Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/356 E. 2021/416 K. 21.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO:2021/356 Esas
KARAR NO:2021/416

DAVA:Alacak (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:31/10/2019
KARAR TARİHİ:21/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket tarafından … numaralı Blok Abonman Sigorta Poliçesi ile sigortalanan sigortalı … A.Ş.’ye ait emtialarının nakliyesi için … Lojistik Ltd. Şti. ile anlaşmıştır. Fiili nakliye işlemi … tarafından gerçekleştiğini, … Projeler firmasına ait Çelik Metal Personel Soyunma Dolabı cinsi ve Mermer cinsi emtiaların taşıma işlemi, … adlı gemi ile yapıldığını, ahşap dekoratif ürünler cinsi emtianın taşıma işlemi ise … gemisi ile yapıldığını, emtialar nakliyesi esnasında hasara uğradığını, meydana gelen hasar nedeniyle sigortalıya ödenen tazminatı sorumlulara rücu etme gereği doğduğunu, sigortalıya ödenen toplam 717,20 USD, 31.164,70 TL ve 16.440,23 TL’nin tahsili ve rücuen tazminat talebiyle işbu dava açıldığını, fatura ve yapılan tespitler gereğince sovtaj durumu da dikkate alınarak 717,20 USD, 31.164,70 TL ve 16.440,23 TL (asıl alacak) sigortalı zararı, müvekkil şirket tarafından tazmin edilmiş olup TTK ve poliçe hükümleri ile halefiyet kuralları ve sigortalının temlik talebi gereğince TBK ilgili hükümleri temlik esasına göre sigortalısının haklarını devralan müvekkilin TTK ve ilgili konvansiyon hükümleri ile davalıya rücu hakkı doğduğunu, davalılara müracaatta bulunulduğunu, akabinde davalı … firmasında alan navlun fatura belgelerini düzenleyen taşıyan- forwarder sıfatıyla, davalı … firmasına istinaden taşıyan sıfatıyla tüzel kişilik olarak dava açıldığını, 3 No’lu davalı taraf ise, taşımayı gerçekleştiren … ve … gemilerinin … sigortacısı sıfatıyla sorumlu olduğunu, … numaralı Konşimento ile taşınan metal personel soyunma dolabı cinsi emtialar … Emirlikleri’ndeki alıcı firmaya sevk edildikten sonra, 5 adet dolabın hasarlı olduğu tespit edildiğini, hasarla alakalı … Lojistik tarafından düzenlendiğini, hasara ilişkin yapılan incelemelerde emtiaların dış darbe sonucu hasarlandığı tespit edildiğini,
… numaralı Konşimento ile taşınan mermer cinsi emtiaların alıcı firmaya sevki sonrasında yapılan incelemelerle, emtialarda hasar tespit edildiğini, meydana gelen hasarın, mermerlerin kırılması suretiyle oluştuğu sonucuna ulaşıldığını, bu husus hasara ilişkin fotoğraflarda da açıkça belli olduğunu, yapılan incelemelerin ardından sigortalı firma yetkililerince derhal Hasarlı Ürün Tutanağı düzenlendiğini, tutanakta emtiaların deforme şekilde teslim alındığı ve nakliye esnasında hasar oluştuğu belirtildiğini, emtiaların nakliye sırasında hasarlandığı beyanı nakliyeci firma tarafından da kabul edildiğini, … numaralı Konşimento ile taşınan ahşap dekoratif ürünler (yatak bazası) cinsi emtiaların alıcı firmaya sevki sonrasında yapılan incelemelerde emtialarda hasar tespit edilmiş olup akabinde sigortalı firma yetkililerince Hasarlı Ürün Tutanağı düzenlendiğini, Tutanakta emtiadaki hasarın sevkiyat esnasında oluştuğu açıkça belirtildiğini, hasar tespitleri yapılmasının akabinde emtialar üzerinde ekspertiz çalışması yapıldığını ve Eksper Raporları düzenlendiğini, taşıyan, sözleşmeden doğan taşıma borcunu hiç veya gereği gibi ifa etmezse meydana gelen zararlardan sorumlu olduğunu belirterek müvekkilinin davalıdan olan 31.164,70 TL ve 16.440,23 TL alacağının ticari faizi ile ve 717,20 USD alacağının dava dışı sigortalıya ödeme tarihinden itibaren işleyecek en yüksek kamu banka USD faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Nak. A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; huzurdaki davanın hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığını, eşyanın ziyaı veya hasarı ile geç tesliminden dolayı taşıyana karşı her türlü tazminat istem hakkının 1 yıl içinde yargı yoluna başvuru şartı bulunduğunu, acenteye karşı dava açılamayacağından huzurdaki davanın husumet yokluğu nedeni ile reddinin gerektiğini, taraflar arasındaki konşimento hükümleri gereğince huzurdaki davayı görmeye yetkili mahkemelerin … Mahkemeleri olduğunu, konteynerdeki emtiaların ne zaman, nasıl ve ne şekilde hasarlandığının belli olmadığını, dosyaya sunulan ekspertiz raporlarında da açıkça bu durumun belirtildiğini, davacının usule uygun bir survey veya usule uygun bir hasar ihbarının bulunmadığını, konteynerlerin kapılı ve mühürlü bir şekilde taşıyana teslim edildiğini, taşıyanın konteynerin içindeki yüke müdahale etmesinin mümkün olduğunu, beyanla öncelikle davanın hak düşürücü süre geçmesi nedeniyle reddine, müvekkili şirket bakımından husumet nedeni ile reddine, yetkili Mahkemelerin … Mahkemeleri olması nedeni ile yetki yönünden reddine ve davanın esası yönünden de reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Loj. Ltd. Şti. Vekili cevap dilekçesinde özetle; TTK madde 1188. Maddesi kapsamında düzenlenen 1 yıllık hak düşürücü sürenin mahkemece de re’sen gözetilmesi gerektiğini, hasarın var olduğu iddia edilen deniz taşıma işine ilişkin somut bir veri yer almadığını, hangi emtianın hasarı için ne kadar hasar bedeli ödendiği belirlenmediğini, bu hususun TBK kapsamında gerçek zararın tespiti bakımından önem taşıdığını, taraflar arasında usulüne uygun bir sigorta poliçesi düzenlenip düzenlenmediğinin tespiti gerektiğini, beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan vekili cevap dilekçesinde; müvekkili şirket nezdinde … nolu sözleşme kapsamında poliçede yazılı genel şartlar ve klozlar kapsamında giren rizikolardan sadece taşıyıcının yasal sorumluluğunun olduğu hallerin teminat altında olduğunu, ayrcı her hasar için 1.500,00UERO muafiyet şartı bulunduğundan 1.500,00EURO altı hasar tazminatlarının teminat dışı olduğunu beyanla, davanın tarafı olmayan müvekkili şirket aleyhine hüküm tesisine yer olmadığına dair karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizde açılan işbu davanın, Mahkememizin …esas sayılı dosyasının 02/09/2021 tarihli celsesinde; usul ekonomisi gözetilerek davalılardan … Loj. Ltd. Şti. ile … Nak. A.Ş. hakkındaki davanın tefriki ile açıldığı anlaşılmıştır.
Dava; davacı sigortalısına ait emtiaların davalılar sorumluluğunda deniz taşıması esnasında hasarlandığı iddiası ile sigortalıya ödenen 717,20 USD, 31.164,70 TL ve 16.440,23 TL hasar bedelinin davalılardan rücuen tahsile ilişkin alacak davası olup; uyuşmazlığın, davanın hak düşürücü süre içinde açılıp açılmadığı, tarafların aktif ve pasif husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığı, davalı Hapag vekilinin milletlerarası yetki itirazının yerinde olup olmadığı, sigorta sözleşmesinin geçerli olup olmadığı, geçerli bir sözleşme uyarınca ödemenin yapılıp yapılmadığı, hasara ilişkin süresinde ve geçerli bir ihbarın bulunup bulunmadığı ve hasarın deniz taşıması esnasında meydana gelip gelmediği, hasarda davalının sorumlu olup olmadığı ve hasarın miktarının tespiti noktasında toplandığı görülmüştür.
Taraf vekillerince davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığına yönelik itirazlarının öncelikli değerlendirilmesi gerekmiştir.
Deniz Yolu taşımasında tazminat istemek için hak düşürücü süre başlıklı TTK 1188. maddesine göre kısmi hasar ve geç teslim halinde taşıyana karşı açılacak dava eşyanın teslim edildiği tarihten itibaren 1 yıl içinde açılmaması halinde hakkın düşeceği belirtilmiştir. Rücu hakkının ise teslim tarihinden itibaren 1 yıllık süreye malın teslim tarihinden itibaren işlemeye başlamakla birlikte hak sahibine ödeme yaptıktan sonra 90 günlük ek sürede kullanılması gerekmektedir.TTK 1188/4 fıkrasında bu sürenin ,tarafların dava sebebinin doğmasından sonra yapacakları bir anlaşma ile uzatılabilir hükmüne haizdir.
Dosyada mevcut uyuşmazlığa konu hasarlara ilişkin olarak düzenlenen “Hasarlı Ürün Tutanağı” başlıkılı tutanak tarihlerine göre; hasarların 24/01/2018, 12/04/2018 ve 11/07/2018 tarihlerinde tespit edildiği anlaşılmaktadır. Davacı sigorta şirketi tarafından ise sigortalıya 11/12/2018 ile 22/01/2019 tarihlerinde ödeme yapıldığı, arabuluculuk sürecinin ise 31/05/2019 tarihinde başlatıldığı, görüşmelerin de 18/07/2019 tarihinde anlaşamama üzerine sonlandığı nihai olarak davanın ise 31/10/2019 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Bu kapsamda; 24/01/2018, 12/04/2018 tarihli hasar tespiti tarihlerinin esas alınması halinde, arabuluculuk sürecinin başlangıç tarihi itibarı ile hak düşürücü 1 yıllık sürenin geçtiği, 11/12/2018 ile 22/01/2019 tarihlerinde yapılan ödemelerin tarihlerinin esas alınması halinde ise 90 günlük yasal sürenin de geçtiği mahkemece tespit olunmuştur. 11/07/2018 tespit tarihli hasar bakımından ise, arabuluculuk süreci TTK 1188 maddesi gereği yasal 1 yıllık süre içerisinde 31/05/2019 tarihinde başlatılmışsa da, arabuluculuk süreci içerisinde duran süre anlaşamama sonrası 18/07/2019 tarihinde yeniden işlemeye başlamış olup, davanın açıldığı 31/10/2019 tarihinde ise TTK 1188 maddesi gereğince öngörülen 1 yıllık hak düşürücü sürenin dolmuş olduğu değerlendirilmiştir.
TTK’nun 1189.maddesinde “tazminat isteminin muhattabı, zarar göreni dava açma süresini kaçırması sonucunu doğurucak şekilde oyalarsa, hak düşürücü sürenin geçmiş olduğu itirazından yararlanamaz” hükmüne yer verildiği, davacı vekili tarafından TTK’nun 1189.maddesi gereğince davalıların hak düşürücü süre itirazından yararlanamayacağı belirtilmiş ise de, buna ilişkin delil ve belge sunulmadığı, davacının davalı tarafından dava açma süresini kaçırması sonucunu doğuracak şekilde oyalandığı hususunu ispatlayamadığı görülmekle, davanın TTK 1188.madde hükmü gereğince hak düşürücü süre yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanı hak düşürücü süre nedeni ile REDDİNE,
2-Davanın tefrik yolu ile açıldığı dikkate alınarak, tefrik sonrasında alınmayan 59,30.TL başvuru harcı ve 59,30.TL karar harcı olmak üzere toplam 118,60.TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye gelir KAYDINA,
3-Davalılar vekili için takdir edilen 4.080,00.TL red vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Arabuluculuk ücreti yönünden tefrik edilen Mahkememiz …Esas sayılı dosyasında hüküm kurulduğu dikkate alınarak, işbu hususta yeniden KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/10/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır