Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/731 E. 2018/89 K. 01.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/731
KARAR NO: 2018/89
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 20/07/2015
KARAR TARİHİ: 01/02/2018
DAVA : Davacı vekili mahkememize ibraz ettiği dava dilekçesi ile , müvekkili banka ile dava dışı . Giyim… Ltd Şti arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını, davalı…’ün sözleşmenin müşterek ve müteselsil kefili olduğunu, borcun zamanında ödenmemesi nedeniyle borçlulara Beyoğlu 8.Noterliğinden .. yevmiye no ile kat ihtarı çıkartıldığını, 25/1/2014 tarihi itibariyle 476.385,07 TL nin ödenmesinin istenildiğini, ödenmeyince İstanbul 2 İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyası ile takip başlattıklarını, borca , yetkiye , faiz ve ferilerine itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, İİK nun 50.maddesinin göndermesi ile HMK 7 gereğince , hakkında takip yapılan . Giyim … Ltd Şti ‘nin adresi itibariyle İstanbul İcra Dairesinin yetkisinin mevcut olduğunu, ayrıca kredinin Osmanbey Şubesinden kullanılması nedeniyle HMK 10 gereğince de, icra dairesinin yetkisinin bulunduğunu, yapılan itirazın dayanaktan yoksun olduğunu, faizin sözleşmeye uygun olarak hesapladığını belirterek itirazın iptaline ve %20 oranında hesaplanacak icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili ibraz ettiği cevap dilekçesi ile, müvekkilinin kefaletinin geçersiz olduğunu, kefaletinin geçerli olabilmesi için TBK 584 gereğince eşinin rızasının alınması gerektiğini, 26/11/2012 tarihli yazıdaki imzanın müvekkilinin eşi …’e ait olmadığını, ayrıca kefalet sözleşmesindeki yazılarında müvekkilinin elinin ürünü olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DAVALI YANINDA FERİ MÜDAHİL : Mahkememize ibraz ettiği dilekçesi ile, davalının eşi olduğunu, kefalet sözleşmesi ekindeki kefil olmasına muvafakat verdiğine dair 26/11/2012 tarihli yazıdaki imzanın kendi eli ürünü olmadığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
Deliller : Genel Kredi sözleşmesi, İstanbul 2 İcra Dairesine ait… esas sayılı dosyasına, kat ihtarı, imza ve yazı incelemesine ilişkin bilirkişi raporu, hesap bilirkişisi raporu.
İstanbul 2 İcra Dairesine ait… esas sayılı dosyas alınıp incelendiğinde, davacı tarafından davalı ve .,.. . Giyim .. Ltd Şti hakkında işlemiş faiz ve masrafları ile birlikte toplam 486.347,93 TL alacağın tahsili için ilamsız takip başlatıldığı, ayrıca 20 adet çek yaprak bedelinden kaynaklı 22.400 TL gayri nakdi alacağın depo edilmesinin de talep edildiği,… vekilince borca, yetkiye, ve ferilerine itiraz edilerek takibin durdurulduğu görülmüştür.
Davalı tarafın icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği görülmekle, takip yapılan . …LTd Şti ‘nin adresinin Şişli İstanbul olması nedeniyle HMK 7.maddesi gereğince İstanbul İcra Dairesi yetkili olduğundan icra dairesinin yetkisinin yapılan itirazın reddine karar vermek gerekmiştir.
Genel kredi sözleşmesi alınıp incelendiğinde 26/11/2012 tarihli olduğu,…’ün 1.725.000 TL limitle kefil olduğuna dair sözleşme ekinde hüküm bulunduğu, eş rızasına ait belge incelendiğinde, 26/11/2012 tarihinde …’ün eşinin kefaletine izin verdiği görülmüştür.
TBK 583 .maddesine göre, ” Kefalet sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azamî miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz. Kefilin, sorumlu olduğu azamî miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesi şarttır. Kendi adına kefil olma konusunda özel yetki verilmesi ve diğer tarafa veya bir üçüncü kişiye kefil olma vaadinde bulunulması da aynı şekil koşullarına bağlıdır. Taraflar, yazılı şekle uyarak kefilin sorumluluğunu borcun belirli bir miktarıyla sınırlandırmayı kararlaştırabilirler. Kefalet sözleşmesinde sonradan yapılan ve kefilin sorumluluğunu artıran değişiklikler, kefalet için öngörülen şekle uyulmadıkça hüküm doğurmaz.” denilmektedir .
TBK 584 göre ; “Eşlerden biri mahkemece verilmiş bir ayrılık kararı olmadıkça veya yasal olarak ayrı yaşama hakkı doğmadıkça, ancak diğerinin yazılı rızasıyla kefil olabilir; bu rızanın sözleşmenin kurulmasından önce ya da en geç kurulması anında verilmiş olması şarttır. Kefalet sözleşmesinde sonradan yapılan ve kefilin sorumlu olacağı miktarın artmasına veya adi kefaletin müteselsil kefalete dönüşmesine ya da kefil yararına olan güvencelerin önemli ölçüde azalmasına sebep olmayan değişiklikler için eşin rızası gerekmez. (Ek fıkra: 28/3/2013-6455/77 md.) Ticaret siciline kayıtlı ticari işletmenin sahibi veya ticaret şirketinin ortak ya da yöneticisi tarafından işletme veya şirketle ilgili olarak verilecek kefaletler, mesleki faaliyetleri ile ilgili olarak esnaf ve sanatkârlar siciline kayıtlı esnaf veya sanatkârlar tarafından verilecek kefaletler, 27/12/2006 tarihli ve 5570 sayılı Kamu Sermayeli Bankalar Tarafından Yürütülen Faiz Destekli Kredi Kullandırılmasına Dair Kanun kapsamında kullanılacak kredilerde verilecek kefaletler ile tarım kredi, tarım satış ve esnaf ve sanatkârlar kredi ve kefalet kooperatifleri ile kamu kurum ve kuruluşlarınca kooperatif ortaklarına kullandırılacak kredilerde verilecek kefaletler için eşin rızası aranmaz.” denilmektedir.
Sözleşme tarihinin 26/11/2012 olması nedeniyle TBK 584.maddesine göre, kefaletin geçerli olabilmesi için kefilin eşinin rızası gerekmektedir. TBK 584.maddesine şirket ortak ve yöneticilerinin kefaleti açısından eş rızası alınmayacağı yönündeki ek fıkra 28/03/2013 tarihinde eklendiğinden, dava konusu sözleşme tarihi itibariyle eş rızası gerekmektedir.
TBK 583.maddesine göre de, kefalet sözleşmesinin geçerli olabilmesi için azami miktar kefalet tarihi müteselsil kefalet beyanının kefilin kendi el yazısı ile yazılması gerekmektedir.
Öncelikle kefilin eşinin kefalet beyanındaki imzasının eşe ait olup olmadığının tespiti için imza incelemesi yapılmış, 05/01/2011 tarihli raporda, imzanın …’ün eli ürünü olduğu bildirilmiştir. Rapora itiraz edilmesi üzerine Adli Tıp Kurumundan rapor alınmış, rapor incelendiğinde, imzanın …’ün eli ürünü olmadığı yönünde rapor verildiği tespit edilmiştir.
İki raporda arasında çelişki olması nedeniyle ayrıca kefalet beyanındaki yazı ve rakamların…’ün eli ürünü olup olmadığının tespiti amacıyla dosya 3 kişilik grafolog bilirkişi heyetine tevdi edilmiş alınan rapor incelendiğinde kefalet beyanındaki imzanın …’ün eli ürünü olmadığı ayrıca kefalet beyanındaki yazı ve rakamlarında…’ün eli ürünü olmadığının tespit edildiği görülmüştür.
Sözleşme tarihi 26/11/2012 olup,… bu tarih itibariyle şirket ortağı ve aynı zamanda 4 yöneticisinden biri iken sözleşmenin imzalanmasından kısa bir süre sonra 12/4/2013 tarihinde hissesini devrederek ortaklıktan ayrıldığı ve müdürlüğünde sona erdiği ,…’ün krediyi kullanan şirketin ortağı olmasına rağmen sözleşme tarihi itibariyle TBK 584.maddesine göre eş rızasının gerektiği, ayrıca TBK 583.maddeye göre, kefalet tarihi miktarı ve müteselsil kefalet beyanına ilişkin hususların kefilinin el yazısı ile yazılması şart olduğundan alınan raporlara göre kefalet beyanındaki yazı ve rakamların…’ün eli ürünü olmadığı, eş beyanındaki imzanında eşine ait olmaması nedeniyle davanın reddine, davalının kötü niyet tazminat talebinin reddine aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda izah edilen sebep ve gerekçelere göre;
1-Davacının davacının reddine,
2-Davalının kötü niyet tazminat talebinde reddine,
3-Davalı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden 33.403,92 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından herhangi bir yargılama gideri yapılmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Taraflarca yatırılan kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
7-… Bankası harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 01/02/2018

Başkan … Üye … Üye … Katip …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır

¸