Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1029 E. 2021/14 K. 13.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1029
KARAR NO : 2021/14

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/10/2015

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin … ilçesi’nde faaliyet gösteren Davalı …’nin üyesi olduğunu, müvekkiline davalı koopertif tarafından … Tapu Sicil Müdürlüğü … parsel A-2 Blok’ta kain l ve 2 no’lu olmak üzere 2 Adet daire niteliğinde taşınmazın tahsis edildiğini, davalı Kooperatifin, müvekkiline tahsis edilen bahsi geçen 2 adet daireyi 2013 yılı sonu itibari ile tam ve eksiksiz, olarak (anahtar teslimi) teslim etmeyi taahhüt ettiğini, davalı kooperatifin, 2013 yılı sonu itibari ile tüm edimlerini yerine getirip 2 adet daireyi tam ve eksiksiz olarak müvekkiline teslim ettiği takdirde; müvekkilinin ödemelerini tamamlamamış olması halinde, kira ödemek zorunda kalacağı hususunu özellikle sözleşmeye yazdırdığını, müvekkilinin, bahsi geçen 2 adet daire ile ilgili davalı kooperatife herhangi bir borcunun olmadığını, müvekkilinin üzerine düşen tüm edimlerini yerine getirdiğini ve kooperatif aidat borçlarını ödediğini, ancak davalı tarafın müvekkiline daireleini teslim etmediğini, müvekkiline teslim edilmesi gereken dairelerin esasında inşaat projesinde olmadığını, davalı tarafından ortak alanların daireye çevrilmesi suretiyle müvekkiline tahsis edildiğinin sonradan öğrenildiğini, davalı kooperatifin ortak alan ve sığınakları bağımsız bölüme proje hilafına çevirdiğini ve müvekkiline tahsis edeceği yönünde sözleşme yaptığını, dava konusu dairelerin fiilen bitirilmesi ve bağımsız bölüm olarak ayıptan ari bir şekilde müvekkiline teslim imkanı kalmadığını, Kooperatif inşaatlarının tamamının kaçak, projeye aykırı ve mühürlü olduğunu, davalı kooperatif tarafından 2013 yılı sonu itibari ile devredilmeyen her bir daienin aylık ortalama kira getirisinin 500,00-TL olduğunu, müvekkilinin davalı kooperatife tüm ödemelerini yaptığı halde dükkanlarını alamadığını, bu nedenle … 5.İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takibine konu geç teslim nedeniyle alacaklarının (kiralarının ) ödenmesi için yasal takip başlatıldığını, davalı tarafın açıkça hukuka ve yasaya aykırı olarak yasal takibe itiraz ettiğini, davalı yapılan itirazın, taraflar arasında davaya konu dairelerin teslim tarihi açıkça kararlaştırıldığı halde, kötü niyetle yapılmış bir itiraz olduğunu, davalı taraf itiraz ile takibi sürüncemede bırakmak istemediğini belirterek, sonuç olarak; davalının icra dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, talep olunan asıl alacağın %20 az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, yargılama harç ve gideri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın, kira alacağı iddiası ile başlatılan icra takibine karşı yapılan itirazın iptali davası olduğunu, davacının, icra dosyasındaki talebi ile bağlı olduğunu, huzurdaki dava, her ne kadar ticari satımdan kaynaklanan dava olarak nitelenmiş ise de; ortada herhangi bir ticari satımın söz konusu olmadığını, icra takibinin kira alacağı iddiası ile başlatıldığını, kira ile ilgili her türlü ihtilafın hal yeri HMK 4/a maddesine göre, Sulh Hukuk Mahkemeleri olduğunu, Asliye Ticaret mahkemesinin görevsiz olduğunu ve davanın görev yönünden reddinin gerektiğini, müvekkili kooperatifin davacının kiracısı olmadığını, davacı ile davalı kooperatif arasında yazılı yada sözlü kira sözleşmesi olmadığını, huzurdaki davanın, icra takibi ile talep edilen alacak kira alacağı iddiası olduğunu, mahkemece öncelikle incelenecek konu, davalı kooperatifin davacının kiracısı olup olmadığı hususu olduğunu, davacı tarafın, taraflar arasında kira ilişkisi olduğunu ispatlaması gerektiğini, taraflar arasında kira ilişkisi olmadığı gibi, davacının kira yada benzeri herhangi bir alacağı olmadığından davanın esastan reddinin gerektiğini, davacının kooperatiften bodrum daire şeklinde 2 adet taşınmaz satın aldığının doğru olduğunu, bu taşınmazlardan 4586 ada 9 parsel A blok 2 numaralı daireyi doğrudan kooperatiften almadığını, bu daireyi Baki Yurttaş isimli kişiden devir aldığını, davacının, satın aldığı bu taşınmazların tapularını yıllar önce aldığı gibi, ayni tarihte dairelerini fiilen bitmiş olarak teslim aldığını, binanın yıllar önce iskan edildiğini ve sahiplerince kullanıldığını, davalı kooperatifin ortak alanları bağımsız bölüme çevirdiği, Kooperatif inşaatlarının kaçak olduğu, davacıya tahsisi taahhüt edilen dairelerin ayıptan arı olarak davacıya tesliminin mümkün olmadığının ileri sürüldüğünü, bu iddiaların kira alacağında değil, sözleşmenin feshinde ileri sürülebilecek iddialar olduğunu ve bu davada dinlenmelerinin söz konusu olmadığını, ayıplı mal ile ilgili izlenecek yolun, ayıplı malın iadesi ile ödenenin geri istenmesi olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydı ile; cergi mevzuatına göre 32.500,00-TL. değerindeki bir yerin yıllık kirası değerin %05 kadar (32.500.x0,05 =1.625.TL.) olduğunu, buna göre, yıllık kira değeri 1.625,00-.TL olup, aylık kira değerinin ise (1.625:12=135,42.TL) 135.42.TL olarak hesaplanacağını, davacıya teslimi taahhüt edilmiş herhangi bir dükkan olmadığını, ayrıca geç teslim halinde kira ödeneceği şeklinde herhangi bir taahhüt olmadığını, kaldı ki; taşınmazların 2013 yılında tamamlanarak teslim edildiklerini, davacının, bir taraftan dairelerin kaçak olduğunu ileri sürdüğünü, diğer taraftan bu dairelerin her birinin kira getirisinin 500,00-TL olduğunu ileri sürdüğünü, bu daireler kiraya verilmediği için kira gelirinin olmadığını, bahsi geçen daireler fiilen tamamlanmış olup, kullanılmasında hiçbir engelin olmadığını, binada bir çok bağımsız bölümün 2013 yılından beri zaten kullanıldığını, kiraya verilmelerinde de hiçbir engel olmadığını, öte yandan, davacı tapularını alarak kooperatiften istifa etmek sureti ile kooperatif ile ilişkisini de zaten kestiğini, davalı kooperatifin daireleri taahhüt edilen sürede tamamlamadığı ve teslim etmediği ileri sürüldüğünü, davacıya satılan dairelerin bulunduğu binanın tamamının 2013 yılında tamamlanarak hak sahiplerine teslim edildiğini ve halen kullanıldığını, davacıya satılan dairelerin inşaatında bir gecikme olmamakla beraber, velev ki olsa bile, davalı kooperatifin geç teslim halinde davacıya kira ödeyeceğine dair bir taahhüdünün de olmadığını, davacının delil listesinde de böyle bir taahhütnameye rastlanmadığını, davacının delili olarak ileri sürdüğü hususlardan sadece … 5. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının bu davanın delili niteliğinde olup, bunun dışında ileri sürülen hususların hiç birisinin bu davada delil olarak değerlendirilemeyeceğini, tanık dinlenmesine rızalarının olmadığını, davacının, davalı kooperatifin kiracı olduğunu ve kira borcu bulunduğunu yazılı belgelerle ispatlamak zorunda olduğunu, davacı tarafın, davalı kooperatifin bahsi geçen daireleri 2013 yılı sonuna kadar anahtar teslimi tamamlanıp teslim edeceğini taahhüt ettiğini ileri sürdüğünü, kendilerinin böyle bir taahhütten bilgisinin olmadığını, belgesini ibraz ettiklerinde gerekli değerlendirmeyi yapıp gerekli cevapları vereceklerini, bahsedildiği gibi bir taahhütün de zaten olmadığını, davacının kira yada başka bir isim altında kooperatiften hiç bir alacağı yok iken, bir de sanki likit bir alacak varmış gibi icra inkar tazminatı talep ettiğini, aksine davacı, olmayan kira ilişkisine dayanarak, olmayan kira bedeli talebi ile icra takibi başlattığından, davasının reddinin yanında ayrıca kötü niyet tazminatına mahkum edilmesi gerektiğini, davacının, 04.05.2011 tarihli ortaklık senedi ile kooperatife ortak olduğunu, 11.09.2013 tarihli dilekçesi ile de, borç ve alacağı bulunmadığını belirterek kooperatiften istifa ettiğini belirterek, sonuç olarak; önncelikle davanın görev yönünden reddine, esasa girilmesi durumunda davalı kooperatifin, davacının kiracısı olmadığından ve davacının davalı kooperatiften herhangi bir kira alacağı olmadığından davanın esastan reddine, mevcut olmayan bir kira ilişkisine dayanılarak, hayali kira bedeli üzerinden başlatılan icra takibinde, takip alacaklısı iyi niyetli olamayacağından davanın reddi yanında davacının %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, masraf ve ücreti vekaletin davacıya yükletilmesini savunmuştur.
DELİLLER:
Konut tahsis belgesi, maliyet ve yapım taahhütnamesi, ihtarname, Ortaklık Senedi, icra dosyası, İTO kayıtları, tapu senedi, davalı kooperatife ait 3.10.2013 tarihli toplantıya ait karar defteri sayfası, tapu kayıtları, …’den gönderilen bina abone adeti listesi ve örnek sözleşme, İgdaş’dan celbedilen aboneliğe ilişkin belgeler, İstanbul Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nden celbedilen istifa dilekçeleri ve tediye makbuzu, davalı kooperatiften celbedilen belgeler, bilirkişi incelemesi, •
GEREKÇE :
Dava, davacının davalı kooperatif üyesi olduğu adına 2 adet taşınmaz tahsisi yapıldığı ancak taşınmazların tesliminin gerçekleşmemesi nedeniyle kira alacağından oluşan zararın giderilmesi nedeniyle başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemi noktasında toplanmaktadır.
… 5.İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyasın tetkikinde davacı tarafından davalı aleyhine birikmiş kira alacağından kaynaklanan 10.000,00-TL nin asıl alacağa tahsil tarihine kadar işleyecek yasal faizi ile, takip harç ve masraflarının vekalet ücreti ile birlikte tahsili için ilamsız icra takibi başlattığı, davalı tarafça süresi içerisinde borca itiraz ederek takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosyanın ve ekli icra dosyasının tetkikinden davacı-alacaklı tarafça yapılan ilamsız icra takibine davalı-borçlu tarafından süresi içinde itiraz edildiği ve davacı-alacaklı tarafça yasanın öngördüğü 1 yıllık süre içerisinde mahkememize “itirazın iptali” davası açıldığı anlaşılmaktadır.
Taraf vekillerinin dava ve cevap dilekçelerinde dayanmış oldukları deliller dosyaya ibraz edilmiştir.
Tarafların iddia ve savunları doğrultusunda, davacının, taşınmazın geç tesliminden kakynaklanan bir alacağının bulunup bulunmadığının tespiti notkasında kooperatif hukukundan anlayan mali müşavir bilirkişinden rapor aldırılmasına karar verilmiş olup, SMMM …’dan alınan raporda özetle; davacı … ‘ın 04.05.2011 tarihinde davalı kooperatife üye olduğunu ve kendisine 32.500-TL bedel ile 4586 ada, 9 parsel A blok, 1 no.lu dairenin tahsis edildiğini, sabit tahsis bedeli olan 32,500 TL’nin davacı tarafından kooperatife 4.05.2011 tarihinde 30.500- TL, 19.12.2011 tarihinde 2.000- TL olarak ödendiğini, davacı tarafından, kooperatif üyesi olan …’a 05.04.2011 tarihinde tahsis edilen 4586 ada, 9 parsel A blok, 2 no.lu dairenin de 02.08.2013 tarihli Kooperatif Devir Sözleşmesi ile …’tan devir alındığını ve 32.500 TL sabit tahsis bedelin ödendiğini, 2 taşınmazın toplam satın alma bedelinin 65.000 TL (32.500 TL+32.500) olduğunu, taraflar arasında imzalanan “Maliyet Ve Yapım Taaahütnamesidir” belgesi üzerinde, teslim tarihinin 2013 yılı olarak belirlendiğini, dosyaya sunulan tapu senetleri üzerinde yapılan incelemede, her iki taşınmazında davacı adına kat irtifakı tapularının kurulduğunu, davalı kooperatif tarafından tanzim edilen 20.07.2013 tarihinde davacı … adına tanzim edilen “… Yapı Kooperatifinden Sabit Fiyatla Konut Satın Alanlara Ait Temmuz 2013 ayı cari hesap dökümü ve Hukuki Durum Tespit Tebliğ Belgesi” belgesinde; borç tutarının “0” olduğunun, ve “alıcı konutu teslim aldıktan sonra bu satıştan vazgeçer veya sözleşme iptal olursa, konutu kullandığı süre içerisinde aylık 400 TL kira bedeli ödemeyi peşinen kabul eder” hükmünün yer aldığını, davacı tarafında davalı adına; … 20.Noterliğinin … tarih ve … yevmiye no.lu ihtarnamesinin gönderildiğini ve 7.000-TL birikmiş kiranın 3 gün içerisinde ödenmesinin talep edildiğini, talebe ilişkin olarak yapılan incelemede; taşınmazların teslim tarihinin 2013 sonu kabul edildiğini ve her bir taşınmaz için aylık 500 TL emsal kira bedelinden hareket edilerek, Ocak 2014-Temmuz 2014 dönemi için 7.000 TL kira (2 taşınmaz x 500 TL x 7 ay) talep edildiğini, … 5.İcra Müdürlüğü’nün… E. sayılı dosyasına konu edilen takipte ise, davacının davalı aleyhine 31.10.2014 tarihi itibariyle davalıdan 10.000- TL emsal kira bedeli talep ettiğini, talep edilen tutarın, ihtarnameye konu edilen 7.000 TL’ye 3 aylık emsal kira bedelinin ilave edildiğini, dosya kapsamında, davaya konu taşınmazların mevcut durumlarına ilişkin herhangi bir tespitin yer almadığını, mahkemece, emsal kira bedeli ödenmesine karar verilmesi halinde; emsal kira bedelinin tespitinin; vergi kanunlarında belirlenen şekilde, güncel piyasa değerlerine göre yapılması gerektiğini, Vergi kanunlarına göre emsal kira bedeli: bina ve arazilerde emsal kira bedeli, yetkili özel mercilerce veya mahkemelerce takdir ve tespit edilmiş kira olduğunu, ilgili merciler tarafından bina ve araziler için takdir veya tespit edilmiş bir kira bedelinin bulunmaması halinde, emsal kira bedeli, bina ve arazilerin VUK’na göre belirlenmiş vergi değerinin %5’i olduğunu, yapılan bu açıklamalar neticesinde vergi kanunlarına göre emsal kira bedeli; davacının 2 dükkan karşılığı ödediği 65.000-TL için hesaplanacak yıllık emsal kira bedeli; 65,000 X 3.250 TL, aylık kira bedelinin 270,83 TL olarak hesaplanabilecek ve buna göre takip tarihi itibariyle talep edilecek toplam emsal kira bedelinin 2.708,33 TL olabileceğini, güncel piyasa fiyatlarına göre emsal kira bedeli: konuya ilişkin olarak dosya kapsamında herhangi bir bilgi ve belgenin yer almaması ve konunun, uzmanlık alanı dışında olması nedeniyle bir tespit yapılamadığını, davacının belirlediği 500 TL emsal kira bedelinin dikkate alınması halinde takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 10.000 TL kira alacağının olabileceği kanaatine varıldığı hususları rapor edilmiştir.
Bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli bulunmadığından, davalı vekilinin önceki rapora yönelik itirazları da değerlendirilmek suretiyle, davacının davaya konu dairelerin davalı kooperatiften satın alıp almadığı, dairelerin davacıya hangi tarihlerde teslim edildiği, taraflar arasındaki sözleşmeye göre geç teslimat olup olmadığı, geç teslimat var ise davacının uğradığı zarar ile davalının sorumluluğunun tespiti noktasında, bilirkişilere taşınmazların yerinde inceleme yetkisi verilerek, Kooperatif alanında uzman bilirkişi … ile hesap alanında uzman …’ dan rapor aldırılmasına karar verilmiş olup, alınan 18/05/2018 tarihli raporda özetle, Kooperatif ortaklığı, sıfat ve statüsü, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 1 nci maddesinde tanımlanan kooperatif amacı ve varlık nedeni ile sınırlanmış olup, ortak ile kooperatif arasındaki hukuki ilişki ve bağın, Borçlar Kanunu kapsamındaki bir sözleşme ilişkisi biçiminde değerlendirilmesi, konut alım-satım sözleşmesi bağlamında görülmesinin 1163 sayılı Kooperatif Kanunu nun özüne uygun olmadığını, davacının, davalı kooperatif nezdinde bulunan 4586-9 ve 4587-9 parseldeki A Blok 1 ve 2 no.lu daireyi 1163 sayılı kooperatifler kanunu çerçevesinde kooperatif üyeliği gereği edindiği, söz konusu bu işlemlerin BK kapsamında Alım Satım akdi, olarak değerlendirilemeyeceğini, davacı, her ne kadar üyeliği gereği kendisine tahsis edilen bağımsız bölümlerin kooperatifin 2013 yılı sonunda tam ve eksiksiz anahtar teslimi şeklinde teslim etme taahhüdü yerine getirmediği ve taraflar arasında imzalanan 04.05.2011 tarihli Maliyet ve yapım taahhütnamesi adlı belgeye dayandırmış ise de , davalının 1163 sayılı kanun çerçevesinde kurulu olan Kooperatif tüzel kişisi olması nedeniyle B.K. Kapsamındaki satıcı (müteahit) gibi düşünülemeyeceğini, velevki, Koop. Tüzel kişisinin inşaatların bitirilmesi ve dairelerin teslim edilmesine yönelik bu yönde genel kurul kararına yansıyan bir taahhüdü bulunsa dahi bile, bu taahhütten dolayı kooperatifin müteahhit gibi değerlendirilmek suretiyle davalı kooperatife bir sorumluluk yüklenemeyeceğini, bu taahhüdünü yerine getirmemesinden dolayı BK hükümleri çerçevesinde kendisinden tazminat isteminde bulunulmayacağını, Kooperatif Yönetim Kurulunca düzenlenen Temmuz 2013 cari hesap Dökümü ve Hukuki durum tespiti tebliğ belgesine göre, davacı … ‘ın 4586-9 A Blok D:1 nolu taşınmazı için düzenlendiği, 20.07.2013 tarihinde Başkan … ve … Müdür … tarafından, imza altına alındığı ve “Alıcı konutu teslim aldıktan sonra bu satıştan vazgeçer veya sözleşme iptal olursa konutu kullandığı süre içerisinde aylık 400.-TL kira bedeli ödemeyi peşinen kabul eder” şeklinde büküm bulunduğunu, taraflar arasında imzalanan “Maliyet Ve Yapım Taaahhütnamesidir belgesi üzerinde, teslim tarihinin 2013 yılı olarak belirlendiğini, Kooperatifin diğer ortaklarına taşınmazı en geç 2014 yılı Ocak ayında teslim edildiğinin görülmekte olduğunu, davacının 1 adet dükkanı Baki Yurttaş isimli üyeden devir yoluyla ve I adet dükkanı da davalı kooperatiften 1163 sayılı kanun kapsamında üyeliği gereği toplam iki adet bağımsız bölüm edindiğini, davacının 2 üyeliği gereğince, davalı kooperatife toplamda 65.000.-TL tutarında bedel ödenmiş olduğunun çekişmesiz olduğunu ve tarafların kabulünde bulunduğunu, davacıya üyeliği gereği kendisine tahsis edilen A Blok 1 ve 2 no.lu bağımsız bölümlerin tapularını 28.08.2013 tarihinde adına tescil edilmesi nedeniyle 28.08.2013 tarihinde teslim edildiğinin kabul edilmesi halinde davacının 2014 yılına ait icra takibine konu kira bedellerinin tahsilini davalıdan talep edemeyeceğini, davacıya 28.08.2013 tapu tescil tarihinde dairelerin teslim edilmediğinin kanıtlanması ve kooperatifin davacı ile aynı konumda olan diğer üyelerine daha önce daire teslimini yaptığının kabul edilmesi halinde ise, diğer üyelere teslim tarihinden itibaren başlamak üzere davacının mahrum kaldığı kira bedeli alacaklarını davalı kooperatiften talep etme hakkının doğduğunun kabulünün gerekeceğini, mevcut dosya kapsamına göre, davacıya daire tesliminin ne zaman yapıldığının tam tespit edilemediğini, ancak davalı kooperatifin dosyaya sunduğu teslim belgelerinden anlaşıldığı üzere 2013 yılı Eylül ve 2014 yılı Ocak ayında bir kısım üyelere daire teslimlerini yapmış olduğunun dosya kapsamında belgelendiğini, davacının icra takip dosyası gereğince davalıdan (2 daire için)aylık 1.000.TL den 2014 Yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs Haziran, Temmuz, Ağustos,Eylül, Ekim ayları kira alacağının tahsilini talep ettiğini, dava tarihi itibarıyla 1 daire için belirtilen kira bedeli 200-250.-TL bandında yer aldığından ortalaması alınarak ; (200+250/2)=225 .-TL üzerinden hesaplama ile 225*10 ay* 2 daire için = 4.500.-TL hesap edileceğini, yasal faiz oranıyla yapılacak faiz hesaplaması sonucu; teslimde geciken 562 gün ve 4.500.-TL kira bedeli için; 6.322,50.-TL kira alacağına ait faiz hesaplanacağını, anapara ve faiz toplamı 10.822,50.-TL olduğu ancak, taleple bağlılık ilkesi gereği 10.000.-,TL istenebileceğini, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu kapsamında davacının, davalı kooperatiften hak talep edebilmesi ve üyeliği gereğince 1163 sayılı kanunun 23. Mad sinde tanımlanan eşitlik ilkesine istinaden, tazminat talebinde bulunabilmesi için davalı kooperatifin üyesi bulunması gerektiği ve açılacak davaların sonuna kadar da bu üyeliğinin devam etmesinin yasal bir zorunluluk olduğunu, davacının davalı kooperatif üyeliğinden 11.09.2013 tarihinde istifa ederek ayrılmış olduğu dikkate alındığında ise, davacının kendi istifası ile üyeliği sona erdiği ve bu istifanın da yönetim kurulunca 03.10.2013 tarihinde onaylanarak kesinleştiği dikkate alındığında, davacının 1163 saydı kooperatif üyeliğine dayanarak huzurdaki tazminat davasını (dava şartı) 1163 sayılı kanununa dayanarak açamayacağı (dava şartı) davacının istifa ederek üyeliğinin sona ermiş olması nedeniyle 1163 sayılı kanunun uygulanamayacağı ancak BK hükümleri gereğince tazminat isteminin mahkemenin takdir ve hukuki değerlendirmelerine ait olduğunu, davalının %20 den az olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesine yönelik davacı talebinin mahkemenin takdirinde olduğu hususları rapor edilmiştir.
Davalı tarafından gönderilen 11/11/2020 tarihli cevabi yazı ile davacının istifası kabul edildiğinden kooperatif üyeliğinin sona ermiş olduğu bildirilmiş ise de; davacı vekilince istifa dilekçesinin sahte olduğu savunulmuş, 21/10/2020 tarihli celsede davalı vekilince de istifa dilekçesinin aslı bulunamadığı beyan edildiğinden, davalı vekilinin davacının üyeliğinin sona ermiş olduğuna ilişkin savunması yerinde görülmemiştir.
1163 sayılı kanunun 23. Maddesinde yer alan eşitlik ilkesi gereğince tüm ortaklara teslimlerin aynı koşullarda yapılması gerekmekte olup, bağımsız bölümlerin teslim tarihi 2013 yılı olarak belirlenmiş, davalı Kooperatifin diğer ortaklarına taşınmazı en geç 2014 yılı ocak ayında teslim ettiği bilirkişi raporu ile tespit edilmiş, davacının Baki Yurttaş isimli üyeden devir yoluyla aldığı 1 adet dükkanı ve davalı kooperatiften üyeliği gereği edindiği I adet dükkanın davacıya teslimine ilişkin evrak sunulamadığından 1163 sayılı kanunun 23. Maddesi doğrultusunda davacının tazminat talep edebileceği değerlendirilmiş olup davanın kabulüne dair aşağıda belirtildiği şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;
1-Davanın KABULÜ İle
Davalının … 5 . İcra Müdürlüğünün … esas nolu dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 10.000,00-TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
Davacı vekilinin icra inkar tazminatı talebinin reddine,
2-Alınması gerekli olan 683,10-TL karar ilam harcının, peşin alınan 170,78-TL nin mahsubu ile noksan kalan 512,32- TL bakiye ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan dava açılış gideri: 202,58-TL, davetiye gideri: 172,80-TL, bilirkişi ücreti 2.000,00-TL olmak üzere toplam: 2.375,38-Tl. yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan 50,00-TL yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesap ve takdir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine ,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/01/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır