Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/912 E. 2021/33 K. 19.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/912 Esas
KARAR NO : 2021/33
DAVA : Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/09/2016
KARAR TARİHİ : 19/01/2021

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili arasında 23/10/2013 tarihinde 24 ay süreli davalının mallarının dağıtımı konusunda sözleşme imzalandığını, sözleşmenin süresinin bitiminden önce taraflar arasında bir ay süre ile hizmet verileceğine dair iyi niyet protokolü imzalandığını, müvekkilinin edimlerini yerine getirmesine rağmen, davalı tarafından 10/11/2015 tarihinde sözleşme sonrası bir sene süre ile kendilerinde çalışan elemanların işe alınmayacağının taahhüdünü talep ettiği, aksi takdirde hizmeti sonlandıracaklarını beyan ettiklerini, davalının iyi niyet protokolüne aykırı davranarak, haksız şekilde tek taraflı olarak sözleşmeyi feshettiğini, protokolün 8.maddesinde cezai şartın düzenlendiğini ve cezai şart bedelinin 100.000,00TL olduğunu, davalının kendisine teslim edilen 49 adet çantayı da teslim etmemesi nedeniyle, müvekkilinin 49 adet çantayı yeniden imal etmek zorunda kaldığını ve bu nedenle 14.700,00TL +KDV ödediğini, müvekkilinin sözleşmenin feshi nedeniyle müşterileri önünde zor durumda kaldığını ve güvenini kaybettiğini beyan ederek, 114.700,00TL maddi tazminatın ve 50.000,00TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının, müvekkili şirketin çalışanlarına iş teklifi yaptığını ve bazılarını işe aldığını, müvekkilinin bu duruma tepki gösterdiğini, müvekkilinin sözleşmeyi feshetmediğini, müvekkili tarafından hizmetin durdurulacağına ilişkin mail attığını, davacı tarafın rekabet yasağına aykırı davrandığını, bir sonraki gün müvekkili tarafından davacının ürünlerinin teslim alınmaya gidildiğini, ancak davacı tarafın malları vermediğini bu durumun … Noterliğinin 14/11/2015 tarihli ve … yevmiye sayılı tutanağı ile sabit olduğunu, müvekkili tarafından çantaların davacılara teslim edildiğini, bu durumun CD görüntülerinde mevcut olduğunu, tüzel kişilerin manevi tazminat talep edemeyeceğini beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce davacı ve davalının 2015 ve 2016 dönemine ait çalışanlarının isim listesi SGK ‘dan celp edilerek incelenmiş ve dosyaya konulmuştur.
Mahkememizce tarafların Ticaret Sicil kayıtları çıkarılarak incelenmiş ve dosyaya konulmuştur.
Davalı tarafça dosyaya sunulan CD’nin çözümünün yapılması için bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda özetle; videoların herhangi bir tarih bilgisi içermediği ve görüntülerin kaydının akşam saatlerinde yapıldığını, birden fazla şahsın çıkardıkları kutu benzeri siyah renkli büyük boy çantaları beyaz araca yükledikleri, çekim yapan şahsın, çekim yapmaması için uyarıldığı ve engellendiğinin görüldüğü ifade edilmiştir.
Mahkememizce taraflarca bildirilen tanıklar mahkeme huzurunda dinlenilmiştir.
Davacı tanığı … beyanında özetle; davacı şirket yanında çalıştığını, davalının bir aylık süre içerisinde kendilerine yemekleri dağıtmayacaklarını beyan ettiklerini, davalının yemeklerin kendileri tarafından dağıtılacak olmasına engel olmaya çalıştıklarını beyan etmiştir.
Davalı tanığı … beyanında özetle; davalı şirkette kurye elemanı olarak çalıştığını, davacı şirketin müdürünün kendisine iş teklifinde bulunduğunu ve bu durumu davalının diğer çalışanlarına da teklif edilmesini söylediğini, kendisinin bundan sonra davacı yanında işe başladığını ve bir süre sonra davacının yanından ayrıldığını, beyan etmiştir.
Davalı tanığı Yasin Ağgün beyanında özetle; kendisinin davalı yanında çalıştığını, davacı şirketin kendisine iş teklif ettiğini, 49 adet çantanın davacıya teslim edildiğini beyan etmiştir.
Mahkememizce tanık sıfatı ile dinlenen … ‘a davacı şirketin temsilcisi olduğu görülerek ve HMK’nın 240.maddesinin 1.fıkrasında davada taraf olmayan kişilerin tanık olarak dinleneceği ve HMK’nın 170/1.maddesinde tüzel kişiler adına temsil yetkisine sahip olan kişilerin isticvap edileceği düzenlemesi dikkate alınarak, davacı temsilcisi olan mezkur kişinin beyanlarına tanık beyanı olarak gerekçeli kararımızda yer verilmemiştir.
Mahkememizce tarafların yasal ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak; iddia , savunma ve itirazlar ile dosyaya sunulan belgeler değerlendirilerek taraflar arasındaki ticari ilişkinin hangi tarihte başlayıp bittiği, alacak borç ilişkisinin tespiti, sözleşmenin protokoldan önce belirlenen sürede fesh edilip edilmediği, fesh edilmişse haklı gerekçeye dayanıp dayanmadığı, iddia olunan 49 adet çantanın davacıya teslim edilip edilpmediği, sözleşmedinin feshi nedeniyle davacının uğramış oldğuu zararın tespiti ve davlaının sorumluluğu noktasında bir mali müşavir bir hukukçu bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi raporunda özetle; davacıya ait 2013 – 2016 yıllarına ait ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu, davalının 2013-2015 yıllarına ait ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu, taraflar arasında 23/10/2013 tarihli ve 24 ay süreli bir sözleşme akdedildiği, sözleşmenin süresinin 23/10/2015 tarihli sona erdiğini, taraflar arasında 12/10/2015 tarihli protokol imzalandığını, bu protokolün 5.maddesine göre tarafların edimlerinin asıl sözleşmede yer alan şartlarda devam ettirme yükümlülüğünün düzenlendiği, 6.madde de ise bu sürenin sözleşmenin bitim tarihi olan 23/10/2015 tarihine kadar taraflar arasındaki görüşme tamamlanmaz ise sürenin bitimi tarihinden itibaren 1 ay uzayacağının düzenlendiği, davalı yetkilisinin, davacı şirket yetkilisine 10/11/2015 tarihinde personelleri ile sözleşme sonrası bir sene iş akdi yapmamalarının taahhüt altına alınmasını, aksi takdirde pazartesi günü dağıtıma çıkılmayacağının ifade edildiği bir mail atıldığını, protokolün 8.maddesinde cezai şart düzenlemesine yer verildiği ve miktarının 100.000,00TL olduğu, 49 adet çantanın teslim edildiğine dair herhangi bir tutanağının dosyada yer almadığını, davacı yanın defterlerine göre alacak borç kaydının olmadığı, davalı yanın defterlerine göre ise davacı yana 17.899,32TL borçlu olduğu, davalı temsilcisinin atmış olduğu mailin bir fesih beyanı değil, borcun ifa edilmeyeceğine dair bir beyan olduğu, davacının borcun ifa edilmemesi nedeniyle uğramış olduğu zararı ispat etmesi gerektiği ifade edilmiştir.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda ve tarafların alınan bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazlarıda göz önünde bulundurularak daha önceki heyete bir SGK uzmanı ve bir yemek dağıtımında uzman bilirkişi dahil edilerek davacı tarafın davalının işçilerini bünyesinde çalıştırıp çalıştırmadığı, çalıştırmış ise hangi işçiyi hangi tarihte çalıştırdığı ve davaya konu 49 adet çantanın rayiç bedelinin belirlenmeleri noktalarında ve daha önceki mahkememizce belirlenen uyuşmazlık noktalarında ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınana bilirkişi ek raporunda özetle; davalı şirket yetkilisinin davacıya göndermiş olduğu mailin iyi niyet protokolüne aykırılık teşkil ettiği, bu nedenle 100.000,00TL ödemesi gerektiği, davacının 14.700,00TL’lik çanta bedelinin iadesini talep edemeyeceği ifade edilmiştir.
Mahkememizce daha önce yapılan görevlendirme kapsamında, dosyanın aynı bilirkişi heyetine tevdi ile davacı tarafın, davalının işçilerini bünyesinde çalıştırıp çalıştırmadığı, çalıştırmış ise hangi işçiyi hangi tarihte çalıştırdığı ve davaya konu 49 adet çantanın rayiç değerlerinin belirlenmesi hususunda ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi ek raporunda özetle; davacının aylık bildirgelerinin incelenmesi sonucunda, 31 kurye işçisinin davacı yanında çalıştığını, dava konusu 49 adet çantanın motosiklet çanta fiyatları olması ve pizza çantası olması halindeki fiyatların rapora ek olarak sunulduğu ifade edilmiştir.
Mahkememizce taraflar arasındaki sözleşmenin incelenmesi sonucunda, sözleşmenin 11.maddesinde fesih şeklinin düzenlendiği, 6.maddesinde tarafların yükümlülüklerine yer verildiği, sözleşmenin 4.maddesinde, sözleşme süresinin belirtildiği, buna göre sözleşmenin 23/10/2013 – 2015 tarihleri arasında yürürlükte olduğu görülmüştür.
Mahkememizce taraflar arasında imzalanan iyi niyet protokolünün incelenmesi sonucunda, protokolün 4.maddesinde protokolün imzalanma nedeninin, 6.maddesinde protokolün yürürlülük süresinin en fazla sözleşme bitim tarihinden itibaren bir ay süre ile uzayacağının kararlaştırıldığı, protokolün 8.maddesinde ise cezai şart bedelinin belirlendiği görülmüştür.
Mahkememizce taraflarca dosyaya sunulan mail yazışmalarının incelenmesi sonucunda, davalı şirket yetkilisinin davacı tarafa protokolde sözleşme sonrası 1 sene kendilerinde çalışan elemanların hiç birinin işe alınmaması taleplerinde bulundukları, aksi takdirde pazartesi günü dağıtıma çıkılmayacağı bildirildiği görülmüştür.
Fesih tek taraflı bozucu yenilik doğuran, karşı tarafın kabulünü gerektirmeyen ve ulaştığı andan itibaren hüküm ve sonuçlarını doğuran bir irade açıklaması ve akdi son bulduran bir hukuki işlemdir.
Mahkememizce tüm dosya kapsamında yapılan değerlendirme sonucunda; davalı tarafından, davacıya gönderilen mail yazışmasındaki beyanın, karşı tarafın davalının işçilerine yanlarında işe başlatmaması koşuluna bağladığından ve sunulan mail yazışmasından davalının akde son verecek şekilde irade açıklamasında bulunmadığına kanaat edilerek, davalının bu beyanı, davacının davalı işçilerini yanında işe başlattığı ve iş teklifinde bulunduğu hususları göz önünde bulundurularak, haklı bir şekilde borcu ifadan kaçınma iradesini açıklaması olarak kabul edilmiştir. Mahkememizce yapılan bu değerlendirme sonucunda, davalının iyi niyet protokolüne ve taraflar arasındaki sözleşmeye aykırı davrandığı hususu ispatlanamadığından ve davalının edimi ifadan kaçınmakta haklı olduğuna kanaat edilerek, davacının davalıdan cezai şart bedeli ve manevi tazminat talep edemeyeceğine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davacının diğer bir talebi olan 49 adet çantanın bedelinin talep edilip edilemeyeceği hususunda, mahkememizce yapılan değerlendirme sonucunda; taraflar arasında sözleşmenin başında davacının, davalıya 49 adet çantayı teslim ettiği hususunun ihtilafsız olduğu, davalı tarafından 49 adet çantanın teslim edildiği iddiasından dolayı çantaların teslim edildiğinin ispat yükünün HMK 199.maddesi ve MK 6.maddesi gereğince davalı üzerinde olduğuna mahkememizce karar verilmiş ve davalı tarafça dosyaya sunulan CD’nin izlenmesi ve çözümüne ilişkin raporun incelenmesi sonucunda, sunulan görüntülerin tarih içermeyişi ve çantaların hangi araca yüklendiğinin belli olmaması nedeniyle, davalının 49 adet çantayı davacıya teslim ettiği savunmasını ispatlayamadığına karar verilmiş ve davalı vekilince cevap dilekçesinde yemin deliline dayanıldığı görülmekle, davalı vekiline yemin delili hatırlatılmış ve sunulan yemin metni uyarınca davacı şirket yetkililerine yemin yaptırılmış ve davacı şirket yetkililerince 49 adet çantanın kendilerine ve şirketle ilgisi olan kişilere teslim edilmediği hususunda yemin edilmiş ve taraflar arasındaki sözleşmenin 6.7.maddesi uyarınca motor arkasına takılan motor çantalarının bedeli için talep edilen 14.700,00TL bedelin alınan bilirkişi ek raporu doğrultusunda piyasa rayiç değerlerine uygun olduğuna karar verilerek, davacının bu talebi yönünden davasının kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının Maddi Tazminat talepli davasının KISMEN KABULÜ İLE
14.700,00TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazla ilişkin talebin reddine,
2-Davacının Manevi tazminat talepli davasının REDDİNE,
3-Alınması gerekli olan 1.004,16TL karar ilam harcından peşin alınan 2.812,67-TL harcın mahsubu ile artan 1.808,51-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yatırılan 1.004,16-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen dava açılış gideri: 33,50- TL ( başvurma, vekalet harcı) davetiye, posta gideri: 245,75-TL, bilirkişi ücreti 2.650,00TL olmak üzere toplam: 2.929,25-TL yargılama giderinin %9 kabul-red oranı üzerinden hesaplanan 263,63TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerine bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yatırılan gider avansından harcanan 113,55TL ‘nin %91 red oranı üzerinden hesaplanan 103,33TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalanın davalı üzerine bırakılmasına,
5-Maddi tazminat talepli dava yönünden davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 4.080,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Maddi tazminat talepli dava yönünden davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 13.450,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Manevi tazminat talepli dava yönünden davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden AAÜT 10/3 uyarınca hesap ve takdir olunan 4.080,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan gider avansın arta kalan kısmı karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgilisine iadesine,
Dair davacı vekilinin, davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/01/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır