Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1098 E. 2021/281 K. 12.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1098
KARAR NO : 2021/281
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Maddi ve Manevi Tazminat)
DAVA TARİHİ : 09/11/2016
KARAR TARİHİ : 12/04/2021

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar …, …, … vekili dava dilekçesinde özetle; davalı sigorta şirketince zorunlu mali mesuliyet sigortası kapsamında sigortalanan … plaka sayılı araç tarafından 16.03.2016 tarihinde gerçekleştirilen trafik kazası neticesinde, müvekkili …’un eşi diğer müvekkillerinin anneleri …’un hayatını kaybettiğini, …’un, 16.03.2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasında yaralandığını ve uzun süreli tedavi ve ameliyatların ardından iyileşemediğini ve 31/07/2016 tarihinde hayatını kaybetiğini, düzenlenen kaza tutanağında, davalı sürücü …’nın KTK’nun 52/1-A. Maddesinde yer alan asli kusurlardan yaya geçitlerine, kavşaklara yaklaşırken hızını azaltmamak kuralını ihlal ettiğini ve kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu, …’un tali kusurlu olduğunun tespit edildiğini, kazaya karışan … plaka sayılı aracın özel halk otobüsü olduğunu, kusurlu hareketiyle müteveffanın ölümüne sebep olan davalı … ve ruhsat sahibi davalı … San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin, aracın firma sahibi ve sürücüsü olmaları nedeniyle BK, MK, KTK hükümlerine göre, müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını, …’nın ise; halk otobüslerinin belediyeye bağlı olarak çalıştıkları ve denetimlerinin de belediye tarafından yapıldığını, onların çalışmasından belediyelerin de ekonomik yönden yararlandığını, otobüsün üzerinde belediye halk otobüsü olduğunun da yazılı bulunduğu gibi olgular değerlendirildiğinde; belediyenin otobüs maliki olmasa bile, belediye halk otobüsü adı altında işletilen bir otobüsün yaptığı trafik kazası nedeniyle belediyenin zarar görene karşı sorumlu olması nedeniyle, diğer davalılarla birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, kazada hayatını kaybeden …’un, geride kalan eşi ve çocuklarının müteveffanın bakımından ve desteğinden yoksun kaldıklarını, ayrıca müteveffanın uzunca süre tedavi görmüş olması sebebiyle maddi kayba uğradıklarını, müvekkillerinin, eşinin ve annelerini acı bir şekilde kaza sonucu hayatını kaybetmesi nedeniyle derin ve onarılmaz acı çektiklerini belirterek, sonuç olarak; davanın kabulüyle fazlaya ilişkin hakları , saklı kalmak kaydıyla; 6.000 TL (her bir davacı için 1.000- TL) destekten yoksun kalma; bütün davacılar açısından 1.000,00- TL hastane masrafları ve yol giderlerinin tazmini olmak üzere toplam 7.000,00- TL maddi; 130.000,00- TL (eşi için 30.000,00- TL, çocuklar için 20.000’er TL) manevi tazminatın ölüm tarihi olan 16.03.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle ( davalı sigorta şirketi poliçe limiti ile ve sadece maddi tazminatla sınırlı olmak kaydıyla ) tahsiline, davalıların, olayda asli kusurlu olarak müvekkillerin maddi ve manevi yönden çok büyük zarar görmelerine neden olduğundan, kayden tedbir konulması talep edildiğinden, teminat alınmaksızın davalıya ait … plaka sayılı aracın trafik kaydına, davalılara ait menkul, gayrimenkuller ile üçüncü kişiler nezdindeki alacaklarından borca yetecek kadarına, 3. şahıslara devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir konulmasını, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava devam ederken, davacılardan …’un 19/08/2018 tarihinde vefat ettiği anlaşılmış olup, davacılar vekilince sunulan …. Noterliği’nin 18/09/2019 tarih, … yevmiye numaralı mirasçılık belgesinden müteveffa davacı …’un
mirasçılarının dosyamızın diğer davacıları olan …, … oldukları anlaşılmış olup, … adına açılan davaya da mirasçıları olan diğer davacılar tarafından devam olunmuştur.
Davalı …, 26/12/2016 tarihli cevap dilekçesinde özetle; sevk ve idaresindeki … plaka sayılı … Otobüsü ile 16/03/2016 tarihinde 08.15 sıralarında Millet caddesi üzerinde yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, Millet caddesi üzerinden Topkapı istikametine doğru seyir halindeyken, trafik ışıklarının bulunduğu noktada araçlar için yeşil ışık yanarken merhum şahsın yola çıktığını, her ne kadar, fren yapıp aracı şahısa çarpmamak için sol tarafa sürmesine rağmen,müteveffaya çarptığını, kaza sonrası hemen araçtan inip 112 acil servisi çağırdığını, olay yeri kaza tutanakları incelendiği zaman, yaralanan şahısın, yayalar için kırmızı ışıkta geçtiğinin anlaşılacağını, olay yeri ve olay saati gözetildiğinde, kullandığı aracın hızının yüksek olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, kazanın gerçekleştiği caddenin işlek bir cadde olup, olay saatinde sabah trafiği göz önüne alındığında, hız yapmadığının anlaşılacağını, bu hususların İncelenmesi İçin kazanın gerçekleştiği yeri gösteren … Otel’ln kamera kayıtlarının incelenmesini talep ettiğini, kazada herhangi bir kasıt ve kusurunun olmadığını, yaralanan şahısın tedavi gördüğü hastaneye kendisinin ve babasının ziyarete gittiğini, ziyaretler sırasında merhum şahısın kanser tedavisi gördüğünü şifahen yakınlarından öğrendiğini,müteveffanın hastaneden taburcu olduğunu ve daha sonraki bir zamanda vefat olayının yaşandığını, ölüm sebebinin net olmadığını, bu hususun araştırılmasını talep ettiğini belirterek, sonuç olarak; davanın kendi açısından husumet yokluğu nedeni ile usulden reddine, aksi kdirde, davanın kendi açısından hukuki mesnetten yoksunluğu nedeni ile esastann reddine, tüm yarrgılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini savunmuştur.
Davalı … San.Ve Tic. Ltd.Şti. vekili, cevap dilekçesinde özetle; … CBS 2016/… Soruşturma dosyası ile başlatılan Savcılık soruşturmasının devam ettiğini, dosyanın ceza davasına dönüşmesi durumunda, maddi olayla ilgili olarak hukuki sorumluluk net bir şekilde ortaya çıkacağından, işbu davanın, bekletici mesele yapılmasını, olayın oluş biçimine göre, araç sürücüsünün kusurlu olmadığının belli olduğunu, davacı tarafın haksız destekten yoksun kalma talebinin reddinin gerektiğini, çocukların destekten yararlanma sürelerinin sınırlı olduğunu, müteveffanın tüm çocuklarının yaş sınırını aştığı ve müteveffanın desteğinden çıktığının ortada olduğunu, müteveffa açısından, davacıların, müteveffanın ölmeden önceki sürekli ve düzenli desteğini maddi olgularla ispat etmelerinin gerektiğini, müteveffanın herhangi bir sigorta kurumuna bağlı olup olmadığının araştırılması gerektiğini müvekkili şirketin zorunlu kara yolu taşımacılık mali sorumluluk sigortasının mevcut olduğunu, tedavi giderlerinin 6111 Sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 59. Maddesi ve geçici 1. Maddesi kapsamında dava konusu talepten müvekkili şirketin sorumluluğunun bulunmadığını, sorumluluğun Sosyal Güvenlik Kurumu’na ait olduğunu, tazminat taleplerinin, ölüm tarihi olan 16/03/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte talep edildiğini, ölüm tarihinin 31/07/2016 olduğunu, ölümün, trafik kazası sebebiyle gerçekleşmediğini, kabul etmek anlamına gelmemekle birlikte, faiz taleplerinin de ancak dava tarihinden itibaren talep edilebileceğini, manevi zararın, para ile tazmin ve telafisi,hiç bir zaman haksız kazanca ve sebepsiz zenginleşmeye kaynak teşkil etmemesi gerektiğini, talep edilen manevi tazminat miktarının amaca uygun olmayıp, fevkalade yüksek olduğunu belirterek, sonuç olarak; usul ve yasalara aykırı açılmış haksız ve sebepsiz davanın reddine,
yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin de davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili, cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili şirkez nezdinde trafik sigorta poliçesi ile 06/03/2016/2017 tarihleri arasında sigortalı olduğunu, anılan poliçe gereği, dava konusu zararlara ilişkin olarak, sorumluluğunun sigorta poliçesi gereğince, dava konusu zararlara ilişkin olarak, sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olup, sigortalı araç sürücüsünün kurusu oranında ve zarar nispetinde olduğunu, poliçe limiti üzerindeki zararlardan müvekkili şirketin sorunmlu olmadığını, Zorunlu trafik sigortası sorumluluk sigortası olup, bu nedenle bu sigorta ile sigorta ettiren kişinin işleteni olduğu motorlu araçların üçüncü kişilerin verdikleri zararların karşılanmasının amaçlandığını, kabul anlamına gelmemekle beraber, kazaya sebep olan olayda, öncelikle kusur durumunun tespitinin gereğini, sigortalı araç sürücüsüne raci kusur ve zararın kanıtlanmaması halinde müvekkili şirketin sorumluluğunun olmayacağını müteveffanın tüm çocuklarının yaş sınırını aştığını ve müteveffanın desteğinden çıktığını, … plakalı aracın ticari otobüs olduğunu ve seyir halinde iken kazanın meydana geldiğini, poliçe genel şartlar A.6 maddesine, yönetmeliğin 11 ve 64.maddelerine göre, Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası yapılması gereken taşıtlar arasında olup olmadığının araştırılması gerektiğini, meydana gelen zarar bakımından, öncelikle zorunlu karayolu taşımacılık mali sorumluluk sigortası kapsamında başvuru yapılması gerektiğini, tedavi giderlerinden müvekkili şirketin sorumlu tutulamayacağını, sorumluluğun Sosyal Güvenlik Kurumuna ait olduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte, davacıların, müteveffanın ölmeden önceki sürekli ve düzenli desteğini maddi olgularla ispat etmeleri gerektiğini, faiz başlangıcı olarak da dava tarihinin esas alınması gerektiğini belirterek, davanın reddine, yargılama, harç ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini savunmuştur.
Davalı … vekili, cevap dilekçesinde özetle; İdari Yargılama Usulü Kanununun 2. Maddesinde “idari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları” idari dava türü olarak kabul edildiğini, kanun düzenlemesine bağlı olarak idari işlem ve eylemlerden dolayı uğranılacak zararlara ilişkin olarak idareye yönelik tam yargı davası açılması gerektiğini, işbu davanın müvekkili idare açısından tam yargı davası şeklinde idari yargıda görülmesi gerektiğini, mevcut olaydaki hukuki sorumluluk müştereken ve müsteselsilen olup, bu sorumluluğun, kazaya karışan … plakalı otobüsün kayıtlı olduğu taşımacı şirket olan … Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi ile otobüs sürücüsü olan …’ya ait olduğunun görüleceğini, taşımacılık sırasında otobüsümün ve otobüsümde görevlendireceğim personelimin fiilinden doğan ve doğacak olan, her türlü mali ve cezai sorumluluğun şahsıma ait olacağını, gerek …si ve gerekse … Genel Müdürlüğü ile aramda hiçbir akdi ilişki mevcut bulunmadığını….”denilmek suretiyle sorumluluğun şirket üzerinde olduğunun açıkça görüldüğünü, bu sebeple müvekkili idareye husumet yöneltilmesinin mesnetsiz ve hukuka uygun olmadığını belirterek, sonuç olarak; haksız açılan davanın öncelikle görev yönünden reddine, aksi halde haksız ve yasal dayanaktan yoksun açılan davanın reddine yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER :
Araç özet bilgileri, trafik kayıtları, kaza yeri krokileri, kaza tespit tutanağı, SGK kayıtları, mirasçılık belgesi, tedavi evrakları, ölüm belgesi, nüfus kayıt örneği, poliçe örneği,
soruşturma dosyası, sosyal-ekonomik durum araştırması, ATK raporu, kamera kayıtlarını içeren CD., dekont, bilirkişi incelemesi,
GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı, hastane masrafları ve yol giderinden oluşan maddi tazminat ile manevi tazminat istemine ilişkin olup, uyuşmazlık, kusur ve tazminat miktarının belirlenmesine ilişkindir.
Tarafların bildirmiş olduğu deliller toplanmış, sigorta ve trafik kayıtları, sigorta poliçesi celbedilmiştir.
Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası, 2918 sayılı Kara Yolları Trafik Kanunu m.91 gereği, işletenlerin KTK.’nun 85.maddesinin birinci fıkrasına göre, olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere yasaca yaptırımları zorunlu kılınan ve KTK.’nun kapsamında motorlu bir aracın kara yolunda işletmesi sırasında bir kimsenin ölümüne, yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan sorumluluğu belli limitler ve kusur oranı dahilinde ve gerçek zarar miktarı ile karşılamayı amaçlayan sorumluluk sigortasıdır.
Davacıları sosyal ekonomik durumu araştırılmış, trafik, sigorta ve nüfus kayıtları ve soruşturma dosyası celp edilmiş, kusur oranı ve tazminat miktarı konusunda yerel bilirkişilerden rapor alınmıştır.
… plâkalı aracın davalı … Sigorta A.Ş.’ye 06/03/2016-2017 vadeli Zorunlu Mali Mesuliyet (Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalandığı anlaşılmıştır.
Kaza,16.03.2016 tarihinde sigorta teminatları süresi içinde meydana gelmiştir.
Teminat limitleri kaza tarihi itibari ile sakatlanma ve ölüm şahıs başına 310.000,00-TL ile, kişi başına sağlık gideri teminatı 310.000,00-TL ile sınırlıdır.
Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesi Başkanlığı’nın 18/06/2018 tarih ve … sayılı raporunda; davacıların murisinin ölümünün genel beden travmasına bağlı ekstremite ve pelvis kırıkları ile birlikte beyin kanaması, iç organ hasarı ve gelişen komplikasyonlar sonucu meydana gelmiş olduğu, kişinin 16/03/2016 tarihinde maruz kaldığı trafik kazasına bağlı yaralanmasıyla ölümü arasında illiyet bağı bulunduğu hususları mütalaa olunmuştur.
Kusur durumunun tespiti yönüden İstanbul ATK Trafik İhtisas dairesinden rapor aldırılmasına karar verilmiş olup, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı’nın 26/02/2019 tarih ve … no.lu raporda özetle; davalı sürücü …’ nın %10 oranında kusurlu, maktül yaya …’ un % 90 oranında kusurlu olduğu mütalaa olunmuştur.
Davacıların destek tazminatı ile 2918 sayılı yasanın 98. maddesi kapsamı dışında kalan kaza tarihi ile ölüm tarihleri arasındaki tedavi sürecindeki tedavinin mahiyetteki , tedavi süresi, şekli ve tedavi belgeleri dikkate alınarak yapılması muhtamel yol ve ulaşım giderlerleri ile vergiye bağlanmış ya da bağlanmamış tıbbi malzeme ve ilaç vs giderlerden oluşan tedavi gideri noktasında bir aktüerya, bir tıb doktoru bilirkişisinden rapor aldırılmasına karar verilmiş, 08/07/2019 tarihli raporda özetle; 16.03.2016 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu 31.07.2016 tarihinde hayatını kaybeden … …’ un desteğinden yoksun kalan davacı eş …’un TRH 2010 yaşam tablosuna göre ve “Devrebaşı Ödemeli Belirli Süreli Rant Formülü” kullanılarak ve 1.8 teknik faiz uygulanarak hazırlanan rapora göre, müteveffa davacı …’un eşi …’un vefatı nedeni ile oluşan destekten yoksun kalma zararının, müteveffanın kazanın oluşumunda % 90 kusurunun bulunmadığının kabulü ile 11.49I,61- TL olduğu, davalıların işbu tazminattan müşterek ve müteselsilen sorumlu olduklarının takdirinin mahkemeye ait olduğunu, davacı
08.02.1976 doğumla …’un, annesinin vefat ettiği 31.07.2016 tarihinde (40 yıl 5 ay, 24 gün) 40 yasında, davacı 08.03.1979 doğumlu …’un, annesinin vefat ettiği 31.07.2016 tarihinde (37 yıl, 4 ay, 24 gün) 37 yaşında, davacı 02.07.1981 doğumlu …’ ın, annesinin vefat ettiği 31.07.2016 tarihinde (35 yıl, 30 gün) 35 yaşında ve 12.11.2011 tarihinden beri evli, davacı 31.05.1980 doğumlu …’ un; annesinin vefat ettiği 31.07.2016 tarihinde (36 yıl, 2 ay) 36 yaşında, davacı 15.08.1984 doğumla …’un annesinin vefat ettiği 31.07.2016 tarihinde (31 yıl, 11 ay, 17 gün) 32 yaşında. oldukları, destek sürelerinin üzerinde bulunduklarının tespiti ile maddi tazminat yönünden hesaplamaya dahil edilmeyeceğini, …’a ilk müdahale … Eğitim Ve Araştırma Hastanesi’nde yapıldıktan sonra özel … Hastanesi’ne sevk edildiğini, burada 2.5 ay tedavi gördüğü, taburculuk sonrası … Hastanesi’nde 20 gün yatarak tedavi olduğu ve … Hastanesinde üç gün içerisinde vefat ettiğinin anlaşıldığını, …’un 4.999,98-TL … Hastanesine ödemesi olduğunu, bunun dışında belgelenemeyen sarf malzeme ve hastanelere gidiş-geliş, ulaşım ücreti de olmuş olacağı, bu yöndeki giderinin 6.000,00-TL olacağı, hastanelerde kalmış olduğu süre içerisinde eşinin ve çocuklarının kendisini ziyarete gitmiş olacakları sürenin uzunluğu dikkate alındığında herbirinin bu yöndeki giderinin 1.000,00-TL olarak kabul edileceği, kusur oranı uygulandığında 6.000-TL+6.000TL =12.000TL x %10(kusur) = 1.200,00-TL olduğu, davalı sigorta şirketi yönünden, dava öncesinde davalı sigorta şirketinden maddi tazminat yönünde talepte bulunulmadığının tespiti ile 09.11.2016 dava tarihinin temerrtüt tarihi olarak kabulünün ve yasal faiz talep edilebileceğinin takdir ve hukuki münakaşasının mahkemeye ait olduğunu, manevi tazminat yönünden; davacı eş için 30.000,00- TL, her bir çocuk İçin 20.000,00- TL olmak üzere toplam 130.000,00- TL manevi tazminat talebinin takdir ve hukuki münakaşasının mahkemeye ait olduğu hususları rapor edilmiştir.
Davacı vekili sunmuş olduğu 10/09/2019 tarihli ıslah dilekçesi ile; her türlü fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ;dava dilekçesinde; … için destekten yoksun kalma tazminatı bakımından 1.000,00- TL olarak talep edilen maddi tazminat talebini 11.491,61-TL olarak kaza tarihi olan 16/03/2016 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ıslah ettiğini, .bütün davacılar için hastane ve yol giderleri bakımından 1.000,00- TL olarak talep edilen maddi tazminat talebini 1.200,00- TL olarak kaza tarihi olan 16/03/2016 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ıslah ettiğini beyan etmiş ve eksik harç ikmal edilmiştir. Davacı vekili, 12/04/2021 tarihli celsede; tedavi gideri olarak ıslah edilen 1.200,00-TL nin davalılardan alınarak eşit paylarda müvekkillerine verilmesini talep etmiştir.
6098 Sayılı TBK’nun 56/2.maddesi ile, ağır bedensel zarar veya ölüm halinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da, manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilebileceği;
4721 Sayılı TMK’nın 25. maddesinin 4. fıkrası ile, manevi tazminat isteminin, miras bırakan tarafından ileri sürülmüş olmadıkça mirasçılara geçmeyeceği düzenlenmiştir.
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde; 16/03/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeni ile davacıların mirasbırakanı …’un vefat etmiş olduğu, kazanın meydana gelmesinde müteveffa …’un %90 oranında, davalı araç sürücüsü …’nın %10 oranında kusurlu olduğu, yargılama sırasında vefat eden davacı …’un, eşinin vefatı nedeni ile 114.916,07-TL destekten yoksun kalma zararının doğduğu,%90 kusur indirimi yapılması sonrasında …’un talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatının 11.491,61-TL olacağı, ayrıca kusur indirimi yapılması
sonrasında 1.200:6=200,00-TL tedavi gideri talep edebileceği, müteveffanın çocukları olan …, …’un, her birinin kusur indirimi yapılması sonrasında hesaplanan 200,00-TL tedavi gideri talep edebilecekleri, davalı … Sigorta A.Ş.’nin, ZMMS kapsamında davalı … Ltd.Şti’nin 2918 Sayılı Kanun’un 85. Maddesi doğrultusunda … plaka sayılı aracın işleteni olması nedeni ile, davalı …’nın haksız fiil sorumluluğu nedeni ile ve davalı …’nın gözetimi ve denetiminde şehir içi yolcu taşıması yapılan araç olması nedeni ile sorumlu oldukları, Yargıtay’ın yerleşik içtihatları ile erkek çocukları için 18 yaşın, kız çocukları için 22 yaşın desteğin sona ereceği yaş olarak kabul edilmesi nedeni ile, kaza tarihinde 18 ve 22 yaşın üzerinde bulunan davacılar …, …’un destekten yoksun kalma tazminatı talep edemeyecekleri anlaşılmakla, müteveffa davacı … yönünden açılan maddi tazminat talebine ilişkin davanın kabulü ile, 11.491,61-TL destekten yoksun kalma tazminatı ve 200,00-TL tedavi gideri olmak üzere toplam 11.691,61-TL nin davalı … Sigorta A.Ş. Yönünden 06/09/2016 tarihinde davalı sigorta şirketine başvurulmuş olması göz önünde tutularak 19/09/2016, diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 16/03/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak, müteveffa … mirasçılarına …. Noterliği’nin 18/09/2019 tarih, … yevmiye numaralı mirasçılık belgesinde belirtilen miras payları oranında ödenmesine; davacılar … ve …’un maddi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile, davacılardan her biri için ayrı ayrı 200,00-TL. tedavi giderinin davalı … Sigorta A.Ş. Yönünden 19/09/2016, diğer davalılar yönünden 16/03/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, davacıların destekten yoksun kalma tazminatına yönelik taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Manevi tazminat istemine ilişkin olarak; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikler göz önünde tutularak ve zarar görenin müterafik kusurunun varlığı halinde bu durumun manevi tazminatın takdirinde göz önünde bulundurulması gerektiğinden müteveffa davacı … yönünden açılan manevi tazminata yönelik davanın kısmen kabulü ile, takdiren 3.000,00-TL manevi tazminatın ve Davacılar … ve …’un manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile, her bir davacı için ayrı ayrı 2.000,00-TL manevi tazminatın davalılar …, … San. Ve Tic. Ltd. Şti.,…’ndan 16/03/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine dair aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
A) 1-Müteveffa davacı … yönünden açılan maddi tazminat talebine ilişkin davanın kabulü ile, 11.491,61-TL destekten yoksun kalma tazminatı ve 200,00-TL tedavi gideri olmak üzere toplam 11.691,61-Tl nin davalı … Sigorta A.Ş. Yönünden 19/09/2016, diğer davalılar yönünden 16/03/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak, müteveffa … mirasçılarına ….Noterliği’nin 18/09/2019 tarih, … yevmiye numaralı mirasçılık belgesinde belirtilen miras payları oranında ödenmesine,
2-Müteveffa davacı … yönünden açılan manevi tazminata yönelik davanın
kısmen kabulü ile, 3.000,00-TL manevi tazminatın davalılar …, … San.Ve Tic. Ltd. Şti.,…’ndan 16/03/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak, müteveffa … mirasçılarına ….Noterliği’nin 18/09/2019 tarih, … yevmiye numaralı mirasçılık belgesinde belirtilen miras payları oranında ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Müteveffa … Mirasçıları maddi tazminat talepleri yönünden; kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 4.080,00-TL avukatlık ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak, müteveffa … mirasçılarına ….Noterliği’nin 18/09/2019 tarih, … yevmiye numaralı mirasçılık belgesinde belirtilen miras payları oranında ödenmesine,
4-Müteveffa … mirasçılarının manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü yönünden mirasçılar kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 3.000,00-TL avukatlık ücretinin davalılar …, … San.Ve Tic. Ltd. Şti.,…’ndan müştereken ve müteselsilen alınarak, müteveffa … mirasçılarına ….Noterliği’nin 18/09/2019 tarih, … yevmiye numaralı mirasçılık belgesinde belirtilen miras payları oranında ödenmesine,
5- Müteveffa … mirasçılarının manevi tazminat taleplerinin kısmen reddi yönünden; davalılar … San.Ve Tic. Ltd. Şti.,… kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 3.000,00-TL avukatlık ücretinin müteveffa … mirasçılarından müştereken ve müteselsilen alınarak bu davalılara ödenmesine,
B)-1-Davacılar … ve …’un maddi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile, davacılardan her biri için ayrı ayrı 200,00-TL. tedavi giderinin davalı … Sigorta A.Ş. Yönünden 19/09/2016, diğer davalılar yönünden 16/03/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, davacıların destekten yoksun kalma tazminatına yönelik taleplerinin reddine,
2-Davacılar … ve …’un manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile, her bir davacı için ayrı ayrı 2.000,00-TL manevi tazminatın davalılar …, … San. Ve Tic. Ltd. Şti.,…’ndan 16/03/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Davacılar … ve …’un maddi tazminat taleplerinin kısmen kabulü yönünden; kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan her biri için ayrı ayrı 200,00-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak bu davacılara verilmesine,
4-Davacılar … ve …’un maddi tazminat taleplerinin kısmen reddi yönünden davalılar … Sigorta AŞ, … San.Ve Tic. Ltd. Şti. ve … kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 1.000,00-TL avukatlık ücretinin Davacılar …, …, …
…, … ve …’tan her birinden ayrı ayrı alınarak bu davalılara ödenmesine,
5-Davacılar … ve …’un manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü yönünden; kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan her biri için ayrı ayrı 2.000,00-TL vekalet ücretinin davalılar …, … San.Ve Tic. Ltd. Şti. ve …’ndan müştereken ve müteselsilen alınarak bu davacılara verilmesine,
6-Davacılar … ve …’un manevi tazminat taleplerinin kısmen reddi yönünden davalılar … San.Ve Tic. Ltd. Şti. ve … kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden; karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 2.000,00-TL avukatlık ücretinin Davacılar … ve …’tan her birinden ayrı ayrı alınarak bu davalılara ödenmesine,
C-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 1.208,51-TL karar ilam harcından peşin alınan 467,93-TL ile 37,45-TL tamamlama harcının mahsubu ile eksik kalan 703,13-TL bakiye ilam harcının davalılardan (… Sigorta A.Ş., 880,62-TL harç limiti ile sorumlu olmak üzere) müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
D-Davacı tarafından yatırılan 467,93-TL peşin harç ile 37,45-TL tamamlama harcının davalıdan alınmasına karar verilen karar ilam harcından karşılandığından; 505,38-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, bunun dışında davacılarca yapılan dava açılış gideri:33,50-TL ( başvurma ve vekalet harcı ) davetiye, müzekkere posta gideri: 846,35-TL, bilirkişi ücreti:1.200,00- TL, ATK fatura bedelleri: 879,50-TL olmak üzere toplam:2.959,35-TL. yargılama giderinden kabul/red oranı (%26,13) dikkate alınarak 773,27-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, kalanın davacılar üzerinde bırakılmasına,
E- Davacı tarafından yatırılan gider ve delil avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Davacı vekili ile davalı …’nın yüzlerine karşı, diğer davalıların yokluğunda,
kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 12/04/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır