Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/974 E. 2019/159 K. 25.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/974 Esas
KARAR NO : 2019/159

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13/10/2015
KARAR TARİHİ : 25/02/2019

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 12/06/2015 tarihinde sürücüsü ve plakası belirlenemeyen bir aracın müvekkilinin kullandığı araca çarpması neticesinde direksiyon hakimiyetini kaybederek aracın devrilmesi sonucu müvekkilinin ağır derecede yaralandığını, işbu kaza neticesinde vücudunda kırıklar oluşan müvekkilinin malul kaldığını beyanla fazlaya ilişkin hak ve alacakları saklı kalmak kaydı ile 1.000,00 TL kalıcı işgörmezliğe yönelik maddi tazminatın dava tarihinden itibaren İşleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Kazaya ilişkin resmî görevlilerce tutulan kaza tespit tutanağında davacının hızının etkisiyle virajı alamadığı ve kaza yaptığının belirtildiğini, tutanakta başka bir araçtan bahsedilmediğini, kazaya karışan başka bir araç yok ise davacının tek taraflı olarak gerçekleşen kazada kendi kusuruna dayanarak tazminat isteme hakkının olmayacağını bu sebeple husumet itirazında bulunduklarını, TMK 6.md. uyarınca ispat yükümlülüğünün davacı tarafta olduğunu, …nın sorumluluğu plakası tespit edilemeyen aracın kusur oranı ile sınırlı olduğunu, davacının kazanın oluşumunda plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen aracın kusurlu olduğunu ispat etmesi gerektiğini, davacının kaza sebebiyle duçar olduğu daimi sakatlık sonucu meydana gelen sürekli şş gücü kaybının Yargıtay içtihatları doğrultusunda Adli Tıp Kurumunca tespit edilmesi gerektiğini, davaya konu maluliyet tazminatının uzman aktüer bilirkişilerce hesaplama yapılması gerektiğini, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından davacıya ödenmiş veya ödenen rücuya tabı tazminat miktarı tespit edilerek müvekkil kurum tarafından ödenecek tazminatta mahsup edilmesi gerektiğini, aleyhe hüküm kurulması halinde …’nın sorumluluğu kaza tarihi itibariyle maluliyet hallerinde Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası teminat limiti ile sınırlı tutulup, zarar görenin kusuru oranında tazminat indirim yapılması gerektiğini beyanla haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Dava; 12/06/2015 tarihinde plakası belirlenemeyen aracın davacıya çarpması sonucu maluliyet nedeni ile açılan maddi tazminat davasıdır. Mahkememiz dosyası arasına alınan bilgi belgeler üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırılmış, 01/06/2017 tarihli bilirkişi raporunda davacı …’in Karayolları Trafik kanununun 84/J ve 52/A maddesini ihlal ettiği, dava konusu kazada %100 oranında kusurlu olduğu belirtilmiş, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 15/11/2018 tarihli raporunda Davacı …’in %100 oranında kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır. Adli Tıp Kurumu’nun 26/07/2016 tarihli raporunda davacının %40,8 oranında malul kaldığı belirlenmiştir. 01/06/2017 günlü bilirkişi raporunda davacının maluliyeti ve iş görememezlik nedeni ile toplam maululiyet tazminatının 216.327,00 TL olduğu belirlenmiştir.
5684 sayılı sigorta kanununun 14/2A maddesinde sigortalısının tespit edilemediği araçların neden olduğu bedensel zararlar için …na başvuru yapılacağı düzenlenmiştir. …na yapılan başvurular sebebi ile yapılacak tazminat ödemelerinde “ilgili zorunlu sigortanın” teminat miktarları dikkate alınmaktadır.
Davacı tarafından açılan davada, davalı … Hesabına sorumluluk yöneltilmesinin gerekçesi kazaya sebebiyet verdiği iddia edilen plakası tespit edilemeyen araç dolayısıyladır.
5684 sayılı Sigorta Kanununun 14. maddesinde …nın oluşturulma amacı ve hangi hallerde başvuru yapılacağı düzenlenmiştir. Kanunun 14/1 maddesine göre;
MADDE 14- (1) Bu Kanunun 13 üncü maddesi, 13/10/1983 tarihli ve 2918 saydı Karayolları Trafik Kanunu ve 10/7/2003 tarihli ve 4925 saydı Karayolu Taşıma Kanunu ile ihdas edilen zorunlu sorumluluk sigortaları ile bu Kanunla mülga 21/12/1959 tarihli ve 7397 sayılı Sigorta Murakabe Kanunu çerçevesinde ihdas edilmiş olan zorunlu sigortalara ilişkin olarak aşağıdaki koşulların oluşması halinde ortaya çıkan zararların bu sigortalarla saptanan geçerli teminat miktarlarına kadar karşılanması amacıyla Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği nezdinde … oluşturulur.
Yasanın 14/2/a maddesinde “(a) Sigortalının tespit edilememesi durumunda kişiye gelen bedensel zararlar için, …na başvuru yapılacağı düzenlenmiştir.
…na yapılan başvurular sebebiyle yapılacak tazminat ödemelerinde “ilgili zorunlu sigortanın” teminat miktarları dikkate alınmaktadır. Davada ilgili zorunlu poliçe Trafik poliçesidir. … Yönetmeliğinin 9/1/a maddesinde de yasanın 14/2/a mad yapılan düzenlemenin aynısı yer almıştır.
Dosya kapsamında, plakası tespit edilemeyen bir aracın kazaya sebebiyet verdiği ispat edilmiş durumda görülmemiştir. Trafik kazası tespit tutanağında “olay mahallinin Mardin ili Nusaybin ilçesi Doğaş mahallesi istikameti olduğu, yolun iki yönlü yol olduğa, yolun asfalt kaplama ve köy yolu olduğu, olay sırasında vaktin gündüz, görüşün açık olduğu, hava durumunun açık, yolun yüzeyinin kuru olduğu, ilk yardım durumunun vatandaş tarafından yapıldığı, ilk çarpışma yerinin yol üzerinde olduğu, kazaya etken yol sorununun olmadığı, tek araçlı yaralanmalı trafik kazası olduğu” belirtilmiş, davacının yanında yolcu olarak bulunan … 12.06.2015 tarihli olayın akabinde alınan ifadesinde böyle bir araçtan bahsetmemiştir. İfadesinde “ön koltukla oturuyordum nasıl olduğunu anlamadan araç gidiş istikametine göre yolun solundan çıkarak şarampole girip sola devrildi” şeklinde beyanda bulunmuştur. Davacı da olayın üzerinde yaklaşık 1 ay sonra verdiği ifadesinde “ …beyaz renkte plakasını göremediğim pikap aracın benim şeridime girerek bize doğru geldiğini ve yanımızdan hızla devam ettiğini, yanımızdan geçerken bize çarpmış olabilir. Ancak tam olarak hatırlamıyorum. ” Şeklindeki beyanında net olarak kazayı anlatamamış, plakası tespit edilemeyen aracın kendisine çarpıp çarpmadığını dahi net ifade edememiştir. Sadece ihtimal düzeyinde kanaat belirtmiştir. Dolayısıyla kazaya plakası tespit edilemeyen bir aracın sebebiyet verdiği konusu dosyada açıklıkla ortaya konulmuş değildir.
Davacının 5684 sayılı sigortacılık Kanununun 14. Ve … Yönetmeliğinin 9. Maddeleri uyarınca …na başvuru şartları oluşmuştur. Dava konusu olayda söz konusu olan zorunlu poliçe karayolları zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesidir. Kaza tarihi itibari ile hazine müsteşarlığınca belirlenmiş olan ZMSS poliçe limitleri sakatlık halinde şahıs başına 290.000,00 TL ‘dir.
2918 sayılı karayolları trafik kanununun 99. maddesinde sigortacıda, hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağının veya bilirkişi raporunun, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde ZMSS sınırları içinde kalan miktarı hak sahibine ödemek zorundadırlar.
Ancak mahkememiz dosyasında, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 15/11/2018 tarihli raporunda Davacı …’in %100 oranında kusurlu olduğunun tespit edilmesi sebebiyle ve dosya kapsamında plakası tespit edilemeyen bir aracın kazaya sebebiyet verdiği ispat edilmiş durumda olmadığından, …na başvuru şartları oluşmadığından davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM :
1-Davanın reddine,
2-Alınması gerekli 44,40 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 27,70 TL harcın düşümü ile eksik kalan 16,70 TL eksik harcın davacıdan tahsili ile maliyeye gelir kaydedilmesine,
3-Davalı taraf vekille temsil olunmakla red üzerinden hesaplanan karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davacı tarafça yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine, davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına.
5-Davalı tarafından yapılan 20,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 25/02/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır