Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/162 E. 2020/118 K. 11.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/162 Esas
KARAR NO : 2020/118
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 …Hariç))
DAVA TARİHİ : 20/02/2017
KARAR TARİHİ : 11/02/2020

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 01/04/2014 tarihinden itibaren davalının Antalya bölgesi ana bayiliğini yaptığını, 19/11/2015 tarihinde … isimli nakliye firmasına ait … plakalı aracın aracılığı ile müvekkilinin, davalıya su dolumu için gönderdiği 1198 adet policarbon damacana, 90 adet cam damacana, 90 adet damacana sepetine, davalı tarafından, müvekkili firmanın distribütörlüğünün iptal edildiğinin beyan edilerek, damacanalara el konulduğunu, müvekkiline fesih ile ilgili hiçbir bildirim yapılmadığını, bayilik sözleşmesinin hukuka aykırı olarak feshedildiğini, müvekkilinin bu sürede su temin edemediğinden müşterileri geri çevirmek zorunda kaldığını, müvekkili tarafından 16/12/2015 tarihinde davalı tarafa … Noterliği’nin … yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderildiğini, bayilik ilişkisinin devamı için 19/11/2015 tarihinde el konulan emtiaların iadesinin talep edildiğini, davalının herhangi bir iade işlemi yapmadığını, davalı tarafın e-mail ve yazı gönderilerek bayilik ilişkisinin feshedildiğini bildirdiğini, davalı şirketin gönderdiği yazılardan malların, müvekkiline ait olduğunun kabul edildiğini, malların müvekkilinin borcuna mahsuben kendilerine verilmesini talep ettiğini, müvekkilince davalıya 10.721,00TL ödeme yapıldığını, müvekkilinin herhangi bir borcunun olmadığını, müvekkilince davalı tarafa … Noterliğinin 30/06/2016 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi gönderilerek, davalı şirketçe konulan emtiaların bedeli olan 18.518,40TL TL’nin ödenmesinin talep edildiğini, ihtarnamenin 01/07/2016 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı şirket aleyhine … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini beyan ederek; itirazın iptali ile takibin devamına ve davalı aleyhine %20 icra-inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı taraf ile müvekkili arasındaki sözleşmenin davacı tarafın sözleşmeye aykırı davranışları sonucu 03/12/2015 tarihli yazı ile feshedildiğini, davacının sözleşmenin kurulması anından itibaren ödemelerini aksattığını, bu durumun hesap ekstrelerinin incelenmesi sonucunda anlaşılacağını, davacının müvekkiline ait şişelere kaçak dolum yaptığını, 1188 adet policarbon damacana ve 90 adet cam damacana ve sepetleri 20/11/2015 değil 02/11/2015 tarihinde gönderildiği ve aynı miktarda dolum yapılarak geri gönderilediğini, bu durumu fatura ve irsaliyelerden anlaşıldığını, bu tarihten sonra taraflar arasında hiçbir işlem olmadığını, bu ürünlerin müvekkile iadesinin gerektiğini, bu husus için davacı tarafa … Noterliğinin 29/08/2016 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile ihtarname çekildiğini beyan ederek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Mahkememizce … İcra Müdürlüğüne müzekkere yazılarak … esas sayılı takip dosyası celp edilmiş, dosyanın tetkiki sonucunda davacının, davalı aleyhine takip başlattığı, ödeme emrine davalı tarafından yasal süresi içerisinde itiraz edildiği ve takibin durduğu görülmüştür.
Dava, davacı tarafın alacak iddiasına ilişkin olarak başlatmış olduğu takibe yapılan itirazın iptaline ilişkin itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce davacının tanıklarının dinlenmesi için Konya Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine ve Antalya Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine müzekkere yazılmış ve davacının tanıkları talimat yolu ile dinlenmiştir.
Davacı tanığı … beyanında özetle; davalı firmadan yükü almadan başka bir işe gittiğini beyan etmiştir.
Davacı tanığı … beyanında özetle; damacanalarda davalının logolarının olduğunu, davacının kaçak dolum yapmadığını, davalının davacıya su vermediği davacıdan ve eşinden duyduğunu, davacıya ait olan damacanaları davalının anlaştığı şirkete gönderdiğini beyan etmiştir.
Mahkememizce, tarafların yasal ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak; defterlerde gözüken alacak ve borç kayıtları ile hesap bakiyeleri tespit edilip, taraflar arasındaki ticari ilişkinin hangi tarihte sonlandığı, alacak borç ilişkisi, el konulduğu iddia olunan damacana ve sepetlerden dolayı davacının, davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacağı varsa takip tarihi itibari ile miktarının ne kadar olduğu hususunda mali müşavir bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi raporunda özetle; davacının defterlerini incelemeye sunmadığı, davalının 2014 ve 2016 yıllarına ait yevmiye defterlerinin açılış kapanış tasdikleri yapıldığı, 2016 yılı defterlerine 2015 yılı kayıtlarının işlemiş olduğu, 2015 yılı defterlerinin hiç sunulmadığı, 2016 yılına ait defterlere 2015 kayıtları işlenmiş olması nedeniyle defterlerin delil niteliği taşımadığı, davacının faturalarının ” …” hesabında takip edildiği, 01/12/2015 tarihi itibari ile gelen havale ile bakiye borcun kapatıldığı, 2015 yılı sonunda bakiye kalmadığı, … numaralı irsaliye faturaların fotokopisinden damacanaların cam şişe suların fatura edildiğinin tespit edildiği, davacı tarafından davalıya sözleşmenin sona ermesinden sonra aynı damacanaların tespit edildiği, davacı tarafından davalıya sözleşmenin sona ermesinden sonra aynı damacanaların iade edilmek üzere fatura veya iade faturası düzenlenmediği ifade edilmiştir.
Mahkememizce, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin feshi nedeniyle el konulduğu iddia olunan 1180 adet damacana, 90 adet cam damacana ve sepetine davalı tarafça el konulup konulmadığı, davacı tarafça bu emtialara ilişkin depozito ödenip ödenmediği, taraflar arasındaki ticari ilişkinin hangi tarihte sonlandığı, emtialara el konulmuş ise bu nedenle davacının takip tarihi itibariyle davalıdan alacaklı olup olmadığı hususunda bir mali müşavir ve sektör bilirkişisinden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi raporunda özetle; davalının 2014 yılına ait defterlerinin HMK 222.maddesi hükmü gereği delil niteliğinde olduğu, davalının 2015 yılı yasal ticari defter kayıtlarının bir yıl sonra tasdik edilen 2016 yılı ticari defter ve kayıtlarına yazdırması nedeniyle HMK 222.maddesine göre delil niteliği taşımadığı, davacının 2015 yılı itibari ile davalı ile olan bakiyesinin sıfır(0) olduğu, cari hesap yönünden borcu olmadığı, davalının 2014-2015 yılı dönem sonu ve dönem başı kapanış yevmiye maddelerinde hesap planında mevcut tüm hesapların yer aldığı, gerek hesap planının incelenmesi, gerekse davacının inceleme esnasında beyanı ile bayilerine teslim ettiği policarbon damacana, şişe, sepet, ahşap palet ve ahşap seperatörleri ayrı bir hesapta takip etmediği, bayilerine fatura ettiği ve bedellerini cari hesap alacağı olarak tahsil ettiği, davacınında davalıya KDV dahil 33.292,12TL tutarında fatura tanzim ettiği, dava dosyasına sunulmuş olan davacının tanzim etmiş olduğu, 02/11/2015 trih 30183 nolu fatura muhteviyatından depozito olarak aldığı boş policarbon, şişe, sepet ve seperatörleri kırık, hasarlı veya ihtiyaç fazlası olarak iade ettiği, davalının, davacıya tanzim etmiş olduğu …, faturaların … nolu fatura dışında muhteviyatlarının silik olması nedeni ile okunamadığı, davalı tarafından davacıya teslim edilen policarbon damacana ile cam damacana ve sepetinin belirlenmesinin sağlıklı bir biçimde tespitinin mümkün olmadığı, davalının, davacıya e-mail ile bildirilen 20/11/2015 tarihli fesih mektubunun, TTK 18.maddede belirtilen yollarla davacıya tebliğ ettiğine dair geçerli bir belgenin olmadığını, fakat davacı delilleri arasında yer aldığı ve davacının bilgisi dahilinde olduğu, davalının kayıtlarının delil niteliği taşımadığı, dava konusu malların ayrı bir hesapta takip edilmediği, davacınında defterlerini sunmaması nedeni ile davacının elinde bulunan ve davalının el koyduğu iddia olunan emtiaların tespitinin dava dosyası içeriğindeki delillerle mümkün olmayacağı, davalının, davacının kaçak dolum yaptığı yönündeki iddiasını ispatlar bir delili dosyaya sunmadığı, dava dosyasındaki mevcut delillerden davacının 02/11/2015 tarihinde damacanaları yolladığı, davalının da 03/11/2015 tarihinde damacanaları doldurarak davacıya yolladığı, davacının davaya konu emtiaların bedellerini talep etmesinin makul olmadığı, 1188 adet policarbon ve 90 adet cam damacana ve 90 adet damacana sepetinin 2015 yılının rayiçlerine göre bedelinin KDV dahil 19.438,00TL olduğu ifade edilmiştir.
Mahkememizce davalı tarafından, davacıya gönderilen … Noterliğine ait 29/08/2015 tarihli ve … yevmiye nolu ihtarnamenin incelenmesi sonucunda; davalı tarafından davaya konu emtiaların 20/11/2015 değil, 02/11/2015 tarihinde gönderildiğini, dolum yapılıp geri gönderildiğinin bildirildiği görülmüştür.
Davacı tarafından davalıya gönderilen … Noterliğine ait 16/12/2015 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamenin incelenmesi sonucunda; davacının, davalıya 1188 adet policarbon ve 90 adet cam damacana ve 90 adet damacana sepetine el konulduğunu bildirdiği ve teslimini talep ettiği görülmüştür.
Taraflarca, dava dosyasına yazılı bir sözleşme ibraz edilmemiştir.
Mahkememizce somut olay açısından dosya kapsamında yapılan değerlendirme sonucunda; dava dosyasına sunulan … seri-sıra numaralı, 03/11/2015 düzenleme tarihli ve 03/11/2015 fiili sevk tarihli irsaliyeli faturadan, davacıya 83 adet 15 litre su, 1183 adet 19 litre su, 24 adet ahşap palet ve 44 adet seperatörün teslim edildiği, alınan bilirkişi raporunda davalının, davacıdan davaya konu emtiaları teslim aldığı ve el koyduğunun anlaşılamadığı ve davacı tarafından, davalıya depozito bedeli ödendiğine ilişkin bir kayıt olmadığı göz önünde bulundurularak, davacı tarafından, dava değeri kadar depozito bedelinin ödendiği ve depozitoya konu damacanalara ve sepetlere davalı tarafından el konulduğu ispat edilemediğinden, davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE
2-Alınması gereken 54,40-TL red harcından peşin alınan 223,66TL peşin harçtan düşülmesi ile arta 169,26TL karar ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/2.maddesi uyarınca hesap ve takdir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmı karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.11/02/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır