Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/486 E. 2019/861 K. 21.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2015/486 Esas
KARAR NO: 2019/861

DAVA : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 12/05/2015
KARAR TARİHİ: 21/10/2019

BİRLEŞEN İSTANBUL ANADOLU 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN 2016/734 ESAS SAYILI DOSYASI.

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:17/06/2016

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVADA:
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin dava dışı … Bankası A.Ş.’nin …Şubesine ait Bankanın tadilat ve onarım işi İçin 01.09.2010 tarihli sözleşme ile ihale bedeli olarak 1.744.000,0011 bedel ile anlaştığını, müvekkilinin yüklendiği iş için Havalandırma-Klima İşleri, montaj ve işçilik dahil olarak davalı şirkete 295.000,00 TL bedel ile alt taşeron olarak verildiği, davalı ile yapılan sözleşmede işin bitim tarihinin 03.05.2014 sekiz hafta olduğu, ancak davalının işi 07.07.2014 tarihinde teslim ettiğinden, müvekkili şirkete 70 gün gecikmeli iş yapılması nedeniyle de iş sahibi tarafından 73.248,00 TL ceza, ayrıca gecikme süresince bankanın kirası olarak 75.789,02 TL gecikmeden kaynaklı kira bedelli olmak özere toplam 149.037,02 TL ceza kestiğini, davalının sözleşmeden kaynaklanan ceza payının 21.364,25 TL, İş teslim gecikmesinden kaynaklanan ceza payının 36.130,83 TL olmak üzere toplam 57.495,08 TL olduğu ve ayrıca sözleşmeye göre havalandırma kanallarının alüminyum olarak yapılması gerekirken sözleşmeye aykırı olarak sac yapıldığından yine müvekkilinden 6.592,23 TL fiyat düşülerek hak edişlerinden kestiği ve bununla birlikte davalıdan yapılan kesintiler nedeniyle toplam alacağının 64.087,31 TL olduğu, davalının sözleşmeden kaynaklı, müvekkilinden cari hesap alacağının 15.000,00 TL olduğu ve bu bedelin 64.087,31 TL den mahsup edildiğinde bakiye alacaklarının 49,087,31 TL olarak davalıdan tahsil edilmesi gerektiğini ifade ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalması kaydı ile şimdilik 49.087,31 TL alacaklarının dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte tahsil edilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı taraf tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.

SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalının … Bankası … Şubesindeki havalandırma ve klima işlerini yapmak üzere bir sözleşme imzalandığını, taraflarca imzalanan sözleşmede kabul edilmiş bir cezai şart maddesinin mevcut olmadığı, müvekkilinin klima satış ve montaj işi yaptığını, müvekkili firmanın montaj işini yerine getirebilmesi için davalı tarafın elektrik işlerini tamamlaması, şaftlarının açılması gerektiği ve sözleşmede not olarak yazılan maddede taraflarca elektrik işlerinin şaft açılışlarının ve inşa işlerinin davalı yanca yapılacağı yazılı olarak açık bir şekilde imza altına alındığı, tüm işlerin yapılmış olmasına rağmen davalı firmanın ödemeleri zamanında yapmayarak 18.540,00 TL cari hesap borcunu halen ödemediğinden, aleyhine 26.03.2016 tarihinde İSTANBUL Anadolu … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığı, davacının itiraz ederek, somut davayı ikame ettiğini ifade ederek, davanın reddi ile davacmın %20 tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir,

BİRLEŞEN DAVADA;
İDDİA VE TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı borçlunun 03/02/2014 tarihli sözleşme uyarınca … Bankası… Şubesine havalandırma ve klima işlerini yapmak üzere anlaştığını, müvekkilinin firma sözleşmesi gereğince üzerine düşen tüm sorumluluğu yerine getirmiş olmasına rağmen davalının borçlu cari hesaptan kalan bakiye borcunu ödemediğini, müvekkili firmanın davalı firmadan toplamda 19.364,52 TL alacağı olduğunu, alacak için İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğü… esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun süresi içinde itirazda bulunduğunu, davalının borca itirazının haksız olduğunu, bu nedenlerle İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü … esas sayılı dosyasındaki itirazın iptali, takip konusu alacağın %20 ‘den az olmamak üzere icra inkar tazminatının itirazında haksız olan davalıdan alınarak davacıya verilmesine, tüm yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davacı şirkete borcu olmadığını, aynı konuda davalı tarafa açtıkları tazminat davasının İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile derdest olduğunu, davanın bu dava ile birleştirilmesini, karşı tarafın faturalarını kabul etmediklerini, müvekkilinin bu davaya konu faturalarıda tebliğ almadığını iade ettiğini, karşı tarafın sözleşmeye konu edimini yerine getirmediğini, bu nedenlerle davanın İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile birleştirilerek reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE :
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Asıl Dava; … Bankası … Şubesinin tadilat ve onarım işi için yapılan sözleşme gereğince 49.087,31 TL alacağın dava tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsili talepli davadır.
Birleşen dava; Taraflar arasındaki sözleşme gereği İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü ‘nün… esas sayılı dosyasından başlatılan icra takibine davalının itirazın sonucu İİK 67. Madde gereği açılan itirazın iptali davasıdır.
İstanbul Anadolu … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas … Karar sayılı dosyasının 06/06/2017 tarihli kararı ile mahkememiz dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiştir.
Mahkememiz dosyasından 12/06/2018 tarihli bilirkişi raporu alınmıştır.
Bilirkişi raporunda; 6102 sayılı TTK nun 64. Maddesine uygun olarak davacıya ait 2014 ve 2015 Yılı ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin süreleri içerisinde yapıldığı, ticari defterlerin delil niteliği taşıdığı, davalı şirkete ait yevmiye defterinde bilirkişi tarafından yapılan inceleme sonucunda, davacı şirket tarafından dava dilekçesinde alacağına/itirazına dayanak olarak gösterdiği faturalara ait bilgiler tespit edilmiştir.
Davalı şirketin, hakediş bedelleri karşılığı adına düzenlenmiş faturaları 320.01.08 -Satıcılar hesabında izlediği tespit edilmiştir. Tek Düzen Muhasebe Sistemi içerisinde 320-Satıcılar Hesabı işletmenin faaliyet konusu ile ilgili her türlü mal ve hizmet alımlanndan kaynaklanan senetsiz borçların izlendiği hesaptır.
Bu hesap sonucunca davacının yevmiye defterinin 31.12.2014 tarih 115. Sayfa, 542 numaralı kapanış fişinde, davalıya 15.000,00 TL borçlu olduğu kayıtlıdır.
2015 yılında ise aynı bakiye devam etmekte olup, dava tarihi itibariyle davacının 15.000,00 TL borcu devam etmektedir.
Davacı taraf bu bakiyeyi ikrar etmekte, ancak … Bankasından yapılan kesintilerin, davalı alacağından mahsup edilmesi ile toplamda davalıdan 49.087,31 TL alacaklı olduğunu iddia etmektedir.
Dosyasında yapılan inceleme neticesinde davacı tarafın dava dışı … Bankasına alt hakedişleri sunmadığı veya dosyada hakedişleri olmadığından yapılan imalatlar hakkında sağlıklı bir hesaplama yapılamadığı anlaşılmıştır.
Dava dışı … Bankası tarafından davacıya yapılan cezalı kesinti toplamı 152.699,61 TL’ dir. Bu miktar 5-6 ve 7 rıolu hak edişlerden kaynaklanmaktadır. Davacı taraf bu cezanın 63.122,31 TL ‘si davalıdan talep etmektedir. Ancak hukuki haklılık durumu hariç anılan hakedişlerin dosyaya sunulmadığından davacı alacağının hangi hakkediş ödemesinden ve cezai şartından kaynakladığının belirlenemediğinden bilirkişi tarafından teknik olarak hesaplama yapılamamıştır.
Tarafların arasındaki sözleşmenin 03.03.2014 tarihinde imzalanmıştır. Cihaz siparişlerinin 4-8 hafta içerisinde teslim edileceği teklif mektubu ile davacıya bildirilmiş aynı teklif mektubunun üzerinde sözleşme yapılmıştır. İç ve dış ünitelere elektrik getirilmesi işverene ait Karot (işveren tarafından ŞAFT oluşturacaktır) Her türlü İnşat İşler teklife dahil değildir notu bulunmaktadır. Sözleşmede işin gecikmesi halinde tazminat (gecikme zammı/cezai şart) ödeneceğine dair herhangi bir hüküm bulunmamaktadır.
Ayrıca birleşen dosya içerisinde “Beyoğlu hizmet binası tesisat işleri özel pozlarına ait teknik şartname ‘de cihaz listesinin taraflarca karşılıklı imzalanmış olduğu görülmekte ise de bu şartnamesinde yazıları okıınamayacak kadar silik olduğundan şartname içerisinde cezai şartın bulunup bulunmadığı anlaşılamamaktadır.
Birleşen davada; Taraflar arasındaki 03.02.2014 tarihli sözleşme uyarınca müvekkili şirketin davalıdan toplamda 19.364,52 TL alacağının davalı tarafından ödenmediğinden aleyhine İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü ‘nün … esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi yapıldığı davalının İtiraz ettiğinden takibin durduğunu ifade ederek itirazın iptalini talep edilmiştir.
Davalı kayıtları ile, davacı kayıtları 01.10.2014 tarihi itibariyle birbirleri ile uyumlu olup cari hesap anlamında birbirini teyit etmektedir. Bu tarih itibariyle her İki şirketin cari hesabında davalı şirketin 15.000 TL alacağının kayıtlı olduğu tespit edilmiştir.
Davacı … şirketi davalılara 28.10.2014 ve 26.02.2015 tarihinde iki adet fatura kesmiştir. Cari anlamda ticari defterlerinde kayıtlı davalıdan 27.133,00 TL alacaklıdır.
Cari fatura anlamında farklılık sebepleri iki faturadan kaynaklanmaktadır.
İlgili icra dosyasında, davacı asıl alacak yanında işlemiş faiz talep etmektedir. Ayrıca takipten sonra talep ettiği faiz ve oranı hakkında (avans veya yasal faiz) herhangi bir bildirimde bulunmamıştır. Ancak tarafların tacir olduğu gözetilerek davacının avans faiz talep ettiği mütalaa edilmiştir. Nitekim Yargıtay 11. Hukuk Dairesi E. 2010/8502 K. 2011/4146 T. 11.4.2011 “…Avans Faizi: Davalı Tacir Olduğundan Davaya Konu Alacak da Ticari Alacak Niteliğinde Bulunduğu -Davacı Vekili Dava ve Islah Dilekçesinde Avans Faizi Talep Ettiğine Göre 3095 SK’nun 2/2 Md. Gereğince Avans Faizine Hükmedllmesl Gerektiği…” hükmettiğinden davacının avans faiz talep edebileceği kanaatine varılmıştır.
Taraflar arasındaki sözleşmede gecikme halinde temerrüt faizi uygulanacağına dair herhangi bir hüküm olmadığı ve alacaklı taraf takip talebinde işlemiş faiz talep ettiğinden bu talep Ticaret Kanunu’nun 1530. Maddesi gereğince değerlendirilmesi gerekecektir. İlgili madde ile borçlunun temerrüdünün bu koşullarından, özellikle muacceliyet ile ihtar koşulu açısından değişiklikler yapılmıştır. Buna göre, Kanundaki ifadeyle “mal ve hizmet tedariki amacıyla yapılan işlemlerde” para borcunun ifa edileceği tarih belirli veya kesin vade biçiminde belirlenmemişse borçlu, kural olarak faturanın borçlu tarafından alınmasını takip eden otuz günlük surenin sonunda ayrıca ihtara gerek olmaksızın temerrüde düşer. Böylece temerrüdün temel koşulu olan ihtara önemli bir istisna getirilerek, ihtarsız temerrüt ilkesi kabul edilmiştir.
Esas dava yönünden davacı ile davalı arasında 03.03.2014 tarihli sözleşme imzalandığı, sözleşmede işin gecikmesi halinde tazminat (gecikme zammı/cezai şart) ödeneceğine dair herhangi bir hüküm bulunmadığından esas davamızda davacının, davalıdan dava dışı … bankası tarafından kesilen cezai şart ile gecikme zammı olan 152.699,61 TL bedel içerisinde ki 64,087,31 TL’ yi talep edemeyeceği, birleşen dava yönünden; birleşen davada davacının, davalıdan 15.000,00 TL asıl alacak, 642,95 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 15.642,95 TL alacağının hesap edildiği, davacının asıl alacağına takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasa gereğince yıllık %10,50 oranından başlayacak değişen oranlardan faiz işletilmesi gerekeceği mütalaa edilmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince davacı vekilinin bilirkişi raporuna itirazları nedeni ile itirazların karşılanması için ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, 04/03/2019 tarihli bilirkişi ek raporu alınmıştır. Ek raporda; 08.06.2018 tarihli kök raporda, taraflar arasında imzalanan 03.03.2014 tarihli sözleşmede işin gecikmesi halinde gecikme tazminatı / cezai şart ödeneceğine dair bir hüküm bulunmadığından esas davada davacının davalıdan dava dışı … Bankası taralından kesilen cezai şart ile gecikme tazminatı olan 152.699,61 TL bedel içerisindeki 64.087,31 TL ‘yi talep edemeyeceği, birleşen davada davacının davalıdan 15.000 TL asıl alacak 642,95 işlemiş faiz olmak üzere toplam 15.642,95 TL alacağı bulunduğu, asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 Sayılı Kanun gereğince yıllık %10.50 oranında başlayarak, değişen oranlarda faiz işletilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Bu defa davacının; bilirkişi raporuna itirazları bakımından dosya incelenmiş buna göre; davacı dava dilekçesinde, taraflar arasında imzalanan 03.03.2014 tarihli sözleşmeye göre işin bitim tarihinin 03.05.2014 olduğu davalının işi 07.07.2014 tarihinde bitirmesinden dolayı iş sahibi bankanın davacılara 149.037,02 TL ceza kestiğini, davalının klima sistemini de gecikmeli olarak yaptığını davacılar tarafından toplamda 149.037,02 TL gecikmeden dolayı para ödendiğini, davalının sözleşmeden kaynaklanan ceza payının 21.364,25 TL işi teslim gecikmesinden kaynaklanan ceza payının 36.130,83 TL olduğunu, ayrıca sözleşmeye aykırı olarak saç yapımı nedeniyle davacıya hak edişlerden 6.592,23 TL kesinti yapıldığını davalıya yansıtılacak toplam alacaktan olan 64.087,31 TL’nden davalıya hak ediş borç bakiyesi 15.000 TL’nin mahsubundan sonra cem’an 49.087,31 TL alacağı dava tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
Dava dilekçesinde, davacının davalının sözleşmeden kaynaklanan “ceza payı” iş teslim gecikmesinden kaynaklanan “ceza payı’nı belirtmesinden davalıdan cezai şart talep ettiği anlaşılmakta olup bu nedenle kök raporda davacının davalıdan cezai şart talep edemeyeceği görüşüne varılmıştır.
Ancak, davacı bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde talebinin “cezai şart veya gecikme zammı olmadığını”, bilirkişi heyetinin bu saptamayı neye istinaden yaptığının anlaşılamadığını beyan etmiştir.
Dava dışı … Bankası ile davacı … Şti – … Adi Ortaklığı arasında mevcut olduğu belirtilen sözleşmede taraflann imzası görülmemiştir.
Öte yandan, davacı bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde, “taraflar arasında 03.03.2014 tarihli eser sözleşmesi bulunduğunun dosya kapsamından ve bilirkişi raporundan anlaşılacağı üzere sabit olduğunu açıklamıştır.
Her ne kadar davacının dilekçelerinden taraflar arasında eser sözleşmesinin mevcut olduğuna dair açıklaması anlaşılmamakta ise de Y.13.HD. 15.03.2018 tarih 7983/3116 sayılı kararında” dairenin eksik ve ayıplı imalat ile geç teslim nedeni ile tazminat – gecikme cezası ile kira kaybı tazminatının tahsilinde söz konusu iki alacaktan hangisinin talep edildiği sorularak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğine” işaret etmiştir.
Somut olayda davacı bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde, işbu davanın “davalının kusuru nedeni ile yol açtığı zararın tazminine yönelik alacak davası” olduğunu açıklamıştır.
Bu hale göre, davacının dava dışı … Bankası AŞ’ne aralarındaki sözleşmeye istinaden ödemiş olduğu, sözleşmeden kaynaklanan ceza payının 21.364,25 TL iş teslim gecikmesinden kaynaklanan ceza payının 36.130,83 TL ve sözleşmeye göre havalandırma kanallarının alüminyum olarak yapılması gerekirken sözleşmeye aykırı olarak sac yapıldığından 6.592,23 TL hak edişlerinden kesilen bedel olmak üzere toplam 64.087,31 TL toplamından, davalı alacağı 15.000 TL’nin mahsubu ile 49.087,31 TL’ ye dava tarihinden itibaren 3095 sayılı yasa gereğince yıllık %10.50 oranından başlayacak değişen oranlarda faiz uygulanması gerekeceği kanaatine varılmıştır.
Mahkememiz dosyasından İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin … esas sayılı dosyası ile mahkememiz dosyası yönünden ayrı ayrı hesaplama yapılması ve tarafların bilirkişi raporuna beyan ve itirazları değerlendirilmek suretiyle ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, 11/06/2019 tarihli bilirkişi ikinci ek raporu alınmıştır. Raporda; Tarafların ticari defter kayıtları incelendiğinde davacının kayıtlarında davalının 15.000,00 TL alacağı olduğu, davalı kayıtlarında ise davacıdan 18.540,00 TL alacaklı olduğu tespiti yapılmıştır.
Yine kök raporla ek rapor arasındaki farkın ise davalı tarafından icra takibine konu edilen 28.10.2014 tarihli 3.540,00 TL tutarlı vade farkı faturasından kaynaklandığı tespit edilmiştir. Devamında vade farkı faturasının talep edilebilmesi için “…Vade farkı, sözleşmede kararlaştırıldığı ya da sonradan sürekli uygulama nedeniyle sözleşmenin bir unsuru olarak kabul edildiği durumlarda uygulanabilir, taraflar arasındaki teklif fiyatı ve sözleşme incelendiğinde, ödemenin geciktirilmesi halinde, geciken ödemelere vade farkı uygulanacağına dair herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Bir ticari ilişki sebebiyle vade farkı talep edilebilmesi için bu konunun taraflar arasında akdedilen sözleşmede yer alması veya bu yönde yanlar arasında belirtilmiş bir uygulamanın mevcut olması ya da, mal satışı ile ilgili olarak düzenlenen faturalarda vade farkı talep edileceğine dair fatura içeriğinden sayılabilecek bir kayda itiraz edilmemiş olması gerekir..” tespiti nedeniyle taraflar arasındaki sözleşmede temerrüt halinde vade farkı alınacağına dair herhangi bir hüküm olmadığından davalı … şirketinin, davacı … şirketinden 3.540,00 TL tutarlı vade farkı faturasını talep edemeyeceği değerlendirilmiştir.
Ayrıca kök raporda davalı … şirketinin davacı … şirketinden “Birleşen dava yönünden 15.000,00 TL asıl alacak, 642,95 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 15.642,95 TL ( kök raporda bilirkişi tarafından sehven 16.142,95 TL olarak maddi hata olmuştur.) alacağının hesap edildiği, davacının asıl alacağına takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasa gereğince yıllık %10,50 oranından başlayacak değişen oranlardan faiz işletilmesi gerekeceği bilirkişiler tarafından mütalaa edilmiştir.
Her ne kadar davacının dilekçelerinden taraflar arasında eser sözleşmesinin mevcut olduğuna dair açıklaması anlaşılmamakta ise de Y.13.HD. 15.03.2018 tarih 7983/3116 sayılı kararında” dairenin eksik ve ayıplı imalat ile geç teslim nedeni ile tazminat – gecikme cezası ile kira kaybı tazminatının tahsilinde söz konusu iki alacaktan hangisinin talep edildiği sorularak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğine” işaret etmiştir.
Somut olayda davacı bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde, işbu davanın “davalının kusuru nedeni ile yol açtığı zararın tazminine yönelik alacak davası” olduğunu açıklamıştır.
Bu hale göre, davacının dava dışı … Bankası AŞ’ne aralarındaki sözleşmeye istinaden ödemiş olduğu, sözleşmeden kaynaklanan ceza payının 21.364,25 TL, iş teslim gecikmesinden kaynaklanan ceza payının 36.130,83 TL ve sözleşmeye göre havalandırma kanallarının alüminyum olarak yapılması gerekirken sözleşmeye aykırı olarak sac yapıldığından 6.592,23 TL hak edişlerinden kesilen bedel olmak üzere toplam 64.087,31 TL toplamından, “davalı alacağı 15.000 TL’nin mahsubu ile 49.087,31 TL’ ye dava tarihinden itibaren 3095 sayılı yasa gereğince yıllık %10.50 oranından başlayacak değişen oranlarda faiz uygulanması gerekeceği kanaatine varılmıştır…” kök rapor hazırlanmıştır.
Birleşen davada davacı alacağı 15.642,95 TL olarak hesaplanmıştır. Bu nedenle 64.08731-15.642,95 = 48.444,36 TL tarafların karşılıklı mahsuplaşması sonucu esas davada davacı alacağı olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde bilirkişi raporundaki asıl dava ve birleşen davalardaki tespit edilen alacaklar her iki dosya yönünden mahsuplaştırma yapılmadan, asıl dava ve birleşen davalar yönünden ayrı ayrı hüküm kurulmak suretiyle asıl davanın kabulü ile 49.087,31 TL ‘nin dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, birleşen İstanbul Anadolu … Asliye Ticaret Mahkemesinin… esas sayılı dosya yönünden davanın kısmen kabulü ile davalının İstanbul Anadolu …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 15.642,95 TL asıl alacağın takip tarihinden işleyecek yasal faiz ile birlikte devamına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.

HÜKÜM :
1-Davanın kabulü ile 49.087,31 TL ‘nin dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Birleşen İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/734 esas sayılı dosya yönünden davanın kısmen kabulü ile davalının İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 15.642,95 TL asıl alacağın takip tarihinden işleyecek yasal faiz ile birlikte devamına,
ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
3-Alınması gerekli 3.353,15 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 838,29 TL harcın düşümü ile eksik kalan 2.514,86 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile maliyeye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul üzerinden hesaplanan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 5.749,60 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafça yapılan ( 838,29 TL peşin harç + ilk masraf 31,80 TL + bilirkişi ücreti 1.800,00 TL + 191,40 TL posta masrafı ) toplam 2.861,49 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,

BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN
7-Alınması gerekli 1.068,57 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 233,88 TL’nin düşümü ile eksik kalan 834,69 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
8-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul üzerinden hesaplanan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
9-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden red üzerinden hesaplanan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
10-Davacı tarafından yapılan (33,50 TL ilk masrafı+ 102 TL posta masrafı ) toplam 135,50 TL yargılama giderinin red ve kabul oranına ( %80,70 kabul ) nazaran 109,34 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
11-Davalı tarafından yatırılan artan delil avansının iadesine,
12-Davacı tarafça yatırılan 233,88 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
13-Davacı tarafça yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır