Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/207 E. 2018/209 K. 06.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/207 Esas
KARAR NO : 2018/209
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ: 29/02/2016
KARAR TARİHİ: 06/03/2018
DAVA: Davacı vekili mahkememize ibraz ettiği dava dilekçesinde; 05/10/2015 tarihinde müvekkili sürücü … sevk ve idaresindeki .. plakalı motosikleti ile seyir halindeyken arıza şeridinde önlem almadan duraklayan .. plakalı kamyonete çarpması sonucu yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkilinin bu kazada yaralandığını, ayrıca müvekkilinin kaza tarihi itibariyle 35 yaşında ve jandarmada binbaşı olduğunu belirterek fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması koşulu ile kaza dolasıyla işgücü kaybından doğan 1.000,00TL daimi maluliyet (sakatlık) tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekilinin mahkememize ibraz ettiği cevap dilekçesi ile; .. plakalı aracın müvekkili şirket tarafından 29.12.2014-2015tarihleri arasında zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalandığını, davaya konu talebin zamanaşımına uğradığını, bu nedenle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesinin gerektiğini, Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortasının meblağ sigortası olmadığını, zarar sigortası olduğundan, davacı tarafın uğradığını iddia ettiği zararları aynı zamanda ispat etmesinin gerekli olduğunu, ayrıca davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, müvekkili şirketin sorumluluğunun trafik poliçesindeki limitler ve sigortalının kusuru ile sınırlı olduğunu, davaya konu kazanın oluşumunda sigortalı araç sürücüsüne atfı kabil kusur bulunmadığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini, davanın aracı sigorta ettireni …’a ve araç sürücüsü ..’e de ihbar edilmesini, ayrıca haksız ve mesnetsiz açılan işbu davanın usulden yetkisizlik nedeniyle reddi ile yetkili İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine, davaya konu talebin zamanaşımına uğraması, sigortalı araç sürücüsüne atfı kabil kusur bulunmaması nedeniyle, meydana geldiği iddia edilen zararın kaza ile illiyeti bulunmaması nedeniyle davanın her türlü reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :Dava , trafik kazasından kaynaklanan daimi maluliyete ilişkin maddi tazminat davasıdır.
Deliller;trafik kazası tespit tutanağı, İst anadolu 49. Asl. Ceza Mah nin … E sayılı dosyasının uyap çıktısı, davacıya ait film ve grafiler, poliçe, Adli Tıp yazı cevabı,bilirkişi incelemeleri.
Uyuşmazlık noktaları; meydana gelen çift taraflı trafik kazasında tarafların kusur durumlarının tespiti , davacının daimi maluliyet oranının tespiti, davacının daimi maluliyet nedeniyle tazminat miktarının tespiti noktalarında toplanmaktadır.
Davacının adresi itibariyle HMK 16.maddesi kapsamında zarar görenin adresi itibariyle mahkememiz yetkili olduğundan davalı tarafça ileri sürülen yetki itirazının ve uzamış ceza zaman aşımı nedeniyle zaman aşımı def inin reddine karar verilmiştir.
Davacının Deniz Harp Akademisinde binbaşı olduğu dikkate alınarak iş gücü kaybı oranının tespiti için İstanbul Adli Tıp Kurumuna sevk edilmiş, Adli Tıp Kurumunca verilen rapor incelendiğinde; davacının %40,2 oranında iş gücü kaybına uğradığı, iyileşme süresinin ise 9 ay olduğu bildirilmiştir.
İst anadolu 49. Asl. Ceza Mah nin … E sayılı dosyasında alınan kusur raporu incelendiğinde ; davacının asli kusurlu tespit edildiği görülmüştür.
Dosya bir kusur bilirkişisi ile aktüerya uzmanı bilirkişiye tevdi edilerek trafik kazasındaki kusur durumunun ve davacının daimi sakatlık tazminatının hesaplanmasının istenilmiş alınan bilirkişi raporu incelendiğinde: kazanın meydana gelmesinde davalı …Türk Sigorta Şirketi tarafından ZMSS (Trafik) poliçesi ile sigortalanmış olan aracın dava dışı sürücüsü ..’in %20 (yirmi),..plakalı motosikletin kazada malul kalacak şekilde yaralanan sürücüsü davacı …’in %40 (kırk) oranlarında kusurlu olduğu, Kalan %40 (kırk) kusurun motosikletin ön solunda giderken dikkatsiz ve tedbirsiz şekilde doğrultu değiştirip arkasından gelen davacının şeridine emniyetsiz şekilde giriş yapan plakası tespit edilemeyen tır aracının sürücüsüne izafesinin uygun olacağı , davacının geçici iş göremediği 9 aylık tıbbi şifa devresinde yukarıda kazanç kaybının oluşmadığı, davacının çalışma gücünde % 40,2 eksilme meydana gelmesi sebebiyle, kendi kusuru dışında kalan % 60 kusur oranına göre müteselsil sorumluluk ilkesi kapsamında davalıya başvurabileceğinin benimsenmesi halinde uğradığı maddi zararın (birinci seçenek) 351.017,84 TL olarak hesaplandığı: davalının % 20 kusur oranına göre tazmin borcunun ise (ikinci seçenek) 117.672,61 TL olduğu; birinci seçenekte KTK.m.93 hükmü uyarınca kaza tarihinde cari teminat limiti olan 290.000 TL’yi aştığından davalının limit ile sınırlı sorumlu olacağı; ikinci seçenekte ise teminat limitinin aşılmadığı; davacının, dava tarihinden itibaren faiz talep ettiğinden, temerrüt tarihinin araştırılmasına gerek kalmadığı tespit edilmiştir.
İst. Anadolu 49 Asl.Ceza Mah ne ait … E sayılı dosyadan alınan 24/10/2016 tarihli İlhan Şimşir isimli bilirkişiye ait kusur raporu ile mahkememizce alınan kusur raporu arasında çelişki olup (Asliye Ceza Mahkemesinde plakası tespit edilemeyen araca kusur verilmemiş, mahkememizden alınan kusur raporunda ise verildiği görülmekle) kusur raporuna karşı taraf vekillerince yapılan itirazlar da dikkate alınarak İTÜ den seçilecek 3 kişilik kusur uzmanına dosyanın tevdi suretiyle aradaki çelişkinin giderilmesinin istenilmesi istenilmiş, bilirkişi heyetinden alınan 14/02/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davalı şirkete sigortalı araç sürücüsü .. in hatalı davranışının sabit görülmediği, davacının hatalı davranışının %50 oranında kusurlu oranında etkili olduğu, plakası meçhul kalmış tır kamyonunun kimliği meçhul kalmış sürücüsünün hatalı davranışının da %50 oranında etkili bulunduğunun tespit edildiği görülmüştür.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1.maddesinde, “işletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, aynı yasanın 85/1 maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “ işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1.maddesinde de, “sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.
Yukarda açıklanan madde hükümlerinden,Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.Zorunlu trafik sigortası işletenin KTK göre sorumluluğunu karşılamak üzere kurulmuştur. Bu sigorta türü işletenin 3. kişilere verdiği zararları karşılamak amacıyla düzenlenmiştir. Somut olayda davalı sigorta şirketi kazaya neden olan aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olup dosyada mevcut bilirkişi raporlarına göre kazanın meydana gelmesinde davacının kusurunun bulunduğu, davalı şirkete sigortalı araç sürücüsünün kusurunun ise bulunmadığı , tazminattan kusur oranları yönünde sorumlu tutulmaları gerektiğinden davanın reddine aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen sebep ve gerekçelere göre;.
1-Davanın reddine,
2-Davalı taraf vekil ile temsil edildiğinden 1.000,00TL nin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça yapılan 25,00TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafça tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın ilgilisine iadesine,
6-Bu dava sebebiyle 35,90 TL karar ve ilam harcı alınması gerektiğinden peşin alınan 29,20TL nin mahsubu ile 6,70 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 06/03/2018

Katip…
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸