Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/338 E. 2021/557 K. 12.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/338 Esas
KARAR NO : 2021/557
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/04/2017
KARAR TARİHİ : 12/07/2021

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “29.03.2016 tarihinde …’in sevk ve idaresinde bulunan … plakalı araç ile Eyüp İlçesi, … Mahallesi … Caddesinde yaya geçidi üzerinden karşıdan karşıya geçmekte olan müvekkile süratli şekilde çarparak onun, basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek, hayati tehlike geçirecek ve vücutta kemik kırığına neden olacak şekilde yaralanmasına sebebiyet verdiği, olaydan sonra müvekkilin 3 günü yoğun bakımda olmak üzere 25 gün … Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yatarak tedavi gördüğü, kaza neticesinde %42 oranında sürekli şekilde bedensel gücünü yitirdiği, trafik kazası tespit tutanağına ve … Cumhuriyet Başsavcılığının 2016/… sayılı soruşturma dosyasında yaptırılan Bilirkişi Tespit Raporuna göre, kazanın oluşunda … plakalı araç sürücüsünün birinci derece, müvekkilin ise ikinci derece kusurlu olduğu şeklinde rapor oluşturulduğu, buna göre hazırlanan İddianame sonrasında ….Asliye Ceza Mahkemesi 2016/… E ile dava açıldığı, hazırlık dosyasında müvekkilin ikinci derece kusurlu olduğu yönünde hazırlanan rapora itiraz edildiği, müvekkilin yolun karşısına geçtiği yerin yaya geçidi olduğu ve Trafik levhası da bulunduğu, araç sürücüleri için yaya geçidine yaklaşıldığının anlaşılması için yol üzerine hız limitinin 30 Km. olduğu yönünde yolda büyük bir işaret bulunduğu, açıklanan nedenlerle, doğmuş ve doğacak her türlü şikayet, itiraz, dava açma ve fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, tahkikat sonucunda müvekkilin maddi zararının değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere, asgari 1.000 TL maddi tazminatın 29.03.2016 tarihinden itibaren yasal faizi müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsiline, kaza sonrasında oluşan %42 maluliyet, elem/üzüntünün bir nebze karşılanabilmesi amacı ile 70.000 TL manevi tazminatın sigorta şirketi yönünden poliçede öngörülmesi halinde şirketin de sorumluluğuna hükmedilmesine, aksi halde diğer davalılar yönünden kaza tarihi 29.03.2016 tarihinden itibaren yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi”talep edilmiştir.
04/03/2021 tarihli ıslah dilekçesinde özetle;27.10.2020 tarihli hesap bilirkişi raporunda müvekkilinin maddi zararının kusur indirimi sonrası geçici maluliyet maddi zararının 7.828,67 TL; Sürekli Maluliyet maddi zararının ise 196.747,70 TL olmak üzere toplam maluliyet maddi zararının 204.576,37 TL olduğu, … İş Mahkemesi 2017/ … E sayılı dava dosyasına davaya konu olan kaza nedeni ile SGK … Sosyal Güvenlik Merkezi’nin 28.11.2019 tarih ve … sayılı yazısında müvekkile beğlanan istirahat süresinde bağlanan geçici iş göremezlik ödeme tutarları belirtilmiştir. Buna göre; Müvekkile 29.03.2016 ile 21.09.2016 tarihleri arasında toplam 5.949,50 TL geçici iş göremezlik ödeneği yapıldığını, ,dava dilekçesinde müvekkilinin maddi zararının belirlenemediği bu nedenle belirsiz alacak davası kapsamında harcın ödenebilmesi amacı ile 1.000 TL olarak belirttikleri maddi zararın yapılan hesaplamalarda 204.576,37 TL olarak belirtilldiğini, müvekkile ödenen 5.949,50 TL geçici iş göremezlik ödeneği düşüldüğünde geriye kalan 198.626,87 TL maddi zararın, dava başlangıcındaki 1.000 TL maddi zararı da düşürüldüğünde geriye kalan 197.626.87 TL müddeabihi artırarak davalılardan kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı Sigorta Şirketi vekili tarafından, Mahkemeye sunulan cevap dilekçesinde özetle; “… plakalı aracın, müvekkil şirket tarafından tanzim edilen, 15.08.2015-2016 vadeli … poliçe no’lu ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğu, davaya konu talebin, zamanaşımına uğradığı, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini talep ettikleri, ZMMS Genel Şartları’nın “A.3-Teminat Dışında Kalan Haller” başlıklı maddesinde de belirtildiği üzere, manevi tazminat taleplerine ilişkin olarak Trafik Poliçesinde teminat bulunmadığı, bu nedenle manevi tazminat talepleri yönünden davanın reddine karar verilmesini talep ettikleri, davacı tarafından işbu dava açılmadan önce müvekkile herhangi bir başvuru yapılmadığı, temerrüt süresi delillerin (tamamlanmış olması halinde) tümünün müvekkil şirkete tebliği tarihinden itibaren 8 iş günü geçmesi ile başladığı, Yargıtay yerleşik içtihatları ve Trafik Sigortası Genel Şartları B.2 maddesi gereği, zararın sigorta tazminatı kapsamında yer alıp almadığının, kusur durumunun yani ödemeye esas alınabilecek tüm belgelerin toplanmasından önce Sigorta şirketinin temerrüdünün gerçekleşmeyeceği, izah edilen nedenler ve Sayın Mahkemece resen tespit edilecek sebeplerle; aleyhlerinde açılmış olan haksız ve mesnetsiz davanın esasına girildiği takdirde, davaya konu talebin zamanaşımına uğraması, sigortalı araç sürücüsüne atfı kabil kusur bulunmaması nedeniyle, meydana geldiği iddia edilen zararın kaza ile illiyeti bulunmaması nedeniyle reddine, Mahkeme masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesi, davacı yanın müterafik kusurunun nazara alınmasına, her halde haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesi” talep edilmiştir.
Davalı …’in vekili tarafından, Mahkemeye sunulan cevap dilekçesinde özetle; “Davacının kusuru sebebiyle meydana gelen kazada, illiyet bağının kesildiği, davacının araç işleten olduğu gerekçesiyle müvekkilden tazminat talep etmesinin mümkün olmadığı, davalılar tarafından davacının zararları karşılandığı, tedavi süresince davacının ve ailesinin tüm ihtiyaçları karşılandığı, bu nedenle zararı giderilmiş olan davacının davasının reddi, bu talebin kabul görmemesi halinde davalılar tarafından yapılan ödemelerin mahsubu gerektiği, davacının hastanede bulunduğu süre boyunca müvekkil ve diğer davalı oğlu … bir an olsun hastanede davacının yanından ayrılmadığı, maddi ve manevi her türlü desteği sağladığı, davacının kirası, faturaları ödendiği, davacının da itiraf ettiği gibi kendisine 1.500 TL haricen ödendiği, bununla birlikte davacının ceza evinden çıkan çocuklarına defalarca yardım edildiği, davacının kişisel temizliğinden tuvalet ihtiyacına kadar her türlü ihtiyacının karşılandığı, davacının zor durumda kalmaması için ihtiyaçları maddi ve manevi olarak karşılandığı, davacının, kendi kusuru ile sebebiyet verdiği kaza nedeniyle illiyet bağından yoksun olan eyleme dayanarak 70.000 TL gibi fahiş bir meblağ talep ettiği, hukukumuzda bir zenginleşme aracı olarak düzenlenmemiş olan manevi tazminat kurumuna uygun olmayan davacının manevi tazminat talebinin reddedilmesi gerektiği, hiçbir şekilde davayı ve iddiaları kabul anlamına gelmemek üzere, davanın reddi talebinin kabul edilmemesi halinde, mahkemece davacının kusuru oranında tazminat miktarının belirlenmesini, söz konusu meblağın diğer davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep ettikleri, davacının faize ilişkin taleplerine de itiraz ettikleri, açıklanan nedenlerle, öncelikle …. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/460 E. sayılı dosyasının bekletici mesele yapılmasını, davacının maddi manevi tazminat talepli davasının reddi ile aksi kanaat oluşması halinde tazminatın sigorta şirketinden tahsili, dava masraf ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesi” talep edilmiştir.
Davalı … vekili tarafından, Mahkemeye sunulan cevap dilekçesinde özetle; “07.04.2017 tarihinde davacı … tarafından haksız fiilden kaynaklanan tazminat konulu davanın ikame edildiği, davacının kusuru sebebiyle meydana gelen kazada illiyet bağının kesildiği, davacının müvekkilden tazminat talep etmesinin mümkün olmadığı, davalılar tarafından davacının zararlarının karşılandığı, tedavi süresince davacının ve ailesinin tüm ihtiyaçları karşılandığı, bu nedenle zararı giderilmiş olan davacının davasının reddi, bu talebin kabul görmemesi halinde davalılar tarafından yapılan ödemelerin mahsubu gerektiği, davacının hastanede bulunduğu süre boyunca müvekkil ve müvekkilin ailesi bir an olsun hastanede davacının yanından ayrılmadığı, maddi ve manevi her türlü desteği sağlandığı, davacının iddia ettiği gibi %42 kalıcı bedensel zararının olması durumunda davacının da belirttiği gibi hastaneden çıkar çıkmaz işe başlamak üzere başvurması, iş akdinin feshedilmesi nedeniyle part-time işlerde çalışmasının da hayatın olağan akışına aykırı olduğu, hukukumuzda bir zenginleşme aracı olarak düzenlenmemiş olan manevi tazminat kurumuna uygun olmayan davacının manevi tazminat talebinin reddedilmesi gerektiği, müvekkil ve ailesinin, kazadan sonra sürekli olarak davacının yanında olmalarına rağmen davacı ve oğulları tarafından tehdit edildiği, kendilerinden sürekli olarak para istedikleri, sonunda da şikayetini geri alacağını söylemesine rağmen şikayetçi olduğu, davacının faize ilişkin taleplerine de itiraz ettikleri, açıklanan nedenlerle, öncelikle …. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/… E. sayılı dosyasının bekletici mesele yapılması, davacının maddi manevi tazminat talepli davasının reddi ile aksi kanaat oluşması halinde, tazminatın sigorta şirketinden tahsili, dava masraf ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesi” talep edilmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Dava; Dosya kapsamı ve dosyada mevcut Ölümlü/Yaralanmalı Trafik Kazası Tespit Tutanağına göre; 29.03.2016 günü saat: 16.00 sıralarında, sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile İstanbul İli, … İlçesinde, … Mahallesi, v Caddesi üzerinde … istikametine seyir halindeyken, … adlı iş yerinin kamera görüntülerinin CD çözümleme tutanağına göre, sol şerit üzerinde hızlı bir şekilde önünde seyir halinde olan aracı sollayarak tekrar sağ şeride geçtiği sırada, kendi ifadesine göre de, önünde ve sol şerit üzerindeki aracın durduğu ve kendisinin aracın sağ tarafından devam ettiği sırada, yolun sol tarafından sağına doğru karşıdan karşıya geçmek isteyen yaya …’a sağ şerit üzerinde geçişini tamamlamak üzereyken çarpması neticesinde, yaya …’ın yolun sağında park halindeki araca çarpıp düşmesi şeklinde dava konusu trafik kazasının meydana geldiği, meydana gelen kaza sonucu maluliyet nedeni ile açılan maddi tazminat davasıdır.
Deliller; bilirkişi incelemesi, Adli Tıp Kurumu’nun 18/01/2019 tarihli raporu,
Mahkememiz dosyası arasına alınan bilgi, belgeler üzerinden bilirkişi incelemesi yapılmış, 02/11/2020 tarihli bilirkişi raporunda; Bu kazanın oluşumunda … plakalı aracın sürücüsü …; Karayolları Trafik Kanununun, 47.maddesinin c) ve d) fıkraları ile 52.maddesinin a) ve b) fıkraları ile 74.maddesi metninin ilk bölümünü ihlal ederek; Meskun mahalde taşıt yolunda araç ile seyir halindeyken, Trafik işaret levhaları, cihazları ve yer işaretlemeleri ile belirtilen veya gösterilen hususlara ve Trafik güvenliği ve düzeni ile ilgili olan ve yönetmelikte gösterilen diğer kural, yasak, zorunluluk veya yükümlülüklere uymak ve aracının hızını kullandığı aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak, yaya geçitlerine yaklaşırken hızını azaltmak, taşıt yoluna her an aceleci, hasta, dalgın, engelli, yaşlı veya çocuk yayanın çıkabileceğini bilerek, ani gelişebilecek trafik olgusu içindeki olaylara karşı dikkatli ve tedbirli olmak zorunda olduğu halde, sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile trafik kazasının meydana geldiği, İstanbul İli, … İlçesinde, … Mahallesi, … Caddesi üzerinde … istikametine seyir halindeyken, (… Oto adlı iş yerinin kamera görüntülerinin CD çözümleme tutanağına göre sol şerit üzerinde hızlı bir şekilde önünde seyir halinde olan aracı sollayarak sağ şeride geçtiği) kendi ifadesine göre önünde ve sol şerit üzerindeki aracın durduğu ve kendisinin devam ettiği sırada yolun sol tarafından sağına doğru karşıdan karşıya geçmek isteyen yaya …’a çarpması neticesinde …’ın yolun sağında park halindeki araca çarpıp düşmesi sonucu dava konusu trafik kazasının meydana geldiği, bu durumda, seyir halinde bulunduğu yerde, 05.05.2017 tarihinde olay yerinde yapılan keşifte yapılan tespitlere göre, kaza noktasında iki ayrı noktada hız yavaşlama çizgileri, yatay şeklinde 30 Km hız sınırı işaretlemesi, yaya geçidi trafik işaret levhası ve 30 metre ilerisinde yaya geçidi olduğu halde, gereken dikkatini yola vermediği ve meskun mahalde aracı ile dikkatli ve tedbirli seyretmesi gerekirken, aracının hızını trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmadığı ve yaya geçidine yaklaşırken yavaşlamadığı, ayrıca önündeki aracın sağından geçtiği, bu sırada yayaya dikkat etmediği, bu şekilde taşıt yolunda araç ile seyir halindeyken, taşıt yoluna her an yayanın girebileceğini bilerek, dikkatli ve tedbirli olması gerekirken, özen yükümlülüğüne uymadığı ve taşıt yoluna giren yaya …’a çarptığı anlaşıldığından, meydana gelen trafik kazasında, %70 (yüzde yetmiş) oranında kusurlu olduğu, Yaya …’ın; Karayolları Trafik Kanununun 68.maddesinin b) fıkrası ile ayrıca Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 95.maddesinin d) fıkrasını ve 138.maddesinin b) fıkrasının 3.bendinin alt bendini ihlal ederek; Yolu kullanırken, Trafik güvenliği ve düzeni ile ilgili olarak Karayolları Trafik Kanununda ve Karayolları Trafik Yönetmeliğinde gösterilen diğer kural, yasak, zorunluluk ve yükümlülüklere uymak, karşıdan karşıya geçerken 100 metre mesafe içinde yaya geçidi, trafik ışıkları veya kavşak varsa, buralardan karşıdan karşıya geçmek ve ayrıca karşıdan karşıya geçerken kendi güvenliğini dikkat etmek ve yollarda güvenli geçiş için, önce sola sonra sağa bakılarak sakınca yoksa taşıt yoluna girmek, geçiş sırasında sola ve sağa bakılarak yürüyüşe devam etmek, taşıt yoluna girmeden güvenle duramayacak kadar yaklaşmış taşıtlar varsa ilk geçiş hakkını onlara verip geçişlerini beklemek zorunda olduğu halde; Trafik kazasının meydana geldiği yer olan İstanbul İli, … İlçesinde, … Mahallesi, … Caddesi üzerinde … Üniversitesi istikametinden Kız Öğrenci Yurdu istikametine yolun solundan sağına doğru orta refüjden sol şerit üzerindeki sürücünün durmasıyla karşıdan karşıya geçmeye çalıştığı sırada, … Caddesi üzerinde sağ şerit üzerinden seyir halinde olan sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracın kendisine çarpması sonucu, yolun sağında park halindeki araca çarpıp düşmesi şeklinde trafik kazasının meydana geldiği, bu durumda kendi ifadesinde yaya geçidinden geçtiğini beyan etse de, ceza davasında 05.05.2017 tarihinde olay yerinde yapılan keşifte yapılan tespitlere göre, kaza noktasında iki ayrı noktada hız yavaşlama çizgileri, yatay şeklinde 30 Km hız sınırı işaretlemesi, yaya geçidi trafik işaret levhası ve 30 metre ilerisinde yaya geçidi olduğu halde, 30 metre ilerisindeki yaya geçidinden karşıdan karşıya geçmediği, taşıt yoluna girmeden önce yaklaşmakta olan aracın uzaklığını ve hızını dikkate almadığı, trafik kazasına karışan araç güvenle duramayacak kadar yaklaşmış olduğu için, aracın geçmesini beklemesi gerektiği halde, taşıt yoluna girdiği, can güvenliğini tehlikeye düşürecek şekilde özen yükümlülüğüne uymayarak, tedbirsiz ve dikkatsiz hareket etmesi sonucu … plakalı aracın kendisine çarptığı anlaşıldığından, meydana gelen trafik kazasında, %30 (yüzde otuz) oranında kusurlu olduğu, Adli Tıp Kurumu’nun 18/01/2019 tarihli raporunda davacının %51 oranında malul kaldığı, 4 aya kadar iş görememezlik durumun olduğu, meydana gelen kazada davacının kusursuz olması nedeniyle ;
Davacının geçici iş göremezlik maddi zararı =11.183,74 TL
Davacının bakiye ömründe %100 maluliyeti nedeniyle maddi zararı=281.049,57 TL
TOPLAM MALULİYET MADDİ ZARARI = 292.233,31 TL
Davacının kusur indirimi(% 30 kadar) =87.669,99 TL
Davacının indirim sonrası gerçek ve nihai maddi zararı=204.563,32 TL maluliyet tazminatı hesaplanmıştır.
… plaka nolu aracın 15.08.2015/2016 vade tarihini kapsamak üzere … poliçe nolu Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) sigorta poliçesi ile … Sigorta A.Ş den sigortalı olduğu, dosyaya sunulan ilgili poliçeye göre;Sakatlanma ve ölüm kişi başına: 90.000,00 TL teminat verildiği görülmüştür.
2918 sayılı KTK ‘nun 91. Maddesine göre “işletenlerin bu kanunun 85. Maddesinin birinci fırkasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.”
2918 sayılı KTK ‘nun 85/1. Maddesine göre “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüs unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüs sahibi doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”
KTK 99/1, md. ve poliçe genel şartları B.2,b maddesine göre “Sigortacılar, hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağını veya bilirkişi raporunu, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz işgünü İçinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.
%30 davacı kusuru ve davacının %51 maluliyet oranına göre iş görmezlik tazminatı da dahil edilerek tespit edilen davacının geçici iş göremezlik maddi zararının 7.828,61 TL olduğu SGK tarafından davacıya ödenen geçici iş görememezlik tazminatı olan 5.949,50 TL ‘nin mahsubu ile bakiye 1.879,17 TL geçici iş görememezlik, 196.747,70 TL sürekli maluliyet tazminatı olmak üzere toplam 198.626,87 TL maddi tazminatın ıslah dilekçesi doğrultusunda 07/04/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile tarafların kusur durumu, davacının maluliyet oranı ve tarafların sosyal ekonomik durumu göz önüne alınarak kaza tarihinden itibaren uygulanacak yasal faizi ile birlikte davalı … ve … ‘den müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM :
1-Davacının maddi tazminat talebinin kabulü ile Sgk tarafından davacıya ödenen geçici iş görememezlik tazminatı olan 5.949,50 TL ‘nin mahsubu ile bakiye 1.879,17 TL geçici iş görememezlik, 196.747,70 TL sürekli maluliyet tazminatı olmak üzere toplam 198.626,87 TL maddi tazminatın 07/04/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
2-Davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 50.000,00 TL manevi tazminatın tarafların kusur durumu, davacının maluliyet oranı ve tarafların sosyal ekonomik durumu göz önüne alınarak davalı … ve … ‘den kaza tarihi olan 29/03/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 16.983,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan ( peşinde 31,40 TL+ıslah harcı 3.374,98 TL ) olmak üzere toplam 3.406,38 TL harcın düşümü ile eksik kalan 13.577,32 TL eksik harcın davalılardan (… Sigorta 10.159,90 TL’lik kısmından müştekeren ve müteselsilen sorumlu olmak üzere ) müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Maddi tazminat yönünden; Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul üzerinden hesaplanan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 22.353,88 TL vekalet ücretinin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Manevi tazminat yönünden; Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul üzerinden hesaplanan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 7.300,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan (başvurma harcı 31,40 TL + vekalet harcı 4,60 TL+ 3.374,98 TL ıslah harcı + 411,50 TL posta masrafı +1.800,00 TL bilirkişi ücreti =) olmak üzere toplam 5.622,48 TL yargılama giderinin red ve kabul oranına ( %92,55 kabul ) nazaran 5.203,60 TL’sinin (davalı … Sigorta 3.893,85 TL’lik kısmından müştekeren ve müteselsilen sorumlu olmak üzere ) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı tarafça yatırılan 31,40 TL peşin harın davalılardan (davalı … Sigorta 23,49 TL’lik kısmından müştekeren ve müteselsilen sorumlu olmak üzere ) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Davacı vekilinin ve davacı asilin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 12/07/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır