Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1268 E. 2019/467 K. 15.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1268 Esas
KARAR NO : 2019/467
DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/12/2016
KARAR TARİHİ : 15/05/2019

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili Şirketin, … Müdürlüğünün … merkez ve … tesisat numaralı abonesi olup …da faaliyet gösterdiğini, müvekkilinin, şube açmak üzere … İşletme Müdürlüğü ile sözleşme yapıp, … adresinde bulunan taşınmaz için … numaralı tesisata abone olduğunu, taşınmazdan vazgeçmeleri üzerine … İşletme Müdürlüğüne sözleşmenin iptali için 07.03.2002 tarihli dilekçeyi sunduklarını, Sefaköy İşletme Müdürlüğünce hiçbir işlem yapılmadığını, müvekkilinin taşınmazı terketmesinin ardından … Ltd. Şti.’nin aynı taşınmaz üzerinde faaliyet göstermeye başladığını, elektriğin kesilerek sayacın sökülmesi gerekirken yapılmayan bu işlem nedeniyle … Ltd. Şti.’nin, müvekkili adına tahsis edilen tesisattan elektiriği kullanmaya devam ettiğini, … Ltd.Şti. tarafından uzun yıllar kullanılıp ödenmeyen elektrik borcunun, sözleşmenin iptal edilmemesi ve tesisatın sökülmemesi nedeniyle müvekkili şirketin üzerine kaldığını ve müvekkilinden tahsil edilmeye çalışıldığını, davalı tarafından … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı icra dosyasından başlatılan takibe itiraz edildiğini, yapılan işlemlerin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun çıkarmış olduğu yönetmeliğin Sözleşmenin süresi ve sona erme başlığı altında 3.maddesinin; “görevli tedarik şirketi, perakende satış sözleşmesinin sona erdirileceği tarihin en az iki gün öncesinden, ilgili dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiye, kayıt altına alınmak suretiyle, bilgi vermekle yükümlüdür. Dağıtım şirketi, ilgili kullanım yerinin sayaç değerlerini okuyarak, sözleşmenin sona erdirilmesinin talep edildiği tarihte, 16 ncı maddenin birinci fıkrası kapsamında kullanım yerinin elektrik enerjisini keser. İkinci fıkrada belirtilen süre saldı kalmak kaydıyla, talep edilen sonlandtrma tarihinden sonraki elektrik tüketimleri, ilgili tüketiciye yansıtılmaz. okunan sayaç değerleri görevli tedarik şirketine ve/veya piyasa işletmecisine bildirilir.” şeklinde düzenlendiğini, kanunda da açıkça görüldüğü üzere dağıtım şirketi sözleşmenin sona erdirilmesinin talep edildiği tarihte kullanım yerinin elektriğini kesip talep edilen sonlandırma tarihinden sonraki elektrik tüketimleri ilgili tüketiciye yansıtılamaz hükmüne rağmen müvekkilinin talepleri ve sonrasında ilgili işletmeye sunduğu dilekçelerin görmezden gelinerek müvekkiliinin üzerine borç bırakıldığını, kanuna aykırı davranılarak müvekkilinin haklarının çiğnendiğini ve mağdur edildiğini, müvekkilinin 19.07.2006 tarihinde … dilekçe numarası ile Taksim İşletme Müdürlüğüne yaptığı bildirimde durumu izah ettiğini, 2002 yılında sözleşmenin sona ermesini talep ettiğini, yapılan kullanımın ve borcun kendisine ait olmadığını, birkez daha tekrarladığını, ancak Sefaköy İşletme Müdürlüğünün talep edildiği halde aboneliği sonlandırmaması nedeniyle müvekkilinin üzerine kalan borç için … İşletme Müdürlüğü yine kanuna aykırı davranmak suretiyle …’daki tesisatı söktüğünü ve müvekkilini iş göremez hale getirmek suretiyle haksız ve hukuka aykırı şekilde ödeme tahsil ettiğini EPK’nunun da ise zamanında ödenmeyen borçlar için ilgili 7.maddedesinde “Tüketicinin bir perakende satış sözleşmesinden kaynaklanan borcu nedeniyle, aynı tüketicinin başka bir perakende satış sözleşmesine konu kullanım yerinin elektriği kesilemez.” denildiğini, buna rağmen …’daki tesisatın sökülmesi tehdidi ile icra dosyası alacağının faizleri ile birlikte tahsil edildiğini belirterek, sonuç olarak, fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere; müvekkilinden haksız yere tahsil edilen 16.641,41 TL’nin ödeme tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte müvekkilime geri ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklelilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu ödemeleri tahsil ile görevli ve yetkili şirketin müvekkili şirket olmadığını, ayrı tüzel kişiliğe haiz … A.Ş. olduğunu, abonelik tesisi ve dönem faturası tahakkuklarını ve tahsilatını perakende satış yapan ayrı tüzelkişiliği haiz “… A.Ş.(…) ‘ın yaptığını, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde ise HMK 124.madde kapsamında taraf değişikliğine gidilmesi yada dava dışı … A.Ş. davaya dahil edilerek yargılamaya devam edilmesi gerektiğini, aboneliğin davacı … Ltd. Şti.’nden 10.09.2007 tarihinde … adına geçtiğini, davayı ve husumeti kabul anlamına gelmemekle birlikte, bir an için davacının haklı olduğunun kabulü halinde dahi davacının öncelikle ihtirazi kayıt’la ödeme yaptığını da ispatlaması gerektiğini belirterek, sonuç olarak, haksız ve yersiz davanın reddine; yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini savunmuştur.
Uyuşmazlık, taraflar arasındaki elektrik abonelik sözleşmesinden kaynaklanan elektrik borcunun tahsili için başlatılan icra takibi dosyasında ödenen paranın istirdadı istemine ilişkindir.
Tarafların dayanmış olduğu deliller dosyaya ibraz edilmiş, takip dosyasının bir sureti, abonelik sözleşmes ve işlem dosyası ile ödeme dekontları celp edilmiş, davacı tanıkları duruşmada dinlenmişlerdir.
Tarafların iddia ve savunmaları, davacının aboneliğin ve sözleşmenin iptali için davalı kuruma başvuruda bulunup bulunmadığı durumuna göre davalının ödenmeyen elektrik borcundan dolayı alacağının bulunup bulunmadığının belirlenmesi noktasında elektrik mühendisi bilirkişisi … ‘tan alınan raporda özetle, davacının kendisinin ıztırar halinden faydalanılarak tahsil edilen 16.641,41- TL.’nin nasıl hesaplandığına ilişkin ayrıntıya rastlanılmadığını, perakende satış şirketinin ayrılması, 01.01.2013 tarihinden itibaren dağıtım ve perakende satış faaliyetlerinin ayn tüzel kişilikler altında yürütülmesinin zorunlu hale geldiğini, … 13.12.2012 tarihinde kurulduğunu bu tarihler dikkate alındığında, dava konusunun … öncesi dönem ile ilgili olduğunu, davacının 07.03.2002 tarihli 6361 sayılı dilekçe ile başvurusu olduğu iddiası, buna karşın … Yasal Takip Direktörlüğünün 31.10.2017 tarihli yazısına göre; özelleştirme öncesi dönemdeki elverişsiz arşivleme sistemi nedeni ile tahliye işlemine ait bilgi ve belge sistem kayıtlarında bulunmamakta olduğu cevabı nedeniyle başvurunun geçerliliğinin hukuki olarak değerlendirilmesinin uygun olacağını, davalının davacının dilekçesi sonrası satış sözleşmesi sona eren müşterinin kullanım yerinin elektrik enerjisini kesmesi gerektiği, sonraki dönemlerde ilgili tesisattaki elektrik tüketimi, yönetmelik de yer alan “Kendi adına perakende satış sözleşmesi olmadan daha önceki müşteri adına düzenlenen ödeme bildirimlerini ödemek suretiyle elektrik enerjisi tüketmesi gereğince usulsüz elektrik enerjisi tüketimi olduğunu, yönetmeliğin usulsüz enerji tüketimi hükümleri uygulanması gerektiği, elektrik enerjisi tüketimlerinin davacıya yansıtılmaması, ilgili tesisattan enerji tüketenlerin sorumlu olması gerektiğini, dosya içeriğindeki fatura bilgilerine göre; davacının 07.03.2002 tarihli sözleşme iptal başvurusu dikkate alındığında 20.03.2000 abonelik sözleşmesi ile 13,03.2002 son endeks okuma tarihi arası dönem için vergiler dahil toplam 72,73-TL hesaplandığını, bu bedeli ödemediyse davacının sorumlu olduğunu, bu durumda dava tarihi (27.12.2016) itibariyle borç dökümünün : asıl alacak (Fatura toplamı): 72,73- TL., gecikme zammı: 363,51-TL, gecikme zammı KDV si: 65,43- TL olarak hesaplandığını, davacının iddia ettiği 07.03.2002 tarihli sözleşme iptal başvurusunu yapmadığı, ancak bu tarihe kadar tüm tahakkukları da zamanında ödediği kabul edilirse, davalının 11.4.2002 son endeks okuma tarihine ilişkin sonı ödeme tarihi 8.5.2002 sonrası tebligat yapması ve bu tebligat sonrası hala ödeme yapılmaz ise elektriğin kesilmesi gerektiğini, Elektrik Tarifeleri Yönetmeliği ne göre bu süre toplam olarak 30 gün olduğunu, bu dikkate alındığında ise hesaplanan bedel 35,00- TL olduğu (… ve … no.lu faturalar), bu durumda dava tarihi (27.12.2016) itibariyle borç dökümünün; asıl alacak (Fatura toplamı): 35,00- TL. gecikme zammı: 162,54-TL., gecikme zammı KDV si: 29,26 -TL olarak hesaplandığını, dosya içeriğindeki tüm faturaların tümü dikkate alınırsa dava tarihi (27.12.2016) itibariyle borç dökümünün: asıl alacak (Fatura toplamı): 9.342,55- TL. gecikme zammı: 30.485,38- TL gecikme zammı KDV si: 5.487,37- TL. hesaplandığı hususları rapor edilmiştir.
Somut olayda; davacı şirketin davalının elektrik abonesi olduğunu, aboneliğin bulunduğu taşınmazı tahliye etmesi nedeni ile sözleşmenin iptali için 07.03.2002 tarihinde davalı kuruma dilekçe sunduğunu ancak, aboneliğini sonlandırmadan kendisinden sonra aynı taşınmaz üzerinde faaliyet gösteren dava dışı şirketin elektriği kullanmaya devam ettiğini ve davacı şirket hakkında usulsüz olarak düzenlenen elektrik faturasına istinaden icra takibi başlatıldığını, icra takibi baskısı altında tahsil edilen 16.641,41-TL nin ödeme tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte istirdadı talep edilmiştir. Bu itibarla, açılan davanın İİK’nun 72/7. maddesi uyarınca açılmış istirdat davası olduğu, İİK’nun 72/7. Maddesi gereğince, istirdat davasının icra tehdidi altında ödemenin yapılmasından itibaren 1 yıl hak düşürücü süreye tabî olduğu, davacı şirket tarafından ” elektrik kesme baskısı altında ” açıklaması ile … Bankası hesabına 17/03/2015 tarihinde ödemenin yapıldığı, davanın 27/12/2016 tarihinde açıldığı, bu hali ile öngörülen 1 yıllık istirdat davası süresinin aşılmış olması nedeni ile davanın hak düşürücü süre nedeni ile reddine karar verilmiş, aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın REDDİNE
2-Alınması gereken 44,40-TL red harcının peşin alınan 284,20-TL den düşümü ile arta 239,80-TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından arta kalan kısmı karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair davacı, davalı ve ihbar olunan vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır