Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1202 E. 2020/544 K. 10.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1202 Esas
KARAR NO : 2020/544
ASIL DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/12/2016
BİRLEŞEN DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/09/2020
KARAR TARİHİ : 10/11/2020

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Mahkememiz ait 2016/1202 Esas sayılı dosya yönünden:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 01/06/2016 tarihinde, … Bayilik Sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin feshi koşullarının, sözleşmenin 10.2.maddesinde düzenlendiğini, sözleşmenin davalı tarafça 05/10/2016 tarihli … Noterliğine ait … yevmiye numaralı ihtarname ile feshedildiğini, bu ihtarnameye müvekkilince … Noterliğine ait 14/10/2016 tarihli … yevmiye numaralı ihtarname ile cevap verildiğini, davalı tarafça fesih ihtarnamesinden önce müvekkiline bildirilen bir sözleşme ihlali durumunun olmadığını, davalı tarafın bildirmiş olduğu fesih nedenlerinin sözleşmede düzenlenmediğini, müvekkilince sözleşmeden kaynaklanan edimlerin yerine getirildiğini, sözleşmenin haksız feshedilmesi nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığını beyan ederek; müvekkili şirketin uğrayacağı yaklaşık 8 aylık zararın fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00TL nin 14/10/2016 keşide tarihli ihtarnamenin davalıya tebliğ tarihi olan 15/10/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tazminine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının taraflar arasındaki sözleşme ile davalıya ait ürünlerin dağıtımını ve bu ürünlerin satışını geliştirmeyi münhasır olmayan yetkiyle üstlendiğini, davacının sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediğini, davacı tarafça vadeli ödeme ve müvekkilince sağlanan dispenser yatırım riskini karşılamak üzere davalı tarafça verilmesi gereken teminat mektubunun verilmediğini, davacı tarafça ödemelerin geciktirildiğini, bunun üzerine tekrardan teminat mektubu istendiğini, davacı tarafça bu istemin yerine getirilmemesi üzerine sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
Davacı vekili 04/09/2020 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki taleplerinin 25.794,00TL arttırarak toplam 35.794,00TL nin davalıdan tahsiline karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
Mahkememiz dosyası ile birleşen … Asliye Ticaret Mahkemesine ait 2020/… Esas sayılı dosya yönünden:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/1202 Esas sayılı dosyası ile “01.06.2016 tarihli … Bayilik Sözleşmesi”nin haksız olarak feshedilmiş olması nedeniyle davacı şirketin uğrayacağı zararın fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalması kaydı ile 10.000.00 TL’sinin 14.10.2016 keşide tarihli … Noterliği’nin … yevmiye sayılı ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 15.10.2016 tarihinden avans(ticari) faizi ile tazmini talebi ile dava açıldığını, … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/1202 Esas sayılı dosyasında mahkemeye sunulan 06.09.2020 tarili ek-bilirkişi raporunda, bilirkişi haksız sözleşme feshi nedeniyle davacı şirketin 8 aylık kar kaybına uğradığı kanaati ile hesaplama yapıldığını, yapılan kar kaybı hesabı dosyadaki veriler, belgeler, incelemeler, tespitler ve sektörel durumda dikkate alınarak belirlenmiş vergi üzerinden veya sektördeki şirket giderlerine en üst seviyeden gidilerek iki ayrı hesaplama yapıldığını, vergi üzerinden gidilerek belirlenen kar kaybı 48.083.00 TL, sektörel sabit gider en yüksek oran üzerinden belirlenen kar kaybı 52.446.00 TL olarak hesaplandığını, vergi üzerinden belirlenen kar kaybının daha doğru bir hesaplama olacağı kanaati ile neticeten davacı şirketin kar kaybının talep edilen miktardan 12.289.00 TL daha fazla olduğu, …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/1202 Esas sayılı dosyasında, 25.794.00 TL yönünden dava değerini ıslah ettiklerini, bu nedenle 2. kez ıslah edemediklerini beyanla iş bu dosyanın …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/1202 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine ve davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizce davacının bilanço ve gelir tabloları celp edilmiş, taraf vekillerince dosyaya sunulan ihtarnameler, sözleşme örnekleri incelenerek dosyaya konulmuştur.
Mahkememizce, davalının yasal ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, sözleşme kapsamında tarafların edimin yerine getirilip getirilmediği, davacının sözleşme hükümlerini ihlal edip etmediğini, sözleşmenin haksız olarak feshedilmesi halinde davacının uğradığı zararın tespiti noktasında bir mali müşavir ve bir finans uzmanı bilirkişiden rapor alınmasına ve aynı bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi raporuda özetle; davalı yanın 2015-2016 yılı ticari defterlerinin elektronik ortamda tutulduğu, davalıya ait 2015 yılı envanter defterinin açılış tasdikinin yaptırılmadığı, 2016 yılı açılış tasdikinin yasal süresinde yaptırılmadığı, davalı yanın incelen kayıtlarına göre, davacıdan alacağının veya borcunun görülmediği, davacının ödeme günlerine sadık kalmadığını, davacının davalıya teminat mektubu vermediği ifade edilmiştir.
Alınan bilirkişi ek raporunda özetle: davalının davacı ile çalıştığı döneme ait iş hacminin 16 ay itibari ile 623.089,71TL olduğu, ortalama aylık iş hacminin 38.943,11TL olduğu, davacının bu miktar satıştan net kazancının tespiti için davacının bilanço ve gelir tablolarının dosyaya ibraz edilmesi gerektiği ifade edilmiştir.
Mahkememizce, … Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine müzekkere yazılarak davacının davalıdan taraflar arasındaki sözleşme nedeni ile ne kadar mal aldığı, aldığı bu malların 3. Kişilere satışında ne kadar ödeme aldığı, davacının davalıdan almış olduğu malların bedelinin ne kadarını hangi sürede ödediğini ( hangi faturanın – hangi tarihte ne kadarının ödendiğinin tablo halinde) hususlarında, tarafların iddia ve savunmaları doğrltusunda mali müşavir bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Talimat yoluyla alınan bilirkişi raporunda özetle; davacının 2015 yılında toplam 429.234,32TL lik mal alımı yaptığı, 80.010,90TL mal iadesi yaptığı, net alım miktarının 349.223,42TL olduğu, 2016 yılı içerisinde sözleşme fesih tarihine kadar 194.282,39TL mal alımı yaptığı, 41.571,43TL lik mal iadesi yaptığı, net alım miktarının 152.710,96TL olduğu, bu alımlardan 2015 yılında 338.023,74TL tahsilat yaptığı, 2016 yılında ise 235.498,66TL lik tahsilat yaptığı, sözleşme süresince davacının aldığı malları üçüncü kişilere satışından toplam 573.522,40TL ödeme aldığı ifade edilmiştir.
Mahkememizce, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda talimat yolu ile alınan bilirkişi raporu ve davacı tarafa ait bilanço tabloları da göz önünde bulundurularak, dosyanın daha önce rapor alınan bilirkişi heyetine bir sektör bilirkişisi de dahil edilerek davacının kar kaybı olup olmadığı, var ise miktarının hesaplanması için bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi raporunda özetle; 01/06/2015 tarihinde başlayan sözleşmenin 05/10/2016 tarihinde feshedildiği, sözleşmenin 10.1.maddesine göre 31/05/2017 tarihine kadar uzadığı, davacının geç ödeme, temerrüt vesair nedenlerle sözleşmenin feshini gerektirecek bir durumda olmadığını, davalı tarafından sözleşmenin 5.5.maddesine göre banka garantisi formatını davacıya bildirmediği, davalı tarafından sözleşmenin ikinci senesinin dördüncü ayında 75.000,00TL teminat mektubu istemesinin, sözleşmeye uygun olmadığını, davacının sekiz aylık kar kaybını isteyebileceği, vergi kayıtları üzerinden yapılan inceleme sonunda davacının 48.083,00TL kar kaybı olduğu, sektörel sabit gider en yüksek oranı üzerinden belirlenen kay kaybının ise 52.446,00TL olduğu, sabit gider oranının %20 oranında olduğu, ifade edilmiştir.
Mahkememizce, taraflar arasındaki sözleşmenin incelenmesi sonucunda sözleşmenin 5.maddesinde fiyatların ve ödeme şeklinin hüküm altına alındığını, 5.3.maddesinde ödeme tarihinin, davalı tarafından davacıya fatura edilen meblağın tamamını fatura tarihinden itibaren dokuz gün içinde ödenmesinin kararlaştırıldığı, 5.5.maddesinde davacının, davalıya teminat mektubu verilmesinin hüküm altına alındığı görülmüştür.
Davalı tarafından, davacıya çekilen … Noterliğine ait … yevmiye numaralı ihtarnamenin incelenmesi sonucunda, davalının teminat mektubu verilmemesini, peşin ödeme yapılmaması gerekçe gösterilerek sözleşmenin feshedildiği görülmüştür.
Mahkememizce, tüm dosya kapsamında yapılan inceleme sonucunda; asıl dava yönünden, davacının sözleşmenin kurulduğu 19/06/2015 tarihinden sözleşmenin feshedildiği tarihe kadar davalıdan alımlar yaptığı ve bu alımlara bağlı olarak ödemeler yaptığı (talimat mahkemesi aracılığı ile alınan bilirkişi raporunun 7,8,9,10 ve 11.sayfalarındaki tablolar), yapılan ödemelerin sözleşme devam süresi boyunca, sözleşmenin 5.3.maddesindeki düzenlemeye uygun yapılmadığı, bu durumun fesih tarihine kadar davalının kabulünde olduğu, fesih tarihine kadar davalı tarafından davacıya bu hususta herhangi bir ihtarın yapıldığının ispatlanamadığı ve davalı tarafça sözleşmenin imzalanmasından yaklaşık 16.ay sonunda sözleşmenin 5.5.maddesi gereğince teminat mektubu istenmesinin TMK 2.maddesinde düzenlenen dürüstlük kuralına aykırı olduğuna kanaat edilerek, davalı tarafından sözleşmenin haksız olarak feshedildiğine karar verilmiştir.
Mahkememizce, HMK ‘nın 279.maddesi kapsamında sektör bilirkişisi duruşma esnasında hazır edilmiş ve taraf vekilleri huzurunda sektör itibariyle yeni bir bayilik alınması için gerekli olan makul sürenin ne kadar olduğu sorulmuş, sektör bilirkişisi ise bu sürenin sektör teamüllerine göre 1 yıl olduğunu beyan etmiştir.
Mahkememizce tüm dosya yönünden yapılan değerlendirme sonucunda; asıl davada, davacının, davalıdan ticari defter ve kayıtlara göre sözleşme süresince toplam 501.934,38TL alım yaptığı, aldığı malların üçüncü kişilere satışından dolayı toplam 573.522,40TL tahsilat yaptığı, satışlardan elden ettiği karın 71.588,02TL olduğu, bu karın %20sinin sektörel giderlere gittiği, davacının sözleşme süresince elde ettiği ne karın 57.270,42TL olduğu, aylık net karının 3.579,40TL olduğu, davacının yeni bir bayilik almak için ihtiyaç duyduğu makul sürenin 1 yıl olduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin 8 aylık süre sonunda (feshedilmemiş olsaydı) olağan yollarla sona ereceği göz önünde bulundurularak davacının, davalıdan talep edebileceği, yoksun kaldığı karın 28.635,20TL olduğuna karar verilmiş, davacının davalıya gönderdiği, … Noterliğine ait 14/10/2016 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamenin davalıya tebliğ edildiğine ilişkin bir evrakın yada belgenin dosyaya sunulmamış olması nedeniyle davalının bu ihtarnameyi tebliğ aldığı tarihin, davalı tarafından davacıya gönderilen ve mezkur ihtarnameye cevaben gönderilen … Noterliğine ait … yevmiye numaralı ihtarnamenin tarihi olan 27/10/2016 tarihi temerrüt tarihi olarak kabul edilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
Birleşen dosya yönünden ise; TTK 5/a maddesi gereği, dava açılmadan önce arabulucuya başvurma dava şartı olarak düzenlenmiştir. 6325 sayılı Arabuluculuk Kanunu madde 18/A-2 fıkrasında arabulucuya başvurulmadan açılan davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir hükmüne yer verilmiştir. Dosyanın incelenmesinden; birleşen dava dosyası açısından, davanın arabulucuya başvurulmadan açılmış olduğu anlaşıldığından; HMK 114, TTK 5/A ve Arabuluculuk Kanunu 18/A-2 maddesi gereğince davanın usulden reddine karar verilmesi gerekmiş, aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Asıl Dava Yönünden
Davacının davasının KISMEN KABULÜ İLE,
28.635,20TL nin 27/10/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
1-a-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 1.956,07TL karar ilam harcının, alınan 170,78TL peşin harç ve 440,50TL ıslah harcından düşümü ile eksik kalan 1.344,79TL karar ilam harcının davalı taraftan alınarak hazineye irat kaydına,
1-b-Davacı tarafından sarf edilen dava açılış gideri: 204,28-TL (vekalet, başvuru ve peşin harç) davetiye, posta gideri: 69,80-TL olmak üzere toplam: 274,08- TL yargılama giderinin kabul-red oranı olan (%80) üzerinden hesaplanan 219,26TL davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalanın kendi üzerine bırakılmasına, davalı tarafından sarf edilen bilirkişi ücreti ve posta gideri olarak toplam 4.800,00TL’nin kabul-red oranı üzerinden hesaplanan 960,00TL nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalanın davalı üzerine bırakılmasına,
1-c- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 4.295,28-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
1-d- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT 13/2.maddesi uyarınca hesap ve takdir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
1-e- Taraflarca yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine
2-Mahkememiz dosyası ile birleşen …. Asliye ticaret mahkemesinin 2020/… Esas sayılı dosyası yönünden Arabuluculuk Kanunu 18/A-2 maddesi, TTK 5/A maddesi ve HMK 114 ve 115/2 madde hükümleri uyarınca USULDEN REDDİNE,
2-a-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 54,40-TL karar ilam harcının, alınan 210,04TL peşin harçtan düşümü ile artan bakiye 155,64TL karar ilam harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
2-b-Yargılama giderinin davacı üzerine bırakılmasına,
2-c- Davalı taraf vekil ile temsil edilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
2-d-Taraflarca yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesin
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/11/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır