Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1173 E. 2018/446 K. 18.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/1173 Esas
KARAR NO : 2018/446

DAVA :Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/12/2015
KARAR TARİHİ : 18/04/2018

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … Ticaret Odasına kayıtlı olarak taşımacılık ve lojistik hizmetleri alanında faaliyet gösteren müvekkili ile davalının bir araya gelerek davalı şirketin maliki olduğu … model kule vinç’in satışı ve teslimi için anlaşmaya vardıklarını, davalının sözleşme uyarınca 1 adet yürüyüş takımlı 46 m yükseklik 54 m boy uzunluğuna sahip raimondi marka 6 tonluk gergisiz kule vinci, ağırlık taşları ( alt taşları ) kuyruk taşları, tüm bağlantı elemanları, kabin ve elektrik aksamı ile birlikte 180.000,00-TL karşılığında müvekkiline satarak teslimini vaad ettiğini, müvekkilinin, belirtilen meblağın bir kısmını çek bir kısmını nakit olmak üzere aynı gün davalıya ödemiş ise de, davalının söz konusu emtiayı teslim etmediğini, davalıya mast elemanı ve yürüyüş takımı olmadan makinenin kendilerinin istediği hali ile işlevini göremeyeceği, gerekirse sözleşmeden dönüleceği bildirildiğinde, bedelini bilahare karşılayacaklarını söyleyerek bunları kiralamalarını ve bu eksikliklerin en kısa süre zarfında teslim edileceğinin belirtildiğini, bunun üzerine müvkekilinin aldığı kule vinci kullanabilmek ve kiraya verebilmek için malı teslim aldığı dava dışı … Dış Tic.ltd.Şti. Den aylık 1.000,00-TL + KDV ( 1.180,00.-TL) bedel karşılığı 1 adet 5.95 m mast elemanı “ kiralamak mecburiyetinde kaldığını, 2015 itibariyle müvkekilinin dava dışı şirkete ödediği 10.620,00-Tl olduğunu, müvekkilinin bundan dolayı ekstra zarara uğradığını, yürüyüş takımının olmaması vincin ortalmaa kira ederini 1.000,00-TL eksilttiğini, davalıya Noter vasıtası ile gönderdiği ihtarname ile eksik malın teslimi değil ise bedelinin ödenmesi ve ayrıca mast elemanı kirası nedeni ile ödenen 10.620,00-Tl nin ödenmesi talep edilmiş ise de davalının buna yanaşmadığını belirterek, taraflar arasında akdedilen sözleşme uyarınca, yürüyüş takımını ve 1 adet 5.95 m mast elemanının BK. Nun 125/1 maddesi gereğince aynen teslimi, mümkün olmadığı takdirde bedellerinin tespiti ile satım tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte bu kısma yönelik 10.000,00-Tl sının davalıdan tahsiline, eksik teslim nedeni ile müvekkilinin uğradığı zararın işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsiline, dava dışı şirkete aylık 1.000,00-TL ve KDV miktarı olan 1.180,00-TL ödemek zorundakaldığı 10.620,00-TL kira bedellerini ödeme tarihlerinden itibaren işlemiş ticari faizi ile tahsiline, uğranılan kira kaybı nedeni ile şimdilik 1.000,0-TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsiline, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; müvekkili … Model Kule Vincin satışını eksiksiz olarak gerçekleştirdiğini ve davacıya 26.01.2015 tarihinde teslim ettiğini, teslimat tarihi açısından dava öncesinde yaşanan ihtarname teatisinden de anlaşılabileceği üzere taraflar arasında mutabakat mevcut olduğunu, müvekkilinin davalıya karşı herhangi bir eksik teslimi veya yerine getirmediği bir taahhüdü bulunmadığını, zira taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmadığını, . söz konusu satışa istinaden yalnızca 10.01.2015 tarihli … seri numaralı fatura müvekkili tarafından tanzim edildiğini, faturada yer alan “… Model Kule Vincin satışı” açıklamasından da açıkça anlaşılabileceği üzere, satışa konu tek malın bu kule vinç olduğunu, davalı tarafın da satışın gerçekleştiği tarihten huzurdaki davanın açıldığı tarihe kadar bu konuda herhangi bir itirazda bulunmadığını, nitekim söz konusu faturaya da yasal süresi içinde davacının herhangi bir itirazda bulunmaması faturayı kabul ettiği anlamına geldiğini, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 21/2 maddesi uyarınca, faturayı alan kişinin 8 gün içinde itiraz etmezse, fatura içeriğini kabul etmiş sayıldığını, faturanın içeriği, mal veya hizmetin cinsi, miktarı ve fiyatı olduğunu, dolayısıyla eksik veya ayıplı ifa yapıldığı kesinlikle kabul edilmemekle birlikte davacı … Vinçin, satılan vinci kendisine teslim edildiği haliyle kabul ettiği aşikâr olup eksik ifa olduğuna dair ispat yükünün davacıya ait olduğunu, müvekkili tarafından taraflar arasında satım gerçekleşmeden önce 06.11.2014 tarihinde söz konusu vincin satışı için ilan verildiğini, ilanda da açıkça görüleceği üzere vince dair yalnızca “… 40 mt” şeklinde bilgilerin yer aldığını, dolayısıyla davacının iddialarının aksine müvekkilinin hiçbir şekilde yürüyüş takımı ve mast elemanının da teslim edileceğini taahhüt etmediğini, davacı tarafça sunulan evrakın müvekkili açısından sözleşme niteliğinie haiz olmadığını, davacı tarafından dava dilekçesinin ekinde sunulan 10.01.2015 tarihli sözleşme müvekkil şirketin imza yetkilileri tarafından imzalanmadığını, müvekkilinin söz konusu sözleşmenin varlığından işbu dava ile dosyaya vekâletname
sunma anınızda haberdar olduklarını söz konusu sözleşmenin imzaladığı söylenen kişi tarafından imzalandığı dahi şüpheli olduğunu, söz konusu tek sayfalık sözleşme olduğu söylenen evrak imza yetkilisi tarafından imzalanmadığı gibi, müvekkili şirketin kaşesinin dahi bulunmadığını, kaldı ki; şirketi temsile yetkili kişiler tescil ve ilan edildiğinden, burada davacı tarafın iyiniyetli olduğunin düşünülemeyeceğini, aynı zamanda davacı bir tacir olduğundan tacirlerin basiretli bir tacir gibi davranma zorunluluğunun olduğunu, 10.01.2015 tarihinde kesilen fatura ve vincin teslim edilmiş olmasından hiçbir şekilde müvekkilinin haberdar olmadığı, bu geçersiz sözleşmeye icazet verdiği anlamına gelmediğini, taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmayıp, yalnızca kule vincin satışı için yapılan icap ve kabul ile satış bedelinin ödenmesi ile tanzim edilen fatura bulunmadığını, aksini iddia eden davacı, bunları ticari teamüllere uygun yazılı delillerle ispat etmesi gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte bir an için davacının hiçbir şekilde ispatlayamadığı iddialarının doğru olduğu farz edilse dahi somut olayda 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun (“TBK”) 112-126 maddeleri kapsamında düzenlenen borcun ifa edilmemesi değil, olsa olsa ayıplı ifa olduğunun kabulü gerektiğini, zira mast elemanı ve yürüyüş takımı olmadan bir vincin teslimi eksik değil ayıplı ifa olarak nitelendirilemeyeceğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte
TBKnın ayıbı düzenleyen 219. Maddesine gereğince davacının müvekkilinin kendisine bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmadığını iddia ettiğini, yine söz konusu madde kapsamında mast elemanı ve yürüyüş takımının eksiklikleri olsa olsa nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan bir ayıp olarak nitelendirilebileceğini, ancak doktrindeki baskın görüş borca aykırılığa ilişkin özel hüküm niteliğinde olan ayıba karşı tekeffül hükümlerinin uygulama alanına giren durumlarda temerrüdü düzenleyen genel hükümlere gidilemeyeceğini, dolayısıyla davacının TBK madde 112-126 kapsamında taleplerde bulunmadan önce ayıp hükümlerine başvurması gerekeceğini, taraflar tacir olduğundan ve hatta yapılan satış ticari iş niteliğini haiz olduğundan dava konusu satış sözleşmesinin TTK madde 23 e tabi olduğunu, taraflarınca, davacının … 7. Noterliğinin 01.09.2015 Tarih ve … Yevmiye Numaralı ihtarnamesine verdikleri … 25. Noterliğinin 22.12.2015 Tarih ve … Yevmiye Numaralı ihtarnamesi cevapta da görüleceği üzere davacı TTK madde 23de aranan ayıp ihbarını süresinde gerçekleştirmediğini, zira ihtarnamelerden de görüleceği üzere söz konusu vincin tesliminin 26.01.2015 tarihinde gerçekleştirildiğini, tarafların mutabık oldukları bir husus olup teslimden 8 ay sonra bir ihtarın müvekkile çekilmiş olması TTK madde 23de aranan açık ayıpta 2 gün ve gizli ayıpta 8 günlük hak düşürücü sürelerin geçirildiğini ve davacının kesinlikle bir talep hakkı olmadığını açıkça gösterdiğini, davacının hukuki dayanaktan yoksun davasının reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi savunmuştur.
Tarafların delil listesinde dayanmış olduğu satış sözleşmesi, irsaliyeli faturalar, kiralamaya ilişkin faturalar, ihtarnameler, gazete ilanına dair kupür suretleri dosyaya ibraz edilmiştir.
Davaya konu edilen yürüyüş takımı ve mast elemanı sözleşme kapsamında olup olmadığı, ya da bu tür alım satım sözleşmelerinde yürüyüş takımı ve mast elemanının kule vincin ayrılmaz parçası olup olmadığı, ya da parçaların ayrı ayrı alım satım sözleşmelerine konu edilip edilmediği, her birinin satış tarihindeki rayiç değeri ile eksik ifadan dolayı uğranılan zarar ( rayiç kiralama bedeli) tespiti konusunda Makina Mühendisi Murat Vural’dan alınan 29.12.2017 tarihli raporda özetle; taraflar arasında imzalanan sözleşmeye göre davalı şirketçe davacıya satılan kule vinç, yürüyüş takımlı olduğunu, dosyada bulunan sevk irsaliyelerinin incelenmesinden davalı şirketçe davacıya vinç parçalar teslim edilirken ürüyüş takımının ve mast parçasının teslim edilmediğinin anlaşıldığını, dolayısı ile davalı şirket tarafından davacıya sözleşme konusu kule vincin parçaları olan yürüyüş takımı ve mast elemanlarının teslim edimediği, eksik teslimat yapıldığının anlaşıldığını, dava konusu yürüyüş takımı ve mast elemanının, her bir vinç için ayrı ayrı kullanılan parçalar olduğu, ayrı bir satışının söz konusu olmadığı, bu nedenle 2. elinin de bulunmadıını, dolayısı ile bu parçaların yeni olarak satın alınma zorunluluğunun olduğunu, davacı tarafından sunulan teklif mektupları incelendiğinde, piyasa rayiçleriyle karşılaştırıldığında, yürüyüş takımının fiyatımın 22.000 Euro + KDV, mast elemanının fiyatının 12.000-Euro + KDV olmak üzere toplam 34.000,00-Euro + KDV olduğunu, davacının 10 ay süre ile mast elemanı kiraladığı anlaşılmakla 1.000,00-TL + KDV bedelle kiralanmasının piyasa rayiçlerine uygun oldığu, dava konusu mast ve yürüyüş takımının toplam fiyatının KDV dahil 70.191,54-TL olduğuunu, 10 aylık mast 1.000,00-TL x 10×1,18= 11.800,00-TL, davacının toplam zararının 81.991,54-TL olduğu rapor edilmiştir.
Davacı vekilinin bilirkişi raporu sonrasında sunmuş olduğu ıslah dilekçesinde yürüyüş takımı ve mast elemanının aynen teslim talebinden ıslahen vazgeçtiklerini, dava değerinin 21.620,00-TL den 81.991,54-TL ye çıkartarak bu miktar üzerinden satım tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsilini talep etmiş, eksik harç tamamlanmıştır.
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde; taraflar arasında davaya konu kule vinci satışı konusunda sözleşme imzalandığı, imzalanan sözleşmeye göre davalı şirketçe davacıya satılan kule vincin yürüyüş takımlı olduğu, dosyaya ibraz edilen sevk irsaliyesinin incelenmesinde, davalı şirketçe davacıya vinç teslim edilirken yürüyüş takımı ve mast parçasının teslim edilmediği, hükme esas alınan bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere, dava konusu yürüyüş takımı ve mast elemanının, her bir vinç için ayrı ayrı kullanılan parçalar olduğu, ayrı bir satışın söz konusu olmadığı, bu nedenle 2. elinin de bulunmadığı, dolayısı ile parçaların yeni olarak satın alınma zorunluluğu olduğu, bu itibarla davalı taraf sözleşme kapsamında eksik ifada bulunduğu ve davacı tarafın sözleşmeden doğan davalarda eksik ifaya dayalı alacak talebini 10 yıllık zaman aşımı süresinde talep edebileceği, eksik ifa nedeni ile davacının toplam 81.991,54-TL zararı oluştuğu kanaatine varılmakla, davanın kabulüne karar verilmiş, aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KABULÜ İle
81.991,54 TL’nin 21.620,00 ‘TL’sinin temerrüt tarihi olan 11/11/2015 tarihinden 60.371,54 TL’nin ıslah tarihi olan 16/02/2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- Alınması gerekli olan 5.600,80-TL karar ilam harcından, peşin alınan 369,22-TL ile 1.032,00 TL ıslah harcının mahsubu ile noksan kalan 4.199,58- TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına
3- Davacı tarafından yapılan dava açılış gideri: 401,02-TL, bilirkişi ücreti: 500,00-TL davetiye ve posta gideri: 161,75-TL olmak üzere toplam:1.062,77 -TL. yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine
4- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 9.309,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine
5- Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine ,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır