en son ödeme tarihi belirtilmiş olup, sözleşme uyarınca aylık % 3 oranında gecikme faizi hesaplandığında takip tarihi itibariyle 997,67-TL vade farkı alacağı hesaplanmış olup, borcun davalı tarafça ödendiği ispat edilemediğinden, davalının takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, davalının, takip dosyasına yaptığı itirazın haksız olması ve alacağın likit olması nedeni ile davacı lehine icra inkâr tazminatına hükmedilmiş, aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KABULÜ İle
Davalının … İcra Müdürlüğünün … E.sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin asıl alacak: 31.210,32 TL, vade farkı: 997,67 TL olmak üzere toplam: 32.207,99 TL miktar üzerinden devamına,
Takip tarihinden itibaren asıl alacağa aylık %3 oranında temerrüt faizi uygulanmasına,
Asıl alacak miktarı olan 31.210,32 TL’nin %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli olan 2.200,12- TL karar ilam harcından, peşin alınan 533,00 -TL ile tamamlama harcı: 17,04- harcın mahsubu ile noksan kalan 1.649,96-TL bakiye ilam harcının harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3- Davacı tarafından yapılan dava açılış gideri: 569,00 -TL, tamamlama harcı: 17,04-TL davetiye posta gideri: 180,50 TL, bilirkişi ücreti: 600,00- TL olmak üzere toplam: 1.366,54-TL. yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 3.865,00 -TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır