Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/972 E. 2019/673 K. 09.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2015/972 Esas
KARAR NO: 2019/673

DAVA : Tazminat (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 12/10/2015
KARAR TARİHİ: 09/07/2019

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında dilekçesine ekli 06/02/1995 tarihli acentelik sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin davalı sigorta şirketinin acentalığını yaptığını, sözleşme devam ederken davalı tarafın…Noterliği aracılığı ile ihtarname çekerek taraflar arasındaki sözleşmenin 20.maddesine göre sözleşmesi fesh ettiklerini, müvekkilinin bu ihtara karşı …Noterliğince düzenlenen 29/11/2013 tarih ve …yevmiye nolu ihtar ile cevap vererek, taraflar arasındaki acentelik sözleşmesinin feshi nedeniyle doğmuş olan portföy hakkının kendisine ödenmesini talep ettiğini, davalının bu ihtara cevap vermediği gibi TTK 121.maddesi hükmüne göre doğan portföy tazminatı alacağını ödemediğini beyan ederek; davalı tarafça haksız fesh edilen acentelik sözleşmesi nedeni ile müvekkilinin doğmuş portföy hakkı olan 250.000,00TL nin müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.

SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki yetki sözleşmesi ve müvekkilinin ikametgah adresi uyarınca yetkili ve görevli İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, dava konusu alacağın zamanaşımına uğradığını, taraflar arasındaki 06/02/1995 tarihli sözleşmenin 20.maddesi ve 01/04/2008 tarihli sözleşmenin 11.5.maddesi uyarınca davacının portföy hakkı talebinin haksız ve hukuka aykırı olduğu, sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğini, beyan ederek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE :
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Dava; Giresun …Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla)… esas ve… karar sayılı ilamı ile İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yetkili olduğundan bahisle yetkisizlik kararı verilmiştir.
Yetkisizlik kararı üzerine dosyanın mahkememize tevzisi yapılmış ve … esas sayısına kaydı yapılmıştır.
Mahkememizce … AŞ ye müzekkere yazılarak; davacının yapmış olduğu tüm sigortalara ilişkin kayıtlar, Emeklilik Gözetim Merkezi kayıtları ve Başbakanlık Sigorta Genel Müdürlüğü kayıtları celp edilmiştir.
Mahkememizce … Birliğine müzekkere yazılarak davacının hangi sigorta şirketlerine aracılık ettiğine ilişkin kayıtlar celp edilmiştir.
Mahkememizce … Ticaret Sicil Müdürlüğüne müzekkere yazılarak davacının hangi sigorta şirketlerine aracılık ettiğine ilişkin kayıtlar celp edilmiştir.
Mahkememizce bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş, alınan raporda özetle; taraflar arasında 06/02/1995 tarihinde imzalanan sözleşmeye fesih tarihine kadar devam eden bir acentelik ilişkisinin bulunduğu, bu ilişkinin 10/04/2018 ve 24/03/2011 tarihli ek sözleşmelerle güncellendiğini, davalı sigorta şirketinin acentesi davacıya 10/04/2013 ve 24/06/2013 tarihlerinde iki kez ikaz ve ihbarlarda bulunduğu ve 22/11/2013 tarihinde herhangi bir süre vermeden Acentelik ilişkisine son verildiği ve bu hususu acentelik sözleşmesinin 20.maddesine dayanarak yaptığı davacının acentenin 2011 yılına kadar davalı sigorta şirketine zaman içerisinde komisyon gelirlerindeki yükselişten anlaşıldığı kadarıyla artan hacimlerde sigorta işi temin ettiği, ancak bu tarihten sonra komisyon gelirlerinde azalıştan anlaşıldığı kadarıyla iş hacminin düştüğü, davacı acentenin, davalı sigorta şirketi ile acentelik ilişkisi devam ederken başka sigorta ve emeklilik şirketleri ile acentelik ilişkisi içerisinde bulunduğu, davalı sigorta şirketinin herhangi bir süre vermeden sözleşmeyi feshetmesi, 2011 yılından sonra sigorta işlerinde görülen azalma ve taraflar arasındaki acentelik ilişkisi sürerken davacının başka sigorta ve emeklilik şirketleriyle de acentelik ilişkisine girmiş olmasının fesih için haklı neden olup olmadığının mahkemenin takdirinde olduğu, davacı acentenin davalı sigorta şirketi adına yapmış olduğu sigorta işlemlerinden ötürü fesih öncesi son 5 yılda net toplam olarak 1.150.711,71TL komisyon geliri elde ettiğinin tespit edildiği ve mahkemece davacının denkleştirme tazminatı talep edebileceği yönünde hüküm kurulması halinde davacının 230.154,34TL denkleştirme tazminatı talep edebileceği ifade edilmiştir.
Mahkememizce taraflar arasındaki sözleşmeler incelenmiş olup, 06/02/1995 tarihli acentelik sözleşmesinin 7.maddesinde; “acente, kendi bölgesi içinde veya dışında, doğrudan doğruya veya herhangi bir aracı vasıtasıyla veya sair herhangi bir suretle başka bir sigorta şirketinin acenteliğini veya vekilliğini yapamaz. Başka bir sigorta şirketine dolaylı veya dolaysız sigorta işleri temin edemez. Başka sigorta şirketlerine iş temin eden ortaklıklara dahil olamaz. Ancak gerekçesini bildirerek ve şirket’in yazılı müsaadesini aldıktan sonra başka bir sigorta şirketinin de acenteliğini yapabilir.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Aynı sözleşmenin 10.maddesinde;” acente, mevzuata uymak koşulu ile üretimini arttırmak ve şirketin vereceği satış hedeflerine ulaşmak için gerekli önlemleri almak zorundadır. Acentenin verilen satış hedefine ulaşmaması halinde şirketin sözleşmeyi feshe yetkili olduğuna taraftarlar önceden mutabıktırlar.” hükmüne yer verilmiştir.
Aynı sözleşmenin 20.maddesinde; ” iş bu acentelik sözleşmesi, 06/02/1996 tarihinden itibaren gayri muayyen bir müddetle yapılmıştır. Taraflardan her biri, 1 ay evvel Noter aracılığı ile veya iadeli-taahhütlü bir mektup ile feshi ihbar kaydı ile sözleşmeyi her zaman fesih edebilir. Ancak, acente sözleşme hükümlerine, kanun ve nizamlarına ve şirketçe verilen talimatlara uymazsa ve diğer herhangi bir sebep varsa, şirket sözleşmeyi 1 aylık ihbar müddeti aramaksızın derhal feshedebilir. Sözleşmenin gerek acente ve gerek şirket tarafından feshi halinde, acente portföy mülkiyeti ve diğer her nam altında olursa olsun bir tazminat talep edemez.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Taraflar arasında akdolunan 10/04/2016 tarihli ek sözleşmenin 6.3.maddesinde; ” acente ve aracı doğrudan doğruya veya bireysel emeklilik aracısı ile başka bir emeklilik şirketine iş temin edemez.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Taraflar arasında imzalanan 24/03/2011 tarihli ek protokolün 3.2.maddesinde; “acente ve ortakları, şirket dışında faaliyet gösteren hiçbir şirketten acentelik alamaz, acenteliklere ortak olamaz, bu şirketlerde her nam ve ad altında olursa olsun çalışamaz, ortak olamaz ve yönetim kurulu üyeliği yapamaz. Aksine davranış şirket tarafından önceden ihbar ve ihtarda bulunmaksızın, acentelik sözleşmesi ile ek protokolün feshi sebebidir. Bu kapsamda acente, 31/12/2011 tarihine kadar faaliyet gösterdiği diğer … şirketlerine dair acenteliklerini fesih edecektir.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Dosya muhteviyatında davalı sigorta şirketinin davacı acenteye 10/04/2013 tarihinde portföy azalışı hakkında konulu bir bildirim bulunduğu ve bu bildirimde; ayrılma oranlarının yüksek olduğu konusu ilgililere defalarca görüşülmüş olmasına karşın portföye sahip çıkılmadığı ve bu azalışın devamı halinde acenteliğin fesih edileceği hususlarının yer aldığı görülmüş, davalının 24/06/2013 tarihli bildirimde de aynı hususa yer verildiği görülmüştür.
Mahkememizce, davalı sigorta şirketinin davacı acenteye 22/11/2013 tarihinde …Noterliği kanalıyla … yevmiye numarasıyla fesih bildiriminde bulunduğu görülmüş ve iş bu bildirim incelenmiştir. İncelenen mezkur bildirimde davalının sözleşmeyi feshetmekte acentelik sözleşmesinin 20.maddesine dayandığı görülmüştür.
Dosya incelendiğinde taraflar arasında bir acentelik sözleşmesi ve buna bağlı iki ek sözleşmenin bulunduğu, sözleşmenin 10.maddesinde davacıya üretimi arttırma yükümlülüğünün yüklendiği, bilirkişilerce raporda yer verilen istihsal komisyonu grafiğine göre 2011 yılında davacının işleri arttırdığının görüldüğü; ancak, 2012 ve 2013 yıllarında yaptığı işlerin azaldığı, 2012 ve sonrasında iptal komisyonlarının arttığı görülmüştür. Taraflar arasında akdolunan sözleşmenin 7.maddesinde davacının, diğer sigorta ve acente şirketleri ile çalışmamasının düzenlendiği,… Birliği’nin 16/10/2017 tarihli cevabi yazısında, davacının, davalı sigorta şirketi dışında 28/03/2005-21/10/2015 tarihleri arasında … AŞ ile, 24/07/2013 ile yazı tarihine kadar devam eden … AŞ ile, 02/01/2015-19/08/2016 tarihleri arasında … AŞ ile çalıştığının ifade edildiği görülmüştür olup davacının, davalı taraf ile arasında olan sözleşme ve eklerinde düzenlenen hükümlere aykırı davrandığı, davalının sözleşmeyi haklı nedenle feshettiği sonucunda ulaşılmış olup, sözleşmenin haklı nedenle davalı tarafça feshedildiği göz önünde bulundurularak davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM :Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 44,40-TL red harcının peşin alınan 4.269,40-TL den düşümü ile bakiye kalan 4.225,00-TL nin karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 20.950,00 -TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,

Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır