Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/597 E. 2020/739 K. 29.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/597 Esas
KARAR NO : 2020/739
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 12/06/2015
KARAR TARİHİ : 29/12/2020

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … şirketi tarafından … poliçe no ile sigortalı olan … plakalı otomobil ile müvekkiline ait … plakalı aracın 01/11/2013 tarihinde maddi hasarlı ve yaralamalı kazaya karıştığını, davalı …’ın aracın işleteni olduğunu, diğer davalının ise sürücüsü olduğunu, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücünün kusurlu olduğunu ve müvekkilinin kaza sonucunda sürekli maluliyete uğradığını, tedavi masrafları yaptığını ve manevi zarara uğradığını beyan ederek; 4.000,00TL sürekli iş göremezlik zararının ve 1.000,0TL tedavi masraflarının tüm davalılardan, kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte, 20.000,00TL manevi tazminatın gerçek kişi davalılardan, kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın 07/07/2013-2014 tarihleri arasında müvekkilince ZMMS poliçesi ile sigortalandığını, davaya konu taleplerin zamanaşımına uğradığını, kazanın meydana gelmesinde davacının kusurlu olduğunu, davacının tedavi giderleri taleplerinin SGK’ca karşılanması gerektiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin kazanın meydana gelmesinde bir kusurunun olmadığını, müvekkilinin kaza tarihinde öğrenci olduğunu, manevi tazminat taleplerinin fahiş olduğunu, kazanın meydana gelmesinde davacının kusurlu olduğunu beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …’a dava dilekçesi ve ekleri tebliğ edilmesine rağmen bu davalı tarafından dosyaya cevap dilekçesi ibraz edilmemiştir.
Mahkememizce kazaya karışan araçların trafik tescil kayıtları, dava konusu olaya ilişkin olarak yargılama yapılan … Asliye Ceza Mahkemesine ait 2015/… Esas ve 2015/… Karar sayılı dosyası celp edilmiş, tarafların kaza tarihi itibariyle ekonomik ve sosyal durumlarının tespiti için kolluk birimine müzekkere yazılmış ve verilen cevabi yazılar incelenerek dosyaya konulmuştur.
Mahkememizce SGK’ya müzekkere yazılarak dava konusu kaza nedeniyle, davacıya ödeme yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise peşin sermaye değerlerinin ne kadar olduğu sorulmuş ve kaza nedeniyle görmüş olduğu tedavilerin masraflarına ilişkin çizelgelerin mahkememize gönderilmesi istenilmiş, verilen cevabi yazılar incelenerek dosyaya konulmuştur. Ayrıca mahkememizce kaza tespit tutanağını tanzim eden kolluk görevlileri tanık olarak huzurda dinlenilmiştir.
Mahkememizce davacının dava konusu kaza nedeniyle görmüş olduğu tedavi evrakları celp edilmiş incelenerek dosyaya konulmuştur.
Mahkememizce meydana gelen kazada, kazaya karışan tarafların kusur durumunun tespit edilmesi için bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi raporunda özetle; davacı ile davalı sürücünün ifadeleri ile ceza mahkemesindeki yargılamaları esnasındaki beyanlarının paralel olduğu, dosyada bulunan CD görüntüsünü ve fotoğraflara göre motosikletin beyaz boya ile taralı emniyet şeridine bitişik olan sağ şerit üzerinde devrik vaziyette bulunduğu, davacının emniyetsiz şekilde önünü kesen davalı sürücünün KTK’nın 84/f maddesini ihlal ederek kazanın meydana gelmesinde %75 kusurlu olduğu, davacının ise manevra yetinin yüksek olan motosikleti ile fren yapıp sağındaki emniyet şeridine doğru yanaşmada geç kaldığı için kazanın meydana gelmesinde %25 kusurlu olduğu ifade edilmiştir.
Mahkememizce alınan kusur raporundaki çelişkinin giderilmesi amacıyla ATK’dan yeni bir kusur raporu alınmasına karar verilmiştir.
Kusur durumunun tespitine ilişkin ATK’dan alınan rapor sonucunun ve kusur durumunun dayandırıldığı gerekçelerin mahkememizce alınan ilk rapor ile benzer mahiyette olduğu ve kazanın meydana gelmesindeki kusur oranlarının aynı olduğu görülmüştür.
Mahkememizce davacının elektrikçi olduğu da göz önünde bulundurularak, davacının daimi iş göremezlik oranının tespit edilmesi için ATK’dan rapor alınmasına karar verilmiş, alınan raporda davacının, dava konusu kaza nedeniyle sürekli maluliyetine neden olacak düzeyde araz oluşmadığından maluliyet tayinine yer olmadığı ifade edilmiştir.
Mahkememizce davacının talep edebileceği ve SGK’ca karşılanmayan tedavi masraflarının olup olmadığı hususunda tedavi masrafları tespiti hususunda uzman doktor bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, alınan raporda davacının, karşılanmayan toplam 2.752,50TL tedavi masrafının olduğu ifade edilmiştir.
KTK.’nun Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası, 2918 sayılı Kara Yolları Trafik Kanunu m.91 gereği, işletenlerin KTK.’nun 85.maddesinin birinci fıkrasına göre, olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere yasaca yaptırımları zorunlu kılınan ve KTK.’nun kapsamında motorlu bir aracın kara yolunda işletmesi sırasında bir kimsenin ölümüne, yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan sorumluluğu belli limitler ve kusur oranı dahilinde ve gerçek zarar miktarı ile karşılamayı amaçlayan sorumluluk sigortasıdır.
Davaya konu … plakalı aracın davalı … şirketine … numaralı 07/07/2013-2014 vadeli Zorunlu Mali Mesuliyet (Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalandığı anlaşılmıştır.
Kaza 01/11/2013 tarihinde sigorta teminatları süresi içinde meydana gelmiştir.
Mahkememizce tüm dosya kapsamında yapılan değerlendirme sonucunda, dava konusu kazanın meydana gelmesinde davalı sürücünün KTK’nın 84/f maddesini ihlal ederek kazaya sebebiyet verdiği, bu ihlalin KTK’da asli kusur halleri arasında sayılması nedeniyle, davalı sürücünün %75 oranında kusurlu olduğuna, davacının ise manevra yapması gerekirken, manevra yapmakta geç kaldığı, aracını dikkat ve özen yükümlülüğüne uygun olarak kullanmaması nedeniyle kazanın meydana gelmesinde %25 oranında kusurlu olduğuna karar verilmiştir.
Mahkememizce, ATK maluliyet raporunda ifade edildiği üzere davacının, dava konusu kaza nedeniyle sürekli maluliyetine neden olacak şekilde vücudunda araz kalmadığı kabul edilerek, davacının sürekli maluliyet tazminat talebinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Öte yandan davacının tedavi masrafları talebi yönünden yapılan değerlendirme sonucunda; davacının karşılanmayan tedavi masraflarının toplamının 2.752,50TL olduğuna karar verilerek, davacının kusuru oranında belirlenen bu miktar üzerinden %25 indirim yapılarak, davacının 2.064,38TL talep edebileceğine karar verilmiş ve kabul edilen bu miktara davalı gerçek kişiler yönünden haksız fiil tarihinden itibaren, davalı … şirketi yönünden dava tarihinden itibaren kazaya karışan araçların hususi olması ve kazaya karışan taraflarında tacir olmaması da göz önünde bulundurularak yasal faiz işletilmesine hükmedilmiş ve aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Türk Borçlar Kanunu’nun 49. maddesi gereğince kasten veya taksirle başkasına zarar veren bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarara uğrayanların aynı kanunun 56. maddesi gereğince manevi tazminat isteme hakları bulunmaktadır. Davacı, kaza nedeni ile yaralanmamıştır. Trafik kazasının oluş şekli ve şiddetinin hafifliği gözetildiğinde, TBK.’nun 56. maddesi anlamında da olsa bir ruhsal ve duygusal bütünlüğünün bozulduğunun kabulüne imkan bulunmamaktadır. Bu noktada hüküm altına alınacak manevi tazminatın miktarının belirlenmesi önem arz etmektedir. Yargısal içtihatlarda,anılan yasa maddesi hükmüne göre özel haller gözönünde tutularak hükmolunacak manevi zarar tutarının adalete uygun olması gerektiği, hükmedilecek bu tazminatın bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmediği,bu tazminatın sınırının onun amacına göre belirlenmesi gerektiği,takdir edilecek miktarın mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olması gerektiği manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar her olaya göre değişebileceğinden hakimin bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermesi gerektiği belirtilmektedir.Buna göre, üst paragraftaki ilkeler göz önüne alınarak yapılan değerlendirmede, davacının yaralanmasına neden olan olayın oluş şekli, kusur durumu, davacının duymuş olduğu elem ve ızdırabın ağırlığı ile tarafların ekonomik ve sosyal durumları nazara alındığında mahkememizce takdir edilen manevi tazminat miktarının uğranılan zararla/zararlarla orantılı olduğu, bu miktarın davacı için zenginleşme aracı olmayacağı gibi davalılar yönünden de ekonomik yıkıma neden olmayacağı değerlendirildiğinden hak ve nesafet kuralları çerçevesinde manevi tazminat miktarı belirlenmiş, davalı sürücü ve araç maliki yönünden manevi tazminat davasının kısmen kabulüne, karar verilmiş aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-A) Davacının maddi tazminat talepli davası yönünden davasının KISMEN KABULÜ İLE,
2.064,38TL nin davalılar … ve …’ tan 01/11/2013, davalı … yönünden 12/06/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Davacının diğer maddi tazminat taleplerinin ve tedavi giderleri yönünden fazlaya ilişkin talebinin reddine,
B) Davacının manevi tazminat talepli davası yönünden davasının KISMEN KABULÜ İLE,
5.000,00TL nin davalılar … ve …’ tan 01/11/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Fazla ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gerekli olan 482,57 TL karar ilam harcından, peşin alınan 85,39-TL nin mahsubu ile noksan kalan 397,18- TL bakiye ilam harcının 115,18-TL’sinin tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen, 282,00-TL’sinin davalılar … ve …’tan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 85,39-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4- Davacı tarafından yapılan dava açılış gideri: 31,80-TL, davetiye gideri: 972,35 -TL, bilirkişi ücreti: 1.100,00-TL, ATK fatura bedeli :1.001,50TL olmak üzere toplam: 3.105,65-TL yargılama giderinin kabul/red oranı olan %28/72 üzerinden hesaplanan 869,59-TL yargılama giderinin 252,18TL’sinin tüm davalılardan, 617,41TL’sinin davalılar … ve …’tan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerine bırakılmasına,
5- Maddi tazminat davası yönünden davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT 13/2 uyarınca hesap ve takdir olunan 2.064,38-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Maddi tazminat davası yönünden davalı … şirketi kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT 13/3 uyarınca hesap ve takdir olunan 2.064,38-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … şirketine verilmesine,
7-Maddi tazminat davası yönünden davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT 13/3 uyarınca hesap ve takdir olunan 2.064,38-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’ye verilmesine,
8- Manevi tazminat davası yönünden davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT 10/2 uyarınca hesap ve takdir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’ye verilmesine,
9-Manevi tazminat davası yönünden davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalı … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
10- Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
11- Davalı … tarafından yapılan 50,00TL yargılama giderinin 36,00TL’sini davacıdan alınarak davalı …’ye verilmesine, kalan kısmın davalı … üzerine bırakılmasına,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı ve davalılar ve vekillerinin yokluğunda kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/12/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır