Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/592 E. 2019/953 K. 19.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/592 Esas
KARAR NO : 2019/953
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/06/2015
KARAR TARİHİ : 19/11/2019

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin muhasebe kayıtlarında davalının 29.021,85-TL borçlu olduğunun, bu nedenle davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı takip dosyası ile takip başlatıldığını, davalının 08/05/2015 tarihinde takibe itiraz ettiğini, itiraz dilekçesinde; davalının, 15.555,68-TL vadesinin gelmediğini, bakiye kalan 13.466,17-TL ye itiraz ettiğini, davalının itiraz dilekçesini vermesinden sonra icra dosyasına 15.555,68-TL ödeme yaptığını beyan ederek; itirazın iptaline ve davalı borçlu şirketin aleyhine % 20 den az olmamak üzere icra – inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir
SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile vadeli ve vadesiz olmak üzere iki türlü çalışıldığını, muaccel olmayan 15.555,68-TL yi müvekkilinin iyi niyetli olarak ödediğini, davacının kendi almış olduğu bir hizmetin bedelini davalı müvekkiline fatura etmeye çalıştığını, davacının müvekkili firmanın yazılımını kendi yazılımı gibi göstererek kendi firması adına aldığı … Sektörel bedelini müvekkiline fatura ettirmeye çalıştığını, müvekkili şirketin davacıya borcu olmadığını, beyan edere, davanın reddine ve maddi ve manevi tazminat taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;Mahkememizce … İcra Dairesine müzekkere yazılarak … Esas sayılı takip dosyası celp edilmiş, dosyanın incelenmesi sonucunda; davacının, davalı aleyhine takip başlattığı, davalının yasal süresi içerisinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu, davalının 11/05/2015 tarihinde icra dosyasına 18.284,11-TL yatırdığı görülmüştür.
Mahkememizce … Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin … Esas sayılı dosyası, … Fikri Sınai Haklar Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası celp edilmiş ve incelenmiştir.
Mahkememizce tarafların yasal ve ticari defterleri üzerinde inceleme yapılarak, davacının takip tarihi itibari ile davalıdan alacaklı olup olmadığı hususunda mali müşavir bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi raporunda özetle; davacının, davalı aleyhine 29.021,85-TL alacağın tahsili için takip başlatıldığı, takip tarihinden sonra davalı tarafından icra dosyasına 15.555,68-TL ve davalının banka hesaplarına 2.950,41-TL olmak üzere toplam 18.506,09-TLödeme yapıldığı, kalan 10.516,75-TL nin davacı tarafından davalı adına verilen hizmetlerin bedeli olarak tanzim edilen fatura tutarı olduğu, davacının davalıdan, 06/04/2015 tarihi itibari ile 10.516,75-TL alacağının olduğu, bu alacağa tahsil tarihine kadar % 9 faiz talep edebileceği ifade edilmiştir.
Mahkememizce daha önce rapor alınan mali müşavir bilirkişiden davalının ticari defter ve kayıtlarının incelenerek ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi ek raporunda özetle; davacının yapılan ödemeler sonrası davalıdan 10.516,76-TL alacağının, 7.65-TLfaiz alacağının olduğu, bu alacaklara takip tarihinden veya dava tarihinden itibaren % 9 faiz hesaplanmasının takdirinin mahkemeye ait olduğu ifade edilmiştir.
Mahkememizce alınan raporların hüküm kurmaya yeterli olmadığı görülerek, tarafların itirazları doğrultusunda davalının da ticari defterleri üzerinde incelem yapılmak suretiyle davacının dava tarihi itibari ile cari hesap ve faturadan kaynaklanan alacağının bulunup bulunmadığı, ( takip tarihinden sonra yapılan ödemelerin öncelikle faiz alacağından düşülmesi suretiyle) takibe dayanak yapılan faturaların tarafların ticari defterlerine işlenip işlenmediği, faturadan dolayı davalıya hizmet verilip verilmediği noktasında mali müşavir bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan rapoırda özetle; davacının cari hesaplarının tutulduğu, 320.01.041 nolu satıcılar hesabı 11/05/2015 tarihi itibari ile 0,00-TL bakiye verdiğinin tespit edildiği, alacak konusu 10.516,75-TL lik fatura ile ilgili olarak , davacının davalıya kestiği, 26/02/2015 tarih ve … sayılı verilen Hizmet Beleli – … fark Testi, Bedeli açıklamayı olduğu, bu faturanın davalının defterlerinde kayıtlı olmadığı, davacının davalı adına kestiği bu faturaya mesnel teşkil edecek bir belgenin bulunmadığı, bu nedenle tanzim edilen bu faturadan davalının sorumlu tutulamayacağı, yapılan ödemeler düşüldüğünde davalını davacıya takip tarihi itibari ile asıl borç üzerinden, ödeme tarihi itibari ile 150,04-TL faiz borcu ödemekle yükümlü olduğu ifade edilmiştir.
Mahkememizce; 10.516,79-TL lik faturanın alacak miktarına dahil edilip edilmemesine göre terditli bir şekilde hesaplama yapılması için 2. Raporun alındığı mali müşavir bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan raporda özetle; hesaplamalarda ihtilaf konusu faturanın dikkate alınması halinde davacının davalıdan 16.011,10-TL alacaklı olduğu, hesaba katılmaması halinde davacının davalıdan 5.320,82-TL alacaklı olduğu ifade edilmiştir.
Mahkememizce alınan raporların mahkemece talep edilen hususları karşılamadığı, hükme esas alınamayacağı, mahkememizin 07/02/2018 tarihindeki ek rapor talep edilen hususlarda değerlendirmek suretiyle belirlenen uyuşmazlık noktalarında finans, muhasebe ve bankacılık alanında uzman bilirkişiden yeni bir rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi raporunda özetle; takip tarihi itibari ile davacının cari hesap ekstresi tetkik edildiğinde, takip tarihi itibari ile davacının cari hesap alacağının 28.519,61-TL olduğu, takip talebinde ise 29.021,85-TL istendiği, takip tarihinden sonra davalının ödediği 15.555,68-TL lik kısmı ödeme nedeniyle bakiye alacağının 10.516,76-TLye düştüğü, davalı şirket kayıtlarına göre davalının takip tarihinden sonra davacıya peyder pey toplamdan 18.506,09-TL ödeme yaptığı, bakiyenin sıfırlandığı tutarsızlığın 10.516,75-TL lik faturadan kaynaklandığı, taraflar arasında karşılıklı olarak yapılan e- posta yazışmalarına göre davacı yanın pos yazarkasa cihazlarının satışını yaptığı, davalı tarafından rutinin dışında otopark pos yazarkasa cihazı için özel yazılım yapılmasının talep edildiği, davacı tarafından hazırlanan özel yazılımın davalının pos yazar kasa cihazına yüklendiği, yükleme yapılan yazılım ile rutin yazılımın birlikte pos yazarkasa da çalışıp çalışmadığına ilişkin teknik testlerin … tarafından yapıldığı, davalı tarafından özel yazılım talep edilmesi nedeniyle … tarafından yapılan test bedelinin 8.500,00-TL olduğunu davalıya bildirildiği, uyuşmazlığın 10.516,75-TL lik fatura olduğu, taraflar arasında yapılan e-posta yazışmalarına göre test bedelinin davalıya yansıtılması gerektiği, e-posta yazışmalarında uyuşmazlık konusu faturanın davalıca teslim alındığının anlaşıldığı, davalının takip tarihi itibari ile temerrüde düşmüş sayılacağı bu durumda takip talebinde talep edilen 171,75-TL lik işlem faizi yerinde olmadığı, tarafların her ne kadar tacir olsa da, yasal faizin talep edildiği, takip tarihinden sonra yapılan kısmi ödemeler nazara alınarak dava tarihi itibari ile davacının 10.699,55-TL alacaklı olduğu, daha önce alınan raporlarda B.K. M.100 hükmünün dikkate alınmadığı, 10.516,75-TL alacağını davalıdan talep edebileceği ifade edilmiştir.
Mahkememizce yapılan görevlendirme kapsamında 3. kez rapor alınan bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiştir. Alınan bilirkişi ek raporunda bilirkişi kök raporundaki görüş ve kanaatiyle bağlı olduğunu beyan etmiştir.
Mahkememizce takdiri mahkemeye ait olmak üzere davacı ile davalı arasındaki ihtilaflı olan faturanın kabul edilmemesi halinde kapak hesabının denetime elverişli bir şekilde yapılması için dosyanın aynı bilirkişiye tevdii ile ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi 2. ek raporunda özetle; davalının takip tarihinden sonra olmak üzere toplam 19.712,36-TL (20.215,60 – 503,24 = ) tutarında ödeme yaptığı, dava tarihi itibari ile cari hesap alacağının 18.002,86-TL olduğu kabul edilerek (28.519,61 – 10.516,75 =) yapılan hesaplama sonucunda davacının davalıdan 1.494,80-TL alacaklı olduğu ifade edilmiştir.
Taraflar arasındaki ihtilafın 10.516,75-TL ‘ lik “ muh. 308 verilen hizmet açıklaması faturadan kaynaklandığı görülmüştür. Bu kapsamda mahkememizce yapılan irdeleme sonucunda davalının parkmetre yazılımını 2009 yılından belli tescilli olarak kullandığı, davacının yazar kasanın kullanımı için özel yazılım yüklediği ve bunun çalışıp çalışmadığının testi için uyuşmazlığa konu faturanın dayanağıoluşturan hizmeti satın aldığı görülerek, bu faturanın davacı üzerinde bırakılması karar verilmiştir.
Davacının, davalı aleyhine 06/04/2015 tarihinde takip başlattığı, davalının davacıya takip öncesi 503,24-TL ödeme yaptığı (31/03/2015) takipten sonra davadan önce; 10/04/2015 tarihinde davacının banka hesabına 321,19-TL, 10/04/2015 tarihinden 337,82-TL, 20/04/2015 tarihinde 345,96-TL, 20/04/2015 tarihinde 299,66-TL, 30/04/2015 tarihinde 409,15-TL, 266,75-TL, 226,50-TL, 05/05/2015 tarihinde 220,14-TL , 11/05/2015 tarihinde icra dosyasına 18.284,11-TL (Brüt ödeme ) olmak üzere toplam 21.234,52-TL ödeme yaptığı, davalının takip tarihinden sonra (21.234,52-TL 503,24-TL =)20.731,28-TL ödeme yaptığı görülmüştür.
Kural olarak, davalı borçlu tarafından icra takibinden sonra davacı alacaklıya haricen yapmış olduğu ödemeler ve gerekse icra dosyasına yatırılan tutar bakımından, asıl alacağa takipten sonra yapılan ilk ödemeye kadar faiz işletip, ilk ödemeyi önce faizden, geriye kalanı asıl alacaktan düşüp, sonra ilk ödeme takihinden ikinci ödeme tarihine kadar geriye kalan asıl alacağa faiz işletip, ikinci ödemeyi, önce faizden sonra asıl alacaktan düşüp dava tarihine kadar da işlemiş faiz varsa bunu hesaplatıp dava tarihindeki borç durumuna göre bir karar verilmesi gerekir.
Bu açıklamalar ışığında hesaplama yapıldığında, takip tarihi itibari ile borç çıkışının 18.002,86-TL (28.519,61-TL – 10.516,75-TL =) olduğu, davacının kapak hesabının 1.521,50-TL olduğu, yani davacının 1.521,50-TL fazla tahsilatının mahsubu ile son bilirkişi 2. ek raporunun 2. sayfasındaki hesaplama doğrultusunda davacının davalıtan dava tarihi ile 1.494,80-TL alacaklı olduğuna karar verilmiştir.
Davacının alacaklı olduğu bedelin yargılama giderelerine dahil olması nedeni ile bu alacağa faiz uygulamasına yer olmadığına karar verilmiş ve ayrıca bu alacak üzerinden icra – inkar tazminatına hükmedilmemiş olup aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile
Davalının … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 1.494,80TL (icra giderleri ve vekalet ücreti) üzerinden devamına,
Bu miktar asıl alacak olmadığından faiz uygulanmasına yer olmadığına,
Şartlar oluşmadığından icra inkar tazminat talebinin reddine,
Fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
2-Alınması gerekli olan 102,11 TL karar ilam harcından, peşin alınan 229,97-TL nin düşümü ile arta kalan 127,86- TL bakiye ilam harcının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3- Davacıdan peşin alınan 102,11-TL nin davalıdan alınarak davacıya iadesine,
4- Davacı tarafından yapılan dava açılış gideri: 31,80-TL, davetiye gideri: 420-TL, bilirkişi ücreti: 1.700,00-TL olmak üzere toplam: 2.151,80 -TL yargılama giderinin kabul/red oranı (%11 ) üzerinden hesaplanan 236,69-TL davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
5- Davalı tarafından yapılan 1.050,00 -TL yargılama giderinin kabul/red oranı (%89 ) üzerinden hesaplanan 934,50-TL davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalanın davalı üzerinde bırakılmasına,
6- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT madde 13/2 uyarınca hesap ve takdir olunan 1.494,80-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine
7- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davalıya verilmesine,
8- Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yokluğunda davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/11/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır