Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/41 E. 2021/923 K. 21.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/41 Esas
KARAR NO : 2021/923

DAVA : Tazminat (Haksız İhtiyati Hacizden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/01/2015
KARAR TARİHİ : 21/12/2021

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili faaliyet göstermekte iken davalı tarafından İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyası ile ihtiyati haciz kararı aldığını ve bu kararı İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile takibe koyduğu, müvekkilince İstanbul …İcra Hukuk Mahkemesinin …Esas sayılı dosyası ile senet üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmaması nedeniyle imzaya ve borca itirazda bulunulduğunu, yapılan yargılama sonucunda imzaların müvekkiline ait olmadığına karar verildiğini, müvekkilinin araçlarına haciz işlemi konulması nedeniyle müvekkilinin gayri faal hale geldiğini, 2014 yılında müvekkili şirket ortağının yaptığı araştırmalar sonucunda, …, …, …, …, … ve … plakalı araçların davalı tarafından haksız takibe binaen yakalama şerhi işlenerek yediemin depolarına mahkum edildiğini, araçların yediemin ücretlerinin ödenmediği ve araçların yakalandığından da müvekkilinin haberdar edilmediği, bu araçların bir kısmının satışının yapıldığının ortaya çıktığını, davalı tarafından yediemin ücreti ödenmediği için araçların rehin alındığını ve iade edilmediğini, müvekkilinin araçların kullanılmaması nedeniyle araçların değer kaybına uğramış olması nedeniyle müvekkilinin araçları teslim almak için ödemiş olduğu 10.000,00TL miktar değerindeki bedel nedeniyle, araçların kullanılmaması nedeniyle şirketin borç batağına düşmesi sonucunda maddi ve manevi zararı uğradığını beyan ederek; 25.000,00TL manevi ve 25.000,00TL maddi tazminatın en yüksek banka mevduatı faizi ile birlikte talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının taraf ehliyetinin bulunmadığını, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, dava konusu tazminat talebinin zamanaşımına uğradığını, davaya konu çekin keşidecisinin davacı şirketin yönetim kurulu başkanlığını yapmış olan …olduğunu, çeke dayalı olarak alınan ihtiyati haciz kararının infaza konulduğunu, davacının imzaya itiraz etmesi üzerine İstanbul …İcra Hukuk Mahkemesinin… Esas sayılı dosyasından verilen ara karar ile araçlar üzerindeki yakalama ve haciz kayıtlarının 26/03/2010 tarihinde tedbiren kaldırıldığını, davacının araçları o tarihten sonra teslim almadığını, zararın oluşmasına davacının zarar verildiğini, davacıya ait araçlar üzerinde başkaca hacizlerinde olduğunu, müvekkilinin kötü niyetli olmadığını, manevi tazminat şartlarının oluşmadığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce İstanbul … ATM’nin … D.İş ve…Karar sayılı dosyası celp edilmiş, kararın incelenmesi sonucunda, davalının davacının da arasında bulunduğu kişilere karşı … AŞ Merter Şubesine ait 10/09/2008 keşide tarihli 27.685,00TL bedelli çek aslına istinaden ihtiyati haciz kararı aldığı görülmüştür.
Mahkememizce İstanbul …İcra Hukuk Mahkemesinin …Esas sayılı dosyası celp edilmiş, dosyanın incelenmesi sonucunda, davacının imzaya ve borca itiraz ettiği ve mahkeme tarafından imza itirazının kabulü ile icra takibinin durdurulmasına dair karar verildiği, ayrıca icra takibinin dava sonuçlanıncaya kadar durdurulmasına dair 11/03/2010 tarihinde karar verildiği görülmüştür.
Mahkememizce davacının dava tarihinden önce 09/04/2014 tarihinde önce resen terkin edildiği görülerek, davacı vekiline davacı şirketin sicile tescil ve ihyası için dava açması için süre verilmiş ve yargılama esnasında İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen karar ile bu eksiklik giderilmiştir.
Mahkememizce davaya konu …,…, …, …, …,… plakalı araçların niteliklerinin ve maliklerinin ve ayrıca araç üzerinde bulunan tüm haciz, yakalama şerhlerini gösterir trafik tescil kayıtları celp edilmiş ve incelenerek dosyaya konulmuştur.
Mahkememizce … Otoparkına, … Otoparkına, … Otoparkına müzekkereler yazılarak, davaya konu araçların halen orada olup olmadığı, orada ile ne kadar süre ile yediemin otoparkında tutulduğu, satılıp satılmadığı, teslim alınmış ise kim tarafından hangi tarihte teslim alındığı ve otopark ücretinin ödenip ödenmediği hususları sorulmuş ve verilen cevabi yazılar incelenerek dosya içerisine alınmıştır.
Mahkememizce İstanbul… ve İstanbul… Vergi Dairesi Müdürlüğüne müzekkere yazılarak davacının 2004,2005 ve 2006 yıllarına ait bilanço kayıtları celp edilmiş ve dosyaya konulmuştur.
Mahkememizce her bir araç açısından söz konusu ihtiyati haciz kararı ve ilgili icra dosyasından yakalama, haciz konulup konulmadığı öncelikli olarak tespiti ile yakalama ve haciz konulmuş ise maddi tazminat taleplerinin ayrı ayrı değerlendirilmesi suretiyle davacının maddi zararının olup olmadığı hususunda bir makine mühendisi ve bir hesap uzmanı bilirkişisinden rapor alınmasına ve bu bilirkişi heyetine icra hukuku alanında nitelikli hesap uzmanı bilirkişinin de dahil edilmesi suretiyle ihtiyati haciz isteyen banka ile davacı şirket arasında başka bir ciranta olup, ihtiyati haciz kararının 25/11/2008 de verildiği, dava dilekçesinde plakaları yazılı araçlar üzerine ihtiyati haciz kararı nedeniyle yakalama kararından dolayı araçların yediemin deposuna konulduğu iddia edildiğinden öncelikle dava konusu araçlara sırf davaya konu ihtiyati haciz kararı nedeniyle yakalama kararı verilip verilmediğinin tespit edilerek, ödeme emrinin şirkete tebliğ edilemediği, davacı şirket tarafından İst. … İcra Hukuk Mahkemesinde açılan dava nedeniyle mahkemece 26/03/2010 tarihinde hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği hususuna dikkat edilerek, davacı tarafın icra müdürlüğüne 19/04/2010 tarihinde başvuru yaparak yediemine bırakılan araçların yediemin ücretlerinin ödenmesi için alacaklıya tebligat gönderilmesinin istenildiği tespit edilmekle; 26/03/2010 tarihi esas alınarak ;
Yediemin ücretlerinin ödenmesi sorumluluğunun kimde olduğu, somut olayda kimin hangi tarihte yediemin ücretlerini ödediği ya da ödemediği, ödenmemesi ya da geç ödenmesi nedeniyle davacının , dava dilekçesindeki taleplerine dikkat edilerek zarara uğrayıp uğramadığı, uğramış ise miktarı ayrıca davacının yediemin ücretlerini daha sonra bankaya rücu etmek koşuluyla ödeyerek zararı azaltma yükümlülüğünün bulunup bulunmadığının değerlendirilerek tarafların zararın oluşmasındaki kusur durumunun gerekçeli ve denetime elverişli ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi raporu ve bilirkişi ek raporunda özetle; davalının ihtiyati haciz kararına istinaden takip başlattığı ve davacının imzaya itirazı sonucunda İstanbul …İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında 26/03/2010 tarihli karar ile araçlar üzerindeki yakalama ve haciz kayıtlarının kaldırıldığı, haciz ve yakalama kayıtlarının kaldırılmasının davacının talebi üzerine olması nedeniyle 26/03/2010 tarihi itibariyle yediemin depolarından alınmasının mümkün olduğu, davaya konu tüm araçların malikinin davacı olduğu, söz konusu araçlar üzerinde davaya konu haciz kararının uygulanmasından önce farklı icra müdürlükleri vasıtasıyla konulmuş muhtelif haciz ve rehin kayıtlarının mevcut olduğunu, 1992 model … plakalı kamyonun otoparka giriş KM 230.306 olduğu, 14/06/2015 tarihinden itibaren 4 farklı haciz işleminin mevcut olduğu, 12/07/2010 tarihinde (… Denizcilik ) icradan satışının yapıldığı, …plakalı 2004 model aracın, 29/06/2004 … rehin ve 09/09/2006 tarihinden itibaren 3 farklı haciz işleminin mevcut olduğu, 30/11/2013 tarihinde icradan satıldığını, … plakalı 2006 model kamyonetin 19/09/2005 tarihinde …Bankası rehinli 29/09/2006 tarihinden itibaren 4 farklı haciz işleminin mevcut olduğu, 17/03/2009 tarihinde trafikten men edildiği, 08/05/2010 tarihinde 34.maddeden men edildiği, 17/05/2011 tarihinden bu yana …Otoparkında olduğu, … plakalı 2006 model kamyonetin 19/09/2005 tarihinde rehinli olduğu, 19/09/2006’dan itibaren 4 farklı haciz işleminin mevcut olduğu, hacizli olarak kullanımda olduğu, … plakalı aracın 27/12/2003 … lehine rehinli olduğu, 19/09/2006’dan itibaren 3 haciz işleminin mevcut olduğu, … plakalı aracın 27/12/2003 … lehine rehinli olduğu, 19/06/2006’dan itibaren 3 haciz işleminin mevcut olduğu ve hacizli olarak kullanımda olduğu, bu araçlardan … plakalı ve … plakalı araçların yakalanarak yediemin depolarına konulduğu, … plakalı aracın trafikten men edildiği, diğer araçların ise İstanbul …İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyası kapsamında yakalanarak muhafaza altına alındığına dair bilgi ve belgenin mevcut olmadığı, … plakalı aracın 18/12/2008-26/01/2011 tarihlerinde …ında kaldığı 6.088,00TL otopark ücretinin aracın icra müdürlüğünün satışı tutarından ödendiğini, … plakalı aracın 21/07/2009 -15/07/2014 tarihleri arasında … Otoparkında kaldığı, 15.860,00TL otopark ücreti için İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile … Otopark şirketi adına icra takibi başlatıldığı, satış tutarının 5.787,12TL’nin otopark ücreti olarak ödendiğini, aracın 21/09/2009 ile 31/05/2010 tarihleri arasındaki otopark ücretinin ise 3.150,00TL olduğu, … – … ve … plakalı araçların muhafaza altına alındığına dair bilgi olmadığını, …plakalı aracın ise trafikten men edildiğini, …plakalı aracın otoparkta kaldığı süre içerisinde 600,00TL, …plakalı aracın ise otoparkta kaldığı süre içerisinde 1.500,00TL değer kaybının meydana geleceğini, davacının 26/03/2010 tarihinde itibaren araçlarını yediemin otoparkından almasını mümkün olduğu, bu nedenle … plakalı aracın bu tarihe kadar uğramış olduğu değer kaybının 300,00TL, …plakalı aracın ise bu tarihe kadar 400,00TL mertebesinde olacağının tahmin edildiği,… plakalı aracın ise yediemin otoparkında kaldığı süre belli olmadığından değer kaybının hesaplanamayacağı, otoparklara icra müdürlüklerince yapılan ödemelerin dışında bir ödemenin yapılmadığı ifade edilmiştir.
Alınan bilirkişi ek raporunda özetle; … plakalı araca, …plakalı araca sadece davaya konu icra takibi nedeniyle haciz şerhi ve yakalama kararı konulduğu, bu kararı 29/03/2010 tarihinde kaldırıldığı, … plakalı aracın trafikten men edildiği, bu araca ihtiyati haciz konulsa bile davacının bu araçtan istifade edemeyeceği, bu araç yönünden davacı şirketin davalının haczi sebebiyle bir zarara uğradığını iddia edemeyeceği, nitekim aracın muayenesinin geçmesi nedeniyle yediemin otoparkında bulunduğu,…plakalı araca, … plakalı araca ve …plakalı araca davaya konu icra dosyası nedeniyle ihtiyati haciz şerhi ve yakalama kararı 28/12/2008 tarihinde işlendiği, davacının araçlarında birden fazla haciz ve rehin şerhi olsa da, davacının araçlarından istifade edememesinin sebebinin yakalama kararı sebebiyle olduğunun, bu yakalama kararının davaya konu icra takibinden kaynaklandığı, araçların 26/03/2010 tarihinde itibaren yedieminden alınmasının mümkün olduğu, ilk yakalama kararının verildiği andan haciz ve yakalamaların kaldırılmasına kadar geçen süre boyunca bu araçların yedieminde kalmış olmasından dolayı, yediemin ücretinden davalının sorumlu olduğu, bu tarihten sonra ise davacı yana ait olduğu, dosya içerisinde sadece … ve … plakalı araçlar için icradan satış suretiyle otopark ücretinin ödendiği, diğer araçlar yönünden herhangi bir ödeme yapıldığına ilişkin herhangi bir belge ve bilgi olmadığı, davalının bu süre zarfındaki değer kaybından da sorumlu olacağı ifade edilmiştir.
Mahkememizce bilirkişi heyeti tarafından araç değer kayıplarına yönelik denetime elverişli bir rapor hazırlanmaması nedeniyle ve sunulan bilirkişi raporu ve bilirkişi ek raporunda dosya muhteviyatı itibariyle davacının gelir kaybına yönelik taleplerinin değerlendirilmesinin denetime elverişli bir şekilde yapılabilmesi için daha önce rapor alınan bilirkişi heyetine araç değer kaybı alanında uzman ve hesap uzmanı mali müşavir bilirkişi dahil edilmesi suretiyle daha önce yapılan görevlendirme kapsamında ek rapor alınmasına ve yine davaya konu araçların davalının talebi üzerine uygulanan hacizlerin konulduğu ve kaldırıldığı tarihler arasında yedieminde kaldığı süre boyunca davaya konu araçların kiralanmasının ilgili tarihlerdeki günlük bedelinin ne kadar olduğu, bu araçların toplu olarak kiralanması halinde aylık kira bedelinin ne kadar olduğu, davacı tarafça haciz olunan ve yedieminde saklanan araçların kiralanması halinde ne kadar ücret ödeneceği ve davacının gönderilen bilanço kayıtları da dikkate alınması suretiyle ilgisi süre içerisinde davacının yoksun kaldığı karın olup olmadığı hususunda ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Alınan bilirkişi ek raporlarında özetle; …plakalı aracın 28/11/2008 tarihindeki piyasa rayiç değerinin tespitinde hasarsız olmasına göre değerlendirme yapıldığında aracın, 1992 model … model kasasız kamyon olduğu, 29/03/2010 tarihinde icra müdürlüğü aracılığı ile satışının yapıldığı, aracın tam piyasa rayiç değerinin KM’sine göre 26.000,00TL ile 32.000,00TL arasında olduğu, 28/11/2008 tarihinde piyasa rayiç değerinin 10.000,00TL olacağı, 18/12/2008 tarihi ile otopark çıkış tarihi olan 26/01/2010 tarihine kadar olan süreçteki otopark ücretinin ihaledeki alıcısı tarafından ödenmiş olduğu görüldüğünden … plakalı aracın değer kaybının 10.000,00TL olacağı, …plakalı 2004 model … kabin aracın donanımının … ve…olduğu anlaşılamadığından piyasa rayiç değerlerinin ortalama fiyatlar üzerinden yürütüleceği, rapor tarihi itibariyle aracın değerinin 36.000,00TL ile 58.000,00TL arasında kaldığı, bu aracın 25.000,00TL ihale bedeli olmasına rağmen 30/10/2010 tarihinde 13.500,00TL satıldığı, enflasyon oranları dikkate alındığında bu aracın 28/11/2008 tarihinde değerinin 20.000,00TL olacağı, otopark ücretinin ihaledeki alıcısı tarafından ödendiği, aracın satılmış olması nedeniyle değer kaybının 20.000,00TL olacağı, … plakalı aracın yediemin otoparkına alınmasının davaya konu icra dosyası ile ilgili olmaması nedeniyle bu araca yönelik değer kaybı hesaplaması yapılmayacağı, diğer araçlar yönünden araçların muhafaza altına alındığına ilişkin herhangi bir kayıt veya belge dosya içerisinde yer almadığından değer kaybı hesaplaması yapılamayacağı ifade edilmiştir.
Mahkememizce alınan 06/10/2021 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; … plakalı aracın… Otoparkına teslim edildiği ve 02/04/2014 tarihinde serbest bırakıldığı, otoparkta 381 gün kaldığı, aracın 2006 model … marka …1.4TDCİ tip hafif ticari araç olduğu, enflasyon oranları dikkate alındığında aracın aylık kira giderinin 865,00TL +KDV aylık kirasının ve 35 TL+KDV günlük kirasının olacağı, bu aracın aylık kiralama bedelinin 11.245,00TL + KDV gümlük kiralama bedelinin ise 13.335,00TL +KDV olduğu, davacının kar kaybına ilişkin taleplerinin ispata muhtaç olduğu ifade edilmiştir.
Davacı vekili sunmuş olduğu bedel arttırım dilekçesi ile maddi tazminat taleplerinin 41.245,00TL olarak talep ettiklerini ve eksik olan harcı tamamladıklarını ifade etmiştir. Davalı vekili tarafından iş bu dilekçeye karşı davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığına ilişkin savunma yapılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava haksız ihtiyati haciz nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararların tazminine ilişkin olan tazminat davasıdır. İhtiyati haciz ve haczin kaldırılması tarihlerinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 60/1. maddesine göre de zamanaşımı süresi zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 1 yıl ve her hâlde fiilin işlendiği tarihten başlayarak 10 yıldır. Borçlar Kanunu’nun 60. maddesinde üç türlü zamanaşımı süresi öngörüldüğü, bunların zararın ve failin öğrenildiği tarihten itibaren 1 yıllık sübjektif ve nispi nitelikteki kısa zamanaşımı süresi, herhalde haksız fiil tarihinden itibaren 10 yıllık objektif ve mutlak nitelikte uzun zamanaşımı süresi ile olağanüstü nitelikteki ceza zamanaşımı süresi olduğu anlaşılmaktadır. Subjektif ve nispi nitelikteki 1 yıllık kısa zamanaşımı süresinin işlemeye başlaması için zarar görenin hem zararı, hem de failini öğrenmesi gerekmektedir. Bunlardan sadece birinin öğrenilmesi kısa zamanaşımı süresinin işlemesi için yeterli değildir.
Dava niteliği itibariyle haksız fiilden kaynaklanmakta olup tazminat taleplerine konu değer kaybı iddiasının ve gelir kaybı iddiasının belirsiz alacak davası olarak açılmasının mümkün olduğu belirsiz alacak davasında, davanın açılması ile alacağın tamamı bakımından zamanaşımının BK 133.maddesi kapsamındaki düzenleme kapsamında zamanaşımının kesildiği ve zararın belirlenmesinin mahkememizce alınan son bilirkişi raporu ile mümkün olduğu göz önünde bulundurularak davalının alacağın zamanaşımına uğradığına yönelik savunmasına itibar edilmemiştir.
TMK’nın 6.maddesinde ve HMK’nın 190.maddesinde ispat yükü düzenlenmiş olup, somut olay bakımından davalı bakımından uygulanan haksız ihtiyati haciz nedeniyle davaya konu …,… ve… plakalı araçların muhafaza altına alındığına dair mahkememizce yapılan tüm araştırma ve incelemelere rağmen herhangi bir bilgi ve belgeye ulaşılamadığı, davacı vekili tarafından da buna ilişkin belgenin dosyaya sunulmadığı ve davaya konu araçların üzerinde birden fazla haciz ve rehin şerhinin bulunduğu da dikkate alındığında, davacının …, … ve…plakalı araçların davaya konu haksız ihtiyati haciz nedeniyle muhafaza altına alındığını ispat edemediğinden, bu 3 araç yönünden davacının, davalının haksız ihtiyati haciz talebi sonucunda zarara uğramadığına karar verilmiştir. Nitekim haksız fiilde, failin fiilinin sonucu olan zarardan sorumlu tutulabilmesi için zarar ile fiil arasında uygun illiyet bağı olması gerekmektedir. Somut olay bakımından davacının mezkur 3 aracının davalının ihtiyati haciz talebi ile muhafaza altına alındığı ispatlanamamıştır.
Ayrıca mahkememizce davacının gelir kaybına yönelik talepleri yönünden ve yediemin otopark ücreti yönünden değerlendirme yapılabilmesi için davacı vekiline müvekkilinin tutmakla yükümlü olduğu yasal ticari defter ve kayıtlarının mevcut olup olmadığı hususunda beyanda bulunması istenilmiş, davacı vekili tarafından sunulan 10/09/2019 havale tarihli dilekçesi ile defterlerinin bulunamadığı beyan edilmiş ve mahkememizce davacının bilanço kayıtları celp edilmiş ise de, davalının gelir kaybına yönelik talepleri yönünden toplanan evraklar değerlendirme ve inceleme yapmaya ve bir sonuca varmaya yeter olmadığından ve bu hususta bilirkişi heyeti tarafında da inceleme yapılamaması nedeniyle davacının maddi tazminat taleplerinden biri olan gelir kaybı talebinin de ispatlanamadığından ve davacının yediemin otopark ücreti ödediğine dair dosyaya herhangi bir evrak sunmamış olduğundan bu taleplerin de reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce tüm dosya kapsamında yapılan değerlendirme sonucunda; … plakalı aracın 28/11/2008 tarihindeki piyasa rayiç değerinin tespitinde hasarsız olmasına göre değerlendirme yapıldığında aracın, 1992 model… model kasasız kamyon olduğu, 29/03/2010 tarihinde icra müdürlüğü aracılığı ile satışının yapıldığı, aracın tam piyasa rayiç değerinin KM’sine göre 26.000,00TL ile 32.000,00TL arasında olduğu göz önünde bulundurularak enflasyon oranlarının dikkate alınması suretiyle 28/11/2008 tarihinde piyasa rayiç değerinin 10.000,00TL olacağına, 18/12/2008 tarihi ile otopark çıkış tarihi olan 26/01/2010 tarihine kadar olan süreçteki otopark ücretinin ihaledeki alıcısı tarafından ödenmiş olduğu görüldüğünden…plakalı aracın değer kaybının 10.000,00TL olacağına, … plakalı 2004 model …kabin aracın donanımının… ve … olduğu anlaşılamadığından piyasa rayiç değerlerinin ortalama fiyatlar üzerinden değerlendirileceğine karar verilmiştir. Nitekim, BK’nın 42.maddesinde uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hakimin olayların olağan akışına ve zarar görenlerin aldığı önlemleri göz önünde tutarak zarar miktarını hakkaniyete uygun olarak belirleyebileceği hüküm altına alındığından, rapor tarihi itibariyle aracın değerinin 36.000,00TL ile 58.000,00TL arasında kaldığı, bu aracın 25.000,00TL ihale bedeli olmasına rağmen 30/10/2010 tarihinde 13.500,00TL satıldığı, enflasyon oranları dikkate alındığında bu aracın 28/11/2008 tarihinde değerinin 20.000,00TL olacağına karar verilmiştir.
Sonuç olarak mahkememizce tüm dosya kapsamında yapılan değerlendirme sonucunda, davacının yukarıda açıklanan nedenlerle, gelir kaybı, yediemin otopark ücreti, …, … ve … plakalı araçlar yönünden maddi tazminat talep edemeyeceğine, … plakalı aracın muayene eksikliği nedeniyle trafikten men edilmiş olması nedeniyle değer kaybı talep edemeyeceğine, bu araç yönünden, her ne kadar muhafaza altına alınma işlemi ihtiyati haciz kararından kaynaklanmasa da davalının ihtiyati haciz kararının ve yakalama kararının araç sicil kaydına işlenmiş olması nedeniyle ihtiyati haciz kararının işlendiği tarih ile ihtiyati haciz kararının kaldırıldığı tarih arasında bu aracı kullanmaktan mahrum kaldığı ve bu nedenle davacının tacir olduğu da göz önünde bulundurularak davacının bu araç yönünden en azından BK 42.maddesi kapsamında hakime verilen takdir yetkisi kapsamında ikame araç bedeli olarak belirlenen miktarı talep edebileceğine karar verilmiş ve yapılan hesaplama sonucunda davacının aracın muhafaza altına alındığı 17/03/2009 tarihi ile araçtaki ihtiyati haciz ve yakalama kararının kaldırıldığı 26/03/2010 tarihleri arasında 374 günlük araç kiralama bedelinin yoksun kalınan kar bedeli olarak talep edebileceğine karar verilmiş ve davacının talebinin alınan bilirkişi raporu doğrultusunda günlük araç kiralama bedeli ile aylık araç kiralama bedeli arasında kaldığı görülerek bu talebinin de kabulüne karar verilmiş, neticeten davacının davalıdan 41.250,00TL maddi tazminat talep edebileceğine ve kabul edilen bu miktara talep doğrultusunda dava tarihinden itibaren, tarafların tacir olması nedeniyle avans faizi hükmedilmesine aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. Her ne kadar davacı taraf maddi tazminat talebine bankaca uygulanan en yüksek mevduat faizi oranının uygulanmasını talep etmiş ise de, dava konusu uyuşmazlığın haksız fiilden kaynaklanması ve davacı tarafın bankada bulunan herhangi bir nakdi varlığına ihtiyati haciz konulmadığı göz önünde bulundurularak mahkememizce bu talep kabul edilmemiştir.
Tüm dosya kapsamında davacının manevi tazminat talebi yönünden yapılan değerlendirme sonucunda, BK’nın 47.maddesindeki belirtilen şartlar oluştuğundan ve davalı konusu olayın özelliği nazara alınarak, tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınmak suretiyle ve davacının araçlarının tamamına davalının ihtiyati haciz kararı doğrultusunda muhafaza altına alınmadığı da dikkate alınarak, davacının manevi tazminat davasının 10.000,00TL yönünden kabulüne karar verilmiş ve kabul edilen bu miktara talep doğrultusunda dava tarihinden itibaren, tarafların tacir olması nedeniyle avans faizi hükmedilmesine aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davacının Maddi Tazminat Talepli Davası Yönünden;
Davasının Kabulü İle ; 41.250,00TL nin 13/01/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacının Manevi Tazminat Talepli Davası Yönünden
Davasının Kısmen Kabulü İle, 10.000,00TL manevi tazminatın 13/01/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 3.500,89-TL karar ilam harcından peşin alınan 512,33-TL ve tamamlama harcı olarak alınan toplam 290,00TL sinin düşümü ile eksik kalan 2.698,56-TL bakiye ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 512,33-TL peşin harcın ve 290,00-TL tamamlama harcı olan toplam 802,33-TL davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen dava açılış gideri: 31,80- TL ( başvurma ve vekalet harcı), davetiye, posta gideri: 735,30-TL, bilirkişi ücreti: 3.800,00-TL olmak üzere toplam: 4.567,10- TL yargılama giderinin kabul/red oranı olan %77/23 üzerinden hesaplanan 3.516,66-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerine bırakılmasına,
6-Davalı tarafından sarf edilen 50,00TL yargılama giderinin kabul/red oranı olan %77/23 üzerinden hesaplanan 11,50 -TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalanın davalı üzerine bırakılmasına,
7-Maddi tazminat davası yönünden davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 6.162,50- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Manevi tazminat davası yönünden davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddolunan miktar üzerinden AAÜT 10/2 maddesi uyarınca hesap ve takdir olunan 5.100,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Manevi tazminat davası yönünden davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT 13/2 maddesi uyarınca hesap ve takdir olunan 5.100,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Tarafların yatırdığı gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
21/12/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır