Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/219 E. 2020/106 K. 05.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2015/219 Esas
KARAR NO:2020/106

DAVA:İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :02/03/2015
KARAR TARİHİ:05/02/2020

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafla, müvekkili şirket arasında, otomasyon yapım işi için 16.08.2005 tarihli, 130.000 EURO + KDV bedelli “Teknik ve Ticari Sözleşme imzalandığını, sözleşmenin “Ödeme ve Teslim Süreleri” İle İlgili bölümünün 3. maddesinde, sözleşme bedelinin % 60′ ının kullanılacak malzemelerin teslimi ile, bakiyenin ise, işin kabulünden sonraki ilk ödeme gününde ödeneceğinin kararlaştırıldığını, sözleşmeye göre, kullanılacak malzemelerin, 19.10.2005 tarihli, … numaralı fatura ve … numaralı irsaliye ile (belirlenen sürede) teslimi üzerine malzemelerin bedeli olan 78.000 EURO + KDV karşılığı 149.968.38 TL. (1 Euro= 1,6296 TL. olarak alınmış) davacı şirkete ödendiğini, “Teknik ve Ticari Sözleşme” gereği üstlenilen BT 8 ve K 5 otomasyon modernizasyon işi, sözleşmede belirlenen şekilde ve sürede 5. ve 7, günün sonunda tamamlanıp devreye alınmasına rağmen, davalı şirketin davacının, 52.000 Euro + KDV karşılığı 114.865,92 TL. olan bakiye alacağını ödemediğini, davalı şirketin fiilen kullandığı için mağdur olmadığı otomasyon işine alt kesin kabulle ilgili tutanağı iki yıla yakın süre (545 gün) imzalamadığını, defalarca görüşmelere rağmen davacının bakiye alacağını da ödemediğini, bunun üzerine, davacı şirketin, 16.08.2005 tarihli sözleşme ile belirlenen, 09.03.2007 tarihli ve … seri no’lu faturaya dayalı 114.895,92- TL. alacağının tahsili için 28.03.2007 tarihinde. …. İcra Müdürlüğü’ nün … E. sayılı dosyası ile başlatılan faturaya davalı takibe, davalı vekili tarafından 09.04.2007 tarihinde yetki vs. nedenlerle itiraz edildiğini, yetki itirazı üzerine duran takibe, yetkili …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasından devam edildiğini, borçlu vekiline gönderilen ödeme emrinin tebliği sonrasında, itiraz edilmeyen takibin kesinleştiğini, takibin kesinleşmesi üzerine, davalı şirketin, … Bankası A.Ş, …/Ticari Şube Müdürlüğündeki hesabına 139.778,57 TL. tutarında haciz konulduğunu, borçlu şirket vekilinin, …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasından “ihtiyati tedbir” talepli “menfi tespit davası” açtığını, …. asliye ticaret mahkemesince 31.03.2007 tarihli ihtiyati tedbir kararı ile “takibin durdurulması talebinin reddine, ihtiyati tedbir talebinin takip konusu alacanın % 40’ı kadar nakdi teminatın depo edilmesi koşulu ile kabulü ile, icra veznesin de ki paranın alacaklıya ödenmemesine” dair karar verildiğini, bu kararla icra dosyasındaki işlemlere devam edilemediğini, aynı zamanda borçlu tarafça alacaklı aleyhine, …. asliye ticaret mahkemesinin … E. sayılı dosyasından “alacak ve tazminat davası” açıldığını, iki dosyanın …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E, sayılı dosyasında birleştirildiğini, borçlu şirket vekili tarafından …. icra hukuk mahkemesinin … E, sayılı dosyası ile “usulsüz tebligatın iptali” talebi ile açılan 3. davanın yapılan yargılamasında bozma sonrasında 25.03.2010 tarihinde verilen kararla; “..davacıya yapılan ödeme emri tebligatının usulsüz olduğu anlaşıldığından, yapılan tebligata 07.01.2008 tarihinde ıttıla kespetmis sayılmasına, takip dosyasında itirazı ıttıla tarihine göre süresinde olduğundan hakkındaki icra takibinin durdurulmasına, davacı yönünden icra takibi durdurulduğundan, icra dosyasında yapılan hacizlerin fekkine..” dair takibin durdurulması kararının verildiği. 25.03.2010 tarihinden 08.12.2014 tarihine kadar “hakkında ihtiyati tedbir kararı bulunan” icra dosyasında taraflarca hiçbir işlem yapılmadığını, icra dosyasına sunulan ve …. İcra Hukuk Mahkemesince, Yargıtay bozma kararı sonrasında süreninde olduğuna karar verilen borçlu itirazının alacaklı veya vekiline tebliğ edilmediğini, ayrıca. takibin durdurulmasını da kapsayan …. icra Hukuk Mahkemesi’nin. … E.. … K. sayılı kararının da alacaklı veya vekiline tebliğ edilmediğini, dolayısı ile itirazın iptali davası” açma süresi davacı şirket açısından yasal olarak başlamadığını, borçlu şirket vekili tarafından takiple ilgili açılan menfi tespit davasının reddedildiğini, borçlu şirket tarafından davacı alacaklı aleyhine açılan ve …. Asliye Ticaret Mahkemesil’nin, … E. sayılı dosyasında incelenen menfi tespit davasının. 21.01.2015 tarihinde yapılan karar duruşmasında; davanın reddine. davalının tazminat talebinin kabulüne, “..takip konusu alacak miktarı olan 114.865,92 TL. üzerinden % 40 olarak hesaplanan 45.948,36 TL. icra inkar tazminatının davacıdan alınıp davalıya verilmesine, davalı tarafın, tedbirin kaldınlması yönündeki taleplerinin karar henüz kesinleşmediğinden ve şartları oluşmadığından reddine, tedbirin karar kesinleşinceye kadar devamına” dair karar verildiğini, sundukları gerekçeli karardan da açıkça anlaşılacağı üzere, tedbirin karar kesinleşinceye kadar devam edeceği mutlak olup, borçlu şirket vekilinin, icra dosyasına cebri icra yolu ile alınan paranın kendilerine iadesi talebinin yasal dayanaktan yoksun olduğunu, davalı borçlu şirketin, takibe karşı açtiği menfi tespit davasının reddedildiğini belirterek, sonuç olarak; ticari sözleşme ve faturaya göre varlığı sabit olan davacı alacağının mahkeme kararı ile de tespit edildiği dikkate alınarak; davalı borçlunun haksız itirazının iptali ile …. icra müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasında duran takibin asıl alacak ve fer’iler yönünden devamına, cebri icra ile icra dosyasına alınan paranın davalıya iade edilmemesi ve icra dosyasında işlem yapılmaması için itirazın iptali davası sonuçlanıncaya kadar …. icra müdürlüğü’nün … E. dosyasına “teminatsız olarak” ihtiyati tedbir konulmasına. haksız itiraz ve davalar nedeniyle alacağını tahsil edemeyen davacının, maddi/manevi hakları ihlal edildiği için, icra takibi ve itiraz tarihinde yürürlükte olan yasa doğrultusunda % 40tan az olmamak üzere hükmolunacak icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin, davalı borçlu şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; işbu davanın, icra takip dosyasına yaptıkları süresinde ve haklı itirazlarından 8 yıl sonra açıldığını, İİK ile belirlenen yasal süresinde açılmadığını, müvekkili şirketin hiçbir surette davacı tarafa borcunun olmadığını, icra dosyasına yapılan itirazlarının haklı olduğunu, müvekkili şirket ile davacı Şirket arasında 16/08/2005 tarihli teknik ve ticari sözleşme akdedildiğini, işbu sözleşme ile söz konusu şirketin müvekkili şirketin karışım tesisindeki BT 8 ve K 5 otomasyon modernizasyonunun imalat, ambalaj, nakliye, montaj ve devreye alınmasını taahhüt ettiğini, sözleşmenin akdini müteakip, müteaddit defalar gerek sözlü, gerekse ihtarname ile uyarılmasına rağmen davacı şirketin taahhütlerini yerine getirmediğini, istenilen özellikteki işi yapamadığını ve devreye alma işlemini gerçekleştirediğini, bu durumun müvekkili şirketteki üretiminin aksamasına ve zarara uğramasına sebebiyet verdiğini, davacı tarafın ihtar edilerek temerrüde düşürüldüğünü, davacı tarafa müvekkili şirket tarafından keşide edilen ihtarname ile; BT 8 ve K 5 ve otomasyon modernizasyonunu işinde yerine getirmediği ediminin davacı nam ve hesabına başka bir firmaya yaptırılacağı hususunda ihtar edildiğini, ihtara rağmen davacı tarafın herhangi bir girişimde bulunmamış olması nedeniyle müvekkili şirketin üçüncü bir firma olan …. ile yukarıda bahsedilen ve davacı tarafından yapılmayan işlerin davacı nam ve hesabına yapımı için anlaşma yapmak zorunda kaldığını, bunun sonucunda söz konusu şirket tarafindan keşide edilen 24/07/2007 tarihli fatura gereğince KDV hariç toplam 70.000 EURO’ luk ödeme yapıldığını, üretimdeki otomasyonla ilgili olan söz konusu işlerdeki aksamanın derhal giderilmesi zorunlu bulunduğundan, öncelikle delillerin ortadan kalkması ihtimali karşısında delil tespiti yaptırıldığını … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.Iş sayılı dosyası ile tayin edilen bilirkişiler tarafindan sözleşme ve işin mahiyeti gereğince tayin ve tespit edilecek hususlar yanında ayrıca davacı şirket tarafindan işlerin sözleşmeye göre ve süresinde yapılıp yapılmadığı hususlarının tespiti ile bu sözleşmeye aykırı olarak yerine getirilmeyen davacı edimlerinin ve işlerinin telafisi için gerekli isçilik ve malzemenin maddi değerinin tespiti ile bu sebeple meydana gelmiş olan üretim aksaması nedeniyle uğranılan maddi zararın tespitinin istendiğini, üç kişilik bilirkişi heyeti tarafından tanzim edilen raporda: “BT 8 ve K S ve otomasyon modernizasyonunun yazılım ve donanım eksiklikleri bulunduğu ve yapması gereken işlemleri gerektiği şekilde yürütmediği ve toplam zararlarının 138.460,99.-YTL olduğunun” tespit edildiğini, bununla birlikte, işin süresinde yapılmamış olması nedeniyle sözleşmede öngörülen ceza-i şartın söz konusu olduğunu, aynı zamanda davacı tarafın müvekkili şirket hakkında …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatarak, ödeme emri gönderdiğini, hukuka aykırı olarak yapılan tebligata istinaden davacı tarafın İİK 89/1 maddesi kapsamında müvekkiline ait mevduata haciz konduğunu ve tutarın icra dosyasına intikalini sağladığını, ödeme emrinin İptali için …. İcra Hukuk Mahkemesinin … E Sayılı (yeni … E) dosyası ile dava açıldığını, devam eden süreçte, icra Hukuk Mahkemesinin ödeme emrinin iptaline karar vermiş ise de; aleyhine haksız olarak yasal takip başlatılan müvekkililinin şirket söz konusu ödeme emrinin iptaline karar verilene kadar …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E sayılı dosyasıyla menfi tespit ve ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … E (yeni berleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E) sayılı dosyası ile alacak davası açmak zorunda kaldığını, bahse konu …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E sayılı dosyasıyla görülen alacak ve menfi tespit davalarında davacının dava dosyasına sunduğu birçok beyan dilekçesinde belirttiği beyanlarıyla İşbu davalardaki iddia ve beyanlarının, davacı tarafın açıkça kabul ve ikrar ettiğini, bu kabuller ve ikrarlar kesin delil niteliğinde olup, bunların dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, davacının dava dilekçesinde söz konusu menfi tespit davasınuı reddedildiği dikkate alınarak, itirazın iptali karan verilmesi talebinin hiçbir hukuki dayanağının olmadığını, öncelikle menfi tespit davasına nazaran açılan itirazın iptali davası daha geniş kapsamlı bir dava olup, hiçbir şekilde menfi tespit davası sonucunda verilen kararın huzurdaki davada esas alınması söz konusu olamayacağını, menfî tespit davasının kesinleşmediğini, ayrıca bu davada verilen bütün bilirkişi raporlarında davacının edimini yerine getirmediği tespitlerinin yer aldığını, söz konusu dosyanın Yargıtay’dan dönüşü ile yerel mahkeme kararının kesinleşmesinin beklenmesini, müvekkili şirketin davacı şirkete borcu olmadığı gibi, yüksek miktarda alacağının mevcut olduğunu, müvekkili şirketin davacıya herhangi bir borcunun olmadığını, davacı taraf alacağını ispat edemediğini belirterek, netice olarak; haksız, her türlü maddi ve hukuki mesnetten yoksun, ispat edilemeyen davanın ve davadaki davacı taleplerinin, tedbir talebinin ve %40-dan az olmamak üzere icra inkar tazminatı talebinin reddine, haksız ve kötü niyetli davacı aleyhine % 40’tan az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, masraf ve vekâlet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini savunmuştur.
DELİLLER :
…. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. Sayılı dosyası, …. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası, …. İcra Hukuk Mahkemesinin … E. Sayılı dosyası, farutalar, sevk irsaliyeleri, 16/08/2005 tarihli Teknik ve Ticari Sözleşme, ihtarnameler, … Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.iş sayılı dosyası, davalı şirket ile olmatic firması arasında imzalanan 4.6.2007 tarihli sözleşme ve tercümesi ile tutulan tutanak, fatura, sözleşme ve tercümesi, dekont,
GEREKÇE :
Dava, faturaya dayalı 114.685,82 TL asıl alacak ve 6.259,41 TL işlemiş yasal faiz alacağına ilişkin olarak başlatılan takibe davalının itirazının iptaline ilişkin istemidir.
Takibe itirazın ve …. İcra Hukuk Mah nin … E … K sayılı kararı davacı alacaklıya tebliğ edilmediğinden davanın İİK nun Madde 67/1 de öngörülen 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasında düzenlenen sözleşmeyle otomasyon modernizasyonu işinin toplam 130.000Euro+ KDV bedelle yapımı kararlaştırılmış, iş bedelinin %60ını malzeme tesliminde, kalan kısmının ise işin kabulünden sonra ödenmesi kararlaştırılmıştır.
Davacı yüklenici tarafça iş bedelinin tahsili için takip talebinde bulunulmuş olup; davalı iş sahibince …. Asl. Tic Mah nin … E sayılı dosyasında işin gereği gibi ifa edilmemiş olması nedeniyle ve gecikme cezası taleplerine ilişkin tazminat davası ve …. Asl Tic Mah nin … E sayılı dosyasında …. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasından borçlu olunmadığının tespitine ilişkin dava açılmış olup her iki dosya birleştirilerek …. Asl. Tic Mah nin … E sayılı dosyasında görülmüştür.
…. Asl. Tic Mah nin … E sayılı dosyasında alınan 13/09/2009 tarihli bilirkişi raporunda otomasyon sistemindeki sorunların giderilmesi için makul sürenin 1 ay olduğu, ancak davacının bu sorunların giderilmesi için 545 gün beklediği, bu gecikmeye kendi kusuru ile sebebiyet verdiği, 1 aylık makul süreye tekabül eden zarar tutarının 9.314,00 TL olduğu, davacının ifa edilmeyen edimin davalı nam ve hesabına başkasına yaptırılmış olması nedeniyle talep ettiği 70.000,00 Euro’ luk talebinin ise başlangıçta tesiste otomasyon sistemi mevcut olmadığı, davalı tarafından kurulan otomasyon sistemi iyi çalışmadığı için davacının sistemi değiştirip yerine yenisini yaptırma hakkının sözleşmede mevcut olduğu, davacının da edimini tam olarak yerine getirmediği, bedelin 127.108,80 TL + KDV ‘lik kısmını ödediği, geriye kalan bedeli ödemediği, kendi ödeme yükümlülüğünü yerine getirmeyen davacının iyi çalışmayan otomasyon sistemini değiştirmiş olması sebebiyle bedel talebinde bulunamayacağı, davalının davacıdan 09/03/2007 tarihli … sayılı 114.865,92 TL bedelli faturadan dolayı alacaklı olduğunun bildirildiği görülmüştür.
…. Asl. Tic Mah nin … E sayılı dosyasında davacı iş sahibinin (işbu dosya davalısı) işin ayıplı ifası ve gecikme cezası taleplerine ilişkin olan asıl davasının kısmen kabulü ile 9.314 TL gecikme tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine ; menfi tespit talebine ilişkin birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı tarafça temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 15. HD nin 2016/3601 E 2016/4354 K sayılı ilamı ile “…mahkemece ayıptan doğan zarara hükmedilmiş ise de ayıp bedeli bilirkişilerce hesaplanmasına karşın hüküm altına alınmamıştır. Oysa yapılması gereken iş birleşen davada iş bedelinin tamamına hükmedildiğinden yaptırılan bilirkişi incelemesine göre saptanan 32.500,00 Euro ayıp giderim bedelinin de ayıptan kaynaklanan zararla birlikte hüküm altına alınmasından ibarettir. Bu husus gözetilmeden ve bilirkişi raporuna itirazı yanlış değerlendirilerek ayıp bedelinin reddine karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur. ” şeklinde karar verilerek menfi tespit davasının reddine ilişkin hükmün bozma dışında bırakıldığı ve kesinleştiği anlaşılmış olup davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Davacı tarafça icra inkar tazminatı talep edilmiş ise de, davalının ayrı bir dava konusu olarak da ileri sürdüğü ve tespiti gereken ayıp bedeli nedeniyle alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, …. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin devamına,
İcra inkar tazminatı talebinin reddine,
2-Alınması gerekli olan 8.274,07-TL den peşin alınan 1.494,22-TL nin düşümü ile eksik kalan 6.779,86-TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına
3- Davacı tarafından yapılan dava açılış gideri: 1.526,02- TL, davetiye posta gideri: 79,00-TL, olmak üzere toplam: 1.605,02-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine
4- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ uyarınca hesap ve takdir olunan 15.456,91-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/02/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır