Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/897 E. 2018/261 K. 19.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/897 Esas
KARAR NO: 2018/261
DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 16/09/2015
KARAR TARİHİ: 19/03/2018
Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 07.01.2015 tarihinde davalı …Ticaret ve Sanayi İşletmeleri T A Ş. nin … Bankası A Ş. ile müvekkili banka arasında ekte bir örneği yer alan Prenslp anlaşmasını imzaladığını, söz konusu Prensip Anlaşması ile davalı şirketin kredi alan .Müvekkili Bankanın ise kredi veren olarak tanımlandığını, taraflar arasında davalı şirketin kullanacağı kredinin tutarı, vadesi, kullandırma şekli ve süresi ile geri ödeme şekli ,faiz oranı teminat vs. gibi krediye ilişkin şartların belirlendiğini, sözleşmenin imzalanmasından bir gün sonra 06.01.2015 tarihinde yine davalı şirket tarafından daha evvel yapılan mutabakat görüşmesinde teklif etmiş oldukları hususların Prensip Anlaşması ile teyit edildiğini belirttikleri ekli yazıyı müvekkili Bankaya gönderdiklerini, kredi görüşmelerinin tüm aşamalarında müvekkili banka tarafından kredi ilişkisinin doğası ve Prensip Anlaşması ile kendisine yüklenen yükümlülüklerini yerine getirdiğini, anlaşmada yer alan şartlara uygun komite kararının alındığını ve bu kredi için gerekli tüm işlemlerin yapıldığını , durumu bu olmakla birlikte davalı tarafın 16.03.2015 tarihinde yapmış olduğu KAP açıklaması ile Prensip Anlaşması gereği kendilerine tahsisi edilen ve kredi komitesi tarafından onaylanan tahsisi limitinin davalı tarafça kullanılmayacağının öğrenildiğini, Taraflar arasındaki Prensip Anlaşmasının ‘Cayma Komisyonu “başlıklı 27. maddesinde ; “ Kredi limitinin işbu teklif mektubunda belirtilen koşullarda banka kredi komitesi tarafından onaylanması sonrası tahsisi edilen limitin kullanılmaması halinde toplam 250.000USD cayma komisyonu ücreti ödenecektir’ hükmüne haiz olduğunu , kredi limitinin ilgili madde de belirtildiği şekilde kredi komitesi tarafından onaylandığı halde tahsis edilen limitin davalı tarafça kullanılmaması sebebi ile yine sözleşmede mevcut davalı tarafça bu hükme istinaden müvekkili Bankaya 125.000.-USD ödenmesi gerektiğini, müvekkili banka tarafında iş bu bedelin iadesi talebi ile karşı tarafa Adana 4. Noterliğinin 15.07.2015 tarih ve…yevmiye nolu ihtarnamesinin gönderildiğini, söz konusu ihtarnamenin 20.07.2015 tarihinde tebliğ edildiğini, ihtarnamede belirtilen süre içerisinde ödemenin yapılmaması nedeni ile iş bu davaya mezkur bedelin tahsilini teminen ikame edildiğini, yukarıda belirtildiği üzere müvekkili Banka tarafından Kredinin kullanılması için çalışmaların tamamlandığını bu iş için emek ve zaman harcandığını ancak davalı tarafça müvekkili bankaya haber dahi verilmeden kredi kullanmaktan vazgeçildiğini, davalı tarafın tacir olduğunu .tacirin işlerlinde basiretli bir ış adamı gibi hareket etmesi gerektiğini, bu hususun Ticaret Kanunu nun 18. maddesinde düzenlendiğini, davalı tarafın davranışının yine yukarıda belirtildiği şekilde basiretli bir tacir olmanın gereklerine de aykırılık taşıdığını, zira davalı tarafça müvekkili bankaya haber verilmeden kredi kullanmaktan vazgeçilmesinin , sözleşmeye aykırı davranılması, kredi için yapılan tüm çalışmaların heba olmasına ve müvekkili bankanın mağduriyetine sebep olduğunu, bu nedenlerle fazlaya ilişkin her türlü dava,talep ve savunma hakları saklı kalmak üzere ; Davalı şirket ile müvekkili Banka arasında mevcut sözleşmede yer alan cayma komisyonunun şimdilik 3 500 -USD lık kısmının ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 20/07/2015 tarihinden itibaren işleyecek kamu bankalarının USD üzerinden açılmış bir yıl vadeli döviz mevduat hesaplarına ödediği en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkili şirkete ödenmesine, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; avacının …, dava dışı banka ve …bank arasında anlaşma imzalandığını iddia ettiğini, taraflarca kredi kullanımı sağlar ve tüm koşulları üzerinde mutabakata varılarak imzalanmış bir “Prensip Anlaşması” nın bulunmadığını , bahsi geçen analaşmanın kesinlikle müvekkili şirketi bağlamadığını, davacı yanın imzalandığını iddia ettiği “Prensip Anlaşması “ asıllarını dosyaya ibraz etmediğini, taslak niteliğindeki metnin hükümlerinin değeriendirilmesi yapılacak ise ; Dava dilekçesi ekinde sunulan belgeden anlaşılacağı üzere metnin başlığının “bağlayıcı olmayan prensip anlaşmasıdır yine her sayfasında “gizlidir/bağlayıcı değildir” ibaresinin yer aldığını, metinin hemen girişinde ‘ taahhüt teşkil etmediğr nın açıkça vurgulandığını ve taahhüdün İncelmelerin sonuçlarına ve kredi dokümanlarının imzasına bağlı olduğunun açıkça belirtildiğini, bu hüküm ve koşulların gerekli görüldüğünde revize edilebileceğini .değiştirilebileceği ve geri alınabileceğinin söylendiğini, Metnin giriş paragrafında u hüküm ve koşulların 14.01.2015 mesai saati bitimine kadar geçerli olduğunun 11 yazılı olduğunu, ancak davacı yan ve dava dışı diğer bankanın bu tarihten sonra da çeşitli değişik koşullar içeren farklı metinler hazırladıklarından .taraflar arasında koşulların tartışılmaya devam ederken, davanın dayanağı yapılan 07,01.2014 tarihli metnin taraflar içîn bir bağlayıcılığının kaldığından söz edilemeyeceğini, Metnin 27. Maddesinde ; Kredi limitinin işbu teklif mektubunda belirtilen koşullarda, Banka kredi komitesi tarafından onaylanması sonrası, Tahsis edilen limitin kullanılmaması halinde, cayma komisyonun ödeneceğinin belirtildiğini, davacı yanın bahsi geçen metindeki koşullarda bir kredi tahsisi yapmadığına göre cayma komisyonu talebinin de dayanağının bulunmadığını,aksini ispat külfetinin davacı yan üzerinde olduğunu, Metnin 44.8İx) maddesinde açıkça “Kullandırılacak krediye ilişkin KAP açıklaması” yapılması hususunu düzenlediğini, metin mevcut haliyle KAP açıklamasını yeterli bulduğunu , oysa aşağıda açıklanacağı üzere ,daha sonra Kredi verenler tarafından Mevcut metinde yer almayan yeni bir genel kuruf ve halka açık ortaklara ayrılama hakkı tanınması ön koşulu/düzenlemenin getirilmek istendiğini, tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde .kesinlikle kabul anlamına gelmemek üzere bahsi geçen taslak metinin bir anlaşma niteliğinde olsa ve taraflarca kabul edilmiş olsa bile, mevcut hükümleri kesinlikle cayma tazminatı gerektirecek niteliğe sahip olmadığını, sözleşmeye ve bir sonuca bağlanamayan fiili ilişkinin davacı yanın olağanüstü talepleri nedeniyle sona erdiğini, müvekkili şirketin bir başka bankadan aldığı kredilerin re…mam ve diğer …man ihtiyaçları için davacı ve dava dışı diğer banka ile görüşmeler yaptığını , Mayıs 2014 tarihinde başlayan ve yaklaşık 10 ay süren kredi görüşmelerinin .davacının her gün yeni bir şart ortaya koyması ve bu şartların günden güne daha da ağırlaştırması üzerine ,karşılıklı bir anlaşmaya varılmadan sona erdiğim, kredi veren sıfatıyla …bank A Ş. ve diğer banka temsilcileri ile söz konusu kredinin şartlarının yapılan birçok toplantıda görüşüldüğünü, davalı müvekkili şirketin toplantılarda kararlaştırılan şartlar çerçevesinde kredi alacağı inancıyla hareket ederken 16 02.2015 tarihinde yeni bir toplantıya davet edildiklerini .davacının dava dışı banka ve… Avukatlık Ortaklığının ilgilileri ile yapılan bu toplantıda sözlü olarak davalı müvekkili şirketten daha önce hiç dile getirilmeyen “ortaklara ayrılma hakkı tanınması ‘ ve ” Olağanüstü Genel Kurul Toplantısı Yapılması” nın ön şartlar olarak talep edildiğini ve aksi halde kredi kullandırmayacağının ygni haberdar olunan bu ön şartların dayanağının yazılı olarak bildiriminin istendiğini 26.02.2015 tarihinde bu bildirimin yazılı olarak gönderildiğim, gerek toplantı günü gerekse yazılı bildirim sonrasında davalı müvekkili şirketin bu ön şartların gelinen aşamada kredi kullanımını geciktireceği, gecikme halinde uğranılacak olası zararlar ve ayrılma hakkı “tutarının şirkete getireceği , altından kalkılamayacak fahiş …al yükler (yaklaşık 10.000 000USD) in defalarca karşı tarafa izah edildiğini, aksi yöndeki hukuki görüşlerin aktarıldığını , dayatılmaya çalışılan bu şartlarda kredinin kullanılmasının İmkansız olacağının bildirildiğini, müvekkilinin iyi niyetle .kredi kullanımım için zaten yetinileceği kararlaştırılan KAP açıklaması ile yetinilmesi, ancak kredi kullanımından sonra bir Olağan Genel Kurul toplantısının yapılabileceği önersinin de davacı yanca da kabu) edilmediğini, davacının öne sürdüğü şartların yerine getirilmemesi halinde kredi vermeyeceğine ilişkin kesin beyanları üzerine müvekkili şirketin krediyi kullanamadığını , davacı yanın akis yöndeki tüm beyanları ve “haber verilmeden kredi kullanmaktan vazgeçilmesi ‘ iddiasının tamamen gerçek dışı olduğunu , kaldı ki davalı müvekkilinin kredi kullanımının 3 bir bankadan mümkün olduğunu .böylece davacının ileri sürdüğü ön şartların zorunlu olmadığı .müvekkili şirketi 10 aya aşkın süreyle davacı yanca oyalandığını ve gerçekte davacının kredi kullandırma niyetinin samimi olmadığının ortaya çıktığını, bu nedenlerle haksız davanın reddi ile Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yanan yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir
DELİLLER VE GEREKÇE :
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Dava; 07.01.2015 tarihinde davalı …Ticaret ve Sanayi İşletmeleri T A Ş. nin … Bankası A Ş. İle davacı banka arasında Prensip anlaşmasını imzalanması, anlaşmada yer alan şartlara uygun komite kararının alınması ancak davalı tarafın 16.03.2015 tarihinde yapmış olduğu KAP açıklaması ile Prensip Anlaşması gereği kendilerine tahsisi edilen ve kredi komitesi tarafından onaylanan tahsisi limitinin davalı tarafça kullanılmayacağının öğrenilmesi nedeniyle taraflar arasındaki Prensip Anlaşmasının ‘Cayma Komisyonu’ başlıklı 27. maddesinde “Kredi limitinin işbu teklif mektubunda belirtilen koşullarda banka kredi komitesi tarafından onaylanması sonrası tahsisi edilen limitin kullanılmaması halinde toplam 250.000USD cayma komisyonu ücreti ödenecektir’ hükmü gereği kredi komitesi tarafından onaylandığı halde tahsis edilen limitin davalı tarafça kullanılmaması nedeniyle Bankaya 125.000.-USD ödenmesi için Adana 4. Noterliğinin 15.07.2015 tarih ve …yevmiye nolu ihtarnamesinin 20.07.2015 tarihinde davalıya tebliğ edilmesi, belirtilen süre içerisinde ödemenin yapılmaması nedeni ile cayma komisyonunun şimdilik 3.500 USD lık kısmının ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 20/07/2015 tarihinden itibaren işleyecek kamu bankalarının USD üzerinden açılmış bir yıl vadeli döviz mevduat hesaplarına ödediği en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsili talepli davadır.
Mahkememiz dosyası arasına alınan bilgi, belgeler, taraflar arasında imzalanan bağlayıcı olmayan prensip anlaşması, tarafların ihtarnameleri üzerinden bilirkişi incelemesi yapılmış, 14/04/2017 tarihli bilirkişi raporunda; Davacı banka ile davalı …Ticaret ve Sanayi İşletmeleri T A Ş. arasında dava dışı … Banka A Ş. nin bulunduğu, davalı şirketin kredi alan, davacı banka ile dava dışı … Bankasının ise Kredi Veren sıfatı ile 07.Ocak.2014 yazan ancak söz konusu tarihideki 2014 yılının sehven yazıldığının tarihin 07.01.2015 olduğu taraflarca kabul edilen Bağlayıcı olmayan prensip anlaşması başlıklı ve her sayfanın sol alt köşesinde de gızlidir/bağlayıcı değildir şeklinde ifadelerin bulunduğu sözleşme fotokopisinin dava dosyasına sunulduğu ve fotokopi belgede davalı şirket kaşesin üzerine sözleşmenin 1. ve 14. sayfalarında imzasının bulunduğu diğer sayfalarda imzanın bulunmadığı dava dosyasına sunulan fotokopi belgeden tespit edildiği, Söz konusu Bağlayıcı olmayan prensip anlaşması içeriğinde, davalı şirketin kullanacağı kredinin tutarı, vadesi, kullandırma şekli ve süresi ile geri ödeme şekli ,faiz oranı, teminat vs. gibi krediye ilişkin şartların belirlendiği, ancak sözleşmenin giriş metninde; Bu Hüküm ve koşulların,Kredi verenlerin, Kredi alana kredi vermek …man sağlamak veya …man ayarlamak ya da bir taahhütte bulunmak yönünde bir taahhüt teşkil etmeyip, ancak Kredi Verenlerin …man sağlayabileceği genel koşulları belirtildiği kabul edilmesi gerektiği, Kredi verenlerin her nevi taahhüdü, her halükarda, kredi verenlerin kredi komitesi ve sair iç onaylarının alınmasına, kredi verenlerin kredi alan ve sponsor ile ilgili kredi değerlendirmesi ve sair incelemelerin sonuçlarına ve kredi dökümanlarının imzasına bağlı olduğu, bu hüküm ve koşullar ( iş bu metinde belirtilen faiz oranı, ücret ve komisyonlar da dahil ) Kredi verenler tarafından gerekli görüldüğünde revıze edilebilir değiştirilebilir ve geri alınabilir, her halükarda yukarıda yer alan paragrafa tabi olmak üzere ve Kredi verenler tarafından kısmen veya tamamen geri alınmamış veya değiştirilememiş olması kaydı ile aşağıda yer alan hüküm ve koşullar 14.01,2015 Tarihinde istanbul’da mesai saati bitimine kadar geçerlidir, hükümünün yer aldığı, taraflar arasında akdedilen Prensip Anlaşmasının “Cayma Komisyonu “başlıklı 27, maddesinde; “Kredi limitinin İşbu teklif mektubunda belirtilen koşullarda banka kredi komitesi tarafından onaylanması sonrası tahsisi edilen limitin kullanılmaması halinde toplam 250.000 USD cayma komisyonu ücreti ödenecektir” hükmüne haiz olduğunun görüldüğü, davacı Bankaca davalı şirkete hitaben Adana 4. Noterliğinin 15.07,2015 tarih ve… yevmiye nolu ihtarnameyi keşide ederek;” 07.01.2014 tarihinde …Ticaret ve Sanayi İşletmeleri TAŞ, …bank AŞ. ve … Bankası A Ş. arasında Prensip Anlaşmasının imzalanmış bulunduğunu, Prensip Anlaşmasının 27. Maddesi; Taraf Bankaların kredi komiteleri tarafından onaylanması sonrası tahsis edilen limîtîn kullanılmaması halinde toplam 250.000USD cayma komisyonun Muhatap tarafından Prensip Anlaşmasına taraf Bankalara ödeneceğinin hüküm altına alındığını,Prensip Anlaşması tarafı her iki Bankanın da Prensip Anlaşması doğrultusunda komite kararlarını aldıklarını, Muhatap’ın 16.03.2015 tarihinde saat 19,39 da yapmış olduğu KAP açıklaması neticesinde Prensip Anlaşması gereği kendisine tahsisi edilen ve kredi komiteleri tarafından onaylanan tahsis limitinin Muhatap tarafından kullanılmayacağının anlaşıldığını, hal böyle iken iş bu ihtarnamenin taraflarına tebliğinden itibaren 3 (üç) işgünü içerisinde 125.000,-USD nı yürütülen süreç boyunca oluşan diğer tüm masraflarını (hukuk danışmanlık ücretleri ve ekspertiz bedelleri dahil ve fakat bunlarla sınırlı olmaksızın) …bank A Ş. de yer alan …Ticaret ve Sanayi işletmeleri TAŞ hesabına ivedilikle ödenmesini, aksi halde yasal yollara başvurulacağı ihtar olunmuş, ihtarnamenin 24.07.2015 tarihi itibariyle davalı şirketin mütemerit duruma düştüğü, davalı şirket vekilleri tarafından davacı bankanın Çukurova Şubesine Kadıköy 1. Noterliğinin 23.07.2015 tarih ve… yevmiye nolu ihtarnameyi keşide ederek; Adana 4. Noterliğinin 15.07.2015 tarih ve …yevmiye no lu gönderilen ihtarnamedeki beyan ve taleplerinin tamamının yersiz ve dayanaksız olduğunu,taraflar arasında yürütülen “re…man ve işletme kredisi süreçlerinin ayrıntılarının zaten malumları olduğunu … ve diğer hususlar beyan ederek; tüm talep ve hakları saklı kalmak üzere davalı şirketin herhangi bir cayma komisyonunun sorumlusu ve muhatabı olmadığından tarafların ödemek zorunda oldukları bir tutarın bulunmadığı ihtar olunmuş, davacı banka şubesine gönderilen ihtarnamenin, 12341 sicil nolu muhatap banka personeli … imzasına 31.07.2015 tarihinde tebliğ edildiği noter tasdikinden tespit edilmiş, dosyadaki, ‘Bağlayıcı Olmayan Prensip Anlaşması” başlıklı metin suretinin 27. Maddesi uyarınca cayma komisyonu bir takım şartlara bağlanmıştır. 27. Maddeye göre “Kredi limitinin, işbu teklif mektubunda belirtilen koşullarda kredi komitesi tarafından onaylanması sonrası, tahsis edilen limitin kullanılmaması halinde cayma komisyonu ödenecektir.” İlk kullandırım her iki kredi içinde, 19 ve 31 maddeler uyarınca tüm kullandırıma ilişkin ön Koşulların yerine getirilmesinden sonra yapılacak olup, Ön Koşullar oluşmadıkça kredi kullanılamayacağı, Kullandırıma İlişkin Ön Koşullar başlıklı 44. maddede bir kısım ön koşullar sınırlı olmamak üzere sayılmakla birlikte, “Tarafların kabul edilebilir buldukları ön koşullar” şeklinde tanımlanmıştır. Yani tarafların önkoşullar konusunda mutabakata varmaları şart olup, banka tarafından ileri sürülen koşulların davalı tarafından kabul edilmeyeceği yetkisi kanunların yanı sıra davalı bankaca da davalıya tanındığı, davacı bankada yapılan İnceleme aşamasında dava dosyasına sunulan ve okunaklı olmayan, Başlığı; …Tic. ve San. TAŞ. firmasının limitleri 0 TL ‘den 162.625.000.-TL’ye arttırılmıştır. Gurup Limiti 169.625.000 -TL ve TL olarak korunmuştur, olan 18.12.2014 tarihli, Borçlu; …Tic. ve San 1 AŞ.. Kredi Verenler; …bank ,… , Amacı ; …Tic. ve San,TA,Ş nin aşağıdaki tabloda yer alan ,…bank ve … Bankası nda bulunan uzun vadeli krediler ve 2015 ve 2016 yıllarında vadesi gelecek olan tahvillerin refînanse edilmedir açıklamalı, .. ın imzaladığı Kredi komitesi kararI olduğu beyan olunan belge sunulmuş olup, söz konusu belgenin 2. sayfasında yer alana ön koşullar başlığında 10 maddeden oluşan koşulların yazılı olduğu tespit edilmiş, bu koşuların yerine getirilmesi konusunda bir çalışmanın olmadığı, davacı bankanın metnin imza tarihinden sonra da devam eden müzakere sürecinde öne sürdüğü iki ön koşul (yeni bir genel kurul ve halka açık ortaklara ayrılma hakkı tanınması) davalı tarafından kabul edilmemiş, başka bîr ifade ile Ön Koşullar konusunda anlaşma ve dolayısıyla ön Koşullar sağlanamamış, kredi dokümanlarının da imzalanmadığı, dosyada yer alan tüm belgeler incelendiğinde, tarafların 14.01.2015 tarihinden sonra çalışma ve müzakerelere devam ettikleri, birtakım şartların gerekli olup olmadığı konusunda mutabakat sağlayamadıkları, kredi dokümanlarının imzası ve kredinin kullandırma aşamasına gelînemediği, dosyadaki tüm belgelerden tarafların kredinin kullanılması/kullandırılması konusunda anlaşmaya varamadıkları/varamayacaklarının anlaşıldığı, hatta kredi limiti tahsis edilmiş olsa dahi bu şartlarda (yani diğer şartlarda anlaşmaya varılamadığından) kullanım mümkün olmayacağı, davalının davacı tarafından talep edilen koşulları içermeyen başka bir bankadan kredi kullanmasında da davalıya kusur atfetmek doğru olmayacağı. davalı şirketin halka açık bir şirket olduğu, en iyi şartlarda kredi temin etmek suretiyle hisselerine yatırım yapan toplumun çıkarlarını gözetmek zorunda bulunduğu, halka açık ortaklara ayrılma hakkı koşulunun davalı şirkete yaratacağı …al maliyet karşısında krediden beklenen yararın sağlanamayacağı hususları da dikkate alınması gerektiği, “Bağlayıcı Olmayan Prensip Anlaşması” başlıklı metin suretinin giriş sayfasındaki ikinci paragrafında “aşağıda yer alan hüküm ve koşullar 14.01.2015 tarihinde İstanbul’da mesai bitimine kadar geçerlidir” hükmünün yer aldığı, bu ifadeden, metnin 14.01.2015 tarihinde yürürlükten kalkacağı, başka bir ifade ile kredi kullanımının bu tarihe kadar gerçekleşmemesi halinde zaten bağlayıcılığı olmayan bu hüküm ve koşulların da geçerli olmayacağı, dosya içeriğinden, davacı taraf ile … Bankası A.Ş.’nin komitelerinin bu tarihe kadar kredi tahsisini sağladıklarına ve tüm taraflar arasında tüm hususlarda mutabakat sağlanarak kredi dokümanlarının imzalandığına ilişkin bir delilin de bulunmadığı, davacı tarafça dosyaya sunulan ve … Bankası A.Ş. ’nin kredi komitesi onayını aldığını bildiren e-posta yazısının tarihinin 23.01,2015 olduğu, yine… Hukuk firması tarafından “Bağlayıcı Olmayan Prensip Anlaşması” metninde yer almayan “genel kurul yapılması ve kabul etmeyen pay sahiplerine ayrılma hakkı şartlarına dair bilgi notu 26.02.2016 tarihini taşıdığı, diğer yandan dosyada 14. 01.2015 tarihi mesai bitiminden önce … AŞ.’nin komite limit/tahsis onaylarına dair orijinal bir belge ya da suret bir metin bulunmadığı, açıklanan nedenlerle; davacı tarafın cayma komisyonu alacağının mümkün olmadığı tespit edilmiştir.
Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi uyarınca, “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 200. maddesinin 1. fıkrası uyarınca “bir hakkın doğumu, düşürülmesi, devri, değiştirilmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrarı ve itfası amacıyla yapılan hukuki işlemlerin yapıldıkları zamanki miktar veya değerleri ikibinbeşyüz Türk Lirasını geçtiği takdirde senetle ispat olunması gerekir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu uyarınca Usulüne göre güvenli elektronik imza ile oluşturulan elektronik veriler, senet hükmündedir (HMK. Madde 205/2)
Aksi ispat edilmedikçe, Mahkemece inkâr edenden sadır olduğu kabul edilmeyen adi senetler, kesin delil sayılmadığından (HMK 205/1), Mahkeme’nin kabulüne bağlı olarak e-posta yazışmalarının kesin delil olarak kabulü mümkün görünmemektedir.
Davacı bankanın; Taraflar arasında akdedilen Prensip Anlaşmasının “Cayma Komisyonu “başlıklı 27, maddesinde ; Kredi limitinin işbu teklif mektubunda belirtilen koşullarda banka kredi komitesi tarafından onaylanması sonrası tahsisi edilen limitin kullanılmaması halinde toplam 250.000USD cayma komisyonu ücreti ödenecektir” hükmüne dayalı olarak cayma komisyonu alacağına yönelik alacak talep etme hakkının mevcut belge ve bilgiler doğrultusunda bu aşamada bulunmadığı gerekçeli olarak 14.04.2017 günlü bilirkişi raporunda tespit edilmiş olup, dosyaya sunulan ‘Bağlayıcı Olmayan Prensip Anlaşması” başlıklı metin suretinde sadece 1. ve son sayfada davalının kaşe/imzası mevcut olup, diğer sayfalarda (cayma komisyonu başlıklı 27.madde dahil) davalının kaşe/imzası bulunmadığı, İddia edilen anlaşmanın taraflarının davacı, davalı ve … A.Ş olduğu, dosyaya sunulan suretin hiçbir sayfasında davacı ile … A.Ş’nin imzaları bulunmadığı, davacının, kendi imzasını taşıyan metni dosyaya sunamamasının yanı sıra, iddia edilen anlaşmaya konu krediyi verenler arasında … A.Ş.’de bulunduğundan, dava dışı bu bankanın imzasını taşımayan bir anlaşmanın geçerliliği veya uygulanabilirliği mümkün görünmediği, Ön Koşullar konusunda anlaşma sağlanamadığı, kredi dokümanlarının da imzalanmadığı, dosyada yer alan tüm belgeler incelendiğinde, tarafların 14.01.2015 tarihinden sonra çalışma ve müzakerelere devam ettikleri, bir takım şartların gerekli olup olmadığı konusunda mutabakat sağlayamadıkları, kredi dokümanlarının imzası ve kredinin kullandırma aşamasına gelînemediği, dosyadaki tüm belgelerden tarafların kredinin kullandırılması konusunda anlaşmaya varamadıkları anlaşıldığı, davalı şirketin halka açık bir şirket olduğu, en iyi şartlarda kredi temin etmek suretiyle hisselerine yatırım yapan toplumun çıkarlarını gözetmek zorunda bulunduğu, halka açık ortaklara ayrılma hakkı koşulunun davalı şirkete yaratacağı …al maliyet karşısında krediden beklenen yararın sağlanamayacağı, davacı tarafça dosyaya sunulan ve … Bankası A.Ş. ’nin kredi komitesi onayını aldığını bildiren e-posta yazısının tarihinin 23.01,2015 olduğu, yine… Hukuk firması tarafından “Bağlayıcı Olmayan Prensip Anlaşması” metninde yer almayan “genel kurul yapılması ve kabul etmeyen pay sahiplerine ayrılma hakkı şartlarına dair bilgi notu 26.02.2016 tarihini taşıdığı, diğer yandan dosyada 14. 01.2015 tarihi mesai bitiminden önce … AŞ.’nin komite limit/tahsis onaylarına dair orijinal bir belge ya da suret bir metin bulunmadığı dikkate alındığında “Bağlayıcı Olmayan Prensip Anlaşması” na göre davacının cayma komisyonu alacak talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :
1-Davanın reddine,
2-Harçlar kanununa göre alınması gereken 35,90 TL karar ve ilam harcınının, peşin alınan 182,52 TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 146,62 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı vekille temsil olunmakla red üzerinden hesaplanan karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgilisine iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 19/03/2018
Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır