Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1080 E. 2019/499 K. 23.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

….Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/591 esas sayılı dosyası bu dosya ile birleştirilmiştir.
ESAS NO : 2014/1080 Esas
KARAR NO : 2019/499
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 29/09/2014
KARAR TARİHİ :23/05/2019
Birleşen … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/591 esas sayılı dosyasında
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 30/09/2015
KARAR TARİHİ : 23/05/2019

ANA DOSYA
DAVA : Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde, müvekkilinin … Aş’de hissesinin bulunduğunu, davalıların ise söz konusu şirkette yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptığını, 31/03/2014 tarihinde yapılan 2013 yılına ilişkin genel kurul toplantısında 644.084,00TL’nin yapılmakta olan yatırımlardan çıkış gösterildiğini, bir nevi diğer giderlere aktarılarak zarar kayıtedildiğini, bu hususun genel kurul toplantısında soru olarak gündeme getirildiğini, bu soruya cevaben yatırım harcamalarının 2008 yılında başladığını aynı yıl Büyük Şehir Belediyesi tarafından dış cephenin tadilat ruhsatı ile değiştirilemeyeceği gerekçesine istinaden dış cephe işlerinin yapımının durdurulduğunu o dönemde … için özel olarak üretilen camların henüz motajı yapılmadan depolanmak zorunda kalındığını, izin süreci çok uzun sürdüğünden üretici firmanın cam bedellerini … Ticaret merkezinin profesyonel yönetim şirketi olan …’e fatura ettiğini, …’in de işi yapan taraf olarak aracı olduğundan bu cam bedellerini …’ya fatura ettiğini, 2013 yılının Aralık ayında dış cephe tadilatı ile ilgili olarak yapı ruhsatı alındığını ve dış cephe işinin yapımına tekrar başlanıldığını ancak montajı yapılamayan eski camlar kontrol edildiğinde uzun süre depoda muhafaza edilmek zorunda kalınması nedeni ile camların özelliğini kaybettiğini ve bozulduğunun tespit edildiğini bu nedenle daha önce yatırım maliyetine alınan 644.084,00TL tutarındaki cam bedelinin maliyetten çıkartılarak değer düşüklüğü karşılığı ayrılarak gidere aktarıldığı yönünde yanıt verildiğini, yönetim kurulu üyeleri tarafından basiretli bir şekilde davranılmayarak, imar mevzuatına ve usulüne uygun olarak ruhsat alınmaksızın dış cephe tadilatı yapmak için yüksek miktarda harcama yapılarak bir kısım malzemenin çöp haline geldiğini, zarar miktarının bilirkişi vasıtası ile hesaplanması gerektiğini, şimdilik belirsiz alacak kapsamında 100.000,00TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak …’ya ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde diğer bir zarar kalemi olarak dava dilekçesinde ikili taraf işlemleri başlığı ile ; 31/03/2014 tarihli genel kurul toplantısında müvekkilinin, … AŞ’nin 31/12/2013 tarihli bilançosunda 13.829.068,00TL avans yani peşin ödenmiş gider olduğunu, 2012 tarihli bilançoda bu durumun sadece 2.298.132,00TL iken 2013 yılında arttığını, avansların mahiyetinin ne olduğunu kimlere verildiği ayrıca dış cephe işinin …’a verilmiş iken diğer işler için verilenlerin yanı sıra bu işle ilgili olarak 13.829.068,00TL avansın niçin … Aş’ye verildiğini, …’e verilen işle ilgili teminat alınıp alınmadığı şeklinde soru yönelttiğini cevabi olarak; …’e ödenen avansların dört ayrı işe ait olduğu bunların dış cephe, apart hotel, koridor ve sinema yenilemeleri ile ilgili olduğunu, … Bakımın henüz işleri tamamlamadığı için fatura kesmediği, … Bakım’ın bu avansların kendi taşeronlarına yaptırdıkları hakedişler karşılığı ödediğini, … Bakım’ın hakedişlerinin … GYO tarafından kontrol edilip onaylandığını, 2.298.000,00TL’nin 2012 yılından kalan miktar olup 11.530.000,00TL’sinin de cari yılda ödendiğini … ile … Bakım arasında doğrudan bir sözleşme olmadığını, … kat malikleri kurulunca alınan karar çerçevesinde … ticaret merkezi yönetim kurulu ile … arasında yapılan sözleşme olduğu şeklinde cevap verildiğini, yine müvekkilince dış cephe yenilenmesi işinin yapımı ile ilgili olarak TTK 395.maddesine göre yönetim kuruluna bu yönde izin verilmemesine rağmen şirketin ilişikli tarafı olan … Aş’nin müteahhit olarak belirlendiğini ve taraflar arasında bu yönde sözleşme imzalandığının bildirilmesi üzerine … dışında başka teklifler alınıp alınmadığına yönelik sorusuna başka teklifler alındığını alt yüklenici olan …’nın bu işi tek başına yapabilecek bir firma olmadığı mevzuat gereği ana müteahhitin tayin edilmesi gerektiği, …’nın ise ana müteahhit olabilecek nitelikte olmadığı şeklinde cevap verildiğini tüm bu nedenlerle; dış cephe işinin …’a verilmiş iken yine dış cephe işi ile ilgili … Bakım şirketine avans verilmiş olmasını mükerrer ödeme niteliği taşıması nedeni ile yönetim kurulunun basiretsiz bir tutum sergilediğini bu suretle …’in zarar uğratıldığını ayrıca doğrudan … tarafından yapılan işin araya … sokulmak sureti ile …’a ilave bir %5 kar marjı ödenmesi sureti ile …’in ikinci defa zarara uğratıldığını bu itibarla …, … ve … şirketlerinin kayıtlarının incelenerek dış cephe yenileme işlemi ile ilgili … bünyesinde piyasa koşullarına göre yüksek maliyet yaratılmak sureti ile …’e verilen zarar miktarının tespitini istediklerini bu kapsamda şimdilik belirsiz alacak kapsamında 100.000,00TL’nin şirkete ödenmek üzere davalılardan tahsiline karar verilmesi gerektiğini,
Davacı vekili diğer zarar kalemi olarak ; şüpheli alacaklar nedeni ile şirkete zarar verildiğini, 31/12/2012 tarihli bilançoda 5.433.907,00TL alacak olup bunun 3.167.871,00TL’sinin şüpheli alacak niteliğinde olduğunu, bilançoda sadece alacak rakamı olarak 2.266.036,00TL’nin gösterildiğini, 2013 yılında şüpheli alacakların 3.507.557,00TL olduğunu bir yılda sadece 354.598,00TL tahsilat yapıldığını alacakların kimlerde olduğu ne zaman tahsil edilmesinin beklendiği şeklindeki soruya, söz konusu giderlerin cari yıla ait giderler olmadığı son 10 yıla ait şüpheli alacaklar olduğu firmaların çoğunun iflas ettiğini, tahsil kabiliyetinin bulunmadığı şeklinde cevap verildiğini, bu zarar kalemi kapsamında şimdilik 10.000,00TL talep ettiklerini,
Davacı vekili diğer zarar kalemi olarak ; …’ya karşı açılan davalar nedeni ile şirkete zarar verildiğini, faaliyet raporunda açılan davaların yer aldığını, … İnşaat ile olan davanın aleyhe sonuçlandığını ve 2.000.000,00TL ödemek zorunda kaldıklarını yine … davasında 80.000,00TL ödendiğini, Avrupa Sandeviç davasınında aleyhe sonuçlandığını 33.000,00TL ödendiğini, … Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/956 ve 2013/957 esas sayılı dosyaları üzerinden … Parfümeri tarafından açılmış olan iki adet kira tespiti davası olduğunu davacıların kira bedellerini düşürülmesini talep ettiklerini yönetim kurulunun raiç bedelin üzerinde kira alması nedeni ile şirketin zarara uğratıldığını bu kapsamda da belirsiz alacak kapsamında 10.000,00TL’nin ödenmesi gerektiğini,
Yönetim kurulu üyelerinin basiretsiz davrandığını, bilgi alma ve inceleme haklarının ihlal edildiğini, yönetim kurulu üyelerine yüksek ücret ödendiği gibi bağlı iştiraklerden ek menfaat sağlandığını, 31/03/2013 tarihli genel kurul toplantısında yönetim kurulu üyelerine TTK 395’te sayılan izinlerin verilmediğini ancak buna rağmen …’ün yine kendisinin yönetim kurulunda bulunduğu … Aş ile iş yaptığını belirterek belirsiz alacak kapsamında yukarıda kalem kalem belirtilen miktarların toplanması ile 220.000.,00TL’nin zararın oluştuğu tarihten itibaren başlayacak avans faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak şirkete ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalılar vekilinin mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile ; davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, davacının sadece 3 yönetim kurulu üyesine karşı dava açtığını ortada bir zarar ve kusur var ise tüm yönetim kurulu üyelerinin sorumlu olduğunu, yönetim kurulu üyeleri arasında görev paylaşımı yapılmadığını, sadece davalılara karşı yöneltilen davanın tek gerekçesinin kişisel husumet olduğunu, TTK 336.maddesi gereğince yönetim kurulu üyelerinin müteselsil sorumluluğunun bulunduğunu,
Davanın esası ile ilgili olarak ise de dış cephe tadilatına ilişkin olarak şirketin zarara uğratıldığı iddiasının doğru olmadığını, alışveriş merkezinin dış cephesinin yenilenmesine ilişkin olarak alınan 28/12/2007 tarihli ve 13 sayılı yönetim kurulu kararının davacının da söz konusu dönemde yönetim kurulu üyesi olması nedeni ile karara katılarak kararı imzaladığını, söz konusu dönemde … ve …’ün yönetim kurulu üyesi de olmadığını, 28/12/2007 tarihli yönetim kurulu kararında, yenilemeye ilişkin tüm harcamaların … tarafından karşılanmasına karar verildiğini, akabinde … Gayrimenkul Kat Malikleri Kurulunun 05/01/2008 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısında oy birliği ile davacı …’ünde imzaladığı 28/12/2007 tarihli yönetim kurulu kararı doğrultusunda … Alışveriş Merkezinin iş ve dış cephesinin yenilenmesine karar verildiğini, yapılan işlemlerin usul ve yasaya uygun olduğunu, yönetim kurulu üyelerinin kusuru olmadığını, 28/12/2007 tarihli karardan da anlaşılacağı üzere söz konusu işe ilişkin tüm masrafların … tarafından karşılanmasına, … Kat Malikleri Kuruluna bu şekilde teklif götürülmesine karar verildiğini, … Kat Malikleri Kurulunun 05/01/2008 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısında teklifin kabul edildiğini, bu kapsamda Beşiktaş Belediye Başkanlığı’na başvuru yapıldığını verilen tadilat ruhsatı ile dışcephe yenileme işlemine başlandığını bu kapsamda … için özel üretilen camların montajı yapılmak üzere depolandığını, önce tadilat ruhsatına izin verilen işin, Büyük Şehir Belediye Başkanlığının dış cephenin tadilat ruhsatı ile değitirilemeyeceğine ilişkin kararına istinaden 26/05/2009 tarihli encümen kararı ile iptal edilerek eski hale iade edilmesine karar verildiğini, … tarafından daha sonra gerekli belgeler tanzim edilerek … Belediyesi ‘ne gerekli başvuruların yapıldığını ve 06/12/2013 tarihli yapı ruhsatının alınarak dış cephe yenileme işlerine başlandığını ruhsat başvuru işlerinin uzun sürmesinde davalıların kusurunun bulunmadığını, yapı ruhsatının alınması süreci boyunca depoda bekletilen camların bedellerinin, üretici firma tarafından … alışveriş merkezinin profesyonel yöneticilğini yapan … ‘e fatura edildiğini, … tarafından da bu maliyetin … ‘e fatura edildiğini, montaj sırasında camlar kontrol edildiğinde bir kısım camların özelliğini yitirdiğinin tespit edildiğini, bu kapsamda 644.084 TL tutarındaki cam bedelinin maliyetten çıkartılarak değer düşüklüğü karşılığı ayrılarak gider bölümüne alındığını, bu zarar kalemine ilişkin olarak müvekkillerinin kusurunun bulunmadığını,
İlişkili taraf işlemleri ile …e zarar verildiği iddiasının gerçek dışı olduğunu, dış cephe tadilatına ilişkin olarak yapılan mükerrer bir ödemenin bulunmadığını, dış cephenin tadilat işleri kapsamında inşaat yapılması gerektiğinden yapı mütahitlerinin kayıtları ve şantiye şefleri ve yetki belgeli ustalar hakkında yönetmelik hükümleri uyarınca inşaatı ancak yapı mühahitliği yetki belgesi bulunan bir şirket yapabileceğinden, …in de böyle bir yetki belgesi bulunmadığından bu inşaat işi ile ilgili olarak firmalardan teklifler alındığını, ticari bakımdan en avantajlı teklifi … verdiğinden bu firma ile mütahitlik sözleşmesinin imzalandığını, netice olarak bu işle ilgili olarak hem …e hem de …e ödeme yapıldığı iddiasının gerçek dışı olduğunu, … ‘in …in sahip olduğu bağımsız bölüm ve ofis vs. ‘den oluşan … ticaret merkezine, kat malikleri genel kurul toplantısında kat maliklerince alınan karar çerçevesinde … ticaret merkezi yönetim kurulu tarafından imzalanan bakım ve yönetim hizmetlerine ilişikin sözleşme hükümleri doğrultusunda bakım ve yönetim hizmeti verdiğini bu kapsamda … tarafından 2013 yılında …e toplam 20.354.320 TL tutarında kdv hariç fatura düzenlendiğini, iş bu faturaların 19.840.309 TL ‘lik kısmının …in yaygın ve sürekli olarak … den almış olduğu 2013 yılı yönetim giderleri karşılığı olduğunu, dava dilekçesinde bahsedilen …e verildiği belirtilen avansların ayrı işlere ilişkin avanslar olduğunun …in henüz işler tamamlanmadığı için …e fatura kesmediğini, bu avansların kendi taşaronlarına yaptırdığı hakedişler karşılığında ödediğini, bu hakedişlerin … tarafından onaylandığını, 2.298.000 TL ‘lik kısmının 2012 yılından kalan borç için ödendiğini 11.530.000 TL ‘lik kısmında cari yılda ödendiğini, … ile … arasında doğrudan bir sözleşme olmadığını, … kat malikleri kurulunca alınan karar çerçevesinde … Ticaret Merkezi yönetim kulurlu ile … arasında sözleşme olduğunu, dış cephe tadilatı ile ilgili hem …e hem de …e mükerrer ödeme yapıldığı iddiasının doğru olmadığını, Kanun ve Yönetmelikler gereği bu işin …e verildiğini, verilen teklifler incelendiğinde tüm maliyet bedeli+%5 kar teklifi ile en uygun teklifin …e ait olduğunu, 27/12/2013 tarihinde … ile mütahitlik sözleşmesinin imzalandığını, 2013 yılı içeresinde …e ödenen herhangi bir meblağın bulunmadığını,
Davacının şüpheli alacaklar ve …e açılmış olan davalar nedeni ile zarar verildiği iddiasının hukuka aykırı olduğunun, davacının iddia ettiği giderlerin son 10 yıla ait şüpheli alacaklar olduğunu, firmaların çoğunun iflas ettiğini, iflas eden firmalardan tahsil edilemeyen alacaklar nedeni ile yönetim kurulu üyelerinin sorumlu tutulamayacağını, sorumlu tutulması halinde Nisan 2011 tarihine kadar … yönetim kurulu üyesi olan davacının da sorumlu olması gerektiğini,
… aleyhine açılan davalar nedeni ile şirkete zarar verildiği iddiasının gerçek dışı olduğunu, … inşaatla ilgili olarak … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2004/355 esas sayılı dosyasının davacının yönetim kurulu üyesi olduğu 2004 yılında açıldığını 2012 yılında sonuçlandığını ve sonuçlanan dava nedeni ile bir miktar ödeme yapıldığını, büyük bir şirket olan …e dava açılması ve aleyhe sonuçlanmasının ticari hayatın olağan akışına uygun olduğunu, kaldı ki bu şirketle sözleşme yapıldığı dönemde davalıların hiçbirisinin yönetim kurulu üyesi olmadığını tam tersine davacının yönetim kurulu üyesi olduğunu, … tarafından …. Tüketici Mahkemesinin 2009/295 esas sayılı dosyası ile görülen dava otoparktaki hırsızlık nedeni ile açılan dava olduğunu 80.000 TL ödendiğini, … Sulh Hukuk Mahkemesinde … Parfümeri tarafından açılan ve 2013/956 ve 2013/957 esas sayılı dosyalar ile ikame edilen davaların kira uyarlamaları davaları olup derdest olduğunu,
Bilgi alma hakkının kısıtlandığı iddiasının gerçek dışı olduğunu, … yönetim kurulu üyelerine yüksek ücret ödendiği iddiasının da gerçek dışı olduğunu 31/03/2014 tarihli toplantıda yönetim kurulu üyelerine aylık 4.100 TL ücret ödenmesine karar verildiğini anılan rakamın harcanan emek ve mesai dikkate alındığında yüksek olmadığını sadece 2014 yılında 240 TL artış yapıldığını, TTK 395. Maddesine göre izin verilmemesine rağmen …ün … adına … ile iş yaptığı iddiasının gerçek dışı olduğunu, kaldı ki 2014 tarihli Genel Kurul toplantılarından önceki toplantılarda belirtilen iznin verildiğini yine 2013 yılı faaliyetlerinden dolayı 2014 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında yönetim kurulu üyelerinin ibra edildiğinin bu nedenle bu davanın açılamayacağını belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Birleşen ….Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/591 esas sayılı dosyasında
DAVA : Davacı vekili ….Asliye Ticaret Mahkemesine sunmuş olduğu dava dilekçesinde; müvekkilinin …’da paydaş olduğunu, davalıların yöneticisi oldukları şirketi kusurları ile zarara uğrattıklarını, zarara uğratan eylemlerin;
Toplam 60.000.000,00TL tutarındaki şirket giderlerinin 58.000.000,00TL tutarlık kısmının ilişkili taraf olan … San ve TAŞ (eski ünvanı : … Aş) ile … Aş ile benzeri firmalardan teşekkül ettiğini, … firmasının dış cephe tadilatını yapan önceki firma olup 31/03/214 tarihli genel kurul tutanağında da sabit olduğu üzere, dış cephe tadilatının yapılması işinin daha sonra … firmasına verildiğinin görüldüğünü, söz konusu işlemlere ilişkin herhangi bir ihale açılmadığını, … (eski ünvanı … ) bağlı, … Aş ise hakim şirket konumunda olduğunu, keza alt yüklenici sıfatı ile işi yüklenen … Aş’nin yönetim kurulu üyeleri yönünden de kısmi ayniyet bulunduğunu bu sebeple bu işlerin yapılması için başka firmalardan teklif alınıp alınmadığını bilirkişilerce araştırılması gerektiğini, … firması ile çalışmaktan vazgeçilerek 8 ay sonra … ile anlaşıldığını, önceki proje kapsamında alınan camların yeni projede kullanılmadığını, mükerrer maliyet yapılarak şirketin zarara uğratıldığını, projenin uzun sürmesi nedeni ile ve idare tarafından durdurulması nedeni ile katlanılan maliyetler nedeni ile şirketin zarar uğratıldığını, yine işin fiyatlandırılması, maliyet artı kar yöntemine de uygun olmadığını, bu sebeplerle yapılan iç ve dış cephe tadilatlarının kapsamının, fiyatlandırma yöntemlerinin, katlanılan mükerrer maliyetlerin ve iş bedelinin de nazara alınması sureti ile toplam 60.000.000,00TL tutarında ki şirket giderlerinin 58.000.000,000TL tutarlık kısmı ilişkili taraf olan … ve … Bakım ile benzeri firmalardan teşekkül etmesi, ihale açılmaması, işin durdurulması nedeni ile katlanılan maliyetler dikkate alınarak iş bedelinin rekabet koşullarına uygun şekilde belirlenmediğini, kesilen faturaların taraflar arasında yapılan ödemenin piyasa koşullarının işin nitelik ve kapsamına uygun bulunmadığını, projenin sözleşmede ön görülen süreden çok daha uzun sürmesinin sebeplerinin incelenerek zarar miktarının bilirkişi marifeti ile çıkartılmasını ve bu kalem kapsamında şimdilik 100.000.00TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak şirkete ödenmesini,
Yine davalı şirket yönetiminin yönetim kurulunun özel yükümlülüğüne, SPK mevzuatı ile düzenlenen fizibilite çalışması yapma ve risk yönetimini üstlenme yükümlülüğüne aykırı davranışlarda bulunarak şirketi zarar uğrattıklarını bu kapsamda … şirketinin davacı olduğu dava değerinin 383.036,70TL olmasına rağmen bu dava da 650.000,00TL’ye sulh olduklarını dava miktarından fazla sulh sureti ile ödeme yapmayı kabul ettiklerini, bu miktarın ne kadarının faiz olduğunun belli olmadığını, yine genel kurul finansal tablolarında 985.000,00TL ‘lik yüksek miktarda dava karşılığı ayrıldığının görüldüğünü yöneltilen soru üzerine … Parfümeri ve … ve diğer bazı davalar şeklinde cevap verildiğini, yönetim kurulu üyelerinin bütün kiracılara eşit şekilde kur indirimi yapmaması nedeni ile bu tür davalara maruz kaldığını, davalıların kanuna ana sözleşmeye aykırı hareket ettiklerini şirketi zarara uğrattıklarını, ilişkili taraflarla işlem yasağına aykırı hareket ettiklerini bu durumun TTK 395.maddesine aykırılık teşkil ettiğini, KAP’ta yayınlanan rakam ile faaliyet raporunda belirtilen rakamların çelişkili olduğunu, İMKB’de pay sahipliği bilgisine bakıldığında 2012’de 27,90TL, 2013 yılında 24,70TL, 2014 yılında ise 19,00TL üzerinden işlem gördüğünü söz konusu düşüşün nedenine faaliyet raporunda yer verilmediğini, genel kurul toplantı tutanağında yönetim kurulu üyelerine 637.311,40TL, üst düzey yöneticilerine 339.088,00TL tutarında sağlanan menfaatlerin dayanağının belirtilmediğini belirterek belirsiz alacak kapsamında şimdilik 100.000,00TL’nin zarar oluştuğu tarihten itibaren davalılardan müteselsilen alınarak …’ya verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalılardan …, …, … vekilince verilen cevap dilekçesinde ; müvekkillerinin 31/03/2015 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında ibra edildiklerini bu nedenle sorumluluk davası açılamayacağını, bu ibra kararının ibraya olumsuz oy verenleri de bağlayacağını davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, esasa ilişkin cevapları kapsamında ise; sadece 4 yönetim kurulu üyesine karşı iş bu davanın açılmasının nedeninin kişisel husumetten kaynaklandığını, yönetim kurulu üyeleri arasında yapılmış görev taksiminin bulunmadığını, davacının iddialarının soyut olduğunu, yeni TTK’ya göre kusur iddiasının davacı tarafından kanıtlanması gerektiğini, 31/12/2014 itibari ile …’in ilişkili tarafları ile gerçekleştirdiği alım tutarının toplam 58.605.838,00TL olduğunu bu tutarın 45.389.110,00TL’lik kısmının … bakımdan yapılan alımlar, 13.031.582,00TL’lik kısmınında …’den yapılan alımlardan oluştuğunu, KAP’la aradaki farkın yaygın ve süreklilik arz etmeyen bir kereliğe mahsus olarak yapılmış olan bir işlem olduğunu, …’den yapılan alımların yapılmakta olan yatırımlar hesabına alındığını, davacı tarafından bahsedildiği gibi gider kaleminde yer almadığını, dış cephe tadilatı ile ilgili olarak şirketin zarara uğratıldığı iddiasının gerçek dışı olduğunu, 28/12/2007 tarihli buna ilişkin kararda davacının da imzasının bulunduğunu, 28/12/2007 tarihli ve 13 sayılı yönetim kurulu kararının davacının da söz konusu dönemde yönetim kurulu üyesi olması nedeni ile karara katılarak kararı imzaladığını, söz konusu dönemde … ve …’ün yönetim kurulu üyesi de olmadığını, 28/12/2007 tarihli yönetim kurulu kararında, yenilemeye ilişkin tüm harcamaların … tarafından karşılanmasına karar verildiğini, akabinde … Ana Gayrimenkul Kat Malikleri Kurulunun 05/01/2008 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısında oy birliği ile davacı …’ünde imzaladığı 28/12/2007 tarihli yönetim kurulu kararı doğrultusunda … Alışveriş Merkezinin iş ve dış cephesinin yenilenmesine karar verildiğini, yapılan işlemlerin usul ve yasaya uygun olduğunu, yönetim kurulu üyelerinin kusuru olmadığını, 28/12/2007 tarihli karardan da anlaşılacağı üzere söz konusu işe ilişkin tüm masrafların … tarafından karşılanmasına, … Kat Malikleri Kuruluna bu şekilde teklif götürülmesine karar verildiğini, … Kat Malikleri Kurulunun 05/01/2008 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısında teklifin kabul edildiğini, bu kapsamda … Başkanlığı’na başvuru yapıldığını verilen tadilat ruhsatı ile dış cephe yenileme işlemine başlandığını bu kapsamda … için özel üretilen camların montajı yapılmak üzere depolandığını, önce tadilat ruhsatına izin verilen işin, Büyük Şehir Belediye Başkanlığının dış cephenin tadilat ruhsatı ile değiştirilemeyeceğine ilişkin kararına istinaden 26/05/2009 tarihli encümen kararı ile iptal edilerek eski hale iade edilmesine karar verildiğini, … tarafından daha sonra gerekli belgeler tanzim edilerek … Belediyesi ‘ne gerekli başvuruların yapıldığını ve 06/12/2013 tarihli yapı ruhsatının alınarak dış cephe yenileme işlerine başlandığını ruhsat başvuru işlerinin uzun sürmesinde davalıların kusurunun bulunmadığını, yapı ruhsatının alınması süreci boyunca depoda bekletilen camların bedellerinin, üretici firma tarafından … alışveriş merkezinin profesyonel yöneticiliğini yapan … ‘e fatura edildiğini, … tarafından da bu maliyetin … ‘e fatura edildiğini, montaj sırasında camlar kontrol edildiğinde bir kısım camların özelliğini yitirdiğinin tespit edildiğini, bu kapsamda 644.084 TL tutarındaki cam bedelinin maliyetten çıkartılarak değer düşüklüğü karşılığı ayrılarak gider bölümüne alındığını, bu zarar kalemine ilişkin olarak müvekkillerinin kusurunun bulunmadığını, ilişkili taraf işlemleri ile şirketin zarara uğratıldığı iddiasının gerçek dışı olduğunu, dış cephe işi ile ilgili mükerrer ödeme bulunmadığını, … Bakım’ın yetki belgesi bulunmaması nedeni ile en avantajlı teklif veren eski ünvanı … olan … ile müteahhitlik sözleşmesinin imzalandığını, …’in … Ticaret Merkezi Kat Malikleri Yönetim Kurulu tarafından imzalanan bakım ve yönetim hizmetlerine ilişkin sözleşme hükümleri doğrultusunda bakım ve yönetim hizmeti verdiğini, dış cephe yenilemesi işinin ruhsat gerektiren işlerden olması nedeni ile yapı müteahhitliği yetki belgesi olan …’a işin devir edildiğini, en uygun teklifin … tarafından verildiğini, …’in kar oranının %5 olup Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca belirlenin oranında altında bir rakam olduğunu, dış cephe tadilat işlerinin uzun sürdüğü iddiasının da doğru olmadığını alışveriş merkezinin faaliyetine son verilmeksizin tadilat işinin yapılmaya çalışıldığını sulh neticesinde ödenen 650.000,00TL tazminatın iki davaya ilişkin olduğunu, bunların ….Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/440 ve ….Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/64 esas sayılı dosyası ile görülen davalar olduğunu, … Ltd Şti tarafından açılan davaların faizi ile birlikte 1.000.000,00TL olmasına rağmen 650.000,00TL karşılığı iki dava da sulh olduklarını, bu konuda ki davacı iddialarının doğru olmadığını, … tarafından açılan davaların derdest olduğunu, muhasebe kuralları gereğince karşılık ayrılmasının zorunlu olduğunu, …’in borsada işlem gören hisse senetlerinin zaman zaman değer kaybetmesini ve zaman zamanda kazanmasının müvekkillerinin sorumluluğunu gerektirmeyeceğini ticari hayatın olağan akışına uygun olduğunu belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı … vekilince verilen cevap dilekçesinde; müvekkilinin 01/12/2014 tarihi itibari ile yönetim kurulu üyesi seçildiğini, yeni TTK’nın 553.maddesi gereğince davacının kusur iddiasını ispatlaması gerektiğini, yine yeni TTK’nın 557.maddesinde birden çok kişinin aynı zararı tazminle yükümlü olmaları halinde, bunlardan her birinin kusuruna ve durumun gereklerine göre, zarar şahsen kendisine yükletilebildiği ölçüde bu zarardan diğerleri ile birlikte müteselsilen sorumlu olur dendiğini, farklılaştırılmış teselsül ilkesinin kabul edildiğini sorumlu olan her kişi ancak kendi kusurunun ve durumun gereklerine göre zarar kendisine yükletilebildiği ölçüde zarardan diğeri ile birlikte sorumlu olacağını, buna göre uygun illiyet bağına göre kendisinin sebep olmadığı bir zarardan sorumlu olmayacağını, sorumluluk için kişisel kusurun varlığı gerektiğini, davacının iddia ettiği tüm olayları müvekkilinin yönetim kurulu üyesi seçilmesinden önceki olaylar olduğunu, bu nedenle müvekkili hakkında TTK 553 ve 557.maddeleri gereğince sorumluluk şartlarını gerçekleşmediğini, davacının kötü niyetli olarak 2014 yılında sadece bir ay görev yapmış olan müvekkiline karşı dava açtığını belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :Asıl ve birleşen dava şirket yönetim kurulu üyelerine karşı açılan sorumluluk davasına ilişkindir.
Deliller; 31/03/2014 tarihli 2103 yılına ait ve 31/03/2015 tarihinde yapılan 2014 yılına ait …’ya ait genel kurul toplantı tutanakları, sicil kayıtları, ticari defter ve belgeler, dış cephe işi ile ilgili ruhsat konusunda resmi kurumlarca verilen yazı cevapları, … aleyhine açılan ve dava dilekçesinde bahsi geçen davalara ilişkin evraklar ve bilirkişi incelemesi.
Taraflarca gösterilen tüm deliller toplanarak bilirkişilerden alınan raporlar dosyaya bırakılmıştır.
22/01/2018 tarihli heyet raporu incelendiğinde ; şirketin yönetim kurulunun 28/12/2007 tarihli kararı ile … binasının dış cephesinde değişiklik yapılmasına karar verildiğini, tadilatı yaptırmakla yükümlü … Aş’nin aldığı teklifler içinde maliyet + %5 kar bedeli ile en iyi şartları sunan … Aş’ye verdiğini, … Belediyesinden alınan tadilat ruhsatının … Belediyesi’nce uygun bulunmaması üzerine … Belediye Encümeni’nin 16/05/2009 tarihli kararı ile iptal edildiğini bu olgu neticesinde tadilatın uygulanabilmesi için yeni bir ruhsat alınması gerektiğini, yeni ruhsatın ancak 16/02/2013’te alınabildiğini bu süre zarfında dış cephe kaplamaları için özel olarak yaptırılan ve depolanan cam kaplamaların niteliklerini yitirmesi yüzünden 644.084,00TL zarar oluştuğunu, bu zararın yönetim kurulu üyelerinden istenip istenemeyeceği hususunda irdeleme yapıldığında, yönetim kurulu üyelerinin ruhsat alımı ve ruhsatın niteliğini, kapsamını belirleme konusunda uzmanlıkları olmadığını bu ve benzeri işlerin şirket genel müdürülüğü bünyesindeki ilgili birimlerin yaptığını, yönetim kurulu üyelerinin bu kadroların seçiminde özen göstermek ve ehil kişileri bu göreve atamaları gerektiğini, seçimdeki özen yükümünün yerine getirilmesi halinde yönetim kurulu üyelerinin sorumlu tutulamayacağını, 26/05/2009 tarihinde daha önceki ruhsatın iptal edilmesi üzerine basiretli iş adamı gibi davranma zorunluluğu bulunan yönetim kurulunun, yeni ruhsat başvurusunun vakit geçirmeden yapmaları gerektiğini, … Başkanlığının 25/03/2009 tarihli dilekçe ile başvurulduğunu, yeni ruhsatın 16/12/2013 tarihinde çıktığını, yeni ruhsat başvurusunun eski ruhsata göre işlem yapılamayacağının anlaşılmasından takriben 3 yıl sonra yapılması nedeni ile yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğunun oluştuğu sonucuna varıldığını, … Aş’ye dış cephe tadilatı için verilen avans nedeni ile zarar iddiası irdelendiğinde ise, verilen avans rakamının gerekli ve yeterli miktarın üstünde olup olmadığını belirleyebilmek için … Aş’nin kayıtlarının incelenmesi gerektiğini, ikili taraf işlemleri ile ilgili zarar iddiası irdelendiğinde ise …’in dış cephe tadilatını yapmakla görevlendirilen … AŞ’nin bu işi grup şirketi …’a v…inin ilişkili taraf işlemlerini düzenleyen hükümleri ihlal ettiğinin ileri sürüldüğünü, davacının işlemin ilişkili taraf işlemi olduğunu ileri sürdüğünü ancak bundan şirketin ne suretle zarar gördüğünü açıklamadığını bu nedenle bu kapsamda sorumluluk davası koşullarının oluşmadığının düşünüldüğünü, şüpheli alacaklar ve şirket aleyhine açılan davalar açısından ise davacının bu konudaki iddialarının soyut olduğunu, kanıt yükümlülüğünü yerine getirmediğini, kira uyarlamaları davasının bir tane olduğunu bu nedenle yönetim kurulu üyelerine sorumluluk yüklenemeyeceğini, yönetim kurulu üyelerine ödenen ücretin piyasa rayiçlerine uygun olduğunu belirterek sadece cam malzemenin bozulması nedeni ile yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğunun bulunduğu yönünde görüş bildirdikleri görülmüştür. Taraf vekillerince rapora itiraz edilmiştir.
Bu aşamada … Asliye Ticaret Mahkemesince görülen dava mahkememiz dosyası ile birleştirildiğinden bilirkişi heyetine ayrıca bir inşaat mühendisi ve bir finans uzmanı daha eklenerek rapora karşı yapılan tüm itirazlar ve birleştirilen dosyada dikkate alınarak rapor tanzim edilmesi istenilmiştir.
28/01/2019 tarihli heyet raporu incelendiğinde ; 28/12/2017 tarih ve 13 sayılı kararda …, … bünyesinde yer alan çarşı ve garaj blokunda geniş çaplı yenileme kararı almış ve bu karar … Kat Malikleri Yönetim Kuruluna sunulmuştur. Kat malikleri kurulu 16/11/2007 tarihli toplantıda bu değişiklik talebi kabul edilerek yinelime giderlerinin bağımsız bölümlerin %94’üne sahip … tarafından karşılanmasına karar verilmiştir. Bilirkişi heyeti 2007-2015 yılları arasında …’da görev yapan yönetim kurulu üyelerini tablo halinde raporda göstermiştir. Buna göre davacı … 2007 – 2008 – 2009- 2010 yılında …’da yönetim kurulu üyesi olup yönetim kurulu üyeliği 03/05/2011 tarihinde bitmiştir. Davalılardan … 2007- 2015 yıllarında …’nun yönetim kurulu üyesidir. … ve … 03/05/2011 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısında ilk kez yönetim kurulu üyesi olarak seçilmişler ve 2015 yılına kadar yönetim kurulu üyeliklerinin devam ettiği görülmektedir. Birleşen davada davalı gösterilen …’in ise 01/12/2014 tarihinde yönetim kurulu üyesi olduğu görülmektedir.
Yapı ruhsatının alınması süreci boyunca depoda bekletilen camların bedellerinin üretici firma tarafından … Alışveriş Merkezinin profesyonel yöneticiliğini yapan … Aş’ye fatura edildiği, … Aş’nin de bu maliyeti 30/04/2011 tarih 210590 nolu fatura ile …’ya 9.458.755,40 TL + KDV olarak fatura ettiği görülmektedir. Daha sonra yapılan kontrollerde bir kısım camın niteliğinin bozulması nedeni ile 644.084,00TL’nin gider gösterilerek kayıtlardan düşüldüğü tespit edilmiştir.
İlk alınan tadilat ruhsatının 2009 yılında iptal edildiği yeni ruhsatın 25/09/2013 tarihinde alındığı bu zaman zarfında ilk tadilat ruhsatının iptali ve yıkım kararı üzerine yargılama sürecinin başladığı … İdare Mahkemesinde dava açıldığını, idari süreç sonunda 15/07/2013 tarihinde tadilat uygulama projesinin tasdiki ve ruhsat alınması için belediyeye başvurulduğunu, yapı ruhsatının 06 Aralık 2013 tarihinde verildiğini, ruhsat başvuru, iptal ve yargı sürecinin bilirkişilerce raporun 5.sayfasında kronolojik sıralamasının yapıldığını, dış cephe tadilatı ile ilgili hak ediş evrakları bilirkişi heyetince incelenmiş maliyet + %5 kar ile 23/12/2013 tarihinde sözleşme imzalandığı son kesin hak ediş tarihinin 30/11/2015 olduğu, hak ediş toplamının 39.437.810,33TL olup bunun 36.260.742,19TL’sinin inşaat geri kalanının ise proje yönetim ve danışmanlık hizmetlerini kapsadığının tespit edildiğini, dış cephe işi ile ilgili olarak çeşitli firmalardan teklif aldığını, teklifeler incelendiğinde %12 kar + KDV , %10 kar + KDV olduğu … (…’in) teklifinin ise %5 olduğu tespit edilmiş dolayısı ile …’un teklifinin en uygun teklif olduğu görüşüne varılmıştır.
Bilirkişi raporunda, açılan davalarla ilgili olarak davalı şirketçe yapılan ödemeler, yapılan sulhler, açılan dava karşılığı ayrılan giderlerle ilgili olarak davacı iddiası ve davalı savunması özetlenerek takdir mahkemeye bırakılmıştır.
… Aş’ye verilen avans ve sözleşme ile ilgili olarak bilirkişi raporunda; … Bakım, … Aş’nin maliki olduğu … Ticaret Merkezi’ne profesyonel yönetici sıfatı ile bakım ve yönetim hizmeti vermektedir. Bu sözleşme … Aş ile … Ticaret Merkezi Yönetim Kurulu arasında imzalanmıştır. … ile … arasında imzalanmış ayrı bir sözleşme yoktur. Bununla birlikte … Kat Malikleri Kurulunun 05 Ocak 2008 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısında giderlerin bağımsız bölümlerin %94’ünün maliki olan … tarafından karşılanması teklif ve kabul edildiğinden giderler … tarafından karşılanmıştır. Bu kapsamda … Ticaret Merkezinde yapı ruhsatı olmaksızın iskele belgesi ile yürütülebilecek işlemler … tarafından yapılmış olup yapı ruhsatı belgesi uyarınca müteahhitlik belgesi olan bir firmanın üstlenmesi gereken işlerde ana yüklenici sıfatı ile … (… ) tarafından üstlenilmiştir.
Bilirkişiler şüpheli alacakları yıllar itibari ile ve firmalara göre raporlarına sıralamışlar 2013 yılında 3.222.269,00TL olup , 2014 yılında bu rakamın 3.167.870,00TL düştüğü, 2015 yılında ise bu miktarın 3.390.259,00TL çıktığı saptanmıştır. Bunlar salt cari yıla ait olmayıp birikmiş şüpheli alacaklardır firmaların çoğuda iflas etmiştir.
Bilirkişiler birleşen dava açısından iddia ve savunmaları raporlarında özetlemişler ve ana dava yönünden yapılan irdelemelerin birleşen dosya içinde geçerli olduğu yönünde tespitte bulundukları görülmüştür.
Bilirkişi raporunda devamla yeni TTK ile kusur karinesinin kaldırıldığını kusurun ispatının davacıya ait olduğunu, bu nedenle somut olaylara bağlanmayan unsuru açıklanmayan soyut özen borcuna aykırı davranma, ilişkili taraflarla işlem yapma, bilgi alma talebinin karşılanmadığı gibi iddiaların sorumluluk nedeni oluşturmayacağı, TTK 558.maddeye göre davacının ibra kararına olumsuz oy vermesi nedeni ile dava hakkını etkileyemeyeceği, davanın belirsiz alacak davası olarak açılabileceği hisse senetlerinin borsa fiyatlarının düşmesinin birçok nedene bağlı olduğunu, davacının bu iddiasının da soyut olduğunu, temsil edilen şirketin büyüklüğü dikkate alındığında yönetim kurulu üyelerine ödenen ücretin makul olduğunu, dış cephe kaplaması ile ilgili alınan ruhsatın iptal edilmesi üzerine yeni ruhsatın 16/12/2013 tarihinde çıktığını, gecikmenin nedeninin yargısal ve idari süreçten kaynaklandığını, ancak başvurunun 3 yıl sonra yapılması nedeni ile yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğunu gerektirdiğini bu kapsamda sorumluluk miktarının 644.084,00TL olduğunu belirttikleri görülmüştür.
Davacı taraf davayı belirsiz alacak davası olarak açmış olup, Yargıtay … Hukuk Dairesinin 30/06/2014 tarih 2014/5986 esas, 2014/12507 karar nolu ilamında da belirtildiği üzere şirket yöneticileri hakkında açılan sorumluluk davalarının niteliği gereği belirsiz alacak davası olarak açılması mümkün olduğundan davalıların buna yönelik itirazlarına değer verilmemiştir.
Dava nedeni yapılan iddia ve olayların gerçekleştikleri tarih itibari ile uygulanması gereken kanun 6103 sayılı kanunun 2/a maddesi gereğince 6762 sayılı Mülga Ticaret Kanunudur.
Mülga TTK 336.maddesine göre idare meclisi azaları şirket namına yapmış oldukları mukavele ve muamelelerden dolayı şahsen mesul olamazlar ancak maddede yazılı hallerde şirkete gerek münferit pay sahiplerine ve şirket alacaklılarına karşı müteselsilen mesuldürler. Denilerek sorumluluk nedenleri sıralanmış bu kapsamda gerek kanunun gerek esas mukavelelerinin kendilerine yüklediği sair vazifelerin kasten veya ihmal neticesi olarak yapılmaması hali de sayılmıştır .
Mülga TTK 337.maddesine göre yeni seçilen veya tayin olunan idare meclisi azaları seleflerinin belli olan yolsuz muamelelerini murakıplara bildirmeye mecburdurlar. Aksi halde seleflerinin mesuliyetlerini iştirak ederler.
Mülga TTK 338.maddesine göre yönetim kurulu üyeleri aleyhine kusur karinesi getirilerek maddede yukarıdaki maddeler gereğince müteselsil mesuliyeti mucip olan muamelelerde bir kusuru olmadığını ispat eden aza mesul olmaz.
Dava şirket tarafından değil paydaş tarafından açıldığından Mülga TTK’nın 341.maddesi gereğince dava açılması için umumi heyet kararına gerek yoktur. Davayı paydaş açmış ve tazminat bedelinin şirkete ödenmesini talep etmiştir.
Davacı yönetim kurulu üyelerinin ibra edilmesi kararına mualefet etmiş ve süresinde iş bu sorumluluk davasını açmıştır.
Asıl dosyada sorumluluk nedeni olarak ileri sürülen dış cephe tadilatı nedeni ile depolanan camların zarar görmesi sonucu 644.084,00TL’nin gider olarak ayrılması iddiası ile ilgili olarak alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde … yönetim kurulu 28/12/2007 tarihli kararında dış cephe yenilemesi yapılması yönünde karar almıştır ve bu karara o dönem yönetim kurulu üyesi olan davacı da imza atmıştır. Alınan karar incelendiğinde 10/01/2007 tarihli önerinin … Kat Malikleri Yönetim Kurulunda değerlendirilerek gerekli çalışmaların yapıldığı ve yenilemenin uygun olduğu sonucuna varıldığı ancak bu kapsamda harcanması gereken yaklaşık 25.000.000,00USD’nin bağımsız bölümlerin %94’üne sahip … tarafından karşılanması şeklinde karar alındığı ve tüm bu kararların 28/12/2007 tarihli yönetim kurulu toplantısında oy birliği ile kabul edildiği, … Ana Gayrimenkul Kat Malikleri Kurulunun 05 Ocak 2008 tarihinde yapılan toplantısında söz konusu yenileme işleminin onaylandığı görülmüştür.
Dosya içerisinde davalı delili olarak sunulan 26/05/2009 tarihli belediye encümen kararı incelendiğinde ; mahallinde inceleme yapıldığı iskele belgesine aykırı olarak yapının çarşı katlarında yenileme faaliyetleri ile birlikte galeri boşluklarının kapatıldığı, yürüyen merdiven imal edildiği……. İşleri tespit edildiği bunların iskele belgesi ile yapılmasının mümkün olmadığı belirtilerek yıkılmasına karar verildiği görülmüştür. Akabinde alınan yapı ruhsat tarihi 16/12/2013’tür. Bu aşamada kat malikleri kurulu tarafından yıkım işine karşı idari yargıda süreç başlatıldığı yürütmenin durdurulmasının talep edildiği idare mahkemesince yapılan yargılama sonucunda yıkım kararının usulüne uygun olduğu belirtilerek davanın reddine karar verildiği, verilen kararın davacıların duruşma istemesine rağmen duruşma yapılmadan verildiği belirtilerek bozulduğu daha sonra dosyanın işlemden kaldırıldığı, açılmamış sayılmasına karar verildiği bu zaman zarfında … Kat Malikleri Yönetim Kurulu ile ilgili belediye arasında bir takım yazışmaların yapıldığı en sonunda da 16/12/2013 tarihinde de söz konusu tadilat işleri için alınması gereken yapı ruhsat belgesinin alındığı görülmüştür. İlk alınan tadilat izin belgesi kapsamında iskele belgesine aykırı olarak birçok işlem yapılması sebebi ile 26/05/2009 tarihli belediye encümen kararı ile yapılan işlerin yıkılmasına karar verilmiştir. Yapılması gereken değişiklikler için iskele belgesi yeterli olmayıp yapı ruhsat belgesi alınması gerektiği anlaşılmaktadır. Doğru ruhsat belgesi alınmadan dış cephe yenilemesi için KDV hariç 9.411.696,92TL bedelli cam alınarak depolarda muhafaza edilmiş gerekli ruhsatın alındığı 2013 yılında ise yapılan incelemede ise bu camlarda 644.084,00TL’lik kısmının kullanılamayacak derecede zarar gördüğü ve … tarafından gider kalemine aktarıldığı tespit edilmiştir. Dış cephe tadilatı için uygun ruhsat alınmadan işe başlanarak, uygun ruhsatın ne olduğunu tespit ettirilmeden camların depolanması neticesinde, yönetim kurulu üyeleri basiretli davranmamaları nedeni ile uğranılan zarardan yönetim kurulu üyelerinin sorumlu olduğu ve şirketi zarara uğrattıkları anlaşılmaktadır. Bu kapsamda davacı ana dosyadan talepte bulunmuş olup talep miktarı dava dilekçesinde 100.000,00TL olarak belirlenmiş talep artırım dilekçesinde diğer tüm zarar kalemleri için istenen miktarlar toplamı olan 320.000,00TL’nin artırılarak zarar gören camlar açısından dava değerini toplamda 644.084,00TL’ye çıkartıldığı görülmüştür. Dava dilekçesinde istenen miktar 100.000,00TL olup artırılan 324.084,00TL ilave edildiğinden bu kalem zarar açısından hükmedilebilecek miktar 424.084,00TL’dir. Ana dosyada davalı gösterilen … 2007-2015 tarihlerinde yönetim kurulu üyesi olup diğer davalılar … ve … ise yeni TTK’nın yürürlük tarihinden önceki bir tarih olan 03/05/2011 tarihinde göreve başladıklarından Mülga TTK 337.maddesine göre davalılar oluşan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumludur. Davalılar bu zarar kalemi açısından kusursuz olduklarını ispat edememişlerdir. Davacının alınan kararda da imzası olup davacı 2007-03/05/2011 tarihleri arasında söz konusu tarihler arasında şirkette yönetim kurulu üyeliği yapmış olup, davalılar cevap dilekçesinde bu durumu dile getirmiş iseler de Mülga TTK’nın 336.maddesine göre yönetim kurulu üyeleri arasında müşterek müteselsil durum mevcut olup, davanın tüm yönetim kurulu üyelerine karşı açılması zorunlu olmayıp, zararı ödeyen yönetim kurulu üyelerinin diğer yönetim kurulu üyelerine rücu hakkı bulunduğundan davalıların buna yönelik itirazlarına da değer verilmemiştir. Tüm bu nedenlerle bu zarar kalemi açısından davacının davasını kısmen kabulü ile 424.084,00TL’nin cam bedeline ilişkin fatura tarihi olan 18/04/2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte ana dosyada ki davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak … Aş’ye verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Ana dosya açısından diğer zarar iddiası 31/03/2014 tarihli genel kurul toplantısında … Aş’nin 31/12/2013 bilançosunda 13.829.068,00TL avans yani peşin ödenmiş gider olduğunu, 2012 tarihli bilonçoda bu durumun sadece 2.298.232,00TL iken 2014 yılında artış gösterdiği, dış cephe işinin …’a verilmiş iken avansın niçin … Aş’ye verildiği, TTK 395.maddesine aykırı olarak dış cephe işini … Yapı’ya verildiğini, … dışında başka firmalardan teklif alınıp alınmadığının araştırılması gerektiğini, ayrıca … tarafından yapılan işin araya … sokulmak sureti ile …’a ilave bir %5 kar marjı ödenmesi sureti ile …’nun ikinci kez zarara uğratıldığı iddiası ile şimdilik 100.000,00TL’nin şirkete ödenmesi istenilmiş olup cevabi olarak …’e ödenen avansların dört işe ait olduğu bunların dış cephe, aparthotel, koridor ve sinema yenilemeleri ile ilgili olduğu … Bakım’ın henüz işleri tamamlamadığı için fatura kesmediği, … Bakım’ın bu avansları kendi taşeronlarına yaptırdıkları hakedişler karşılığı ödendiğini ayrıca bu avansın 2.298.000,00TL’sinin 2012 yılına kadar olan miktar olup geri kalan 11.530.000,00TL’nin de cari yılda ödendiğini, … ile … arasında sözleşme olmayıp, … Kat Malikleri Kurulu ile … arasında sözleşme olduğunu, … Ticaret Merkezi Yönetim Kurulu tarafından imzalanan bakım ve yönetim merkezlerine ilişkin sözleşme hükümleri doğrultusunda …’in bakım ve yönetim hizmeti verdiğini, …’in söz konusu dış cephe işini başka tekliflerde alarak en uygun teklifte bulunan …’a verdiğini …’nın ise …’un alt yüklenicisi olduğunu dış cephe tadilatı ile ilgili olarak …’e ve …’a (önceki ünvanı … ) mükerrer ödeme yapıldığı iddiasının doğru olmadığını %5 kar teklifi ile en uygun teklifin …’dan geldiğini belirtmişler bilirkişi raporuna göre de … Kat Malikleri Kurulu tarafından alınan dış cephe tadilatına yönelik kararda giderlerin … tarafından karşılanması karara bağlanmış ve dış cephe yenileme işi … işini yapan … tarafından alınan teklifler değerlendirilerek en uygun teklif veren …’a verilmiş …’da bir kısım işi alt yüklenici …’ya devir etmiştir. …’e verildiği belirtilen avansların 11.530.000,00TL’sinin cari yıla ait olduğu, bu miktarın neredeyse tamamına yakın kısmı ise KDV hariç 9.411.696,92TL’lik kısmı cam bedeline ait olup, daha sonra alınan ruhsat kapsamında tekrar bu camların büyük bir kısmı kullanılmış olup zarar gören cam miktarı 644.084,00TL olduğundan ve bu 1 nolu zarar kalemi kapsamında değerlendirilerek davacının davası kısmen kabul edildiğinden, 2. Zarar kalemi olarak ileri sürülen söz konusu olaylar nedeni ile davalılar kusurlu olmadıklarını (en uygun teklifi veren … olması nedeni ile) ayrıca zarar gören camlar dışında diğer camların alınan yeni ruhsat kapsamında kullanılması nedeni ile zarar da oluşmadığından bu zarar kalemine yönelik davacının davası red edilmiştir.
Davacının diğer zarar iddiası şüpheli alacaklar olup bilirkişi raporunda belirtildiği üzere söz konusu şüpheli alacakların salt bir cari yıla ait olmayıp uzun yıllardır birikmiş şüpheli alacaklar olduğu, borçlu şirketlerin çoğunun iflas ettiği, …’nun kuruluş amacı ve yapmış olduğu işler dikkate alınarak söz konusu zarar iddiası ile ilgili açılan davanın da reddi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Davacının diğer zarar iddiası …’ya karşı açılan davalar nedeni ile şirkete zarar verildiği iddia edilerek belirsiz alacak kapsamında 10.000,00TL’nin tazmini istenmiş olup, davacının bahsetmiş olduğu dava dosyaları ile ilgili olarak evraklar alınarak dosyaya bırakılmış … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2004/355 esas sayılı dosyasının davacının yönetim kurulu üyesi olduğu 2004 yılında açıldığı 2012 yılında sonuçlandığı sonuçlanan dava neticesinde şirketin ödeme yapmak durumunda kaldığı, davalılardan birinin otoparkta hırsızlık nedeni ile ödenen meblağ olup diğer davanın kira tespiti ile ilgili olduğu, büyük bir şirket olan …’e dava açılması ve aleyhe sonuçlanmasının ticari hayatın olağan akışına uygun olması nedeni ile bu zarar kalemine yönelik olarak açılan davanın da reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı taraf yönetim kurulu üyelerine ödenen aylık ücretin fahiş olduğunu iddia etmiş ise de aylık olarak ödenen 4.100,00TL ücretin şirketin kapsam ve mesaisi dikkate alındığında fahiş olmadığı anlaşılmaktadır.
Birleşen dava açısından iddia edilen zarar kalemlerinden ilki ; toplam 60.000,000,00TL tutarındaki şirket giderlerinin 58.000,000,00TL tutarlı kısmını … (…) ile … Aş isimli firmalardan teşekkül ettiğini, … firmasının dış cephe tadilatını yapan önceki firma olup daha sonra bu işin …’a verildiğini işin ihale açılmadan verildiğini mükerrer maliyet yapıldığını, işin uzun sürmesi nedeni ile maliyetlerde artış olduğunu, belirterek bu kalem kapsamında şimdilik 100.000,00TL zarar talebinde bulunulmuş olup bilirkişi heyeti bu zarar kalemi ile ilgili olarak ana dosyada ki görüşlerini tekrar etmişlerdir bu kapsamda …’nun yaklaşık %94 oranında maliki olduğu … nedeni ile … Kat Malikleri Kurulu ile … arasında binanın bakım ve yönetim hizmetleri için sözleşme imzalanmış olup, dış cephe tadilatı işini … aldığı teklifler kapsamında en uygun teklifi veren …’a vermiş …’da bir kısım işi alt yüklenici olan …’ya devir etmiştir. Ana dosya açısından bu zarar kalemi ile ilgili olarak yapılan açıklamalarda da belirtildiği üzere herhangi bir zarar oluşmaması dikkate alınarak buna yönelik davacının davası red edilmiştir.
Birleşen dosya açısından diğer iddia … Sandeviç Şirketinin davacı olduğu dava değerinin 383.036,70TL olmasına rağmen dava da 650.000,00TL’ye sulh oldukları, sulh miktarının dava değerini aştığı finansal tablolarda 985.000,00TL’lik yüksek miktarda dava kaşılığı ayrıldığının görüldüğü iddiası ile ilgili olarak, sulh karşılığı olarak ödenen miktarın … Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/440 ve … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/64 esas sayılı dosyası ile görülen davalar olduğu, dava miktarının 1.000,000,00TL olup 650.000,00TL’ye sulh olunduğu, … Parfümeri tarafından açılan davanın derdest olduğu, muhasebe kuralları gereğince davalar karşılığı bir miktar para ayrılmasının uygun olduğu dikkate alındığında buna yönelik zarar iddiası ile ilgili açılan davanında reddine karar vermek gerekmiştir. Ayrıca davalılardan … yeni ticaret kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra 01/12/2014 tarihinde yönetim kurulu üyesi olup yeni TTK 553.maddesine göre yönetim kurulu üyelerinin kusur karinesi kaldırılarak, kusuru davacının ispat etmesi gerektiği ve Mülga TTK’daki 337.maddenin yeni ticaret kanunda yer almaması nedeni ile de …’in sorumluluğunun bulunmadığı dikkate alınarak birleşen davanın tümden reddine, asıl davanın ise kısmen kabulüne aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A-Asıl davanın kısmen kabulü ile;
424.084,00TL nin 18/04/2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak … Aş’ye verilmesine,
Davacının fazla talebinin reddine,
1-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 30.913,36 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden 19.150,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
3-Davacı tarafından yatırılan 9.290,17 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Bu dava sebebi ile 28.969,18 TL harç alınması gerektiğinden, peşin alınan (başta 3.757,05 TL + tamamlama harcı olarak 5.533,12TL = ) 9.290,17 TL harcın mahsubu ile, eksik alınan 19.679,01TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
B-Birleşen Davanın reddine,
1-Davalılar kendini vekille temsil ettirdiklerinden 10.750,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
3-Bu dava sebebi ile 44,40TL karar ve ilam harcı alınması gerektiğinden peşin alınan 1.707,75TL’den mahsubu ile fazla alınan 1.663,35TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde davacıya iadesine,
C-Asıl ve birleşen dava nedeni ile davacı tarafından yapılan 11.250,00TL bilirkişi gideri ve 530,00TL tebligat tezkere gideri olmak üzere toplam 11.780,00TL yargılama giderinin kabul ve ret oranı dikkate alınarak 6.715,00TL yargılama giderinin davalılar …, … ve …’ten müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
D-Davalılar tarafından yapılan 315,00TL yargılama giderinin kabul ve red oranı dikkate alınarak takdiren 140,00TL’sinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
E-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın ilgilisine iadesine,
Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi 23/05/2019

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır