Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/698 E. 2018/416 K. 11.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/698 Esas
KARAR NO : 2018/416
DAVA :İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/06/2016
KARAR TARİHİ : 11/04/2018
Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; cari hesap ekstresi ve ekli faturalar gereği ödenmeyen 5.097,04-TL alacağın tahsili için 21. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyasından davalı şirket aleyhine ilamsız takibe geçilerek örnek 7 no.lu ödeme emri gönderildiğini, bunun üzerine davalı şirketin 20.5.2016 tarihli dilekçe ile takibin yetkisiz icra dairesinde açıldığını, yetkili icra dairesinin … icra Dairelerinin olduğunu, takibe konu faturalardan dolayı bir borcunun olmadığı gerekçesi ile asıl alacağa, faize ve tüm fer’ilere ve icra dairesinin yetkisine itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davalının itirazında haksız olduğunu, taraflar arasındaki ticari alışverişten kaynaklı olarak 5.097,04-TL tutarında davalının müvekkiline borcunun olduğunu, davalı/borclu, herne kadar borcunun olmadığını iddia etmiş sie de, takip konusu cari hesp ekstresi ve faturalardaki borcun ödendiğine ilişkin herhangi bir belge sunmadığını, davalının faiz itirazının da yerinde olmadığını, cari hesap ekstresindeki borcun zamanında ödenmemesinden dolayı davalı temerrüde düştüğünden, faiz istenebileceğini, takip konusu alacağın müvekkili şirket ile davalı şirket arasındaki alım/satım ilişkisinden kaynaklanması nedeni ile HMK m. 10 da açıkca sözleşmeden doğan davalarda sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemelerinin yetkili kılındığını müvkekili şirketin talebi, sözleşmeden doğan para borcunun ifası olduğunu, para borçlarının götürülecek borçlardan olduğundan, 6098 s. TBK’nun 89/1.maddesi gereğince alacaklının yerleşim yeri mahkemesinin de yetkili olduğunu, neticede takip konusu edilen ve dilekçe ekinde verilen belgelerden açıkca tespit edilebilen 5.097,04-TL borç bakiyesi müvkekiline ödenmediğinden, davalının itirazında haksız, itirazının da dayanaksız olduğunu belirterek, davalının icra takibine yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın % 20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket yetkilisi … ön inceleme duruşmasında: takibe konu faturadaki borcunu ödeyemediğini, ancak takipten önceki diğer borçlarını ödediğini, davacıya bu takipten dolayı yaklaşık 4.000,00-Tl küsur borcu olmasına rağmen karşı tarafın kendisinden vekalet ücreti, yargılama gideri dahil edilerek 7.000,00-TL kadar alacak talebinde bulunduğunu, bu nedenle karşı tarafla uzlaşmak için görüşmüş olmasına rağmen anlaşma sağlayamadığını, davacıya, borcunun fatura bedeli olan takipteki asıl alacak miktarı olan 4.730,94-Tl tutarında olduğunu, fazlaya ilişkin talebi kabul etmediğini beyan etmiştir.
… 21. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında davacı alacaklının davalı borçlu aleyhine faturaya dayalı 4.733,94-TL asıl alacak, 363,10- TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 5.097,04- TL miktar üzerinden takip başlattığı, davalı şirketin süresi içerisinde borca itiraz ederek takip durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosyanın ve ekli icra dosyasının tetkikinden davacı-alacaklı tarafça yapılan ilamsız icra takibine davalı-borçlu tarafından süresi içinde itiraz edildiği ve davacı-alacaklı tarafça yasanın öngördüğü 1 yıllık süre içerisinde mahkememize “itirazın iptali” davası açıldığı anlaşılmaktadır.
Takibe konu edilen borcun kaynağı Borçlar Kanununun 182. ve devamı maddelerinde düzenlenen alım satım akdidir. Alım-satım akdi iki tarafa borç yükleyen akitlerden olup, alım satım akdinde akdi ilişkinin varlığını ve satılan malın teslim edildiğini satıcı, satış bedelinin ödendiğini ise alıcı ispatlamakla yükümlüdür.
Buna göre eldeki davada davacının akdi ilişkinin varlığını (mal alışverişinin varlığını) ve malın teslimini ispatlaması gerekir. Yani ispat yükü davacıya düşmektedir. Ve davacının bu hususları hukuki muamelenin niteliğine ve miktara göre HUMK` nun 288/1. maddesi uyarınca yazılı belge ile (yasal delillerle) kanıtlaması gerekmektedir.
Bu itibarla davalı şirket yetkilisinin, ön inceleme duruşmada alınan beyanında taraflar arasındaki ticari ilişkiyi kabul ettiği, takibe dayanak yapılan fatura bedellerini ödeyemediğini, asıl alacak miktarı kadar borçlu olduğunu kabul etmiş olmakla, davacı tarafın fatura bedeli kadar davalıdan alacaklı olduğu ispatlanmış olduğundan, takibin asıl alacak miktarı yönünden devamına, takip tarihinden önce davalı temerrüde düşürülmediğinden, işlemiş faiz yönünden talebin reddine karar verilmiştir.
Davalının aleyhine girişilen icra takibinin tamamına haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiği, dava İİK.nun 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davası olup, icra takibi faturadan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu,bu durumda açılan itirazın iptali davasında hüküm altına alınan alacak bilinebilir, bir başka deyişle likit olduğundan hükmedilen asıl alacak miktarının % 20’si oranında İİK.nun 67. maddesi uyarınca davacı yararına tazminata hükmedilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İle
1-Davalının … 21. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin asıl alacak olan 4.733,94 TL miktar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Asıl alacak miktarı olan 4.733,94 TL’nin %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli olan 107,77- TL karar ilam harcından peşin alınan 87,05- TL’nin mahsubu ile eksik kalan 20,77 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına
4-Davacı tarafından yatırılan 87,05-TL peşin harç, davalı tarafından ödenmesine karar verilen karar ilam harcından düşüldüğünden 87,05-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine bunun dışında davacı tarafça karşılanan 33,50-TL ilk dava gideri ( başvurma ve vekalet harcı) ile 66,00-TL davetiye ve posta giderinden oluşan toplam 99,50-TL yargılama giderinin davanın kabul/red oranına göre (% 92,85) hesaplanan 92,40-TL’sinin davalıdan tahsil olunarak davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiği için kabul edilen miktar bakımından hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’nin 6/1. maddesine göre tayin ve takdir olunan 1.090,00-TL avukatlık ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip e-imzalıdır Hakim e-imzalıdır