Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1035 E. 2018/253 K. 15.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/886 Esas
KARAR NO: 2018/233
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 29/08/2016
KARAR TARİHİ: 12/03/2018
Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “Müvekkil … Aracılık Hizmetleri (.. …), 03.06.2015 taihinden İtibaren olmak üzere davalı şirkete aylık 8.000,00 TL + KDV ile 9.440,00 TL bedel karşılığı “sigorta danışmanlık hizmeti” verilmesi üzerine davalı borçlu şirket yetkilisi … ile anlaştığını, müvekkili sözlü olarak yapılan anlaşmanın akabinde davalı şirketten defaten yazılı olarak gizlilik ve danışmanlık sözleşmesi talep ettiğini, ancak şirket yetkilisi … tarafından yazılı sözleşme için finansman ve muhasebe birimleri ile görüşülerek tanzim edileceği belirtildiği, tarafların anlaşmaları gereği, danışmanlık hizmeti müvekkil tarafından her gün davalı şirket bünyesinde gerçekleştirildiğini, 13.06.2016 tarihine kadar müvekkilinin yükümlülüklerini en iyi şekilde eksiksiz olarak yerine getirdiğini, müvekkil danışmanlık hizmeti verdiği süre boyunca tercümeler yaptığını, şirketin bir takım firmalar ile görüşmelerini yapmalarını sağladığını, sigorta türlerinin özel şartlarının tanzimini üstlenmiş, lisans başvuruları için raporlar hazırlamış, garanti sunumlarını hazırlamış ve bunun gibi birçok sigorta alanında danışmanlık hizmeti verdiğini, müvekkili tarafından 2015 Haziran- 2016 Haziran tarihleri arasında danışmanlık hizmetinin aralıksız verilmiş olduğu deliller ile sabit olduğunu, ekte sunulu e- posta yazışmaları incelendiğinde, davalı şirket tarafından müvekkile “…” adı ile şirket e-posta hesabı verilmiş olduğu, müvekkilin iş ilişkilerini bu hesap üzerinden yapmış olduğu görüldüğünü, e-postaların gönderim tarihleri incelendiğinde 2015 Haziran-2016 Haziran tarihleri arasında aralıksız olarak danışmanlık hizmeti vermiş olduğunun tespit edileceğini, davalı şirket tarafından, 2015 Haziran ile 2015 Aralık ayları aralığında tarafların anlaşmış olduğu bedel müvekkilin banka hesabına düzenli ve eksiksiz olarak yatırıldığını, bu süre sonrasında davalı yanca bir kısım aylara ilişkin kısmi ödeme yapılmış, bir kısım aylara ilişkin de hiç ödeme yapılmadığını, Müvekkil davalıya vermiş olduğu hizmet karşılığı her ay için 9.440,00 TL tutarında fatura tanzim ettiğini, Müvekkilin tanzim etmiş olduğu faturalara İstinaden davalı şirket tarafından ödemelerin yapılmış olduğu, yine ekte sunulu müvekkile ait banka hesap hareketlerinden de görüleceği üzere ödemelerin belirtilen süreler içerisinde… tarafından bir kısım aylara ilişkin ödemelerin düzenli olarak yapılmış olduğu ve iş bu ödemelerin “fatura ödemesi” açıklaması ile gönderilmiş olduğu sabit olan bir husus olduğunu, davalı tarafından hazırlanmış olan cari hesap ekstresi, müvekkile ödeme yapılmadığının ve müvekkilin alacaklı konumda bulunduğunun kanıtı olduğunu, davalı yanca Aralık 2015 tarihinden itibaren müvekkile kısmi ödeme hariç hiçbir ödeme yapılmamış ancak sürekli olarak tarih ertelenerek ödemenin toplu olarak yapılacağı beyan edildiğini, müvekkil davalı şirketten cari hesap dökümü istemiş olduğu zaman ekte sunulu olan ve davalı şirket tarafından tanzim edilmiş 18.05.2016 tarihli hesap dökümü müvekkile verildiğini, hesap dökümü incelendiğinde müvekkile bir kısım kısmi ödeme hariç hiçbir ödemenin yapılmadığı davalı tarafından tanzim edilen iş bu belgede görüldüğünü, işbu hesap dökümü, görüleceği üzere şirket bünyesinde çalışan “…” isimli şahıs tarafından belgelenerek teslim edildiğini, Nitekim müvekkili ile ticari iş ilişkisinde olan davalı yanın ticari defterleri incelendiğinde bu hususun doğrulanacağını, davalı yanın ticari defterlerinin incelenmesini talep ettiklerini, aylarca ödeme yapılmamış olması sebebi ile Beşiktaş 7. Noterliği … Yevmiye numaralı ihtarnamesi ile müvekkilin danışmanlık sözleşmesini feshettiği ve ödenmesi gereken meblağın müvekkile ödenmesi hususunda ihtarname gönderildiğini, nitekim davalı yanca ihtarnameye cevap verilmeyeceği gibi hiçbir ödemede de bulunulmamış olduğundan davaya konu olan İstanbul 9. İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyası ile davalı yan aleyhine icra takibi başlatilmiş olup, davalı yanca 17.08.2016 tarihinde icra takibine haksız ve hukuka aykırı olarak itiraz edildiğini, esasa ilişkin açıklamalarda davalının itirazı haksız olup tamamen kötü niyetli olduğunu, işbu izah olunan ve davalı tarafından sunulan delil ve beyanla: cevap verme hakları saklı kalmak ve fazlaya ilişkin tüm hak ve talepler saklı kalmak kaydıyla; Davanın kabulüne, İtirazın iptaline ve takibin devamına, Kötü niyetle yapılan itiraz nedeni ile davalı yanın %20’den az olmamak üzere icra inkâr ve kötü niyet tazminata mahkûm edilmesine, Yargılama harç ve giderleri ile vekâlet ücretinin davacı yana yüklenilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
01/11/2017 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; Bilirkişi raporunda müvekkilinin alacağının 47.200,00 TL olarak tespit edildiğini, bu nedenle davalarını 47.200,00 TL olarak ıslah ettiklerini, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; “….. ile Davalı şirket arasındaki ilişki, hem ehliyetsiz davacının dosyaya sunduğu hem de davalı şirketin sunacağı delillerden de anlaşılacağı üzere iş ilişkisi olduğunu; ….. şirketleri çalışanı olması sebebiyle kendisine şirketlerinin tüm çalışanlarının kullanmış olduğu, uzantılı şirket unvanını içeren mail adresinin temin edildiğini, (…) Davacı tarafından dosyaya sunulan … adresinden atılan mailler incelendiğinde .. …’ın kendisinin şirketin “reasürans&dıs ilişkiler ve teknik direktörü” sıfatını kullanması da arasındaki ilişkinin İş ilişkisi olduğunu bir kez daim ortaya koymakta olduğunu, .. …’ın mail yazışmalarında şirketin bir çalışanı olması münasebetiyle de şirket yetkilisi …’den ‘yönetim kurulu başkanımız ” diye söz etmesi, kendisinin şirket çalışanı olduğunun kanıtı olduğunu, Ehliyetsiz davacının, icra takibine konu etmiş olduğu ve Beyoğlu 7. Noterliğince .. yevmiye ile tebliğ edilmiş olan ihtarnamede belirtmiş olduğu fatura numaralarının ‘*161019, 161021, 161022, 61023, 161024,161025” ardışık olması, yani şirketin kaydı olduğu, bir tane bile başka faturasının olmaması .. …’ın çalışan olduğunu gösterdiğini, Ehliyetsiz davacı ile müvekkil şirket arasında mutabık kalınmış, likit bir alacak olmadığını, .. …’ın davacı yana eksik ve ayıplı ifa nedeniyle karşı dava açma hakkımızı saklı tuttuklarını bildirerek, Dava dilekçesinde belirtmiş olduğu gibi müvekkili tarafından ehliyetsiz davacıya ödemeler yapıldığını, Davaya dayanak gösterilen faturaların Türk Ticaret Kanunu’nun 23, Maddesi gereğince kesinleşmiş ve tarafları bağlayıcı olduğunun kabul edilebilmesi için; fatura konusu işle ilgili yanlar arasında sözleşme yapıldığının yasal delillerle kanıtlanması ve bedeli uyuşmazlık konusu işin de kabul edilebilir yeterlikte iş sahibine teslim edildiğinin îş sahibi tarafından kanıtlanmış olmasının zorunlu olduğunu, Mahkemenin kabulünde ve somut olayda olduğu gibi, açıklanan koşullar gerçekleşmeden sadece faturanın karşı tarafa tebliğ edilip ve itiraz edilmemiş olması yanlar arasında akdi ilişkinin kurulmuş olduğunu, îş bedelinin İstenebilir olduğunu kanıtlamadığını, Şirketleri ile ehliyetsiz davacı arasında yazılı bir sözleşme olmadığı gibi kendisinin alacak iddiasında bulunmuş olduğu faturaların muhasebe kayıtlarına işlenmiş olması da taraflar arasında likit ve mutabık kalınmış bir alacak olduğuna kanaat getirmediğini, Ehliyetsiz davacının şirketlerinden aylık 9.440,00-TL gibi büyük tutarın hangi mal veya hizmet olduğunu kanıtlaması gerektiğini, Vergi Usul Kanunu madde 232 uyarınca, fatura tanzim edenle adına fatura tanzim edilen arasında akdi ilişki bulunması, faturanın akdin ifası olarak düzenlenmesi gerektiğini, fatura sözleşmenin kurulması safhasıyla ilgili ifasına ilişkin olduğundan öncelikle temel bir borç ilişkisinin varlığı şartının gerektiğini, ehliyetsiz davacı ile müvekkili arasında herhangi bir akit bulunmaması nedeniyle, müvekkil şirkete gönderilen toplam 42.700-TL tutarındaki faturaların hangi borç ilişkisine dayandığı, şirketlerinin bu fatura karşılığı edinmiş olduğu ticari yararın ne olduğunu davalı yan tarafından açıkça ortaya konulması gerektiğini, Dilekçesinde şirketlerinin “kötü olduğundan söz eden Ehliyetsiz davacı, her nedense .. …’a bugüne kadar yapılan, toplam 66,040,00-TL’lik ödemeyi göz ardı etmeyi tercih ettiğini, Mahkemenin görevsizliğine, Tüzel kişilik olmayan davacının davasının dava şartı yokluğundan, davanın hukuka aykırı, olmasından davanın reddine, davanın Avukatlık ücreti dahil yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Dava; davacı … Aracılık Hizmetleri (.. …), davacı tarafından 2015 Haziran- 2016 Haziran tarihleri arasında davalı şirkete aylık 8.000,00 TL + KDV ile 9.440,00 TL bedel karşılığı “sigorta danışmanlık hizmeti” verilmesi karşılığı her ay için 9.440,00 TL tutarında fatura tanzim etmesi, davacının tanzim etmiş olduğu faturalara İstinaden davalı şirket tarafından ödemelerin belirtilen süreler içerisinde… tarafından bir kısım aylara ilişkin düzenli olarak yapılmış olduğu ve iş bu ödemelerin “fatura ödemesi” açıklaması ile gönderilmiş olduğu, davalıca Aralık 2015 tarihinden itibaren kısmi ödeme yapılmadığından Beşiktaş 7. Noterliği … Yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davacının danışmanlık sözleşmesini feshetmesi ve ödenmesi gereken meblağın davacıya ödenmesi için ihtarname gönderilmesine rağmen ödenmeyen danışmanlık hizmet bedelinin tahsili için İstanbul 9. İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibine itiraz sonucu İİK’nun 67. Maddesi gereği itirazın iptali ve %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminat talepli davadır.
Mahkememiz dosyası arasına alınan bilgi, belgeler, tarafların ticari defterleri, taraflar arasındaki danışmanlık sözleşmesi, İstanbul 9. icra müd. …esas sayılı dosyası üzerinden bilirkişi incelemesi yapılmış, 20.10.2017 günlü bilirkişi raporunda; davacı yana ait 2015-2016 yılı işletme defterlerinin açılış tasdiklerinin yasal süresinde yaptırılmış olduğu, işletme defterlerinin kapanış tasdik yaptırma zorunluluğunun bulunmadığı, bu anlamda ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğu, davacının işletme defterlerinde taraflar arasındaki ticari ilişkinin 2015 yılı Temmuz ayında başladığı ve 2015 yılı içerisinde davalı yana her biri KDV dahil 9.440,00 TL olmak üzere 7 adet fatura keşide edildiği, ticari ilişkinin 2016 yılında devam ettiği, davaya konu 2016/Ocak-Mayıs dönemlerine ait 161021-22-23-24-25 no.lu, KDV dahil her biri 9.440,00 TL tutarında toplamda 47.200,00 TL tutarındaki 5 adet faturanın 2006 yılı işletme defterinde kayıtlı olduğu, İşletme defterleri tutulma şekli itibarı ile sadece gelir-gider kayıtlarını ihtiva eder nitelikte olup, ödeme ve tahsilat bilgilerini ihtiva etmediği, işletme defteri kayıtlarından davacı yanın alacaklı olduğu tutarın tespit edilmesinin olanaklı olmadığı, davalı ticari defterleri ibraz etmediğinden davacı yanın takibe konu alacağı yönünden herhangi bir tespit ve değerlendirme yapılamadığı, davacı yanın dava dosyasına sunmuş olduğu delil listesi ekinde davalıya ait 2016 yılının 30.04.2016 tarihi ile sınırlı cari hesap ekstresini sunduğundan ekstre üzerinde yapılan incelemelerde davalı yanın, davacı ile aralarındaki ticari ilişkiye ait muhasebe hareketlerini 320,02.001 numaralı “satıcılar” hesabında takip ettiği, takibe konu edilen faturaların bu hesap altında kayıtlı olduklan, 2015 yılından 9.440,00 TL’lik borç bakiyesinin 2016 yılına devrettiği, devreden borç bakiyesinin 18.01.2016 tarihi itibariyle kapatıldığı, sonrasında davacı yan tarafından keşide edilen ocak-şubat-mart-nisan aylarına ait “alınan hizmet faturası” açıklamalı 161021-022-023-024 numaralı, her biri 9.440,00 TL tutarmdak 4 adet faturanın kayıtlannda yer aldığı 30,04,2016 tarihi itibariyle davalı yanın, davacı yana 37.760,00 TL borçlu olduğu,davacı yanın davalı yana 2016 yılında keşide ederek takibe konu ettiği 5 adet faturanın seri numaralannın birbirini takip eder nitelikte olması, davacı yanın incelemeye ibraz ettiği 2016 yılı işletme defterinin “gelirler” bölümünde söz konusu faturalardan önce ve sonrasında farklı firmalara da faturalaı keşide edilmiş olduğu, dava dosyasına sunulan e-mail yazışmalarında davacı yanın 2016 yılı içerisinde de fiilen davalı şirkete hizmet sunduğu, hatta 17.05.2016 tarihli e-mail yazışmasında davacı yanın davalı yandan, aralarındaki ticari ilişkiye ait cari hesap ekstresinin gönderilmesini talep ettiği, davalı yanında 18.05.2016 tarihinle ilgili muavin hesap ekstresini gönderdiği tespit edilmiştir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun 27/06/2003 tarih ve 2001/1 E. 2003/1 K. Sayılı ilamında da açıklandığını üzere; bir faturayı alan kişi aldığı tarihten itibaren 8 gün içinde faturanın içerdiği bilgilere itiraz etme hakkına sahiptir. Aksi takdirde faturanın içeriğini kabul etmiş sayılır. Mülga 6762 sayılı TTK 23/2 ve 6102 sayılı TTK 21/2 ‘de bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren 8 gün içinde faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamış ise bu içeriği kabul etmiş sayılır, hükmü göz önüne alındığında Mahkememiz dosyasında davacının davalıya keşide ettiği, Beşiktaş 7. Noterliğinin … yevmiye numaralı ihtarnamesinin yer aldığı, anılan ihtarnamede 161021-161022-161023-161024-161025 no.lu toplam 5 adet fatura alacağı olan 47.200,00 TL’nin 7 işgünü içerisinde ödenmesinin ihtar edildiği görülmekle, ihtarnameye ait tebliğ şerhine dava dosyasında rastlanılmadığı, davalının cevap dilekçesinde, bugüne kadar yapılan toplam 66.040,00 TL’lik ödemenin göz ardı edildiği yönündeki ifadesi dikkate alındığında, davalının, davacıya 2015 yılı içerisinde keşide ettiği 7 adet faturanın bedelini ödemiş olduğu, davalının bu ödemeleri bordro karşılığı değil, davacının keşide ettiği faturalar karşılığında ödediği, cevap dilekçesinde yer verdiği şekli ile taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğu, davalının bu bedelleri, “sigorta danışmanlığı” açıklaması ile keşide edilen faturalar karşılığında ödediği, davacının dava dosyasına sunmuş olduğu delil listesi ekinde davalıya ait 2016 yılının 30.04.2016 tarihi ile sınırlı cari hesap ekstresinde, davacı tarafından keşide edilerek takibe konu edilen faturalardan ocak-şubat-mart-nisan aylarına ait “alınan hizmet faturası” açıklamalı 161021-022-023-024 numaralı, her biri 9.440,,00 TL tutarındaki 4 adet faturanın kayıtlı oldukları 30.04.2016 son işlem tarihli ekstreye göre davalının, davacıya 37,760,00 TL borçlu olduğu, (ekstre tarihi 30.04.2016 ile sınırlı olduğundan takibe konu 5. Faturanın kaydı görülememiştir) anlaşıldığından davacının ıslah dilekçesi göz önüne alınarak davanın kısmen kabulü ile davalının İstanbul 9. icra müd. …esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 37.760,00 TL asıl alacak, 1.173,15 TL işlemiş faiz üzerinden aynı koşullar ile devamına, %20 icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :
1-Davanın kısmen kabulü ile davalının İstanbul 9. icra müd. …esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 37.760,00 TL asıl alacak, 1.173,15 TL işlemiş faiz üzerinden aynı koşullar ile devamına,
2-%20 icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gerekli 2.659,52 TL karar ve ilam harcından peşin alınan (peşinde 719,99 TL + ıslahta 90,00 TL) toplam 809,99 TL’nin düşümü ile eksik kalan 1.849,53 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul üzerinden hesaplanan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 4.632,65 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden red üzerinden hesaplanan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan (33,50 TL ilk masrafı+ 163,75 TL posta masrafı+ 600,00 TL bilirkişi ücreti =)797,25 TL yargılama giderinin red ve kabul oranına ( %82,48 kabul ) nazaran 657,57 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yatırılan artan delil avansının iadesine,
8-Davacı tarafça yatırılan 719,99 TL peşin harç +90,00 tl ıslah harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davacı tarafça yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Davacı vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 12/03/2018

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır