Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/632 E. 2020/386 K. 22.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/632 Esas
KARAR NO : 2020/386
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 07/06/2016
KARAR TARİHİ : 22/09/2020

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 25/10/2015 tarihinde … plakalı aracın müvekkiline çarptığını, aracın kaza tarihinde ZMMS’nin bulunmadığını, bu nedenle aracı kullananın yanında araç sahibinin ve davalı … hesabının da sorumlu olduğunu, müvekkilinin kaza tarihinde … istasyonunda pompacı olarak çalıştığını, müvekkilinin kaza nedeniyle tedavi gördüğü hastaneye gidip gelirken masraflar yaptığını, kaza nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığını, bakıcıya ihtiyaç duyduğunu beyan ederek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 15.000,00TL maddi tazminat talebinin tüm davalılardan, 50.000,00TL manevi tazminatın gerçek kişi davalılardan, 25/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın … poliçe numaralı ZMMS ile 21/09/2015 – 2016 tarihleri arasında … Sigorta AŞ tarafından sigortalandığını, bu nedenle müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini beyan ederek; davanın … Sigorta AŞ ye ihbarına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı gerçek kişilere dava dilekçesi ve ekleri usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen, bu davalılarca süresi içerisinde dosyaya cevap dilekçesi ibraz edilmemiştir.
Davacı vekili tarafından sunulan 14/06/2019 havale tarihli ıslah dilekçesi ile geçici ve kalıcı iş göremezlik talebinin 29.385,00TL, bakıcı gideri için 13.989,00TL ve manevi tazminat yönünden 50.000,00TL talep etmiş ve … Sigorta AŞ nin taraf sıfatının davalı olarak değiştirilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, dava; trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizce … Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2016/… esas sayılı dosyası ve ekleri, kaza tespit tutanağı, SGK kayıtları, hasar dosyası, davacıya ait tedavi evrakları celp edilmiştir. Ayrıca tarafların gelir durumu araştırılmış, SGK ya müzekkere yazılarak, davacının davaya konu trafik kazası nedeni ile gördüğü tedavilerden masrafının karşılanmadığı tedavisinin olup olmadığı sorulmuş, davcıya ödeme yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise peşin sermaye değerinin ne kadar olduğu sorulmuş, tarafların kaza tarihi itibari ile sosyal ekonomik durumu araştırılmıştır.
Mahkememizce davacının celp edilen tedavi evrakları ile birlikte dosyanın ATK ya gönderilerek, davacının dava konusu kaza nedeniyle geçici ve kalıcı iş gücü kaybının belirlenmesi ve kaza nedeniyle davacının bakıcıya ihtiyaç duyup duymadığı, duyuyor ise ne kadar süre ile duyduğunun tespiti için Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’ndan rapor alınmasına karar verilmiştir. Alınan Adli Tıp raporunda özetle; davacının 11/06/2009 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre, sürekli iş gücü kaybının %2 ve iyileşme( iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceği, kaza nedeniyle bakıcıya ihtiyaç durmadığı ifade edilmiştir.
Mahkememizce dava konusu olayın meydana gelmesindeki kusur durumlarının tespitine davacının talep edebileceği maddi tazminat miktarının belirlenmesi için bir kusur ve bir aktüerya bilirkişisinden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi raporunda özetle; 25/10/2015 günü saat 17:30 sıralarında, sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracıyla, … ili Eyüp ilçesi, … Caddesi üzerinde … benzin istasyonu içinde, geri geri manevra yaptığı sırada aracın arkasında bulunan yaya … A çarpması sonucunda dava konusu trafik kazasının meydana geldiği, davalı sürücünün KTK’nın 47/d, 67/b, Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 137/b, 84/j madde hükümlerini ihlal ederek kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğu, davacıya atfedilecek bir kusurun olmadığını, dosya içerisinde bulunan SGK ödeme belgelerinden, davacının 2015 yılı brüt gelirinin 1.678,38TL olduğu, davacının ilerleyen dönem gelirinin, son dönem geliri, asgari ücret oranı dikkate alınarak hesaplandığı, tazminat hesabında TRH-2010 mortalite tablosu ve %1,8 teknik faizin kullanıldığı, davacının kaza tarihinde 34,74 yaşında olduğu, bakiye ömrünün 39,92 yıl ve muhtemel yaşam süresinin 74,66 yaşına kadar olduğu, davacının aktif yaşam süresinin 21,82 yıl olduğu, geri kalan ömrünün ise pasif dönem olduğunu, davacının geçici maluliyet tazminatı zararının 14.170,00TL, sürekli maluliyet tazminatının 15.215,00TL olduğu, SGK tarafından davacıya 12.829,88TL geçici iş göremezlik ödemesi yapıldığını, davacının geçici bakıcı gideri tazminatının 13.989,00TL olduğu ifade edilmiştir.
KTK.’nun Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası, 2918 sayılı Kara Yolları Trafik Kanunu m.91 gereği, işletenlerin KTK.’nun 85.maddesinin birinci fıkrasına göre, olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere yasaca yaptırımları zorunlu kılınan veKTK.’nun kapsamında motorlu bir aracın kara yolunda işletmesi sırasında bir kimsenin ölümüne, yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan sorumluluğu belli limitler ve kusur oranı dahilinde ve gerçek zarar miktarı ile karşılamayı amaçlayan sorumluluk sigortasıdır. Sigortacının sorumluluğu işletenin KTK.’nun 85/1 maddesindeki sorumluyla eşdeğerdir.
Davaya konu … plakalı aracın ihbar olunan sigorta şirketine 21/09/2015-2016 tarihleri arasında ZMMS sigortası sigortalandığı anlaşılmıştır.
Kaza 25/10/2015 tarihinde sigorta teminatları süresi içinde meydana gelmiştir.
Mahkememizce; davacının Adli Tıp Kurumu’nun raporu doğrultusunda dava konusu kaza nedeni ile olay tarihinden itibaren iyileşme süresinin 9 ay kadar uzayabilieceği ve sürekli maluliyetinin %2 oranında olduğu ve bakıcıya ihtiyaç duymadığı kabul edilmiştir.
Mahkememizce tüm dosya kapsamında yapılan değerlendirme sonucunda; 25/10/2015 günü saat 17:30 sıralarında, sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracıyla, … ili Eyüp ilçesi, … Caddesi üzerinde … benzin istasyonu içinde, geri geri manevra yaptığı sırada aracın arkasında bulunan yaya …A çarpması sonucunda dava konusu trafik kazasının meydana geldiği, davalı sürücünün KTK’nın 47/d, 67/b, Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 137/b, 84/j madde hükümlerini ihlal ederek kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğuna, davacıya atfedilecek bir kusurun olmadığına, dosya içerisinde bulunan SGK ödeme belgelerinden, davacının 2015 yılı brüt gelirinin 1.678,38TL olduğu, davacının ilerleyen dönem gelirinin, son dönem geliri, asgari ücret oranı dikkate alınarak hesaplandığına, tazminat hesabında TRH-2010 mortalite tablosu ve %1,8 teknik faizin kullanıldığı, davacının kaza tarihinde 34,74 yaşında olduğu, bakiye ömrünün 39,92 yıl ve muhtemel yaşam süresinin 74,66 yaşına kadar olduğu, davacının aktif yaşam süresinin 21,82 yıl olduğu, geri kalan ömrünün ise pasif dönem olduğu göz önünde bulundurularak yapılan hesaplama sonucunda; davacının geçici maluliyet tazminatı zararının 14.170,00TL, sürekli maluliyet tazminatının 15.215,00TL olduğu, SGK tarafından davacıya 12.829,88TL geçici iş göremezlik ödemesi yapıldığı göz önünde bulundurularak davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının 1.340,12TL, sürekli iş göremezlik zararının ise 15.215,00TL olduğuna karar verilmiş ve davacı vekili tarafından … yönünden davadan feragat edildiği göz önünde bulundurularak, bu davalı yönünden davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davacı vekilinin, ihbar olunan sigorta şirketinin, davalı sıfatı ile davaya dahil edilmesini talep etmiş ise de; HMK’da dahili davalı kurumunun olmadığı göz önünde bulundurularak, davacı vekilinin bu talebi HMK 124.maddesi kapsamında değerlendirilmiş ise de, ihbar olunanın davada taraf sıfatının olmaması nedeniyle açık muvafakati sorulmamış ve davacı vekilinin davanın tarafının yanlış göstermesinde kabul edilebilir nitelikte bir hata olmadığı değerlendirilerek, davacı vekilinin bu talebinin reddine karar verilmiştir.
Türk Borçlar Kanunu’nun 49. maddesi gereğince kasten veya taksirle başkasına zarar veren bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarara uğrayanların aynı kanunun 56. maddesi gereğince manevi tazminat isteme hakları bulunmaktadır. Davacı, kaza nedeni ile yaralanmamıştır. Trafik kazasının oluş şekli ve şiddetinin hafifliği gözetildiğinde, TBK.’nun 56. maddesi anlamında da olsa bir ruhsal ve duygusal bütünlüğünün bozulduğunun kabulüne imkan bulunmamaktadır. Bu noktada hüküm altına alınacak manevi tazminatın miktarının belirlenmesi önem arz etmektedir. Yargısal içtihatlarda,anılan yasa maddesi hükmüne göre özel haller gözönünde tutularak hükmolunacak manevi zarar tutarının adalete uygun olması gerektiği, hükmedilecek bu tazminatın bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmediği,bu tazminatın sınırının onun amacına göre belirlenmesi gerektiği,takdir edilecek miktarın mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olması gerektiği,manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar her olaya göre değişebileceğinden hakimin bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermesi gerektiği belirtilmektedir.Buna göre, üst paragraftaki ilkeler göz önüne alınarak yapılan değerlendirmede, davacının yaralanmasına neden olan olayın oluş şekli, kusur durumu, davacının duymuş olduğu elem ve ızdırabın ağırlığı ile tarafların ekonomik ve sosyal durumları nazara alındığında mahkememizce takdir edilen manevi tazminat miktarının uğranılan zararla/zararlarla orantılı olduğu, bu miktarın davacı için zenginleşme aracı olmayacağı gibi davalılar yönünden de ekonomik yıkıma neden olmayacağı değerlendirildiğinden hak ve nesafet kuralları çerçevesinde manevi tazminat miktarı belirlenmiş, davalı sürücü ve araç maliki yönünden manevi tazminat davasının kısmen kabulüne, karar verilmiş aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM … :Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının Maddi tazminat talepli davasının davalı … yönünden Feragat nedeniyle REDDİNE,
Diğer davalılar … ve … yönünden KISMEN KABULÜ İLE, 1.340,12-TL geçici iş göremezlik zararı, 15.215,00-TL sürekli iş göremezlik zararı olmak üzere toplam 16.555,12-TL ye 25/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine
2-Davacının manevi tazminat talepli davasının KISMEN KABULÜ İLE, 25.000,00-TL manevi tazminatın 25/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 2.838,63- TL karar ilam harcından peşin alınan 222,01-TL, ıslah harcı olarak yatırılan 150,00TL nin mahsubu ile noksan kalan 2.466,62-TL bakiye ilam harcının davalılar … ve …’dan müşterek ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
4- Davacı tarafından sarf edilen dava açılış gideri: 255,51-TL (başvurma, vekalet ve peşin harcı) davetiye, posta gideri: 735,70-TL, bilirkişi ücreti: 1.200,00-TL olmak üzere toplam: 2.191,21- TL yargılama giderinden %45 kabul/red oranı üzerinden 986,05TL nin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, kalan miktarın davacı üzerine bırakılmasına,
5-Maddi tazminat davası yönünden davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden dava dilekçesinde bu davalıya yöneltilen miktar üzerinden AAÜT’ nin uyarınca hesap ve takdir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalı …’na verilmesine,
6-Maddi tazminat davası yönünden davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalı … ve …’dan müşterek ve müteselsilen alınarak alınarak davacıya verilmesine,
7-Maddi tazminat talepli dava yönünden davalılar … ve … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddolunan miktar üzerinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 4.022,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar … ve …’ya verilmesine,
8- Manevi tazminat talepli dava yönünden davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 3.750,00TL vekalet ücretinin davalı … ve …’dan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
9-Manevi tazminat talepli dava yönünden davalılar … ve … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 3.750,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar … ve …’ya verilmesine,
10- Davalı … tarafından yatırılan ve kullanılan 11,00TL gider avansının davacıdan alınarak, davalı … Hesabına verilmesine,
11-Davacı tarafça yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalılar vekillerinin yokluğunda kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/09/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır