Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/62 E. 2019/31 K. 16.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/62 Esas
KARAR NO : 2019/31

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/01/2016
KARAR TARİHİ : 16/01/2019

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil banka tarafından kredi borçlusu davalı … A.Ş. Lehine ve davalılar … A.Ş., … A.Ş. , … ve …’in müşterek borçlu ve müteselsil kefaletiyle genel kredi sözleşmelerine istinaden açılan ve kullandırılan kredi hesabı 31/12/2015 tarihinde kat edildiğini, bunun üzerine davalılara … Noterliğinin 21/12/2015 tarih … yevmiye nolu hesap kat ihtarnamesi gönderildiğini, hesap kat ihtarnamesine rağmen kredi borcunun ödenmediğini, bunun üzerine … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasdından davalılar aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile icra takibine geçildiğini, davalılar borcun tamamına itiraz ettiğinden iş bu itirazın iptali davasının açıldığını, davalılar tarafından imzalanan kredi sözleşmelerinin 6.1. Maddesinde müvekkil banka ile çıkacak hertürlü anlaşmazlıkta banka defter ve belgelerindeki kayıtların delil olacağını kabul ettiklerini, bu nedenle itiraza konu alacağın miktarının tespiti bakımından müvekkil banka defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasını, davalıların borca itirazları takibi sürüncemede bıraktırıp alacağımızın geç tahsil edilmesini sağlamak amacına yönelik olduğunu, yapılan itiraz haksız ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu, davalıların haksız yere icra takibine yapmış oldukları itiraz nedeniyle %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilerek itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu icra takibinde müvekkil şirket aleyhine icra takibi başlanmışsada takibe konu borca itiraz ettiklerini, davacı tarafından gönderilen gerek ihtarnamelerde gerekse ödeme emrinde belirtilen tutarlar üzerinde mutabık kalınamadığını, müvekkillerinin davacı bankaya bu tutarda borcu bulunmadığını, borcu kabul etmek anlamına gelmemesi kaydıyla davacı tarafından başlatılan icra takibinde borcu %60 gecikme faizi işletildiğini, söz konusu faiz oranının fahiş olduğunu, taraflar arasındaki sözleşmelerde alacağın muaccel olması halinde %60 aranında gecikme faizi talep edileceğini yönünde bir mutabakatın bulunmadığını, başlatılan icra takibinin iptaline karar verilerek davanın reddini talep etmiştir.
Taraf vekilleri müşterek verdikleri 16/01/2019 tarihli 6.celsede, davadan karşılıklı feragat ettiklerini ve karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediklerini bildirdikleri, kimlik tespitlerinin yapıldığı ve davacı vekilinin vekaletnamesinde feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır.
6100 Sayılı H.M.K’ nun 307. maddesinde feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olarak tanımlanmış olup aynı yasanın 309. maddesinde feragat ve kabul beyanının dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılabileceği, hüküm ifade etmesinin karşı tarafın muvafakatine bağlı olmadığı, feragat ve kabulün kayıtsız ve şartsız olarak yapılması gerektiği ve hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği belirtilmiştir. Yine aynı yasanın 311. maddesinde de feragat ve kabulün kati bir hükmün hukuki neticelerini doğuracağı hüküm altına alınmıştır. Açıklanan yasal hükümler ışığında davacının feragatinin usulüne uygun olduğu anlaşılmış ve feragat nedeniyle davanın reddine ilişkin aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın FERAGAT NEDENİ İLE REDDİNE,
2-Alınması gereken 29,20-TL karar ve ilam harcının peşin alınan 862,28-TL den düşümü ile arta kalan 833,08-TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Taraf vekilleri karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediklerinden, bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmı karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair tarafların yüzlerine karşı açıklanan kararın taraflara tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.21/01/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır