Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/150 E. 2022/358 K. 08.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARETMAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2022/150 Esas
KARAR NO : 2022/358
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 09/01/2015
KARAR TARİHİ : 08/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı …. ile toplam 24.000 Ton çimentonun alımı ve Libya’ya teslimi konusunda anlaştığını, bu anlaşmada yükleme işlemlerinin sorumluluğunun davalı …. tarafından üstlenildiğini, taşıma işleminin davalı … San. ve Tic. A.Ş.’ye ait gemi ile gerçekleştirildiğini, geminin ambar duvarlarının korumalı olmaması nedeniyle yükte hasar oluştuğunu, çimento torbalarının sözleşmede kararlaştırılan nitelikleri taşımadığını, yine çimento çuvallarının yanlış istifi sebebiyle yırtılmasına, içindeki çimentonun ambalaj dışına çıkmasına sebep olduğunu, davalı … … A.Ş.’nin de çimento torbalarının paketlenip gemiye elverişli biçimde yüklenmesi konusunda denetim görevini üstlendiği halde bu sorumluluğunu yerine getirmediğini, hasar hususunda … Bölgesinde tutanak tanzim edildiğini, çeşitli firmalar tarafından yapılan denetimlerde paketleme ve istiflemenin uygun yapılmadığı, ambarların iç duvarlarının korumasız olduğunun tespit edildiğini, emtia hasarı sebebiyle müvekkilinin Libya’daki müşterisine 120.000.- USD tazminat ödediğini, ayrıca siparişlerin iptaline bağlı olarak 100.000.- USD kâr kaybına uğradığını ileri sürerek taşımanın yapıldığı gemi üzerine kanuni rehin hakkı tescilini, 120.000.- USD zarar ile iptal edilen siparişler sebebiyle şimdilik 60.000.- USD’nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin diğer davalı … San ve Tic A.Ş. ile yaptıkları sözleşme gereği, çimento alımı ve Libya’ya ihracını kararlaştırdıklarını, müvekkilinin bu anlaşma çerçevesinde denetim görevini yükümlendiğini, bu taşımanın diğer davalı … Ticaret Ltd Şti’ne ait ” … ” isimli gemiyle yapıldığını, ancak davalıların sorumluluklarını yerine getirmemeleri sonucu zarar oluştuğunu iddia ederek, müşterisine ödemek zorunda kaldıkları, 120.000,00 USD ile mahrum kaldıkları kardan şimdilik 60.000,00 USD tazminatın davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesinin istendiğini, tarafların tacir olması nedeniyle aralarındaki ilişki ticari satım sözleşmesi olduğunu, sözleşmeden doğan ayıplar bakımından T.T.K ‘nun 25.maddesinin 3.Fıkrasında öngörülen ayıp ihbarı sürelerine uyulmasının zorunlu olduğunu, açık ayıpların alıcı tarafından iki gün muayene sonucu ortaya çıkabilecek nitelikteki ayıpların ise sekiz gün içinde atıcıya ihbarı gerektiğini, davacı bu sürelere uymadığını, davanın öncelikle bu yönden reddine karar verilmesini talep ettiklerini, müvekkil şirkete, davacı şirketi yetkilisi tarafından 14/06/2009 tarihinde sözlü talimat verilerek, yaptıkları sözleşme gereği gemiye yapılacak yüklemede, gemi ambar temizliği kontrolü, yüklemede numune alımı, yükleme sırasında sayım yapılarak miktar tespiti istenildiğini, 15/06/2009 tarihinde davacı şirket müvekkiline gönderdiği e-posta yazısı ile müvekkili şirkete geminin 14/06/2009 tarihinde yük almaya başladığını ve bu yazıya ek olarak gönderdiği dökümanda tanzim edilecek gözetim raporu başlığının ne şekilde olacağının belirtildiğini, müvekkili şirkete diğer davalı … tarafından 16/06/2009 tarihinde gönderilen e-posta yazısında, müvekkili şirketten sayım raporu, ambar temizliği raporu, numuneleme raporu hazırlanmasını talep ettiğini, yine davacı şirketin müvekkiline gönderdiği, 17/06/2009 tarihli E-Posta yazısında acenteden geminin 100 ton daha mal alarak yüklemeyi tamamladığını ve bu miktarı gemi kaptanı ile bilikte teyit etmelerini istediğini, ayrıca yine ekte Gözetim Raporu başlığının nasıl olacağına dair Uygunluk Belgesini eklediğini, davacı şirket tarafından müvekkil şirkete, ambar yükleme şartı uygunluğu ve kontrolü, torbaların kontrolü, konusunda talimat verilmediğini, diğer davalı … tarafından müvekkili şirkete gönderilen 16/06/2009 tarihli E-Posta ya yazısında “yükleme sırasında resim çekilmesi” istenildiğinden bu fotoğraflar çekildiğini ve ekte sunulduğunu, yükleme sırasında çekilen bu fotoğraflarda açıkça görüldüğü üzere, malların gemi ambarlarına çok düzgün bir şekilde yüklendiğini ve istif edildiğini, yüklemenin hatalı olması halinde gemi kaptanın yüklemeyi durdurma, yazılı protesto verme ve hasarlı malları boşalttırması gibi yetkileri bulunduğunu, gemi kaptanı tarafından temiz konişimento verilmesinin yüklemenin hatalı olmadığının somut bir göstergesi olduğunu, gemi kaptanı bu yetkilerini kullanarak temiz konişimentoyu vermediği takdirde, müvekkili şirketçe davacıya verilecek raporlarda bu husus açıkça belirtileceğini, müvekkilinin titizliğinin bir göstergesi olarak, gem kaptanına yüklenen malın yüklemede ıslanmaması ve zarar görmemesi için gerekli önlemlerin alınması yolunda ihtarname gönderildiğini, davacı tarafından müvekkillerine gönderilen 15/06/2009 tarihli E-Posta yazısı ve ekinde belirtilen hususun, çalıştıkları bankaca davacı şirketten istenilen belgenin başlık kısmında, yani uygunluk belgesinin “Tanımlar” bölümünde yer alması gereken konuların olduğunu, “Uygunluk Belgesi”‘nin iki bölümü bulunduğunu, birinci bölümde malın tanımı, Yükleme-Boşaltma yerleri, alıcı ve satıcı isimleri ve bunun gibi bilgilerin olduğunu, ikinci bölümde ise, tanımı içeren başlık bölümünden çizgi ile ayrılan bölüm olduğunu, müvekkili tarafından düzenlenen “Uygunluk Belgesi” incelendiğinde müvekkili şirketçe, Slıng torbaların sayılarak miktarlarının belirlendiği, numunelerin alındığını, Gemi Ambarlarının yüklemeden önce denetiminin yapılarak temiz olduğunun saptandığını, yükleme denetiminin uygun şekilde yerine getirildiğinin yazıldığını, yapılan hizmet, mal ve gemi ambalarının durumu verilen talimata uygun olarak “Temizlik Tutanağı” düzenlemek suretiyle raporlandırıldığını, müvekkili şirketin aldığı talimat doğrultusunda yaptığı denetim görevini tam olarak yerine getirdiğinin bir kanıtı olduğunu, müvekkili şirkete torbaların özellikleri, gemi ambarlarının korunaklı olup olmadığı hususunda, talimat verilmediğini, davacı vekili tarafından sunulan tüm tahliye limanı denetim raporlarından, tahliye esnasında gemide bir denetim olmadığının anlaşıldığını, tahliyenin hatalı başlaması tahliye yapılan torbaların yırtılması ve hasara uğraması tahliye sırasında sorun olarak ihbar edilmediğini, denetim bulguları gemi tahliyesi sonundaki tahliye limanından 190 km uzaklıktaki alıcının deposunda saptandığını, gemi kaptanın yükleme için temiz konişimento verdiğini, beyan etmekle müvekkilinin kusur ve sorumluluğunun bulunmadığını, davanın reddi gerektiğini, davacı vekilinin, müvekkilinin araç ve taşınmaz kayıtlarına ihtiyati tedbir konulmasının istemi yerinde olmadığını, ihtiyati tedbir talebinin reddi gerektiğini, davacı vekilinin dava dilekçesinde yabancı paraya ticari faiz isteği de hukuk ve yasaya uygun olmadığını, davacının ihtiyati tedbir isteminin reddini, yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılmasını, vekalet ücreti takdir ve tayinine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
10/12/2018 tarihli karar ile iddia, savunma, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, davalı … Uluslararası Deniz Nak. San. ve Tic. A.Ş. yönünden verilen kararın kesinleştiği, davacı ile davalı …. arasında çimento satışı konusunda anlaşma yapıldığı, yine davacı ile davalı … arasında sözleşmesel ilişkinin kurulup satılan çimentoların taşınması ile ilgili olarak bu şirketin denetleme yükümlülüğünü üstlendiği, çimento tedarik sözleşmesinin FOB satış esasına göre düzenlendiği, raporlara göre emtiada meydana gelen hasarın birinci türünün 1.500 kg. ağırlığındaki big bags tabir edilen çimento torbalarının içine konulduğu büyük çuvalların direkt olarak maruz kaldığı hasarlarla ilgili olduğu, çuvallardaki hasarın ise ambar içindeki posta, kemere ve braketlere yaslanması sonucu oluştuğu, big bagslerin içindeki çimento torbalarının yırtılması ile patlamasının esas sebebinin yanlış elleçleme ve doğru ekipman kullanılmaması olduğu, yükleme sırasında uygun ekipman ve teçhizat kullanılarak elleçleme yapılması, gemi ambarında gerekli olan daneç ve kontör plak kullanımının sağlanmasının ….’nin sorumluluğuna bırakıldığı, davacı ile davalı … … A.Ş. arasında yazılı sözleşme bulunmadığı, bu davalının sürekli olarak limanda bu tür görevleri yapmakta olan bir firma olup yüklerin ambara nasıl yerleştirileceği, nasıl elleçleme yapılması gerektiğini bilebilecek durumda olduğu, denetim firmasının da hasarın oluşmasında satıcı ile birlikte sorumluluğunun bulunduğu, sözleşmeye aykırılık ve hizmet sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlığın 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğundan davanın zamanaşımı süresi içerisinde açıldığı, çimento torbalarının 460 adedinde hasar meydana geldiği, yükleme limanında oluşan hasar miktarının 4.743,75 USD olduğu, hasardan dolayı davacının siparişlerinin iptal edildiğinin ispatlanamadığı gerekçesiyle davalı … … San. ve Tic. A.Ş. hakkında daha önce verilen karar kesinleşmiş olduğundan bu hususta yeniden karar verilmesine yer olmadığına, davalı …. ile davalı … … A.Ş. hakkındaki davanın kısmen kabulüne, 4.743,75 USD’nin 14.12.2009 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/A maddesi gereğince işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili, davalı …. ile davalı … … . A.Ş. vekili temyiz etmiştir.
Yargıtay … HD.’nin, 2019/… E. ve 2020/… kararında; davacı vekili ile davalı …. vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde olmadığı belirtildikten sonra, davalı … vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; “dosyaya ibraz edilen 11.01.2018 tarihli bilirkişi raporunda HDPE kaplı çimento çuvallarının da hasarlandığı, bu halde hasarın sebebinin çimentoların ambalajlanmasından kaynaklanmadığı sonucuna ulaşıldığı yönünde kanaat bildirilmiş olup mahkemece de, hasarın ambalaj hatasından değil elleçleme ve yükün ambara yerleştirilmesi sırasında gereken önlemlerin alınmamasından kaynaklandığının kabul edildiği, davacı ile davalı … arasında yazılı bir sözleşmenin olmadığı uyuşmazlık dışı olduğu, davalı … … A.Ş.’nin savunmasında belirttiği edimlerin üzerinde bir ediminin bulunduğu hususunda ispat yükü davacı üzerinde olup davacı, davalı …’nin hasara sebebiyet verdiği kabul edilen yükleme ve elleçleme konusunda bir ediminin bulunduğunu ispatlayamadığı gibi ibraz olunan e-maillerde de anılan davalının davacıya daha fazla bir edim üstlendiğini gösteren bir işaret bulunmadığı, bu durumda davalı … aleyhine açılan davanın reddi gerektiği” kabul edilerek hükmün davalı … yararına bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkememiz tarafından Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş olduğundan, davalı … … A.Ş. ile davalı … Sanayi Ticaret A.ş hakkında daha önce verilen karar kesinleşmiştir. Diğer davalı davalı … A.Ş.’nin ise hasara sebebiyet verdiği, yükleme ve elleçleme konusunda bir ediminin bulunduğu ispatlanamadığından, bu davalı hakkındaki davanın reddi yönünde aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM/Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davalı … … A.Ş İle davalı … A.Ş hakkında daha önce verilen karar kesinleşmiş olduğundan bunlar yönünden yeniden karar verilmesine yer olmadığına
2-Davalı … Aş hakkındaki davanın REDDİNE,
3-Peşin alınan 3.875,85 TL harçtan, karar harcı olan 498,25 TL’nin mahsubu ile fazla alınan 3.377,60 TL’nin kesinleşmeye müteakip talep halinde davacıya iadesine, (Önceki kararda … A.Ş ve … … A.Ş hakkında kısmen kabule dair karar verilip hükümler kesinleştiğinden )
4-Davalı … A.Ş vekil ile temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince tayin olunan 27.823,76 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5- Davalı … AŞ tarafından yapılan yargılama gideri olan 560,00 TL posta giderinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Davacı vekili, Davalı … ve … … vekillerinin yüzlerine karşı Davalı … vekilinin yokluğunda, verilen kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili dairesinden temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/06/2022

Başkan …
✍e-imzalıdır.

Üye …
✍e-imzalıdır.

Üye …
✍e-imzalıdır.

Katip …
✍e-imzalıdır.