Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/10 E. 2022/218 K. 14.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2022/10
KARAR NO : 2022/218
DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2021
KARAR TARİHİ : 14/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin, davalı şirketin almış olduğu gemi inşa ve onarım işlerinde alt yüklenici olarak çalıştığını ve bu suretle taraflar arasında kimi yazılı kimi ise sözlü akitler kurulduğunu, müvekkili şirketin 2017 yılında davalı şirket tersanesinde başladığı işe 2019 yılına kadar devam ettiğini, müvekkilinin her hak edişi karşılığı fatura düzenlediğini ve iş bu faturaları davalı şirkete tebliğ ederek ödemesini aldığını, taraflar arasında fatura ve cari hesaba dayalı bir ilişki meydana geldiğini, müvekkili ile davalı şirket arasında ki cari ilişki nedeni ile 18.12.2017 Tarihli 150.000,00 TL bedelli, 13.07.2018 Tarihli 400.000,00 TL bedelli, 17.08.2018 Tarihli 400.000,00 TL bedelli ve 17.05.2019 Tarihli 115.500,00 TL bedelli hakediş faturaları düzenlenerek davalı şirkete verildiğini, davalı şirket iş bu faturalar karşılığında müvekkili şirketin … ve … bankalarındaki hesabına bir kısım ödemeler yaptığını, bir kısmını ise senet ve çek ile bir kısmını da makbuz karşılığı nakden ödediğini, ancak iş bu faturalar karşılığı takip miktarında alacağın davalı şirketçe ödenmediğini, faturaların bedellerinin davalı şirketçe ödenmemesi üzerine taraflar arasındaki ticari ilişkinin bozulduğunu ve müvekkilinin söz konusu tersanedeki işini bırakmak zorunda kaldığını, netice itibari ile … İcra Müdürlüğü’nün 2021/… Esas sayılı dosyası ile icra takibine başlandığını, davalı şirket iş bu takipte borca ve yetkiye itiraz etmiş, taraflarınca yetki itirazı kabul edilerek dosyada yetkili olduğu beyan edilen …. İcra Müdürlüğü’nün 2021/… Esas sayılı dosyası ile işleme konulduğunu, davalı şirket yine maddi gerçeğe ve hukuka aykırı olarak iş bu borca itiraz etmiş olup söz konusu itirazın iptali ve takibin devamı için huzurdaki davayı ikame etme gereği hasıl olduğunu, asıl alacak yönünden mahkeme dosyasına sunulacak veya bilirkişi incelemesinde sunulacak fatura, müvekkili şirket defter ve kayıtları ile ödemlere ilişkin belgelerin celbi ile davalı şirketten takip tarihinde muaccel hale gelmiş takip miktarı kadar alacaklı olduğunun kanıtlanacağını, bu suretle davalı yanın itirazlarının iptali gerektiğini, davalının … İcra Müdürlüğü’nün 2021/… Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu haksız itirazın iptali ile takibin devamına, borçlunun %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödemesine mahkumiyetine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya tamiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın müvekkili şirket bünyesinde gemi inşa ve onarım işlerinde alt yüklenici olarak çalıştığını ve müvekkili şirket bünyesinde gerçekleştirmiş olduğu faaliyetler neticesinde elde etmiş olduğu tüm hak edişlerin tarafına zamanında ve eksiksiz olarak ödendiğini, Denizcilik sektöründe oldukça sık rastlandığı üzere avans ile çalışmanın taraflar arasındaki ilişkide de vuku bulmuş olup davaya konu faturalardan öncesinde müvekkili şirket tarafından davacı şirkete ödemeler yapılmaya başlandığını, ödemelerin yapılmaya başlandığı tarih itibariyle davacı tarafa işin gereği parça parça ödemeler gerçekleştirildiğini 17.08.2018 tarihine kadar müvekkili şirketin davacı şirketten alacaklı konumunda olduğunu, davaya konu faturalardan 17.08.2018 tarihli 400.000,00-TL faturanın düzenlenmesi ve müvekkili şirkete verilmesi akabinde davacı şirketin alacaklı konumuna geçtiğini, müvekkili şirket tarafından gerçekleştirilen ödemeler neticesinde müvekkili şirketin tekrar 28.07.2020 tarihinde alacaklı konumuna geçtiğini, taraflar arasındaki ticari İlişkinin 2019 Yılı temmuz ayında davacının işi bırakıp gitmesi ile sona erdiğini, müvekkilini zor durumda bıraktığını, davacı tarafın işi bırakması sebebiyle meydana gelen zararlara ilişkin dava hakları saklı kalmak kaydıyla; işin yarıda bırakılması akabinde işi başkasına yaptırmak zorunda kalan ve davacı şirketin işçilerinin alacaklarını ödemek zorunda kalan müvekkilinin davacı tarafın işi bırakmasına rağmen ahlaka, hukuka ve iş etiğine uygun olarak ödemeleri gerçekleştirmeye devam ettiğini, davacı tarafın işi bıraktığı zamanlara tekabül eden dönem olan 2019 yılı Temmuz ayında davacı şirket çalışanlarına para makbuzu karşılığında ödemelerin gerçekleştirildiğini beyanla; davanın reddine karar verilmesini ve davacının %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/01/2022 tarihli “görev dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine” kararı ve aynı tarihli “davanın konusu itibarı ile Deniz İhtisas Mahkemesi’nin görev alanına girdiği anlaşılmakla, mahkememize tevzi edildiği anlaşılan dava dosyasının görevle … Asliye Ticaret Mahkemsi’ne tevzi edilmek üzere Hukuk Mahkemeleri tevsi bürosuna gönderimesi” ne ilişkin 2021/… Esas 2022/… K.sayılı kararları üzerine dosyanın mahkememize gönderilmiş olduğu ve yukarıdaki esas numarasını aldığı anlaşılmıştır.
Mahkememiz mülga 6762 sayılı TTK’nun görev hususunu düzenleyen 4.maddesinde 20/04/2004 tarih 5136 sayılı kanun ile eklenen son fıkrası ile mülga 6762 sayılı TTK’nun 4. Kitabında yer alan deniz hukukuna ilişkin ihtilaflara bakmak üzere Denizcilik İhtisas Mahkemesi adıyla kurulmuş 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nun 5. Maddesi uyarınca Hakimler ve Savcılar Kurulu 1. Dairesinin 10/07/20123 Tarih 1888 kararı ile kurulan mahkememiz 6102 sayılı TTK’nun 5/2 maddesi gereğince Türk Ticaret Kanunundan ve diğer kanunlardan doğan deniz ticaretine ve Deniz Sigortalarını ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilmiştir. Mahkememiz ile diğer Asliye Ticaret Mahkemeleri arasında görev ilişkisi bulunmaktadır. Görevsizlik kararı üzerine yapılacak işlemler HMK 20. Maddesinde düzenlenmiş olup, buna göre; “Görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilmesi hâlinde, taraflardan birinin, bu karar verildiği anda kesin ise tebliğ tarihinden, süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerekir. Aksi takdirde dava açılmamış sayılır ve görevsizlik veya yetkisizlik kararı veren mahkemece bu konuda resen karar verilir. ” hükmü bulunmaktadır.
… Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından aynı tarihli iki karadan biri ile görev dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmişken, diğer karar ile tevziye gönderme kararı verilmiştir. Mahkeme tarafından verilen kararın mahiyeti anlaşılamamakla birlikte, yukarıda açıklandığı hali ile mahkememiz ile Asliye Ticaret Mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olduğundan tevzi üzerinden gönderme kararı verilmesi usulen mümkün bulunmamaktadır. … Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından şayet görevsizlik kararı verilmişse de yukarıda açıklandığı hali ile görevsizlik kararı üzerine HMK gereğince yapılacak işlemlere riayet edilmemiş olduğundan verilen kararın kesinleştirilmesinin beklenilmesine dair aşağıdaki hali ile karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Dosyanın … Asliye Ticaret Mahkemesine iade edilerek verilen kararın kesinleştirilmesinin BEKLENMESİNE, esasın bu şekilde KAPATILMASINA
Dair,Taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.14/04/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır