Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi 2012/269 E. 2021/679 K. 13.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2012/269 Esas
KARAR NO : 2021/679
DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 05/12/2012
KARAR TARİHİ : 13/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinden …’un oğlu diğer müvekkillerin kardeşi olan mütevefa … …’un davalılardan …’in mütevefanın aracına çarpması sonucu hayatını kaybettiğini, aynı kazada müvekkillerden …’un da ciddi bir şekilde yaralandığını, müvekkillerinden …’un miras bırakanı … … kendisi sevk ve idaresindeki araç ile gitmekte iken aracında bir arıza meydana geldiğini, kendisinin aracını emniyet şeridine sürdüğünü, bu esnada diğer araçlar durmuş olmasına rağmen davalılardan …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracın çok hızlı seyrettiği için durmayarak mütevefanın emniyet şeridindeki aracına süratli bir şekilde çarparak ve kazaya sebebiyet verdiğini, mezkur kazada araç içerisinde bulunan … …’un vefat ettiğini, müvekkillerinden …’un da aralarında bulunduğu diğer yolcular ise ciddi şekilde yaralandığını, müvekkilin miras bırakanı … …’un hayatını kaybetmesine neden olan trafik kazası davalılardan …’in tam kusuru ile meydana geldiğini, davalılardan … hakkında … Asliye Ceza Mahkemesinin 2008/… sayılı dosyası üzerinden dava açıdığını, davalı …’in bu tam kusurlu davaranışı nedeniyle müvekkillerinden …’un oğlunu kaybetmiş olması nedeniyle davacılardan … lehine olay tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte şimdilik 60.000 TL maddi tazminata hükmedilmesine, davacılardan … için tedavi giderleri, iş gücü kaybı ve vücudunda oluşan kalıcı hasarlar nedeniyle şimdilik 10.000 TL maddi tazminata hükmedilmesine, her bir davacı için ayrı ayrı olmak üzere 25.000 TL manevi tazminatın davalılar … ve … ‘den alınarak davacılara verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
13/10/2021 tarihli celsede davacı vekilinin belgelendirilmeyen mazeret talebinin reddine karar verilmiş olup, davanın yalnızca davalı … vekilince takip edilmesi nedeniyle, davalılar …, … Sigorta A.Ş, ve … yönünden açılan davalar taraflarca takip edilmediğinden bu davalılar yönünden açılan davanın tefrikine karar verilerek mahkememizin 2021/… Esas sayılı dosyasına kayıt yapılmıştır.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacıların dürüst davranma ve doğruyu söyleme yükümlülüğünü ihlal ettiklerini, kazaya karışan her iki araçtaki yolcuların … Asliye Ceza Mahkemesine 2008/… esas sayılı dosyası içinde mevcut ifadelerine göre kazanın dava dilekçesinde iddia edildiği gibi emniyet şeridinde değil tam aksine davacıların murisi … …’un, … mevkiinde seyir halindeyken sevk ve idaresindeki … plakalı aracın aniden direksiyon hakimiyetini kaybederek önce yolun sağındaki bariyerlere çarpması, çarpmanın etkisiyle doğrultu değiştiren aracın yolun sol şeridine doğru savrulması ve o esnada yolun sol şeridinde seyir halinde olan …’in kullandığı … plakalı araca çarpması şeklinde meydana geldiğini, meydana gelen kazada … plakalı araç sürücüsü …’e izafe edilebilecek hiçbir kusur bulunmadığını, davanın zaman aşımına uğradığını, bir yıl içinde dava açılmamış olması nedeniyle zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesi, dava dilekçesiyle davacılar ve kazada vefat eden … …’un sosyal ve ekonomik durumlarıyla ilgili herhangi bir bilgi ve açıklama bulunmadığını ve maddi tazminatın dayanağının açıklanmamış olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER
Kaza tespit tutanağı, hasar dosyası ve poliçe, … Asliye Ceza Mah. 2008/ … esas sayılı dosyası, kazalı araca ait fotoğraflar, araç trafik sicil kayıtları, bilirkişi raporu, … Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2015/… Esas ve 2016/… Karar sayılı dosyası.
GEREKÇE:
Dava, ölen kazalının annesi tarafından açılan destekten yoksun kalma tazminatı, davacı … yönünden kaza nedeniyle meydana gelen tedavi gideri ve maluliyetine ilişkin maddi tazminat ve tüm davacılar yönünden manevi tazminat istemine ilişkindir.
… İl Emniyet Müdürlüğü’nün cevabi yazısında … plakalı aracın … tarihleri arasında … adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
… Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2015/ … Esas ve 2016/ … Karar sayılı kararının incelenmesinde; ” olay tarihi olan 09/12/2007 günü saat 02.45 sıralarında sanık sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plakalı kamyonetle Aksaray-Fatih yönünden gelip Kuzey Hal Yolu üzerinden Mahmutbey yönüne, sol şeridi takiben, seyretmekte iken, kaza mahaline geldiğinde aracının, ön kısmı ile ileride ve kendisi ile aynı yönde giderken direksiyon hakimiyetini kaybedip sağ bariyerlere çarptıktan sonra sola doğru savrularak sanığın şeridine girip önünü kapatan Müteveffa Sürücü … …’un sevk ve idaresindeki … plakalı otomobilin sol yan kısımlarına çarpması sonucu sürücü Müteveffa … …’un öldüğü, ölümlü ve yaralamalı olayın meydana geldiği, olay yerinde yolun bölünmüş, tek yönlü, yolun her iki tarafı bariyerlerle çevrili, vaktin gece olduğu, mahalde aydınlatmanın var olduğu, havanın yağmurlu ve yol yüzeyinin ıslak olduğu, tüm delillere göre kazanın bu şekil meydana geldiği, bu kabule göre de kazanın meydana gelmesinde asli ve tek kusurlunun Müteveffa Sürücü … … olduğu, sanığa atfedilebilecek bir kusur bulunmadığı gibi, sanığın ihlal ettiği bir trafik kuralının da tespit olunamadığı, mahaldeki yolun özelliği dikkate alındığında, sanığın mahaldeki hız sınırını aştığının da kabul olunamayacağı değerlendirildiğinden mahkememizce davalının kusursuz olduğu yönünde vicdani kanaate ulaşıldığı, aldırılan Adli Tıp Kurumu … İhtisas Dairesinin … gün ve … sayılı raporunda da sanığın kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığının belirtildiği olay ile ve toplanan deliller ile örtüşen bu rapora mahkemizce de itibar olunduğu, her ne kadar katılan taraf önceki rapor ile bu rapor arasında husule gelen çelişkinin giderilmesini talep etmiş ise de, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin kanunla kurulmuş trafik kazalarında rapor tanzim etmeye yetkili uzman bilirkişilerin bulunmuş olduğu bir mercii olduğu verilen raporun da dosyada toplanan deliller ile örtüştüğü, bu nedenle de yeni bir rapor alınmasına gerek bulunmadığının değerlendirildiğinden katılan tarafın tevsi tahkikat taleplerine itibar olunmamış…” gerekçesiyle sanık …’in CMK’nın 223/2-a-c maddesi gereğince beraatine karar verildiği görülmüştür. Verilen kararın katılanlar vekilince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin 2020/1887 Esas, 2020/4846 Karar ve 06/10/2020 tarihli ilamı ile ” yüklenen suç açısından sanığın taksirinin bulunmaması nedeniyle 5271 sayılı CMK’nın 223/2-c maddesi gereğince beraatine karar verilmesi gerekirken, yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olduğundan bahisle sanık hakkında beraat hükmü kurulması, kanuna aykırı olup, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince bozulmasına, ancak, yeniden yargılama gerektirmeyen bu hususun aynı Kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün 1. paragrafında yer alan, “Sanık …’in iddianamede üzerine atılı taksirle ölüme ve yaralanmaya sebebiyet verme suçundan CMK.nın 223/2-a-c maddesi gereğince beraatine,” cümlesinin hükümden çıkartılarak, yerine “Sanığın, yüklenen suç açısından taksirinin bulunmaması nedeniyle, 5271 sayılı CMK’nın 223/2-c maddesi uyarınca beraatine,” yazılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün düzeltilerek onanmasına ” karar verilerek verilen kararın kesinleştiği görülmüştür.
Dosya üzerinde inceleme yapılarak tarafların iddia ve savunmaları ile tespit edilen uyuşmazlık konuları değerlendirilerek olaydaki kusur oranı ile davacıların isteyebileceği destekten yoksun kalma tazminatının saptanması konusunda 08/12/2014 tarihli celsede rapor alınmasına karar verilmiş olup bir trafikçi, bir aktüerya uzmanı ve sigorta konusunda uzman bilirkişilerden oluşan heyetten rapor alınmış olup 20/08/2015 tarihli bilirkişi raprunda özetle; dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde davacı tarafa ait … plakalı otomobilin sürücüsü … …’un, meydana gelen kazada %100 kusurlu olduğu, davalılardan …’na ait olup, davalı … şirketlerine sigortalı olan … plakalı kamyonetin sürücüsü …’in ise, meydana gelen kazada herhangi bir kusurunun bulunmadığı, Karayolları Trafik Kanunu’nun 86. Maddesi gereğince dava konusu trafik kazası davalı araç işleteni … ‘nun veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu sürücü …’in kusuru bulunmaksızın meydana gelmiş bulunduğundan davalılardan …’nun Karayolları Trafik Kanununun 85.maddesine göre, davalılardan …’in umumi hükümlere göre, davalılardan Trafik sigortacı … Sigorta A.Ş. ile …. nin ise sigortalılarının kusursuz ve sorumsuz bulunması nedeniyle onun sorumluluğunu üstlenmiş olduklarından bir sorumluluklarının bulunduğunun tespit edilemediği, davacılardan …’un varsa tedavi giderinden Karayolları Trafik Kanununun 98.maddesi gereğince Sosyal Güvenlik Kurumu sorumlu olacağı, … …’un bu kaza sonucunda iş gücü kaybına uğradığına ilişkin Sağlık Kurulu Raporu bulunmadığından bir hesaplama yapılamadığı, davacı anne bakımından destekten yoksunluk tazminatının hesaplanması gerektiğinin mahkemece kabulü halinde o takdirde davacı anne bakımından hesaplanan indirime tabi tutulmayan nihai ve gerçek destekten yoksunluk zararının 13.083,42 TL olduğu, hesaplanan tazminat tutarının poliçede belirlenen teminatın altında kaldığı hususları rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamında; Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85/1. Maddesiyle bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa motorlu aracın işleteninin doğan zarardan sorumlu olacağı düzenlenmiştir. Aynı kanunun 86/1. Maddesiyle işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya 3. Kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulacağı düzenlenmiştir. Her ne kadar davacılar tarafından davalı …’nun … plakalı aracın işleteni olması nedeniyle maddi ve manevi tazminat talep edilmiş ise de, davalıya ait aracın sürücüsü …’in kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmaması nedeniyle davalının 2918 SK 86. Maddesi doğrultusunda davacıların maddi ve manevi zararlarından sorumlu tutulamayacağı değerlendirilmiş olup davacıların davalarının reddine dair aşağıda belirtildiği şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacıların, davalı …’na karşı açmış oldukları davanın reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 59,30-TL harcın peşin alınan 1.410,75-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.351,45-TL harcın istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerine bırakılmasına,
4- Davacı …’un maddi tazminat davası yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5- Davacı …’un maddi tazminat davası yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
6-Davacıların manevi tazminat talepleri yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya ödenmesine,
7-HMK 333. md. uyarınca davacı tarafından yatırılan ve bakiye kalan gider avansının kararın kesinleşmesi sonrası resen davacıya iadesine,
Dair davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.13/10/2021

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)