Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1212 E. 2018/133 K. 13.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/1212 Esas
KARAR NO : 2018/133
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 18/12/2015
KARAR TARİHİ: 13/02/2018
DAVA: Davacı vekili mahkememize ibraz ettiği dava dilekçesi ile; taraflar arasında Elektrik Enerjisi Sattş Sözleşmesi imzalandığını, söz konusu sözleşme gereği elektrik kullanımında bulunan şirkete faturalar gönderildiğini, faturaların zamanında ödenmemesi üzerine müvekkili firmanın borçlu aleyhine İstanbul.. icra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosya üzerinden icra takibi başlattığını, davalı borçlunun icra dosyasına sunulan 27.07.2015 tarihli dilekçe ile yetkiye, borca, faize ve tüm ferilere itiraz ettiğini, davalı borçlunun haksız ve kötü niyetli itirazının yasal dayanaktan yoksun olduğunu; usule ve tüm yasal mevzuata ve taraflar arasında imzalanan sözleşmeye açıkça aykırı olduğunu , icra takibine konu asıl alacağın ve bu alacağa işletilen faizin, mevzuat ve sözleşmeye uygun olarak tespit edildiğini ve yargılama sonunda davalının müvekkili şirkete borçlu olduğunun ortaya çıkacağını belirterek davalı borçlunun takibe vaki itirazının iptali ile takibin takip talebinde yazılı şartlarla devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili mahkememize ibraz ettiği cevap dilekçesi ile; icra dairesinin yetkili olmadığını, dolayısıyla Mahkememizin de yetkili olmadığını, davacı tarafın müvekkilinden hiçbir alacağının bulunmadığını, tedarikçi olan davacı şirketin, Serbest Elektrik Tüketicisi sıfatıyla müvekkili şirket ile imzalanan 1 yıllık sözleşme kapsamında müvekkili şirkete elektrik satımını taahhüt ettiğini ve bu taahhüde istinaden sözleşme hükümlerine göre taraflar arasındaki hukuki münasebetin başladığını, bir müddet sonra davacı şirketin sözleşme hükümlerine aykırılık oluşturacak şekilde hatalı okumaları ve hatalı tahakkuklar yaptığını, dönemlik tüketimlerin yerine 3-4 katı tüketim varmış gibi fazla gösterdiğini, tüketim miktarını müvekkili şirketin aleyhine olacak şekilde fazla okuyarak faturalandırdığını, aylık 5.000.-6.000.TL civarındaki elektrik faturalarının bir anda 20.000.TL’ye çıkarıldığını, dağıtım bedeli, iletim bedeli, kayıp bedeli vs. adlar altında fatura miktarlarını sürekli yükseltildiğini, müvekkili şirketin itirazları üzerine de kimi düzeltmeler yapılmış ise de, neticede ticari ilişkinin devamının çekilmez hale geldiğini, sözleşme hükümlerine uygun olarak tanzim edilen fatura bedellerinin eksiksiz olarak davacı şirkete ödendiğini, davacı şirketçe talep edilen fazla tutarın akdi ve yasal bir dayanağının bulunmadığını belirterek davanın reddi ile kötüniyetli davacının takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere belirlenecek kötüniyet tazminatı ile sorumlu tutulmasına karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :Dava , itirazın iptali davasıdır.
Deliller; taraflar arasında imzalanan elektrik enerjisi satış sözleşmesi, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası, faturalar, taraflara ait ticari defter ve belgeler, bilirkişi incelemesi.
Uyuşmazlık noktaları; davacı tarafın , elektrik enerjisi satış sözleşmesi kapsamında, elektrik kullanımından kaynaklı olarak davalı şirkete kesilen faturalardan dolayı davalı taraftan alacağının olup olmadığı, varsa miktarının tespiti noktalarında toplanmaktadır.
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası alınıp incelendiğinde; davacı tarafından davalı aleyhine 07/07/2015 tarihli cari hesap dökümüne dayalı 9.290,82 TL asıl alacak ,1.401,11 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 10.691,93 TL nin tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının yetkiye, borca ve ferilere itiraz ederek, takibin durdurulduğu görülmüştür. İcra müdürlüğünden ödeme emrine ilişkin tebligat evrakı yazıyla istenilmiş, tebligat fotokopisi incelendiğinde; ödeme emrine ilişkin tebligatın 24/07/2015 tarihinde borçluya yapıldığı, itirazın 27/07/2015 tarihinde yapılması nedeniyle itirazın süresinde olduğu tespit edilmiştir.
Davalı tarafça icra dairesinin ve mahkemenin yetkisine itiraz edildiği görülmüştür. Davacı vekilince tüm sayfaları sunulan sözleşmenin 16.maddesi incelendiğinde; İstanbul mahkeme ve icra müdürlüklerinin yetkisinin kabul edildiği görülmekle; icra müdürlüğünün ve mahkemenin yetkisine karşı yapılan itirazın reddine karar verilmiştir.
Taraflar arasında imzalanan elektrik enerjisi satış sözleşmesi sureti incelendiğinde; sözleşme süresinin 1 yıl olduğu, sözleşmenin taraflardan birinin sözleşmenin bitiminden 3 ay önce fesih ihbarında bulunmamış olması kaydıyla birer yıllık dönemler halinde kendiliğinden uzayacağının kararlaştırıldığı, sözleşmenin Elektrik Enerjisinin Birim Satış Fiyatı başlıklı 5.2 maddesinde “Tedarikçinin tüketiciye satacağı elektrik enerjisinin (aktif enerji) ‘Birim Satış Fiyatı (TUkWh)’ tüm zaman dilimlerinde aynı olmak üzere, tüketicinin bağlı olduğu dağıtım lisansı sahibi tüzel kişinin: Dağıtım Sistemi Kullanıcısı Tek Terim Tek Zaman Ticarethane tarifesi üzerinden %28 .. .indirim yapılması ile bulunacaktır” denildiği, sözleşmenin Faturalama ve Ödeme Süresi başlıklı 5.4.maddesinde “Tüketiciye her bir enerji tüketim döneminin veya her bir sayaç okuma tutanağının ulaştırılmasını müteakip sözleşmede tarifelendirildiği şekilde hesaplanan toplam tahakkuk için bir fatura düzenlenecektir…Tüketici tahakkuk ettirilen fatura bedelinin tamamını , fatura tarihinden itibaren 10’uncu günün mesai bitimine kadar faturada belirtilen veya tedarikçi tarafından bildirilen banka hesap numaralarından birine yatırılacaktır. Sayaç okuma tutanakları bildirilmeyen sayaçlar için düzenlenecek fatura önceki aydaki tüketim baz alınarak düzenlenir. Verilerin bildirilmesini müteakip bir sonraki ay taraflar arasında mahsuplaştırılma yoluna gidilecektir. Tedarikçinin hatası nedeniyle fazla veya eksik ödenmiş tutar, bir sonraki ayda düzenlenen faturadan mahsup edilecektir….’ ifadelerinin yer aldığı görülmüştür.
Davalının ticari merkezinin Ankara da olduğu bildirildiğinden ;davalının 2013-2015 yıllarına ait ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılmak suretiyle davacı tarafın davalı taraftan alacağının varlığı ve miktarı konusunda rapor tanzim edilmesi için Ankara Nöbetçi asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmış, talimat mahkemesince alınan bilirkişi raporunda özetle; sayacın hatalı ölçüm yaptığı yönünde bir tespit yapılamadığını ve faturayı oluşturan kalemlerin birim fiyatlarının, EPDK tarafından yayınlanan “Ayrıştırılmış Tarifelerdeki birim fiyatlar ile örtüştüğünü, fatura fotokopilerinin incelenmesinde, davacı tarafından davalıya toplam 202.055,52 TL tutarında fatura keşide edildiğini, davalı tarafından davacıya banka kanalıyla 225.099,21 TL tutarında ödeme yapıldığını, taraflar arasındaki sözleşmenin 5.2 maddesi ile öngörülen %28 indirim tutarının uygulanmadığını, indirim tutarının uygulanması ile davacı tarafından davalıya keşide edilmesi gereken fatura tutarının 133.873,52 TL olduğunu, davacı tarafından davalıya 68.182,00 TL tutarında fazla fatura keşide edildiğini, davacı tarafından davalıya ( 225.099,21 TL – 202.055,52 TL =) 23.043,69 TL tutarında fazla ödeme yapılması, taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine göre davacı tarafından davalıya 68.182,00 TL fazla fatura keşide edilmesisı nedenleri ile davacının davalıdan alacak talebinde bulunamayacağını bildirmişlerdir.
Davacı vekili 13/12/2016 htarihli celsedeki beyanında; uygulanan iskonto ile ilgili hata yapıldığını, davalı tarafa 8.676,35 TL fazla fatura kesildiğini, karşı tarafla görüşerek bu konuda iade faturasını istediklerini, ancak karşı tarafın kabul etmediğini beyan etmiştir.
Mahkememizce resen tespit edilen Elektrik bilirkişisi Mustafa Bağrıyanık ve mali müşavir Celal Özket e tevdi edilmiş , tüm dosya kapsamı davalının ticari defter ve belgeleri incelenerek , ayrıca talimat yolu ile alınan rapor , rapora karşı itiraz dilekçeleri, davacı tarafın ticari defter ve belgeleri, davacı vekilinin bu celseki beyanı incelenerek , uyuşmazlık noktaları olarak belirlenen hususlarda rapor tanzim edilmesi istenilmiş bilirkişi heyetinden alınan rapordan özetle; taraflar arasındaki “Elektrik Enerji Satış Sözleşmesine” göre Elektrik Enerjisinin Birim Satış Fiyatının, aktif enerji Birim Satış Fiyatı (TL/kWh) için Dağıtım Sistemi Kullanıcısı Tek Terim Tek Zaman Ticarethane tarifesi üzerinden %28 indirim yapılması gerektiğini, davalı tarafından davacıya 225.099,21 TL tutarında ödeme yapıldığını, davacı tarafından Davalıya tahakkuk edilen bedelin 202.055,71TL olduğunu, %28 indirimli birim fiyatlar üzerinden toplam bedelin 171.496,60 TL olarak hesaplandığını, davacı tarafından davalıya fatura edilmiş fark bedelinin 30.559,11 TL olduğunu, davacı tarafın ödemeleri dikkate alındığında da farkın 53.602,61 TL olduğunu bildirmişlerdir.
Rapora karşı yapılan itirazların değerlendirilmesi amacıyla dosya en son rapor veren bilirkişi heyetine tevdi edilerek ek rapor tanzimi istenilmiş, ek rapor incelendiğinde; davalı hesabında yer alan 20/04/2014 tarih 561742 nolu 29.788,46 LT bedelli faturanın davacı tarafından iptal edildiği, ancak davalının bu faturayı iptal etmediği buna göre 202.055,71 -29.788,46 =172.267,06 TL toplam fatura tahakkuk ettiği, aradaki farkın 172.267,06 TL -146.399,34 TL = 25.867,76 TL olduğu, bunun yanında davalı tarafından davacı tarafa toplam 194.346,65 TL ödeme yapıldığını, ancak bu ödeme içinde yer alan 6.056,89 TL +4.967,43 TL +11.055,57 TL = 22.079,59 TL davalı tarafından fazla ödeme yapıldığından davacı tarafından davalı tarafa iade edildiğinde 194.346,65 TL -22.079,59 TL = 172.267,06 TL davalı tarafından ödeme yapıldığı , sonuç olarak mahkememizce talep edilen 18/05/2012 tarih, 5.084.96 TL bedelli faturanın davalı tarafa tebliğ edildiğine dair belge verilen kesin süre içinde dava dosyasına sunulmadığını,ayrıca davalı taraftan talep edilen 2013 yılında yapılan ödemelere ilişkin belgelerin kesin süre içinde dava dosyasına sunulmadığını, ayrıca bilirkişi raporuna yapılan davacı itirazlarına da cevap verilmediğini, taraflar arasındaki “Elektrik Enerji Satış Sözleşmesine” göre Elektrik Enerjisinin Birim Satış Fiyatının, aktif enerji Birim Satış Fiyatı (TL/kWh) için Dağıtım Sistemi Kullanıcısı Tek Terim Tek Zaman Ticarethane tarifesi üzerinden %28 indirim yapılması gerektiğini, dosya kapsamına göre davalı tarafından davacıya 172.267.06 TL ödeme yapıldığını, davacı tarafından davalıya 172.267.06 TL fatura tahakkuk edildiğini, bu bedelin %28 indirimli fiyatı 146.399,34 TL olduğunu, buna göre davacı tarafından davalıya fatura edilmiş fark bedelinin (172.267.06 (-) 146.399,34 TL) = 25.867,76 TL olduğunu bildirmişlerdir.
Toplanan tüm deliller alınan bilirkişi raporlarına göre; davalı tarafın davacıya fatura miktarından fazla ödeme yaptığı, davacı tarafın sözleşmede ön görülen %28 indirim oranını uygulamadığı, davacı tarafın davalıdan alacağının olmadığı anlaşıldığından davacının davasının aşağıdaki şekilde reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen sebep ve gerekçelere göre;.
1-Davanın reddine,
2-Davalı taraf vekil ile temsil edildiğinden 2.180,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın ilgilisine iadesine,
5-Bu dava sebebiyle 35,90 TL karar ve ilam harcı alınması gerektiğinden peşin alınan 129,14TL den mahsubu ile fazla alınan 93,24 TL nin davacı tarafa iadesine ,
Davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda , kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 13/02/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸