Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1069 E. 2018/1214 K. 14.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1059
KARAR NO : 2018/1292

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 01/12/2017
KARAR TARİHİ : 29/11/2018

DAVA : Davacı vekili mahkememize ibraz ettiği dava dilekçesi ile , müvekkilinin dava dışı … Ltd Şti unvanlı şirkete genel kredi sözleşmesine istinaden kredi kullandırdığını, davalının bu sözleşmeyi müşterek borçlu müteselsil kefil olarak imzaladığını, borcun ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiğini, yine ödenmemesi üzerine … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takip başlattıklarını, davalının borca ve ferilerine itiraz ederek, takibi durdurduğunu belirterek itirazın iptalinin ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı tarafa usulüne uygun şekilde tebligat yapılmasına rağmen cevap dilekçesi vermediği görülmüştür .
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, itirazın iptali istemine ilişkidir.
Deliller : … İcra Müdürlüğüne ait … esas sayılı dosyası, … İcra Müdürlüğüne ait … esas ayılı dosya, genel kredi sözleşmesi, yasal mevzuat.
… İcra Müdürlüğüne ait … esas sayılı dosyası alınıp incelendiğinde, davacı tarafından davalı aleyhine temerrüt faizi ve masraflarda dahil olmak üzere toplam 331.598,06 TL nin tahsili ile talebi ile ilamsız takip başlattığı, icra dosyasının içerisinde ödeme emrinin tebliğine ilişkin tebligat parçası ve itiraz dilekçesinin bulunmadığı görülmüş, mahkememizce yazı yazılarak bu eksikliklerin giderilmesi istenilmiş gelen yazı cevabı incelendiğinde ödeme emrinin borçluya 10/02/2017 tarihinde tebliğ edildiği itirazın 16/02/2017 tarihinde yapıldığı, itirazın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Asıl borçlu şirkete ait sicil kaydı çıkartılarak dosyaya bırakılmış, incelendiğinde, davalının asıl borçlu şirketin ortak yada yöneticisi olmadığı görülmüştür.
Genel kredi sözleşmesi incelendiğinde, asıl borçlunun dava dışı … Ltd Şti olduğu, …’ün sözleşmeyi müşterek borçlu müteselsil kefil olarak imzaladığı söz konusu belgede eş rızası beyanı kısmında eş olarak … tarafından …’ün kefil olmasına muvafakat edildiği görülmüştür.
… aile nüfus kayıt tablosu alınıp incelendiğinde 10/06/2000 tarihinde evlendiği ve eşinin … olmayıp, … olduğu görülmüştür.
Borçlar Kanunun 583 .maddesine göre, ” Kefalet sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azamî miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz. Kefilin, sorumlu olduğu azamî miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesi şarttır. Kendi adına kefil olma konusunda özel yetki verilmesi ve diğer tarafa veya bir üçüncü kişiye kefil olma vaadinde bulunulması da aynı şekil koşullarına bağlıdır. Taraflar, yazılı şekle uyarak kefilin sorumluluğunu borcun belirli bir miktarıyla sınırlandırmayı kararlaştırabilirler. Kefalet sözleşmesinde sonradan yapılan ve kefilin sorumluluğunu artıran değişiklikler, kefalet için öngörülen şekle uyulmadıkça hüküm doğurmaz. ” denilmektedir.
BK 584.maddesine göre ” Eşlerden biri mahkemece verilmiş bir ayrılık kararı olmadıkça veya yasal olarak ayrı yaşama hakkı doğmadıkça, ancak diğerinin yazılı rızasıyla kefil olabilir; bu rızanın sözleşmenin kurulmasından önce ya da en geç kurulması anında verilmiş olması şarttır. Kefalet sözleşmesinde sonradan yapılan ve kefilin sorumlu olacağı miktarın artmasına veya adi kefaletin müteselsil kefalete dönüşmesine ya da kefil yararına olan güvencelerin önemli ölçüde azalmasına sebep olmayan değişiklikler için eşin rızası gerekmez. (Ek fıkra: 28/3/2013-6455/77 md.) Ticaret siciline kayıtlı ticari işletmenin sahibi veya ticaret şirketinin ortak ya da yöneticisi tarafından işletme veya şirketle ilgili olarak verilecek kefaletler, mesleki faaliyetleri ile ilgili olarak esnaf ve sanatkârlar siciline kayıtlı esnaf veya sanatkârlar tarafından verilecek kefaletler, 27/12/2006 tarihli ve 5570 sayılı Kamu Sermayeli Bankalar Tarafından Yürütülen Faiz Destekli Kredi Kullandırılmasına Dair Kanun kapsamında kullanılacak kredilerde verilecek kefaletler ile tarım kredi, tarım satış ve esnaf ve sanatkârlar kredi ve kefalet kooperatifleri ile kamu kurum ve kuruluşlarınca kooperatif ortaklarına kullandırılacak kredilerde verilecek kefaletler için eşin rızası aranmaz. ” denilmektedir .
Yukarıda açıklandığı üzere davalı asıl borçlu şirketin ortak yada yönetici olmadığı gibi BK 584.maddesinde düzenlenen eş rızası şartı da usulüne uygun şekilde yerine getirilmediğinden, davacının davası aşağıdaki şekilde reddedilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda izah edilen sebep ve gerekçelere göre;
1-Davanın reddine,
2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına
3-Davalı tarafından herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın davacı tarafa iadesine,
5-Bu dava sebebiyle 35,90 TL karar ve ilam harcı alınması gerektiğinden peşin alınan 4.004,88 TL nin mahsubu ile fazla alınan 3.968,98 TL nin talep halinde yatıran davacıya iadesine,
Davacı vekili ile davalı asilin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 29/11/2018

Başkan 33278 Üye 104712 Üye 151304 Katip 53139
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır

HARÇ BEYANI
4.004,88 TL P.H.
35,90 TL İ.H.
3.968,98 TL İadesi gereken harç