Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/267 E. 2019/32 K. 16.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/267 Esas
KARAR NO : 2019/32
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/08/2015
KARAR TARİHİ : 16/01/2019

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı asil dava dilekçesinde özetle; … Mh. … Sk. No: … K: … Sultangazi/İstanbul belirtilen adreste tekstil atölyesinin bulunduğunu, 2014 Şubat ayında binalarına gelmekte olan dış elektrik kablolarından kaynaklı olarak yaklaşık 10 gün boyunca tamamen daha sonraki günlerde parça parça 2-3 saatlik dilimlerle elektrik kesintisinin olduğunu, firmalarının çalışamaz hale geldiğini, bu durumu 25/02/2014 tarih … nolu başvuru ile Sultangazi Bedaş İşletme Müdürlüğü’ne bildirdiklerini, o günden beri defalarca telefonla ve işletmeye giderek sordukları halde bir cevap verilmediğini beyanla; zararının tazmin edilmesi hususunda karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle zamanaşımı, hak düşürücü süre, göreve yönelik itirazda bulunuklarını, davanın her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili olduğunu, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun “Ticari davalar, çekişmesiz yargı işleri ve delilleri” başlıklı 4. Maddesi : “her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri” ni ticari davalar arasında saydığını, 5. Maddesinin ise; “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın Asliye Ticaret Mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.” hükmünü havi olduğunu, davada her iki taraf da tacir olup, dava konusu iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirdiğinden görevli mahkemeler … Asliye Ticaret Mahkemeleridir. İşbu nedenle öncelikle görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini, müvekkili şirket tarafından söz konusu yer ile ilgili olarak, 2014 yılı Şubat ayı içinde “… Sok. No: …” adresini besleyen yeraltı kablosunda meydana gelen arızalar nedeniyle elektrik kesintilerinin oluştuğunu, ancak 10 gün boyunca devam eden enerji kesintisinin olmadığını, davacının 2014 yılına ait aylık tüketim ekstresi incelendiğinde 10 günlük enerji kesintisi nedeniyle ortaya çıkabilecek tüketim düşüklüğünün de görülmediğini, Elektrik Dağıtımı ve Perakende Satışına İlişkin Hizmet Kalitesi Yönetmeliğinde kesintilere ilişkin olarak dağıtım şirketlerinin sorumlulukları ve kullanıcıların haklarının belirlendiğini, kullanıcı tesisinden kaynaklanmayan kesintilerden, Yönetmelikte belirtilen sınır değerler aşıldığında yıl bitiminde kullanıcıya tazminat ödenmesi hakkı verilebileceği, aktif olarak işletilen bir dağıtım şebekesinde gerekli önlemler alınsa da elektrik kesintilerinin yaşanabilecek olması sebebiyle, elektrik kesintisinden kaynaklı üretim kaybı, durma kaybı, ticari kayıp, jeneratör giderleri gibi hususlarda herhangi bir tazminat öngörülmediğinin de hüküm altına alındığını, dolayısıyla elektrik kesintilerine karşı dahili önlem alınıp alınmayacağı, tesisin niteliğine ve ihtiyaca bağlı olarak kullanıcı inisiyatifinde olduğundan, bu önlemlerden kaynaklanan, davacı firmanın çalışamamasından kaynaklanan maliyetler Yönetmelik ile çerçevesi çizilen tazminat uygulaması kapsamına girmediğini, dava dilekçesinin içeriğinde zararının hangi kalemlere ilişkin olduğundan (kar kaybı ve diğer maliyet kalemlerinden) bahsetmediğini, 21.12.2012 tarihli EPDK elektrik dağıtımı ve perakende satışına ilişkin hizmet kalitesi yönetmeliği hükümleri gereği müvekkili dağıtım şirketinin kesinti yer ve zamanları kayıt altına alınmakta; 17.madde gereği tedarik sürekliliği kalitesi göstergeleri EPDK’na periyodik olarak sunulduğunu ve kurumca denetlendiğini, bu nedenle müvekkili şirketin yönetmelik hükümlerine aykırı bir eyleminin söz konusu olamayacağını, dava konusu iddialarla ilgili olarak müvekkili şirketin kesinti yer ve zamanına ilişkin tuttuğu kayıtlar ile EPDK kayıtlarının esas olduğunu, müvekkili şirketin dağıtım faaliyetleri ve uygulamak zorunda kaldığı kesintiler anılan yönetmelik hükümlerine uygun olduğunu, müvekkili şirketin kusuru ve sorumluluğunun bulunmadığını, bu nedenle davanın reddinin gerektiğini, elektrik kesintilerine ilişkin EPDK Elektrik Piyasası Daire Başkanlığının belirlemiş olduğu “2013 yılı ve devam eden yıllarda enerji kesinti tablosu” na göre imar alanı içerisinde bildirimsiz olarak bir abonenin enerjisiz kalma süresi 48 saat veya enerji kesinti sayısı 56 kezden fazla olamayacağını, müvekkili şirketin uygulamış olduğu kesintilerin yasal olduğunu, EPDK’nun belirlemiş olduğu sınırlar içerisinde kaldığından davacı taleplerinin haksız olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemekle, davacı tarafın talebinin fahiş olduğunu ve kabulünün mümkün olmadığını belirterek, haksız ve yersiz davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini savunmuştur.
İşbu dava, … Tüketici Mahkemesinin 21/12/2015 Tarih, … Esas, … K. sayılı görevsizlik kararı üzerine üzerine mahkememize tevzi edilmiştir.
Sultangazi … İşletme Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak 2014 yılı Şubat-Mart dönemleri arasında davacıya ait işletmenin bulunduğu adreste hangi tarihlerde ne kadar süre ile elektrik kesintisi yaşandığı, kesintinin hangi sebeplerden kaynaklandığına dair kayıtlar istenmiş olup, belirtilen dönemde meydana gelen kesintilerin tarih, süre ve sebeplerine ilişkin bilgi ve belgeler mahkememize gönderilmiştir.
Davacı asilin elektrik kesintisi nedeni ile uğradığı zarara ilişkin deliller dosyaya ibraz edildikten sonra, davacının yasal ticari defter ve kayıtları ile dosyaya sunulan belgeler üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırılarak; elektrik kesintileri nedeniyle davacının uğradığı zararın tespiti ile davalı şirketin sorumluluğu noktasında bir Mali Müşavir, bir Elektrik Mühendisi bilirikşisinden alınan raporda özetle; Davacı işletmenin, Şubat 2014 dönemi dışında 2014 yılı aylık satışları ortalaması 105.456,53 TL iken şubat 2014 dönemi 88.814,50 TL aylık satış olduğu, davacı şirketin aynı döneme gelen şubat 2015 dönemi dışında 2015 yılı aylık satışları ortalaması 133.960,45 TL iken şubat 2015 dönemi 99.770,00 TL aylık satış olduğu, bu verilere göre davacının aynı aya denk şubat 2015 döneminde de satışlarda düşüş olduğu, taraflar arasında 27/12/2013 tarihinde “Perakende Satış Sözleşmesinin imzalandığını, davacı şirket’in, … Mah. … Sok.No: … Kat: … Sultangazi/İST. adresindeki iş yerine, bu sözleşmede yer alan hükümler doğrultusunda, ” … Seri No’lu, … Marka Elektrik Sayacı” üzerinden, elektrik enerjisi satıldığını, davacı’nın 2014 yılına ait ilk 4 aylık tüketim ekstresi incelendiğinde; söz konusu süreçte 10 günlük enerji kesintisi nedeniyle ortaya çıkabilecek tüketim düşüklüğünün olmadığının ortaya çıktığını, davalının uygulamış olduğu kesintilerin; EPDK kesinti sınır süreleri içerisinde kaldığının anlaşıldığını, elektrik kesintisinden kaynaklanan üretim kaybı, durma kaybı, ticaret kaybı gibi firmanın çalışmamasından kaynaklanan maliyetlerin, tazminat uygulamasına girmediğinin anlaşıldığını, sonuç olarak; teknik açıdan, söz konusu davada, elektrik kesintisinden kaynaklı ticari kaybı oluşturabilecek bir bulguya ulaşılamadığı hususları rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde; davacı taraf, tekstil atölyesinin bulunduğu binada 2014 yılı Şubat ayında yaklaşık 10 gün boyunca tamamen daha sonraki günlerde parça parça 2-3 saatlik dilimlerde meydana gelen elektrik kesintisi nedeniyle iş yerinin çalışamaz duruma geldiğini ve bu nedenle uğranılan zararın tazminini talep etmiş ise de davalı şirket tarafından mahkememize gönderilen dilekçe ekinde davacıya ait adreste 10 süre ile devamlı elektrik kesintisine arıza kaydının bulunmadığı, Şubat 2014 döneminde 4 adet arıza kaydının bulunduğu, arızaların bir gün içinde giderildiği, hükme esas alınan bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere, davacının 2014 yılına ait ilk 4 aylık tüketim ekstresi incelendiğinde, söz konusu süreçte 10 günlük enerji kesintisi nedeni ile ortaya çıkabilecek, tüketim düşüklüğünün olmadığı, davalının uygulamış olduğu kesintilerin; EPDK kesinti sınır süreleri içerisinde kaldığı, ayrıca davacının 2014 döneminde olduğu gibi, 2015 dönemi şubat ayında da satışların aynı oranda düşmüş olduğu, dolayısı ile davacının söz konusu elektrik kesintisinden kaynaklanan üretim kaybı, durma kaybı, ticaret kaybı gibi iş yerinin çalışamamasından kaynaklanan zararı bulunduğu ispatlanamadığından, davanın reddine karar verilmiş, aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur.
Dava dilekçesinde dava değeri 30.000,00-TL olarak gösterilmiş ise de; işbu dava Tüketici Mahkemesinin görevsizlik kararı ile mahkememize gönderilmiş olduğu, mahkememizce yargılama sırasında harç tamamlanmadığından, 2019 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 2. Kısım 2. Bölümünde belirtilen tarife üzerinden davalı lehine vekalet ücreti hükmedilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın REDDİNE
2-Alınması gereken 44,40-TL red harcının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacının yaptığı masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 2.725,00- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair davacı asil ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır