Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1347 E. 2022/486 K. 10.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1347 Esas
KARAR NO : 2022/486

DAVA : Menfi Tespit (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/12/2014
KARAR TARİHİ : 10/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin okuma yazma bilmediğini, imza atma yetkisine haiz olmadığını, ancak iki şahit huzurunda parmak izi alınabileceğini, sözleşmenin hem bu yönden geçersiz olduğunu hem de müvekkilinin ayrılmış olduğu kocası ve banka yetkililerince kandırılmış olduğunu, kendisine neyin nasıl ve niçin olduğunu anlatmadıklarını, sözleşmenin maktu bir sözleşme olup iptali gerektiğini, müvekkili ile kefil ettirilmeye çalıştığı eski eşi ile arasında husumet bulunup bu husumetin küçükçekmece adliyesinde soruşturma aşamasında kaldığını, husumetin sebebinin ise eski kocasının israfkar bir şekilde başka kişiler ve özellikler bayanlar ile para harcaması ve müvekkilinin kredi kartlarını kullanmış olmasından kaynaklandığını, israfkar ve başka kadınlar ile aldatılan müvekkilinin eşine kefil olması durumunun hayatın olağan akışına aykırı olacağını, müvekkilinin evini başka kadınların evine giderek temizlik yaparak kazanıp satın aldığını eski eşinden hiçbir destek görmediğinden kefalet hükümlerini bilse dahi kefil olmayacağını, söz konusu evde zaten mesken olarak müvekkili ve çocuklarıyla ikamet ettiği konut olduğunu, dolayısıyla mesken olarak kullanılmasından ötürü de satışa konu olamayacağını, müvekkilinin okuma yazma bilmediğini ve kefalet sözleşmesinden önce eşi ile boşandığını, … çalışanlarını müvekkilinin iradaesini sakatlayarak kefil ettiklerini, kredi sözleşmesindeki imzaların … çalışanlarına ait olduğu kanaatinde olduklarını, beyanla sözleşmenin geçersizliği nedeniyle takibin iptali ile kaldırılması, mahkemenin aksi kanaatte olması durumunda bu süreç zarfında takibin durdurulması, %20 tazminat talebi ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davacının dürüstlük ve iyi niyet kurallarına aykırı olarak işbu davayı ikame ettiğini, davacı tarafın okuma yazma bilip bilmediğinin müvekkili tarafından bilinmediğini, davacının okuma yazma bilmediğini müvekkilinden saklamış olduğunu, davacının kandırıldığı yönündeki beyanlarını kabul etmediklerini, müvekkili bankanın davacı tarafın okuma yazma bilip bilmediğini araştırma zorunluluğu olmadığını, ancak beyan edilmesi halinde okuma yazma bilmeyen yönünden takip edilmesi gereken prosedürü uygulama yükümlülüğü olduğunu, kredi sözleşmesi yapılırken kişilerden diploma istenmediğini, davacının öncelikle okuma yazma bilmediğini müvekkili bankaya bildirdiğini ispat etmesi gerektiğini, davacının müvekkili banka nezdinde sadece …’ na kefil olmadığını, bizzat ve şahsen müvekkili banka ile … nolu hesaptan … nolu işletme ihtiyaç kredi sözleşmesi imzalamış ve işbu krediyi imza mukabilinde kullanmış olduğunu, davacı imza atarak müvekkili bankadan kullanmış olduğu kredilerin karşılığını alacak ve kullanacak ancak işine gelmeyen imzalarda okuma yazma bilmediğini iddia ederek atılan imzanın sorumluluğundan kaçınmaya çalışmış olduğunu, iptali istenen ve davacının Kefil olduğu sözleşmenin tarihi 29.12.2010 iken, …’nun kefil olduğu asıl borçlunun bizzat davacının olduğu kredi sözleşmesi ise 11.03.2011 tarihinde imzalanmış olduğunu beyanla açıklanan nedenlerle haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddi ile kötü niyetle hareket eden davacının 620 tazminata mahkümiyetine, yargılama ve ücreti vekâletin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER
… 11. İcra dairesi … E. Sayılı dosyası, Bilirkişi raporu, kredi sözleşmesi, davacıya ait imza örnekleri, … Kaymakamlığı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü cevabi yazısı.
GEREKÇE
Davanın; İİK ‘nın 72 vd maddeleri gereğince açılan menfi tespit davası olduğu, davacı vekilinin müvekkilinin okuma yazma bilmemesi nedeniyle kredi sözleşmesindeki kefaletinin geçersiz olduğunu iddia ettiği, uyuşmazlığın davacının okuma yazma bilip bilmediği ve kredi sözleşmesindeki kefaletinin geçerli olup olmadığı yönünde toplandığı görüldü.
… 11. İcra Dairesinin … Esas ( eski esas …) sayılı dosyasının incelenmesine,…Bankası T.A.O. tarafından … ve davalı … aleyhine …’na tahsis edilen 29/12/2012 tarihli ve 500.000-TL limitli kredi sözleşmesi ve ihtarnameye istinaden asıl alacak, işlemiş faiz ve bsmv den oluşan toplam 54.195,13-TL alacağın tahsili için ilamsız takip başlatılmış olduğu görülmüştür.
Takibe dayanak genel kredi sözleşmesinde davacı … adına 29/12/2010 tarihli ve 500.000-TL bedelli kefaletin bulunduğu görülmüştür.
… Kaymakamlığı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü cevabi yazısından davacının ilkokul mezunu olduğu anlaşılmıştır.
Davacıya ait imza örnekleri celp edilerek, davaya konu genel kredi sözleşmesindeki kefil imzasının davacıya ait olup olmadığı hususunda grafoloji uzmanı bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş olup bilirkişi raporunda özetle:… Bankası T.A.O.ile … arasında tanzim edilmiş 11/03/2011 tarihli 500,000-TL sözleşme tutarlı Genel Kredi Sözleşmesinde ve Geri Ödeme planında bulunan … namına atılmış imzaların …’nun eli mahsulü olduğu, tetkik konusu… Bankası T.A.O. ile … arasında tanzim 29/12/2010 tarihli 500.000TL Sözleşme tularlı Kredi Genel Sözleşmesi aslının 64. sayfasında bulunan …’na atfedilen imzanın ise, …’nun eli mahsulü olmadığı kanaatini bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamından davacı aleyhine genel kredi sözleşmesi ve kefalet sözleşmesine istinaden icra takibi başlatılmış ise de dava dışı …’na tahsis edilen krediye ilişkin kefalet sözleşmesindeki imzanın davacının eli ürünü olmadığından davacının sorumluluğunun bulunmadığı değerlendirilmekle davanın kabulü ile davacının … 11. Müdürlüğünün … E. (… yeni e.) sayılı borç dosyasından dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilerek aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur.
Davacı vekilince kötü niyet tazminatı talep edilmiş ise de tazminata hükmedilmesi için İİK 72/5 maddesi gereğince takibin haksızlığı kötü niyetli olduğunun anlaşılması gerekmekte olup İİK 72/5 maddesinde ön görülen şartlar oluşmadığından davacının kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın KABULÜ İle, davacının … 11. Müdürlüğünün … E. (… yeni e.) sayılı borç dosyasından dolayı borçlu olmadığının tespitine,
Kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 3.702,07-TL Harçtan peşin alınan 1.537,00-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.165,07-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 1.537,00-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 25,20-TL ilk gider, 504,10-TL tebligat ve müzekkere gideri ile 750,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.279,30-TL yargılama giderinden davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekili ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 7.845,37 -TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası resen davacıya iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.10/06/2022

Katip … Hakim …
(e-imza) (e-imza)