Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/861 E. 2018/665 K. 30.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/861 Esas
KARAR NO : 2018/665

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/08/2016
KARAR TARİHİ : 30/05/2018

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili bankanın … Ticari Şubesi müşterilerinden …Şti.ne genel kredi sözleşmelerine istinaden krediler kullandırıldığını, diğer davalıların da müşterek borçlu ve müteselsil kıfatı ile sözleşmeyi imzaladıklarını, kredi borçlarının ödenmemesi üzerine hesaplar kat edilerek borçlulara … 1. Noterliğinin 15.2.2016 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile borçlarının ödenmesinin ihtar edildiğini, ihtara rağmen borcun ödenmemesi üzerine müvekkili banka tarafından muaccel olan alacağın tahsili amacı ile … 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.iş sayılı dosyasından verilen ihtiyati haciz kararının … 22. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile işleme konularak davalılar aleyhine genel haciz yolu ile takip başlatıldığını, davalı borçluların icra Müdürlüğünün yetkisi ile birlikte takibe, borca, faize ve faiz oranına itiraz ettiklerini, davalıların itirazlarının müvekkili bankanın alacağının tahsilini geciktirmeye yönelik olduğunu, sözleşmenin 31. Maddesinde İstanbul merkez (Çağlayan ) mahkeme ve icra dairelerinin yetkili olduğunun kabul edildiğini, talep edilen temerüt faizinin sözleşmeye ve MK’nun 2. Maddesine uygun olduğunu belirterek, sonuç olarak; davalıların icra dosyasına vaki itirazlarının iptaline, takibin, takip talebindeki şartlarla devamına, alacağın % 20 sinden aşağı olmamak kaydı ile icra inkar tazminatın mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle mahkememizin yetkisine itiraz etiğini, icra dosyasına sundukları itiraz dilekçesinde belirttikleri müvekkili … ve …’ın ikametgah adresinin … ve … olduğunu, gerek icra takibi gerekse de huzurdaki dava yönünden yetkili icra müdürlüğü ve mahkeme olarak … Adliyesi İcra Müdürlükleri ve Mahkemelerinin yetkili olduğunu, iş bu davaya bakma yönünden mahkememizin yetkisiz olduğunu, öncelikle yetki itirazInın değerlendirilmesini ve dosyasının yetkili … Adliyesine gönderilmesine karar verilmesini, davanın hak düşürücü süreler yönünden zamanında açılıp açılmadığının resen incelenerek, davacı yanın hak düşürücü sürelere uğramış talepleri yönünden zamanaşımı itirazında bulunduklarını, BDDK, kredi ve finans kurumları tarafından tek taraflı olarak düzenlen ve çok ufak puntolar ile bastırılıp imza altına alınan kredi sözleşmelerinin geçersiz olduğunu, müvekkillerine tebliğ edilen herhangi bir ihtarnamenin varlığından söz edilemeyeceğini bu nedenle davacı yanın iddia ettiği gibi herhangi bir temerrüt durumunun söz konusu olmadığını, Yargıtay ‘ın bir çok emsal kararından temmerrüt olgusunun oluşabilmesi için önceden çekilmiş bir ihtarın varlığının arandığını, kesinlikle zımnen ve/veya açık kabul anlamına gelmekle birlikte böyle bir borcun varlığını biran için kabul etseler bile, davacı yan tarafından talep edilen faizin yasal faiz oranlarının çok çok üzerinde ve fahiş olduğunu, davacı yanın bu taleplerinin hukuken korunmasının mümkün olmadığını, icra inkar tazminat talebinin yerinde olmadığını, icra inkar tazminatının varlığından söz edebilmek için öncelikle ortada bir borcun olması gerektiğini, bundan sonra gelen temel şartın ise de , icra takibine yapılan itirazın kötüniyetli olması gerektiğini, müvekkilleri tarafından yapılmış kötüniyetli bir itiraz söz konusu olmadığını, bu nedenle müvekkilleri aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilemeyeceğini, belirterek, fazlaya ilişkin talep ve ek beyanda bulunma hakları saklı kalmak kaydıyla öncelikle mahkememizin yetkisine olan itirazları ve zamanaşımı yönünden yapmış olduğu itirazları dikkate alınarak haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olarak açılan iş davanın reddine kötüniyetli olan davacının %20’ den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine ve yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı taraf üzerine bırakılmasını savunmuştur.
Dava, itirazın iptali davası olup, Genel Kredi Sözleşmesine istinaden davalı şirkete kullandırılan kredi borcunun geri ödenmemesi üzerine, bu sözleşmeyi müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalayan diğer davalılar … ve … ile birlikte davalı şirket aleyhine yapılan takibinin borca itiraz edilmesi nedeniyle durması üzerine itirazın iptalini talep edilmiştir.
… 22. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyası getirtilerek incelenmiş, davacı alacaklı tarafından davalılar aleyhine olarak kredi sözleşmesi, ihtarname ve banka kayıtlarına dayalı olarak toplam 167.494,57- TL alacağın tahsili istemi ile ilamsız icra takibi yapıldığı, davalı borçluların borca ve takibe itirazları üzerine icra takibinin davalılar yönünden durdurulduğu, itirazın iptali davasının yasal süre dahilinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava konusu edilen Genel Kredi Sözleşmesi incelenmiş, davalı … Tic.Ltd.Şti. Müşteri, diğer davalılar … ve …”ın ise müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile sözleşmeyi imzaladıkları görülmüştür.
Sözleşmenin 31.1. maddesine göre, İstanbul Merkez Mahkeme ve İcra Daireleri yetkili olduğundan yetki itirazı reddedilmiştir.
Dosyaya sunulan Genel Kredi Sözleşmeleri ve taraflarca ibraz edilen diğer tüm evrak ve deliller de toplanmak suretiyle dosya bilirkişi incelemesine tevdi edilmiş, emekli banka müdürü mali tahlil uzmanı bilirkişi …’ den alınan raporda özetle; davacı bankanın … şubesi ile davalı şirket arasında 13.3.2014 tarihli ve 1.000.000,00-TL lik Genel Kredi Sözleşmesine dayanılarak, nakit ve gayrinakit krediler kullandırıldığını, diğer davalıların ise müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile kefalet verdiklerini, bu nedenle davacı bankanın dava hakkının buluduğunu, kredi hesabı ekstrelerine göre, davacı bankanın hesap kat tarihi olan 12.2.2016 itibariyle davalılardan 316.196,65-Tl nakit ve 79.980,00-TL de gayri nakit olmak üzere toplam 396.176,65-TL alacaklı olduğunun tespit edildiğini, davalılara borçlarını ödemeleri konusunda gönderilen ihtarnamelerin bila tebliğ iade edildiğini, tüm davalıların takip tarihi olan 16.6.2016 tarihinde temerrüde düştüklerini, temerrüt ve takip tarihi aynı olduğundan, temerrüt tarihi itibari ile oluşan alacak tutarı raporun 3. Sayfasındaki tabloda gösterilmiş olup, tabloda hesaplandığı gibi, her ne kadar 170.303,21-TL alacaklı ise de; davacı alacaklının takip talebinde toplam hatası yapılarak 167.494,57-TL lik talepte bulunduğundan, talebiyle bağlı sayılıp sayılmayacağının takdirinin mahkemeye ait olduğunu, asıl alacak tutarına işleyecek % 100 faiz, faizin % 5’i gider vergisi, icra harç ve masrafları, vekalet ücreti ile birlikte tahsili talebi ile … 22. İcra Müdürlüğünün … E.sayılı dosyasından 16.6.2016 tarihinde Genel haciz yolu ile takibe geçildiğini, davacı bankanın anılan dönemde uyguladığı en yüksek faiz oranının % 50 olduğu, temerrüt faizinin de bu oranın % 100 fazlası olan ( 50×2=) % 100 olarak tespit edildiğini, davacı bankanın takip talebi ile tespit ettiği gibi % 100 temerrüt faizi talep ettiğini, davacı bankanın davalılardan 16.6.2016 takip tarihi itibariyle ( 316.96,65 + 24.220,00 ) =340.416,65-TL asıl alacak, 56.628,65-TL akdi faiz ve 2.831,43-TL gider vergisi olmak üzenre 399.876,73-TL alacaklı bulunduğu, bu tutara 642,35-TL ihtar masrafı, 400,00-TL ihtiyati haciz vekalet ücreti ile 81,60-TL ihtiyati haciz kararı harcının eklenmesinin mümkün olduğunu, buna mukabil davacı bankanın tespitlerinden daha yüksek olmak üzere 316.2013,03-TL + 24.220,00-TL =340.423,03-TL asıl alacak ile tespitlerinden daha az olmak üzere 50.029,33-TL işlemiş faiz ve daha yüksek olmak üzere 5.067,91-TL gider vergisi talebinde bulunduğundan, asıl alacak ve gider vergisi için davacı talebinin tespitlerini aşan kısmının yerinde olmadığını, ve faiz için ise talebi ile bağlı olduğundan, taleple bağlılık ilkesi gözetilerek davacı bankanın her üç davalıdan isteyebileceği alacak tutarının raporun 5. Sayfasındaki tabloda gösterildiğini, yani 138.875,92-TL asıl alacak, 27.015,46-TL işlemiş faiz, 1.687,37-TL gider vergisi ve 400,00-TL ihtiyati haciz vekalet ücreti ile 81,60-TL de ihtiyati haciz kararı harcı olmak üzere toplam 168,060,35-TL alacaklı olduğu hesaplandığını, davacının takip talebide toplam hatası yaparak, aslında 170.303,21-TL tutan alacağını tespitlerinden daha az olmak üzere 167.494,57- TL talep etmiş olmakla, talebi ile bağlı sayılıp sayılmayacağının takdirinin mahkemeye ait olduğunu, davalı kefiller … ve …’in imzaladıkları kefalet sözleşmesi limiti 1.000.000,00-Tl olup, temerrüt ( takip ) tarihindeki borcun ise bu tutardan daha az olmak üzere 168.060,35-TL olarak hesaplandığından ve kefilin kendi temerrüdünün sonuçlarından kefalet limiti ile bağlı olmaksızın sorumlu olması kuralı gereğince adı geçen kefillerin bundan sonraki faiz ve fer’ilerden de sorumlu olacakları rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde, davacı bankanın … şubesi ile davalı şirket arasında 13.3.2014 tarihli ve 1.000.000,00-TL lik Genel Kredi Sözleşmesi imzalanmış diğer borçlular kefil sıfatıyla sözleşmeyi imzalamışlardır. Davacı taraf … 1. Noterliğinin 15/02/2016 tarih … yevmiye nolu ihtarnamesi ile hesabı kat edilmiş, sözleşme gereği 316.203,03- TL nakit borcun ödenmesi için 24 saat süre verildiği görülmüş ancak, söz konusu ihtarnamenin tüm davalılara tebliğ edilmeden bila tebliğ iade edildiğinden, tüm davalıların takip tarihi olan 16/06/2016 tarihinde temerrüte düştükleri ve ayrıca istenen temerrüt faizinin sözleşmeye uygun olduğu anlaşılmıştır. Takip tarihi itibariyle alacak hesaplandığında, davacı bankanın davalılardan138.875,92-TL asıl alacak, 27.015,46-TL işlemiş faiz, 1.687,37-TL gider vergisi ve 400,00-TL ihtiyati haciz vekalet ücreti ile 81,60-TL de ihtiyati haciz kararı harcı olmak üzere toplam 168,060,35-TL alacaklı olduğu hesaplandığını, davacının takip talebide toplam hatası yaparak, aslında 170.303,21-TL tutar alacağını tespitlerinden daha az olmak üzere 167.494,57- TL talep etmiş olmakla, talebi ile bağlı kalınarak davanın kabulüne karar verilmiştir. Diğer yandan alacak Genel Kredi Sözleşmesine dayalı olup, yargıtay emsal içtihatları doğrultusunda likit (belirlenebilir) nitelikte olduğundan davanın kabul edilen asıl alacak üzerinden %20 oranında icra inkar tazminatına da karar verilmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere,
1-Davanın KABULÜ İle
Davalıların … 22. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosysına yaptıkları itirazın iptali ile takip tarihi itibariyle davacının davalılardan 138.875,92 TL asıl alacak, 27.015,46 TL işlemiş faiz, 1.687,37 TL gider vergisi, 400,00 TL ihtiyati haciz vekalet ücreti, 81,60 TL ihtiyati haciz karar harcı olmak üzere toplam 168.060,35 TL alacaklı olduğu ancak davacının takip talebinde alacak miktarında toplama hatası yaparak toplam 167.494,57 TL talepte bulunduğu nazara alınarak talebe bağlılık ilkesi uyarınca takibin 138.875,92 TL’lik kısmı asıl alacak olmak üzere toplam 167.494,57 TL miktar üzerinden, takip tarihinden itibaren borç tamamen ödeninceye kadar 138.875,92 TL miktar üzerinden %100 nispetinde temerrüt faiziyle birlikte bunun %5 gider vergisi ile birlikte tahsiline,
Asıl alacak miktarı olan 138.875,92 TL’nin %20 oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli olan 11.441,51- TL karar ilam harcından peşin alınan 2.022,92-TL nin mahsubu ile noksan kalan 9.418,59- TL bakiye ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından sarfedilen dava açılış gideri: 2.056,42 TL, davetiye- posta gideri: 162,50 TL, bilirkişi ücreti: 600,00- TL olmak üzere toplam: 2.818,92- TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiği için hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’ ne göre tayin ve takdir olunan 15.999,60- TL avukatlık ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalılar/vekilinin yokluğunda kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır