Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/585 E. 2018/17 K. 15.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/585 Esas
KARAR NO : 2018/17
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 10/06/2015
KARAR TARİHİ : 15/01/2018
Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 09/08/2010 tarihinde plakası belirlenemeyen bir kamyonun sebebiyet verdiği kazadan dolayı ömür boyu sakat kaldığını, söz konusu aracın olay yerinden kaçtığını, kaza anında bu durumdan dolayı rapor tutulamadığını, karşı şeritten gelen kazaya sebebiyet veren kamyonun tam kusurlu olduğunu, davacının hastane raporlarından anlaşılacağı üzere %48 beden bücü kaybına uğradığını, 5684 sayılı sigortacılık kanunun 14. Maddesi gereğince davalı kurumun sorumlu olduğunu, 2010 yılı güvence hesabı teminat limitlerinin 175.000,00 TL olduğunu, davacının günlük işlerde çalışarak geçimini sağladığını, iş bu nedenlerle şimdilik 3.000,00 TL maddi tazminatın işletilecek avans faizi ile davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
09/08/2017 havale tarihli ıslah dilekçesinde özetle; bilirkişi raporu çerçevesinde davalarını 73.110,14 TL artırarak 76.110,14 TL’nin davalıdan tahsilini, bu tutara avans faizi işletilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Plakası tespit edilemeyen araçların ispatının somut delillere dayanması gerektiğini, kazaya başka bir aracın sebebiyet verip vermediğinin ve kazaya sebep olan aracon plakasının tespit edilip edilemediği iddialarının kesinleşmesinin gerektiğini, aksi durumda müvekkil kurumun sorumluluğundan bahsedilemeyeği için davanın husumet yönünden reddini, davaya konu kazaya karışan plakası tespit edilemeyen araç sürücüsü ve davacının kusur oranlarının tespitinin yapılmasının, davacıların daimi maluliyet durumunun tespiti adına adli tıp kurumu 3. İhtisas dairesinden rapor alınmasını, davaya konu malüliyet tazminatının uzman bilirkişilerce hesaplanmasını, müvekkil kurumun geçiçi iş göremezlik tazminatından kaynaklanan sorumluluğu olmadığını, sosyal güvenlik kurumu tarafından davacıya ödenmiş veya ödenen rücuya tabi tazminat miktarı tespit edilerek müvekkil kurum tarafından ödenecek tazminattan mahsup edilmesini, davacının müterafik kusurunun varlığı halinde tazminattan indirim yapılmasını, güvence hesabının sorumluluğunun poliçedeki teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu, davacı tarafın kaza tarihinden itibaren avans faizi isteminin mesnetsiz olduğunu, müvekkil yönünden ancak dava tarihinden itibaren yasal faizin talep edilmesi gerektiğini, işbu sebeplerle haksız ve mesnetsiz davanın reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Dava; 09/08/2010 tarihinde plakası belirlenemeyen aracın davacıya çarpması sonucu maluliyet nedeni ile açılan maddi tazminat davasıdır. Mahkememiz dosyası arasına alınan bilgi belgeler üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırılmış, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi ‘nin 28/04/2016 tarihli raporunda plaka ve sürücüsü tespit edilemeyen kamyon sürücüsünün %60 oranında kusurlu olduğu, davacının %15.2 oranında malul kaldığı belirlenmiştir. 26/07/2017 günlü bilirkişi raporunda davacının maluliyeti kusur oranı üzerinden iş görememezlik nedeni ile nihai ve gerçek maddi zararı 76.110,14 TL olarak belirlenmiştir. 5684 sayılı sigorta kanununun 14/2A maddesinde sigortalısının tespit edilemediği araçların neden olduğu bedensel zararlar için güvence hesabına başvuru yapılacağı düzenlenmiştir. Güvence Hesabına yapılan başvurular sebebi ile yapılacak tazminat ödemelerinde “ilgili zorunlu sigortanın” teminat miktarları dikkate alınmaktadır. Davacının malul kalmasına sebep olan araç ve sürücüsünün kimliğinin meçhul olduğu hususu sabittir. Dava konusu talep iş görememezlik tazminatı talebine ilişkin olması nedeni ile bedensel zarar kapsamındadır. Davacının 5684 sayılı sigortacılık Kanununun 14. Ve Güvence Hesabı Yönetmeliğinin 9. Maddeleri uyarınca güvence Hesabına başvuru şartları oluşmuştur. Dava konusu olayda söz konusu olan zorunlu poliçe karayolları zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesidir. Kaza tarihi itibari ile hazine müsteşarlığınca belirlenmiş olan ZMSS poliçe limitleri sakatlık halinde şahıs başına 175.000 TL ‘dir. Davacının nihai ve gerçek maddi zararı 76.110,14 TL olup, 175.000 TL tutarındaki bakiye teminat limitinin altında kalmaktadır. 2918 sayılı karayolları trafik kanununun 99. maddesinde sigortacıda, hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağının veya bilirkişi raporunun, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde ZMSS sınırları içinde kalan miktarı hak sahibine ödemek zorundadırlar. Dava öncesinde davalı sigorta şirketine tazminat ödemesi için ihtar edildiğine dair dosyada belge bulunmamaktadır. Bu nedenle temerrüt başlangıç tarihi dava tarihi olduğundan 26/07/2017 günlü bilirkişi raporu davacının maluliyet nedeni ile nihai ve gerçek zararını hükme esas alınacak şekilde hesapladığından davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın kabulü ile 76.110,14 TL maddi tazminatın 10/06/2015 dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 5.199,08 TL karar ve ilam harcından peşin alınan ( davada 27,70 TL+250,00 TL ıslahta) = 277,70 harcın düşümü ile eksik kalan 4.921,38 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile maliyeye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul üzerinden hesaplanan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 8.722,12 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı tarafça yapılan ( 27,70 TL peşin harç + 250,00 TL ıslah harcı+ilk masraf 31,80 TL + bilirkişi ücreti 600,00 TL + 260,70 TL posta masrafı ) toplam 1.170,20 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Davacı vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 15/01/2018

Katip e-imzalıdır Hakim e-imzalıdır