Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1194 E. 2018/1403 K. 27.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1194
KARAR NO : 2018/1403
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 14/12/2015- 08/02/2016
KARAR TARİHİ : 27/12/2018

DAVA : Davacı vekili mahkememize ibraz ettiği dava dilekçesi ile, taraflar arasında … İlçesinde kain … nolu parsel üzerinde bulunan akaryakıt istasyonunun … kurumsal kimliği altında bayi olarak işletilmesi ve müvekkiline ait ürünleri satışının gerçekleştirilmesi konusunda 23/09/2010 tarihli bayilik sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin 3.maddesine göre davalı bayinin sadece müvekkilinden alacağı malları bulundurarak satabileceğini bu duruma aykırılık halinin haklı fesih sebebi teşkil edebileceğini, davalı tarafın bayilik sözleşmesi, protokol ve taahhütlerini bir çok defa iptal ettiğini ve davalıya ihtarnameler keşide edildiğini, 23/09/2010 tarihli taraflar arasında imzalanan protokol gereğince 23/09/2010 tarihli asgari mal alım taahhütnamesi verildiğini, bayilik ilişkisinin 5 yıl sonunda 23/09/2015 tarihinde sona erdiğini, 23/09/2010 tarihli asgari mal alım taahhütnamesinde bayilik sözleşme tarihiden itibaren davalının müvekkilinden her yıl en az 4000 metre küp beyaz ürün /akaryakıt alınacağı eksik çekilen her metre küp akaryakıt için metre küp başına 45 USD cezai şartın herhangi bir ihtara gerek kalmaksızın müvekkiline ödeneceğinin kararlaştırıldığını, işbu taahhütname gereğince müvekkili lehine doğacak herhangi bir hakkının, müvekkili tarafından uzun süre kullanılmamış olmasının o hak ve alacaktan müvekkili tarafından vazgeçildiği anlamına gelmeyeceğinin kabul edildiğini, aynı taahhütnamede alım miktarları açısından müvekkilinin kayıtlarının yegane delil olduğunun kararlaştırıldığını, ancak davalı tarafın asgari alım taahhüdüne uymadığını, ilk olarak … Noterliğinin 22 Ekim 2012 tarih … yevmiye nolu ihtarnamesinin keşide edilerek, bu ihtarname ile 23/09/2010- 23/09/2011 tarihleri arasında 2050 metre küp eksik alım yapıldığı belirtilerek 92.250 USD cezai şart ve 23/09/2011 -23/09/2012 tarihleri arasında 2076 metre küp eksik alım yapıldığı belirtilerek 93.420 USD cezai şart borcunun ödenmesinin istenildiğinin ihtarnamenin 30/10/2012 tarihide tebliğ edildiğini, akabinde aynı noterliğin 23/01/2013 tarih 1920 yevmiye nolu ihtarnamesininde aynı mahiyette davalıya keşide edildiğini,
Davalı tarafın ihlallerine devam etmesi üzerine … Noterliğinin 02/09/2013 tarih … yevmiye nolu ihtarnamesi ile 23/09/2012 tarihinden ihtar tarihi olan 02/09/2013 tarihine kadar ancak 1073 metre küp alım yapıldığı belirtilerek davalı mal alım taahhüdüne uyması konusunun ihtar edildiğini,
… Noterliğinin12/09/2015 tarih … yevmiye nolu, ve 26/09/2015 tarih … yevmiye nolu ihtarnamelerinin gönderildiği, bu ihtarnamelerle 23/09/2012 -23/09/2013 arasında … metre küp eksik alım yapıldığının belirtilerek 91620 USD cezai şart , 23/09/2013 -23/09/2014 tarihleri arasında 2038 metre küp eksik alım yapıldığı belirtilerek 91710 USD cezai şart talebinde bulunulduğunu ihtarnamelerin 13/08/2015 ve 27/08/2015 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı tarafın taahhütlerini ihlal etmeye devam ettiğini 5 yılın sonunda bayilik sözleşmesinin sona erdiğini en son olarak … Noterliğinin 28 Eylül 2015 tarih … yevmiye nolu ihtarnamesinin keşide edilerek sözleşmenin 5.döneminde 2748 metre küp eksik alım yapıldığı belirtilerek 23/09/2014 -23/09/2015 dönemi için 123.660,00 USD cezai şart borcunun tahakkuk ettiğini toplam cezai şart miktarının böylelikle 492.660,00 USD olduğunu, bu miktarın davalıdan tahsili gerektiğini ayrıca müvekkili şirket tarafından davalı yana 600.000 TL + KDV hibe verildiğini ve istasyona 282.141,77 USD değerinde ekipman ve sabit yatırım yapıldığını, sözleşme süresi sonunda sökülebilir nitelikte olan 159.234,17 USD lik ekipmanların sökülerek iade alındığını, ancak 122.907,73 USD değerindeki ekipmanların sabit yatırım olduğundan sökülüp iade alınamadığını, bunların … tarafından istasyona yapılan bina tadilatı , … tarafından yapılan tanoz , kanapi çatı kaplamalarının tamiri , … Ltd Şti tarafından yapılan oto yağlama birimi , … Ltd Şti tarafından yapılan akaryakıt alt yapı tadilatı ve … tarafından yapılan hijyenik krozet kapak vd olmak üzere toplam 186.496,24 TL + KDV değerindeki sabit yatırımlar olduğunu bu yatırımların bedelinin müvekkili şirket tarafından ödenmediğini, davalının bu kalıcı yatırımları halen kullanarak ticaretine devam ettiğini ve sebepsiz zenginleştiğini belirterek şimdilik 1,2,3, ve 4.yıllar için 76.340 USD 5.yıl için 123.660,00 USD olmak üzere toplam 200.000 USD cezai şart alacağının ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 29/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, ayrıca sabit yatırımlar nedeniyle şimdilik 50.000 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte alınarak müvekkiline verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesi ile, davacının sözleşme edimlerini ve taahhüt etmiş olduğu satış ve reklam politikalarının hiçbirini yerine getirmemesi nedeniyle satışların düştüğünü , bu düşüşten davacının sorumlu olduğunu, protokolün otomasyon başlıklı f.bendine ilişkin olarak kurulması gereken MTS ‘li ve müşteri tanıma ekranlı otomasyon sisteminin davacı tarafından kurulmadığını, bu durumun davacı açısından kusur teşkil ettiğini, davacının vaat ettiğini bayii açılışlarını yapmadığı gibi yüksek miktarda alım yapan otobüs , kamyon ve taşıma şirketlerinin tercih ettiği fiyatı düşük olan kırsal motorini kaldırdığını, daha ucuz olan kırsal motorinin kaldırılması ancak diğer tüm dağıtıcıların kırsal motorin satışına devam etmesi nedeniyle müvekkilinin müşteri kaybettiğini, cevabı ihtarnamelerde bu durumu davacıya bildirdiklerini, ayrıca istasyonun önündeki caddenin tek yönlü olarak trafiğe kapatılması ve buradaki çalışmaların uzun sürmesi nedeniyle müvekkilinin elinde olmayan nedenlerle satışların düştüğünü davacının iskonto oranlarında usulsüzlük yaptığını, vadeli satışlar ve yüklü alımlarda müvekkili şirkete yakın mesafedeki istasyonların %12 oranında iskonto uygulamasına rağmen davacının böyle bir iskonto sağlamadığı gibi vadeli satışlarda yüksek faiz talepleri ile önünün tıkandığını, davacının sabit yatırımlarla ilgili sebepsiz zenginleşme iddiasının asılsız olduğunu, davacının iddia ettiği tüm tesis , araç ve gereçleri iade edildiğini ve teslim alındığına ilişkin belgeyi sunduklarını, davacı tarafça teslim alınmamış olan yağlama birimini de dilediği anda teslim etmeye hazır olduklarını, her akaryakıt dağıtıcı şirketin konseptinin farklı olduğunu, var olan mevcut olan araç ve gereçlerin sökülerek yeni dağıtıcı firmanın kendi konseptini kurduğunu, tutanak incelendiğinde sadece oto yağlama birimi ile çatı kanapisinin teslim alınmadığının görüleceğini bunları da teslim etmeye hazır olduklarını davanın reddi gerektiğini belirtmiş aynı dilekçe ile karşı açmıştır.
KARŞI DAVA: Davacı vekili karşı dava dilekçesi ile, davacı – karşı davalının kırsal motorini kaldırması, sözleşme gereği üstlenmiş olduğu otomasyon sisteminin kurmaması ve tüm akaryakıt dağıtıcı şirketlerine oranla yarı oranında dahi iskonto yapmaması nedeniyle müvekkili şirketin satış zararı ve müşteri kaybı zararına ilişkin olarak müvekkili şirketin uğramış olduğu kazanç kaybına ilişkin olarak şimdilik 20.000 TL nin ticari faizi ile birlikte davacı – karşı davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesini talep etmiştir.
KARŞI DAVAYA CEVAP : Davacı -karşı davalı vekili vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, sözleşmeye göre davalı – karşı davacının intifa tesis ederek aynı zamanda ipotek tesis etmesi gerektiğini bu edimlerini yerine getirmediğini buna rağmen müvekkilinin karşı tarafa hibe vererek sabit yatırım yaptığını, MTS ile Müşteri Tanıma Ekranlı otomasyon sisteminin aynı olduğunu, MTS sisteminin kısa yazılışı olup, müvekkili şirket tarafından otomasyon ve MTS ‘nin kurulduğunu, ayrıca self stop sistemini de kurduğunu, bazı dağıtım firmalarında bulunan taşıt tanıma sisteminin müvekkili şirkete bulunmadığını, bunun bir kusur olmayıp kaldı ki bu sistemin şirketlerinde olmadığının davalının iyi bildiğini, bu sistemi kuracaklarına dair bir taahhütlerinin bulunmadığını, karşı tarafın MTS ile taşıt tanımayı birbirine karıştırdığını, kırsal motorinin müvekkilince kaldırılmadığını satışının yasal mevzuatla yasaklandığını, istasyonunun … Caddesinin tek taraflı olarak bir süreliğine trafiğe kapatılmasının taahhütlerine yerine getirmesini engel teşkil etmediğini, davalı ile yapılan anlaşma gereğince gerekli iskontolarının yapıldığını, tüm ariyetlerinin teslim edildiği iddiasının doğru olmadığını belirterek karşı davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Asıl dava, bayinin eksik mal aldığı iddiasına dayalı cezai şart bedeli ile , sabit yatırımlar nedeniyle sebepsiz zenginleşmeye dayalı tazminat davası, karşı dava ise; davacı – karşı davalının edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle uğranıldığı iddia edilen zararın tazminine ilişkindir.
Deliller; Bayilik sözleşmesi, protokol, asgari mal alım taahhütnamesi, ihtarnameler, faturalar, davalı – karşı davacı tarafça sunulan ariyet sözleşmesi gereğince teslim olunan araç gerek listesi, ticari defter ve belgeler ve bilirkişi incelemesi.
Davalı karşı davacının talebi üzerine Enerji Piyasası Kuruluna yazı yazılmış ve 2010-2016 yılları arasında akaryakıt dağıtıcıların uygulamış olduğu iskonto ve faiz oranlarının bildirilmesi talep edilmiş, yazı cevabında dağıtıcı şirketler ile bayilerin özel hukuk hükümlerine göre imzalamış oldukları sözleşmeler çerçevesinde ticari faaliyetlerini yürüttüklerini kurumlarında dağıtıcıların uygulamış olduğu iskonto ve faiz oranlarına ilişkin bir veri bulunmadığının bildirildiği görülmüştür.
Davalı bayinin bulunduğu yerde mahkememizce resen seçilen bir inşaat mühendisi, bir makine mühendisi, bir akaryakıt uzmanı, bir mali müşavir ve bir hukukçu bilirkişi eşliğinde keşif yapılarak, davacı – karşı davalı tarafından iddia edilen sabit yatırımlarının halen mevcut olup olmadığı, halen kullanıp kullanılmadığı, bu sabit yatırımlar nedeniyle davalı – karşı davacının sebepsiz zenginleşip zenginleşmediği ve varsa sebepsiz zenginleşme miktarının tespitinin istenilmesine ayrıca daha sonra tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişilerce HMK 218 maddesine göre yerine inceleme yapılarak, davacı – karşı davalının eksik mal alımı iddiasının doğru olup olmadığı, doğru ise miktarının ve cezai şart talebi haklı ise cezai şart miktarının tespiti, sabit yatırımlar nedeniyle davalının sebepsizleşip zenginleşmediği ve miktarının tespiti, karşı dava açısından ise ; karşı davacının iddiaları irdelenerek kazanç kaybına uğrayıp uğramadığı, varsa miktarının tespiti, kazanç kaybına uğrama iddialarında dağıtıcı bayinin sorumlu olup olmadığı bu iddialar nedeniyle , eksik mal alımı iddiasının etkilenip etkilenmeyeceğinin rapor halinde dosyaya sunulması istenilmiştir ve alınan rapor dosyaya bırakılmıştır.
Rapor incelendiğinde, davacı – karşı davalının sabit yatırımlar ile ilgili talebi açısından sabit yatırımların yapıldığına dair faturaların dosyaya ibraz edildiğini, ve dilekçesinde bir kısmının geri alındığını bir kısmının ise bayide geri kaldığının belirtildiğinin , Yargıtay uygulamasına göre sabit yatırımların taşınmazda kullanılması ve taşınmaza değer katması durumunda kattığı değer üzerinden bayinin sorumluluğunun bulunduğun belirtilmesi nedeniyle bu konunun irdelenmesinin gerektiğini, keşif sırasında yapılan incelemede davalının başka bir dağıtım şirketinin amblem ve markası altında faaliyetine devam ettiği, davacı karşı davalının 5 yıl önce … AŞ ye 138.625,11 TL bedelle bina tadilatı yaptırdığı ancak tadilatın nitelik ve nicelikleri gösterir proje, ruhsat, hakkediş belgeleri, geçici ve kesin kabul tutanaklarının dosyaya sunulmadığı gibi tadilat yapılan binanın mülkiyetinin davalı – karşı davacı şirkete ait olmaması nedeniyle taşınmaz üzerinde 5 yıl önce yaptırılan ve tamamı amorti edilen138.625,11 TL bedelli bina tadilatından mütevellit olası değer artışından davalı – karşı davacı şirketin istifade etmesinin kanunen mümkün bulunmadığını, davacı talepleri arasında gösterilen yağlama ünitesinin ise keşif mahallinde istasyonda bulunduğunun tespit edildiğini, istasyonda tanoz ve kanapinin tespit edildiğini davalı tarafın bunları sonradan yaptırdığını iddia ederek faturalar sunduğunu, 04/7/2016 tarihli … firması tarafından düzenlenmiş tanoz ve kanapi yapımına ilişkin faturaları sunduğunu, sair talep konusu malzemelerin ise menkul mal niteliğinde yada gerçekleştirilen işlere ilişkin olduğu ve bu nedenle sabit yatırım olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığını, yağlama ünitesi açısından davacı tarafından sunulan faturasında KDV hariç bedelinin 33.924,70TL olduğunu, yağılama ünitesinin 10/04/2011 – 14/10/2015 tarihleri arasında kullanılması nedeniyle ekonomik aşınma , yıpranma ( amortisman ) payı dikkate alınarak yıllık %15 üzerinden dava tarihi itibariyle rayiç değerinin 8.500 TL olarak kabulü ile bu bedelin davacıya ödenmesi gerektiği sonucuna vardıklarını, davacı tarafın cezai şart talebi irdelendiğinde ise, yıllık 4000 metre küp alımı davalının taahhüt ettiğini, 23/09/2010- 23/09/2011 arasında 2050 metre küp , 23/09/2011-23/09/2012 arasında 2076 metre küp 29/09/2012-23/09/2013 arasında 2036 metre küp 23/09/2013-23/09/2014 arasında 2038 metre küp, 23/09/2014-23/09/2014 arasında 2748 metre küp eksik çekim yapıldığını, eksik çıkan her metre küp açısından 45 USD bedelle hesaplanan cezai şart miktarının ( 10948 metre küp eksik çekim x 45 USD = ) 492.660,00 USD olduğunu, cezai şart miktarının davalı – karşı davacının ekonomik mahvına sebep olup olmayacağının mahkemece irdelenmesi gerektiği karşı dava açısından ise, davalı – karşı davacının ileri sürdüğü iddialar incelendiğinde kırsal motorinin dağıtım şirketi tarafından değil EPDK tarafından kaldırıldığı, taşıt tanıma sisteminin yasal bir zorunluluk olmadığı, iskonto ve komisyon gibi talepler ile ilgili sözleşmenin kayıtsız ifa edildiği ve buna karşılık geriye dönük olarak bu konuda talepte bulunulamayacak olması ayrıca bu konularda davalı – karşı davacının herhangi bir zararını ispat edemediği ve talebinin reddi gerektiği şeklinde görüş görüş bildirildiği görülmüştür.
Taraflarca rapora itiraz edilmesi üzerine,16/11/2016 tarihli ara kararı ile, Dosyanın daha önce rapor veren bilirkişi heyetine tevdi suretiyle; A)Davalı-karşı davacı şirketin ticari defter ve belgeleri HMK 218 maddesine göre yerinde incelenerek, davalı – karşı davacı şirketin bilonçosu incelenerek, belirlenen cezai şartın davalı – karşı davacı şirketin ekonomik mahfına sebep verip vermeyeceğinin tespit edilmesi, B)Sabit yatırımlarla ilgili olarak, söz konusu yerde başka bir firma ile bayilik yürütüldüğü anlaşıldığından davacı – karşı davalının iddia ettiği sabit yatırımların diğer bayi tarafından halen kullanıp kullanılmadığı, sabit yatırımların taşınmazda halen mevcut olup olmadığı , yeni bayilik sözleşmesi nedeniyle yeni firmanın dava konusu sabit yatırımları yıkarak yeniden yapıp yapmadığı konusunda C) Ayrıca rapora karşı her iki taraf vekillince sunulan itiraz dilekçeleri tek tek irdelenip tek tek cevaplandıralarak ek rapor tanzimi istenilmiş ve alınan ek rapor dosyaya bırakılmıştır.
Davalı – karşı davacının ticari defter ve belgeleri, Öz varlık ve Öz kaynak yapısı bilirkişilerce irdelenerek, belirlenen 492.660 USD nin davalı – karşı davacının ekonomik yönden mahvına sebebiyet verecek nitelikte olduğu , sözleşme dönemindeki 492.660 USD cezai şart miktarı belirlendiğini , Yargıtay uygulamalarına göre, davacı – karşı davalı alacaklının sözleşme dönemi içinde çekince koymadan ifayı kabul ve sözleşmeden doğan edimlerini ifa etmeye devam etmiş olması nedeniyle TBK 179/2 hükmüne göre cezai şart koşulunu istemeyeceğini , taşınmazda bulunan tanoz ve kanopinin sözleşmenin sona ermesi üzerine davalı – karşı davacının … AŞ ile yaptığı sözleşme gereğince yapıldığı bu nedenle bunların bedellerinin istenemeyeceğini, diğer sabit yatırım talepleri ile ilgili olarak menkul mal niteliğinde olması yada gerçekleştirilen işlere ilişkin olması nedeniyle sabit yatırım olarak değerlendirilmemesi ve bayilik faaliyetin gereği olması ve hali hazırda … AŞ bayisi sıfatıyla davalı – karşı davacı tarafından işletilen akaryakıt istasyonunda mevcut bulunmadıkları sabit olmakla, davacı – karşı davalının 23/09/2010 -23/012/2015 sözleşme döneminde yapmış olduğu sabit kıymet bedellerinin istirdatını talep edemeyeceği sadece yağlama ünitesi ile ilgili olarak 8.500 TL yi talep edebileceğini karşı davadaki zarar iddiasının ise ispatlanamadıklarının belirttikleri görülmüştür.
Taraflar arasında 23/09/2010 tarihli bayilik anlaşması aynı tarihli protokol ve aynı tarihli asgari mal alım taahhütnamesi imzalanmıştır. Sözleşme 5 yıl süreli olup süre sonunda sona ermiştir. 23/09/2010 tarihli asgari mal alım taahhütnamesi incelendiğinde, bayilik sözleşme tarihinden itibaren davalının davacıdan her yıl en az 4000 metre küp beyaz ürün /akaryakıt alınacağı , eksik çekilen her metre küp akaryakıt için metre küp başına 45 USD cezai şartın herhangi bir ihtara gerek kalmaksızın davacıya ödeneceğinin kararlaştırıldığını, işbu taahhütname gereğince davacı lehine doğacak herhangi bir hakkının, davacı tarafından uzun süre kullanılmamış olmasının o hak ve alacaktan davacı tarafından vazgeçildiği anlamına gelmeyeceğinin kabul edildiğini, aynı taahhütnamede alım miktarları açısından davacının kayıtlarının yegane delil olduğunun kararlaştırıldığı görülmüştür.
Alınan bilirkişi raporunda sözleşme süresince yıl yıl eksik çekilen akaryakıt miktarı belirtilerek, asgari mal alım taahhütnamesine göre hesaplama yapılarak cezai şart miktarı 492.660,00 USD olarak saptanmış , ek raporda ise davacı tarafın eksik alıma rağmen sözleşmeyi sürdürmesi nedeniyle cezai şart miktarının talep edemeyeceği yönünde görüş bildirmiş ise de, asgari alım taahhütnamesinde söz konusu cezai şartın hiçbir ihtara gerek kalmaksızın ödeneceği kararlaştırılmış olduğu gibi davacı tarafından her yıl sonunda eksik alım miktarının ve cezai şart miktarının ihtarname ile davalı tarafa bildirilmesi nedeniyle cezai şart talebinden feragat etmediği bu hakkını gönderdiği ihtarnameler ile talep ettiği anlaşıldığından bilirkişi raporundaki ek görüşe itibar edilmeyerek , davacının eksik alımlar nedeniyle cezai şart talebinde haklı olduğu sonucuna varılmıştır. Cezai şart miktarının 492.660 USD olarak saptanmış , bilirkişi heyeti bu miktarı davalının ekonomik mahvına sebep olacağına raporlarında bildirmeleri nedeniyle takdiren belirlenen cezai şart miktarının 1/5’i olan 98.532,00 USD nin davalı- karşı davacıdan tahsil edilerek davacı – karşı davalıya verilemesine ilişkin hüküm kurulmuştur.
Davacı tarafın sabit yatırımlarla ilgili talebi yönünden ise yerleşik yargıtay uygulamasına göre iddia edilen sabit yatırımları başka bir dağıtım şirketin bayisi olarak çalışan davalının istasyonunda bulunup bulunmadığı, bulunuyorsa taşınmaza değer katıp katmadığının tespiti için keşif suretiyle alınan rapor ve ek rapor ayrıca davalı tarafından dosyaya sunulan teslim belgesi de birlikte değerlendirilerek , sadece yağlama ünitesi nedeniyle davacının 8.500 TL talep edebileceği, davacının bir kısım talep ettiği sabit yatırımların davalı bayinin bir sonraki imzaladığı sözleşme akabinde yeni dağıtım şirketince yaptırıldığı, davacının bir kısım talebinin menkul mal niteliğinde yada gerçekleştirilen işlerle ilgili olması nedeniyle sabit yatırım olarak değerlendirilemeyeceği ve … Bayii olarak faaliyet gösterilen istasyonda mevcut olmadığı da belirtilerek geri kalan talebinin reddi gerektiği sonucuna varılmıştır. Davalı taraf yağlama ünitesini teslimde hazır olduğunu, bu ünitenin davacı tarafından teslim alınmadığı iddia etmiş ise de, daha önce teslim edilen ve tutanakla belirtilen ekipmanların içerisinde yer almadığı, dava dilekçesi ile birlikte bu ünitenin istenmesine rağmen davalı tarafça fiilen teslim edilme /davacı tarafça kabul edilmemesi halinde mahkemeden teslim yeri belirlenmesi konusunda herhangi bir talep ileri sürülmediğinden ve dava tarihi itibariyle değerlendirme yapılabileceği kuralı gereğince yağlama ünitesinin bedelinin davalıdan tahsili şeklinde hüküm kurmak gerekmiştir.
Davalı – karşı davacı ise , davalının kırsal motorini kaldırması, sözleşme gereği üstlenmiş olduğu otomasyon sisteminin kurmaması ve tüm akaryakıt dağıtıcı şirketlerine oranla yarı oranında dahi iskonto yapmaması nedeniyle müvekkili şirketin satış zararı ve müşteri kaybı zararına ilişkin olarak müvekkili şirketin uğramış olduğu kazanç kaybına ilişkin olarak şimdilik 20.000 TL nin ticari faizi ile birlikte davacı – karşı davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesini talep etmiş ise de rapor ve ek raporda belirtildiği üzere kırsal motorinin EPDK tarafından kaldırılması, taşıt tanıma sisteminin yasal bir zorunluluk olmaması , ayrıca iskonto ve komisyon gibi taleplerin davalı – karşı davacı tarafından ispat edilememesi nedeniyle karşı davanın ise reddine aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. ( Davacı taraf toplam 200.000 USD cezai şart talep etmiş olup, mahkememizce davalının ekonomik mahvına sebep olacağı gerekçesi cezai şart miktarından indirim yapıldığından cezai şart talebi açısından ret edilen kısım yönünden davacı – karşı davalı aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemiştir.
HÜKÜM : Yukarıda izah edilen sebep ve gerekçelere göre;
A- Asıl davanın kısmen kabulü ile,
1-98.532,00 USD cezai şart bedelinin 07/10/2015 tarihinden itibaren 3095 Sayılı Yasanın 4/a maddesi gereğince Devlet Bankalarınca 1 yıl vadeli USD mevduat hesaplarına uygulanan en yüksek faizi ile birlikte davalı – karşı davacıdan alınarak davacı – karşı davalıya verilmesine,
Bu konuda davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine,
2-Davacı – karşı davalının diğer talebinin kısmen kabulü ile 8.500 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı – karşı davacıdan alınarak davacı -karşı davalıya verilmesine,
Davacı – karşı davalının fazlaya ilişkin taleplerinin reddine
3-Davacı – karşı davalı vekille temsil edildiğinden 24.056,83 TL vekalet ücretinin davalı – karşı davacıdan alınarak davacı – karşı davalıya verilmesine,
4-Davalı – karşı davacı vekille temsil edildiğinden 4.915,00 TL vekalet ücretinin davacı – karşı davalıdan alınarak davalı – karşı davacıya verilmesine,
5-Davacı- karşı davalı tarafından yatırılan 10.947,71 TL peşin harcın davalı -karşı davacıdan alınarak davacı -karşı davalıya verilmesine,
6-Davacı – karşı davalı tarafından 3.111,98 TL yargılama giderinin kabul ve ret edilen oranlara göre takdir edilen 2.980,00 TL nin davalı- karşı davacıdan alınarak davacı – karşı davalıya verilmesine, bakiyesinin kendi üzerinde bırakılmasına.
7-Davalı karşı davacı tarafından 2.668,85 TL yargılama giderinin kabul ve ret edilen oranlara göre takdir edilen 110,00 TL nin davacı karşı davalıdan alınarak davalı – karşı davacıya verilmesine, bakiyesinin kendi üzerinde bırakılmasına,
8-Bu dava sebebiyle 20.614,63 TL karar ve ilam harcı alınması gerektiğinden peşin alınan 10.947,71 TL nin mahsubu ile bakiye 9.666,92 TL nin davalı – karşı davacıdan alınarak hazineye irat kaydına ,
B-Karşı davanın reddine,
1-Davacı- karşı davalı vekille temsil edildiğinden 2.400,00 TL vekalet ücretinin davalı – karşı davacıdan alınarak davacı – karşı davalıya verilmesine,
2-Bu dava sebebiyle 35,90 TL karar ve ilam harcı alınması gerektiğinden peşin alınan 341,55 TL den mahsubu ile fazla alınan 305,65 TL nin talep halinde yatıran davalı – karşı davacıya iadesine,
3-Karşı davacı tarafından masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
C-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın ilgilisine iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 27/12/2018

Başkan … Üye … Üye … Katip …
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır

ESAS DAVA HARÇ BEYANI
20.614,63 TL İ.H
10.947,71 TL P.H.
9.666,92 TL B.İ.H.

DAVACI SARFI
31,80 TL İlk Masraf
2.728,18 TL Bilirkişi ücreti araç ücreti keşif harcı
352,00 TL Tebligat ve tezkere
3.111,98 TL

DAVALI SARFI
2.521,85 TL Bilirkişi ücreti
147,00 TL Tebligat ve tezkere
2.668,85 TL

KARŞI HARÇ BEYANI
341,55 TL P.H.
35,90 TL İ.H.
305,65 TL İadesi gereken harç