Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/20 Esas
KARAR NO : 2020/369
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 08/01/2015
KARAR TARİHİ : 16/09/2020
… Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … şirketine … numaralı KTK/ ZMMS poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın 07.06.2014 tarihinde yine aynı davalı … şirketince … numaralı ZMSS poliçesi ile teminat altında olan … plakalı araca çarpması sonucu çift taraflı yaralanmalı ve ölümlü trafik kazasının meydana geldiğini, davacı müvekkilinin … plaka sayılı araçta yolcu konumunda olduğununu, kaza sonrası ağır yaralanan davacının sürekli malul kaldığını, maluliyet oranının tespit edilerek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik sürekli sakatlık tazminatı olarak 2.000.00 TL’ nin davalı … şirketinin poliçe limitleri dahilinde kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde bahsi geçen … plaka sayılı aracın, müvekkili şirkete 02.05.2014-2015 tarihleri arasında … numaralı Zorunlu Mail Mesuliyet (Trafik) Sigorta poliçesi ile, … plaka sayılı aracı ise, müvekkil şirkete 07.05.2014-2015 tarihleri arasında … numaralı Zorunlu Mali… Mesuliyet (Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, bu poliçeden dolayı sorumluluklarının sigortalılarının kusuru oranında olmak üzere, bedeni zararlarda kişi başına azami 268.000,00.-TL ile sınırlı olduğunu, teminat limitini bildirmesinin davayı kabul anlamında olmadığını, kaza sonucu üçüncü kişinin yaralanması ve/veya malul kalması söz konusu olduğu takdirde, sigortacının sigorta poliçesinde belirtilen azami limitlerle ve sigortalının kusuru oranında yaralanan/malul kalanlara veya vekiline tazminat ödemekle yükümlü olduğunu, maluliyet söz konusu ise bu zararlarının uzman bilirkişilerce ayrı ayrı hesap ettirildikten sonra sonuca göre karar verilmesi gerektiğini, yapılacak tazminat hesabında davacı tarafın “Müterafık Kusuru” ile “Hatır Taşıması” nın dikkate alınması ve tazminat bedelinden tenzilat yapılmasının gerektiğini, ayrıca, davacının zararın oluşumu ve ağırlaşmasında bir ihmalinin bulunup bulunmadığının da incelenmesi gerektiğini, bunun yanında, sigortalı araç sürücünün ehliyetinin bulunup bulunmadığı, aracı alkollü olarak kullanıp kullanmadığının da incelenmesinin gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydı ile, somut olayda kazazedenin emniyet kemeri kullanmaması halinde belirlenecek tazminattan uygun bir indirim yapılmasını, davacının, olay tarihinden itibaren faiz istemesinin yasaya aykırı olduğunu, davacı tarafından şirkete yapılan herhangi bir müracaat söz konusu olmadığından, müvekkili şirketin temerrüdünden bahsedilemeyeceğini, davacının, avans faizi isteminin de yasaya aykırı olduğunu, davanın kabulü halinde davacının kaza tarihinden itibaren avans faiz talebinin reddi ile dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesine, müvekkili şirketin dava açılmasına sebebiyet vermediği için yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini savunmuştur.
DELİLLER:
Kaza tespit tutanağı, SGK kayıtları, araç özet bilgileri, mali ve sosyal durum ile ilgili tespit, … sigortadan gönderilen 20.3.2015 tarihli cevabi yazı ve poliçe örneği, davacıya ait tedavi evrakları, trafik kayıtları, ATK raporu, bilirkişi incelemesi
GEREKÇE :
Dava, trafik kazasıyla meydana gelen sürekli sakatlık tazminatının … ve … plakalı araçların ZMM sigortacısı olması nedeniyle davalı … şirketinden tahsili istemine ilişkindir.
Zorunlu mali mesuliyet sigortası, 2918 sayılı Kara Yolları Trafik Kanunu m.91 gereği, işletenlerin KTK.’nun 85.maddesinin birinci fıkrasına göre, olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere yasaca yaptırımları zorunlu kılınan ve KTK kapsamında motorlu bir aracın kara yolunda işletmesi sırasında bir kimsenin ölümüne, yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan sorumluluğu belli limitler ve kusur oranı dahilinde ve gerçek zarar miktarı ile karşılamayı amaçlayan sorumluluk sigortasıdır.
Davacının sosyal ekonomik durumu araştırılmış, tedavi, trafik, sigorta kayıtları celp edilmiş, maluliyet hesabı yönünden Adli Tıp Kurumu … Adli Tıp İhtisas Kurulundan, kusur ve tazminat miktarı konusunda yerel bilirkişilerden rapor alınmıştır.
Davalı … şirketinin sigortalısı … plâkalı aracın davalı …Ş’ye 07/05/2014-07/05/2015 tarihleri arasında sigortalandığı anlaşılmıştır.
Kaza, 07/06/2014 tarihinde sigorta teminatları süresi içinde meydana gelmiştir.
Teminat limitleri kaza tarihi itibari ile ölüm ve sakatlık şahıs başına 268.000,00-TL ile sınırlıdır.
Maluliyet durumu tespiti yönünden … Adli Tıp Kurumu … Adli Tıp İhtisas Kurulunun 27/02/2019 tarihli raporunda; davacının 07.06.2014 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanmasının 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak, % 10,3 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı mütaala edilmiştir.
Sürekli iş gücü kaybı tazminatı hesabının tespiti noktasında aktüerya bilirkişisi … ‘dan alınan 08.07.2019 tarihli raporda özetle; davacı …’ün 07.06.2014 tarihinde geçirmiş olduğu kaza sonucu sürekli Efor kaybı/ daimi maluliyet zararının, % 10.3 maluliyet oranı ve kazanın oluşumunda kusurunun bulunmadığının kabulü ile 109.077,40 TL olabileceğinin takdirinin mahkemeye ait olduğunu, davacının dava öncesi davalı … şirketinden tazminat talebinde bulunmadığının tespiti ile 08.01.2015 dava tarihinin temerrüt tarihi olarak kabul edilebileceğinin ve yasal faiz işletilebileceğinin takdir ve hukuki münakaşasının mahkemeye ait olduğunu, davaya konu kazanın bir iş kazası olmaması nedeniyle SGK tarafından PSD hesabının yapılamayacağını, davacının … adına kayıtlı … plakalı araçta yolcu konumunda olduğu ve sürücünün vermiş olduğu ifadede, arkadaşları ile beraber Çeşme’ye denize girmek-gezmek için gittiklerini belirttiğini, davacının araçta hatır için taşındığının mahkemece kabulü durumunda; hatır taşıması indirimi uygulanıp uygulanmayacağı, uygulanacak ise oranının mahkemenin takdirinde olduğunu, mahkemenin savunmalarının tümüne hasren tamamen davalı müdafaaları yönünde hüküm kurmak hususunda muhtar bulunduğunu hususları rapor edilmiştir.
18/11/2019 tarihi ara kararı ile; kazaya karışan tarafların kusur oranlarının tespiti için trafikçi bilirkişiden rapor aldırılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi … tarafından sunulan 26/12/2019 tarihli raporda özetle; … (…- otomobil sürücüsü, B+A2 sürücü belgeli) sürücünün ikinci dereceden kusurlu olduğu, … … ( … plakalı otomobil sürücüsü, B ehliyetli) sürücünün birinci dereceden kusurlu olduğunu, davacının araç içi yolcu olması nedeniyle kusurunun olmadığı, …- plakalı araç sürücüsü … …’ ın olayda % 25 nispetinde kusurlu olduğu, … plakalı araç şoförü … …in olayı önlemesi imkan dahilinde olmasına rağmen yeterli çaba ve özeni gösteremeyıp % 75 oranında kusurlu olduğu hususları rapor edilmiştir.
Davacı vekili, bilirkişi raporu doğrultusunda mahkememize sunmuş olduğu 04/10/2019 tarihli ıslah dilekçesi ile; fazlaya ilişkin ve geçici iş göremezlik talebine ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla davanın kabulü ile; müvekkil için 2.000.00 TL üzerinden açmış oldukları sürekli sakatlık tazminatı taleplerini 107.077,40- TL arttırarak 109.077,40 TL olarak dilekçenin sonuç kısmını ıslah ettiğini, 109.077,40 TL sürekli sakatlık tazminatının, dava dilekçesinde talep edilen ve ıslah dilekçesinde arttırılan kısımlara dava tarihi olan 23.01.2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiş, eksik harcı tamamlamıştır.
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde; 07/06/2014 tarihinde meydana gelen ve davacının maluliyetine neden olan kazada, davalının sigortacısı olduğu araç sürücüsü … … ‘in %75 oranında, …’ın ise %25 oranında kusurlu olduğu, davacının kusurunun olmadığı, kaza nedeniyle davacının 109.077,40- TL daimi maluliyet zararının oluştuğu, hesaplanan zararın kaza tarihinde cari poliçe limitlerini aşmadığı ve davalı … şirketinin poliçeler kapsamında davacının uğradığı zararı ödemekle yükümlü olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dava tarihinden önce davacı tarafça, davalı şirkete başvuruda bulunulmadığından 109.077,40-TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesi gerekmiş aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın kabulü ile; 109.077,40 Tl nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli olan 7.451,07-TL karar ilam harcından, peşin alınan 27,70-TL ile ıslah harcı: 365,75-TL nin mahsubu ile noksan kalan 7.057,62-TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3- Davacı tarafından yapılan dava açılış gideri: 31,80 TL, davetiye, posta gideri: 344,50-TL, bilirkişi ücreti: 1.100,00-TL, ıslah harcı : 365,75-TL, ATK fatura bedeli: 562,00-TL, olmak üzere toplam: 2.404,05- TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 14.312,35 -TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansın arta kalan kısmı karar kesinleştiğinde
davacıya iadesine,
Davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda , kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 16/09/2020
Katip …
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır