Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1086 E. 2020/127 K. 13.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1086 Esas
KARAR NO : 2020/127
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 04/11/2016
KARAR TARİHİ : 14/02/2020

DAVA : Davacı vekili dilekçesinde, taraflar arasında … Noterliğinin 20/09/2012 tarih ve … yevmiye sayılı Uçak İşletme Sözleşmesinin imzalandığını, bu sözleşmeye istinaden müvekkiline ait … tipi … seri numaralı … uçağın işletilmesinin davalı tarafça üstlenildiğini bu sözleşme gereğince davalının, davacı tarafından onaylanan güzergahlarda ve tarihlerde yapılacak uçuşlar için uçağın işletmesini üsteleneceğini ve bu amaç için resmi olarak gerekli tüm beyanların, bildirimlerin sunulmasını ve gerekli sertifikaları Türk Sivil Havacılık yetkililerince düzenlenmesini sağlayacağını, davalının sözleşme gereğince yapması gereken edimlerini eksik ve hatalı yaptığını, 26/09/2016 tarihinde karşılıklı sözleşmenin feshedildiğini, fesih protokolünün noter tasdikli suretinin hazırlanabilmesi için davalı şirket yetkililerine ulaşılamaması sebebiyle bu kere müvekkili tarafından … Noterliğinin 04/10/2016 tarih … yevmiye sayılı ihtarname ile feshedildiğini, davalı şirkete Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğünce el konulduğunu ve 04/10/2016 tarihinde davalı şirkete tahsis olunan uçağın müvekkili şirkete teslim edildiğini, davalı şirketin söz konusu uçağın işleticisi olarak uçağın gerekli her türlü bakım ve onarımını üstlendiğini ancak müvekkili şirketin bilgisi dışında uçak motorlarının program dışı kalmasına sebebiyet verdiğini, bunun üzerine motorların tekrar bakım programı kapsamına alınması için 851.275,00 USD’lik motorların yeniden programa alınması masrafı oluştuğunu, uçağın program dışı kalması nedeniyle uçağın 1,5-2 Milyon Dolar değer kaybına uğradığını, ayrıca uçağın incelemeye sokulması sonucunda davalıya bu amaçla yapılan ödemelerin ve davalının uçağın bakım onarımının takip edilerek yapıldığı/ yaptırıldığına yönelik beyanlarının aksine, uçakta pek çok hasar ve arızanın olduğunu tespit edildiğini ve 123.559,00 USD tutarında bakım onarım masrafı olduğunu ortaya çıktığını, sözleşmenin feshine müteakip müvekkili tarafından Eylül ayı uçuş bedeli olarak davalıya fatura edilen 165.450,00 TL’nin ödenmediğini, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 4.maddesine göre uçağın bakım ve onarımına ilişkin takibi davalının özenli ve tedbirli bir biçimde takip ederek yaptırmakla yükümlü olduğunu, hava aracının bakım ve uçuşa elverişlilik gereklerinin sağlayarak sürekli uçuşa elverişli durumda bulunması gerektiğini, davalının yetkili motor bakım firmasının ödeme yapmaması nedeniyle bakım sözleşmesinin feshedildiğini ve uçak motorlarının bakım kapsamında çıkartıldığının anlaşıldığını, uçağın 1,5-2 milyon dolar civarında değer kaybettiğini belirterek a) uçağın uçuş izinlerinin iptal olması sebebiyle satışın gerçekleştirildiği ana kadar işletilememesi sebebiyle mahrum kalınan kar olan müspet zararlarından şimdilik 1.000 TL’nin, uçağın rayiç bedelinin altında satılması nedeniyle maddi zarardan şimdilik 1.000 TL, satış öncesi bakım-onarım masrafı olarak ödenen 123.559,00 USD’den şimdilik 1.000 TL’nin Eylül ayı uçuş bedeli olarak fatura edilen 165.450,00 TL’den şimdilik 1.000,00 TL’nin faiziyle birlikte davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı tarafça süresinde cevap dilekçesi sunulmamış olup davalı vekili 26/12/2017 tarihli beyan dilekçesinde davanın 04/11/2016 tarihinde açıldığını, karşılıklı fesih protokolünün 26/09/2016 tarihinde imzalandığını ve protokolün 4.maddesinde davalı şirketin fesih tarihine kadar sözleşmeye uygun olarak hizmet verdiğini, davacı tarafın kabul ettiğini, 26/06/2016 tarihinde Devlet Hava Meydanları İşletmesi Müdürlüğü personelinin polis nezaretinde davalı şirkete gelerek uçak bakım elemanlarının dışarı çıkartılarak bir daha da kimsenin içeriye alınmadığını, tamir ve bakım amacıyla sökülen parçaların bile yerine takılamadığını, Devlet Hava Meydanları İşletmesinin müvekkili şirketle olan sözleşmesinin 667 Sayılı KHK’nın 8. Maddesine istinaden feshettiğini, davalı şirkete tasarruf mevduatı sigorta fonunun kayyum olarak atandığını, bildirmiş olup dilekçesine ekli vekaletname incelendiğinden vekaletnamenin TMSF tarafından davalı şirkete seçilen yetkililerce verildiği görülmüştür.
DELİLLER VE GEREKÇE : Dava uçak işletme sözleşmesinin feshi nedeniyle mahrum kalınan kar, değer kaybı, onarım masrafı ve Eylül ayı uçuş bedelinin tahsili için açılan tazminat davası istemine ilişkindir.
DELİLLER : Uçak İşletme Sözleşmesi, 26/09/2016 tarihli fesih protokolü, davacı tarafından davalıya gönderilen 26/09/2016 tarihli fesih bildirimi, … A.Ş tarafından hazırlanan rapor, davalı ile dava dışı firma arasında imzalanan onarım sözleşmesi bu onarım sözleşmesinin feshine ilişkin elektronik posta yazışmaları, motorların tekrar uçuş programına alınması için yapılması gereken masrafa ilişkin teklif, Eylül ayı uçuş bedeline ilişkin fatura, uçağın satışıyla ilgili fatura, ticari defter ve belgeler, bilirkişi incelemesi.
Taraflara gösterilen tüm deliller toplanarak dosya içerisine bırakılmış ve davalının sözleşmeye aykırı eylemlerinin bulunup bulunmadığı, dava dilekçesinde belirtildiği şeklide davacının uğradığı zararının bulunup bulunmadığı varsa miktarının tespiti amacıyla mahkemece resen seçilen bir finans uzmanı, bir hukukçu, iki uçak mühendisi ve bir de havacılık alanında sektör bilirkişisinden rapor alınması yönünde ara kararı kurularak alınan rapor ve ek raporlar dosyaya bırakılmıştır.
17/10/2018 tarihli rapor incelendiğinde davacının ticari defter ve belgelerinin incelendiği, dava konusu uçağın 31/08/2012 tarihinde … Limited adlı yabancı bir şirketten 2.500,000,00 USD karşılığında alındığını, dava konusu uçağın 20/12/2016 tarihinde … A.Ş’ye … seri nolu fatura ile 2.000.000,00 USD’ye satıldığını, davacının dava konusu uçağın defter kayıtlarına göre TL hesaplarına göre kur değişimi nedeniyle 3.822.733,10 TL karla sattığını ancak alış bedeli 2.500.000,00 USD ve satış tutarı 2.000.000,00 USD olduğundan 500.000,00 USD zarar olduğunun görüldüğünü, davalı şirkete ait ticari defter ve belgelerin de incelendiğini, buna göre davacı defter ve kayıtlarından davacının davalıdan 67.750,00 Euro alacaklı olduğunu, davalı kayıtlarına göre ise 72.395,45 TL + 105.439,66 USD ve 18.356,04 Euro alacaklı olduğu, her iki tarafın defterlerinin uyumlu olmadığının görüldüğünü, uçağın uçuşa elverişlilik durumunun ortadan kalktığını, sebebinin ise motor bakımlarının program dışı kalması olduğunu, davalının gerekli giderleri ödememesi nedeniyle bakım firması tarafından sözleşmenin feshedildiğini, fesih tarihinin 2013 Haziran olduğunu, buna rağmen davalı tarafça uçağın işletilmeye devam ettiğini, bu durumun uçuş güvenliği açısından büyük bir tehlike yarattığını, davacı tarafça sunulan 3.taraf satın alım öncesi denetim raporu incelendiğinde detaylı olarak fotoğraflar ile uçağın genel bakımı açısından değerlendirme yapıldığını, bakım eksikliklerinin bulunduğunun görüldüğünü yine teknik ve uçuş günlüklerinde eksiklikler bulunduğunu, motorun tekrar programa alınması masrafının 841.275,00 USD olarak tespit edildiğini, ek bakımlar için harcanması gereken masrafın 123.559,00 USD olarak tespit edildiğini, dava konusu uçakla eşdeğer marka ve modeldeki uçağın 3.900.000,00 USD olarak davacı tarafça bildirilen fiyatın tutarlı bir fiyat olduğunu, benzer ve iyi durumdaki 2007 model uçağın 3.500.000,00 USD- 4.100.000,00 USD arasında satışa sunulduğunun görüldüğünü, uçağın motorlarının program dışı kalması ve gerekli bakımların yapılmaması sebebiyle uçuşa uygun olmaması durumu ile değer kaybı oluştuğunun saptandığını, buna göre davacının, sözleşmeye aykırı davranan davalıdan motorların yeniden programa alınması nedeniyle 831.275,00 USD masraf, 164.450,00 Euro Eyül ayı uçuş bedeli, 123.559,00 USD hasar bakım onarım masrafı ve uçağın rayiç bedelinin altında satışından doğan 500.000,00 USD zararının talep edebileceği sonucuna varıldığı bildirilmiştir.
Alınan rapora her iki taraf vekilince de itiraz edilmiş olup davacı vekili değer kaybının eksik hesaplandığını, davalı taraf ise uçağın motorunun işletmeye alınması için belirlenen 831.275,00 USD ile bakım onarım masrafı olduğu bildirilen 123.559,00 USD nin davacı tarafından ödendiğine dair dosyada herhangi bir evrak olmadığını ileri sürdüğü görülmüştür.
İtirazların değerlendirilmesi için aynı bilirkişi heyetinden ek rapor alınmış incelendiğinde uçak motorlarının yeniden aktif hale getirilebilmesi için 831.275,00 USD bedelli davacı vekilince dosyaya proforma fatura sunulduğunu yine 123.559,00 USD bakım onarım masrafının satın alma öncesinde incelemeye sokulası neticesinde tespit edildiğini, arızaların 12/10/2016 tarihli denetim raporunda detaylı olarak açıklandığını, proforma fatura bedelinin ödendiğine ilişkin faturanın dosyaya ibraz edilmediği, bakım onarım işlemlerinin gerçekleştirilmediği sadece fiyat bilgisi kanaatine ulaşılarak eksikliklerin tamamlanmadan dava konusu uçağın 2.000.000,00 USD karşılığı satıldığının anlaşıldığını, dava konusu uçakla aynı model ve marka iyi durumdaki 2007 model uçakların 3.490.000,00 USD- 4.100.000,00 USD arasında satışa sunulduğunu, motorların program dışı kalması gerekli bakımların yapılmaması nedeniyle değer kaybı oluştuğunu, davacının programa alma ve bakım onarım masraflarını yapmadan uçağı 2.000.000,00 USD ye sattığını, bu durumda 3.490.000,00 USD-2.000.000,00 USD = 1.490.000,00 USD davacının değer kaybından kaynaklanan zararı oluştuğunu, davacının bu bedeli talep edebileceğini ayrıca Eylül ayı uçuş bedelini talep edebileceği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Davacı vekili dosyaya 19/03/2019 tarihli değer arttırımı başlıklı dilekçe sunarak açtıkları davanın belirsiz alacak davası olduğunu belirterek, ek rapor neticesinde saptandığı üzere dava değerini 1.490.000,00 USD’ye arttırdıklarını belirterek eksik harcı yatırdığı tespit edilmiştir. Mahkememizce davacı vekiline dava dilekçesi ve değer arttırımı dilekçesi kapsamının dışına çıkmama koşuluyla talep ettiği alacak kalemlerini tek tek açıklaması için süre verilmiş, davacı vekili 01/01/2020 tarihli dilekçesinde, Eylül ayı uçuş bedeliyle ilgili taleple bulunmuş iseler de davalıyla haricen yapılan anlaşma ile bu bedele ilişkin sulh olduklarını davacı tarafa ödeme yapıldığını, bu nedenle buna ilişkin taleplerini arttırmadıklarını, satış-bakım onarım masrafı talep edilmiş ise de bu talep miktarını da arttırmadıklarını, yine motorların programa alınması masrafıyla ilgili açılan dava bedelini de arttırmadıkları, rayiç bedeli altında satılması nedeniyle dava değerini ek rapor doğrultusunda 1.490.000,00 USD ye çıkardıklarını bildirmiştir.
13/02/2020 tarihli duruşmada dava dilekçesindeki tüm taleplerinin belirsiz alacak olduğunu, eylül ayı uçuş bedeliyle ilgili taleplerinin sulh nedeniyle konusuz kaldığını, bu kısımla ilgili vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığını, uçağın uçuş iznin iptali nedeniyle iptal tarihinden satıldığı tarihe kadar işletilememesi nedeniyle şimdilik 1.000,00 TL mahrum kalınan kar talep etmiş iseler de müvekkilinin verdiği talimat doğrultusunda bu hususun değer kaybı bedeli için olduğundan tekrar irdelenmesine gerek olmadığını, 123.559,00 USD masrafın müvekkilince yapılmadığını bildirmiştir.
Toplanan tüm deliller ve alınan bilirkişi raporu, taraflar arasındaki sözleşme, fesih protokolü incelendiğinde davacıya ait uçağın işletmesinin davalı tarafça üstlenildiği, bu sıradaki bakım onarım masraflarını davalı tarafça karşılanması yönünde anlaşma varıldığı, davalı tarafın uçağın bakımı için dava dışı firmayla anlaştığı ancak bu firmaya gerekli ödemelerin yapılmaması nedeniyle dava dışı firmanın sözleşmeyi feshettiği bu nedenle motor bakımlarının program dışı kaldığı, tekrar programa alınabilmesi için 831.275,00 USD masraf gerektiği yine diğer bakım onarım masraf bedelinin 123.559,00 USD olarak belirlendiği, davacı tarafça sözleşmenin feshinin haklı olduğu , davacı tarafın söz konusu uçağın feshi akabinde teslim alarak gerekli bakım ve onarımlar yapılmaksızın 2.000.000,00 USD ye sattığı, bilirkişi raporuna göre aynı marka ve model bakım ve onarımları zamanında yapılan iyi durumdaki uçağın rayiç değerinin 3.490.000,00 USD olduğunu bu nedenle davacının 1.490.000,00 USD zarara uğradığı tespit edilmiştir. Davacının beyanı doğrultusunda Eylül ayı uçuş bedeliyle ilgili talep konusuz kalmıştır. Davacı taraf bakım ve onarım masrafı olarak bahsettiği 123,559,00 USD masrafı yapmadan uçağı satması nedeniyle bu kısımla ilgili talep olan 1.000,00 TL’lik tazminat bedeline ilişkin davanın reddi gerektiği yine davacı vekilinin beyanı doğrultusunda uçuş izinlerinin iptal edildiği tarihten satıldığı tarihe kadar ki mahrum kalınan karla ilgili müspet zarar talebinin, menfi zarar ve müspet zarar birlikte istenemeyeceği davacı vekilinin daha sonradan da bildirdiği üzere buna yönelik taleplerini uçağın değer kaybı bedelinin içinde olduğu iddiası da değerlendirilerek bu kısımla ilgili talebin reddine, uçağın rayiç bedelinin altında satılması nedeniyle değer kaybına ilişkin açılan davanın kabulü gerektiği, davacının dava dilekçesinde bu kısma yönelik talebinin 1.000,00 TL olmasına rağmen değer arttırım dilekçesinin USD bazında verildiği, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 22/06/2016 tarih 2015/9309 Esas 2016/6929 Karar nolu ilamında da belirttiği üzere ” 818 sayılı Borçlar Kanunun 83.maddesi uyarınca yabancı para borcunun vadesinde ödenmemesi halinde, alacaklı bu borcun vade veya fiili ödeme günündeki rayice göre Türk Parasıyla ödenmesini isteyebilir, bu şekilde talepte bulunan alacaklının artık bu tercinden dönerek borcun yabancı para olarak aynın ifasını istemesi mümkün değildir” denildiğinden; dava dilekçesinde talep edilen 1.000,00 TL dava tarihindeki kurdan (3,1452 TL) dolara çevrildiğinde 317,94 USD yapmaktadır. 1.490.000,00 USD olarak belirlenen değer kaybından 317,94 USD düşüldüğünde 1.489.682,06 USD kalmaktadır. 1.489.682,06 USD değer arttırım tarihindeki kur olan 6,1678 TL’den çevrildiğinden 9.188.061,00 TL yapmaktadır. 9.188.061,00 TL + dava dilekçesinde istenen 1.000,00 TL = 9.189.061,00 TL yaptığından, 1.490.000,00 USD karşılığı TL miktarı olan 9.189.061,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, Eylül ayı uçuş bedeliyle ilgili açmış olduğu davanın konusuz kalması nedeniyle bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, diğer taleplerinin ise reddine aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davacının Eylül ayı uçuş bedeli ile ilgili olarak açmış olduğu davanın, konusunun kalmaması nedeni ile karar verilmesine yer olmadığına,
2-Davacının satış öncesi bakım-onarım masrafı olarak ödendiği iddia edilen bedelle ilgili olarak açmış olduğu davasının reddine,
3-Davacının uçağın uçuş izinlerinin iptal olması nedeni ile satışının gerçekleştirildiği ana kadar işletilememesi nedeni ile mahrum kalınan kar talebinin reddine,
4-Davacının değer kaybı ile ilgili olarak açmış olduğu davasının kabulü ile, 9.189.061,00TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek değişen oranda avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf kendini vekil ile temsil ettirdiğinden 180.515,61 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı taraf kendini vekil ile temsil ettirdiğinden 2.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Konusuz kalan Eylül ayı uçuş bedeliyle ilgili talep nedeniyle taraf vekillerinin beyanı alınarak vekalet ücretine ve bu kısımla ilgili yargılama giderine hükmedilmesine yer olmadığına,
8-Davacı tarafından yatırılan toplam 80.099,31 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davacı tarafından yapılan 29,20 TL ilk masraf, 4.000,00 TL bilirkişi ücreti, 131,30 TL tebligat ve tezkere gideri olmak üzere toplam 4.160,50 TL yargılama giderinin kabul ve red oranı dikkate alınarak takdiren 4.100,00 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmının davacı üzerinde bırakılmasına,
10-Gider avansından kullanılmayan kısmın ilgilisine iadesine,
11-Bu dava nedeniyle 627.704,75 TL nispi karar ve ilam harcı alınması gerektiğinden peşin alınan (başta 68,31 TL + 80.031,00 TL =) 80.099,31 TL harcın mahsubu ile kalan 547.605,44 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 14/02/2020

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır