Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/295 E. 2022/395 K. 21.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO :2021/295 Esas
KARAR NO :2022/395
DAVA :İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :18/08/2020
KARAR TARİHİ :21/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 2018 yılında davalı şirkete ait ürünlerin gemi aracılığıyla nakliyesine ilişkin anlaşma yapıldığını ve müvekkil şirketin davalıya ait bu nakliye işlemini gerçekleştirdiğini, müvekkil şirketin sunmuş olduğu nakliye hizmetine ilişkin olarak demuraj bedelini içeren faturanın kesildiğini, davalıya tebliğ edildiğini ve faturaların kesinleştiğini ancak ödenmediğini, davalı borçlu aleyhine ….İcra Dairesi’nin 2019/… E. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını asıl alacak miktarının tahsil günündeki karşılığı ödenmek üzere 300,00.-USD olduğunu, ilgili dosyadan davalıya ödeme emrinin tebliğ edildiğini, işbu ödeme emrine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini ve icra takibinin davalı tarafın itirazı ile durdurulduğunu, sayılan nedenlerle davanın kabulüne ve itirazın iptaline, davalının mal varlığı üzerinde dava değeri kadar ihtiyati haciz niteliğinde tedbir konulmasına, takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkara tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; davanın görevsiz mahkemede açıldığını, davacı ile müvekkili şirket arasında uzun yıllara dayanan ticari ilişki olduğunu, müvekkili şirketin davacıya yaptığı ödemeler fatura başına değil, cari hesap kaynaklı yapıldığım, yapılan ödemede 140 USD sehven fazla ödendiğini, buna karşın davacı şirketin huzurdaki davaya konu faturadan evvel müvekkil şirkete karşılığı ödenmiş olmasına rağmen 330 USD ve 110 USD bedelli toplam 440 USD bedelli iki fatura düzenleyip gönderdiğini, müvekkili şirketin bu faturaları iade ettiğini, davacı şirketin müvekkili şirketin yaptığı 140 USD fazla ödemeyi, göndermiş olduğu fatura toplamı olan 440 USD bedelden düşerek 300 USD bedelli fatura keserek icra takibi başlattığını, müvekkili şirketin dava konusu fatura karşılığında hizmet almadığını ve müvekkili şirketin cari hesap kayıtlarında 140 USD alacaklı göründüğünü, açıklanan nedenlerle davanın öncelikle görev yönünden reddine ve esas yönünden reddine karar verilerek yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına, davacının %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödemesine karar verilmesini talep etmiştir.
…. Asliye Ticaret Mahkemesince aldırılan bilirkişi talimat raporunda özetle; taraflar arasında 2018 yılında yaygın bir ticari ilişki olduğu, davacının davalıya dava konusu fatura dışında başka faturalar da düzenlediği, davalının da davacıya ödemeler yaptığı, dava konusu faturanın davacının ticari defterlerinde bedeli ödenmemiş olarak davalının hesahına borç kaydedildiği, yani davalının 30Û USD borçlu olduğunun kayıtlı olduğu , davacı taraf defter kayıtlan itibari ile icra takip tarihi olan 02.08.2019 tarihinde, davacının davalıdan 300 USD, o günkü kur karşılığı olarak ta 1.744,20 -TL alacaklı olduğunun kayıtlı olduğu, takip konusu faturanın USD cinsinden düzenlenmiş olması nedeniyle, oluşan kur farklarının muhasebe kayıtlarına yansıtıldığı, faturanın düzenlendiğindeki TL karşılığı ile takip tarihindeki TL karşılığı arasındaki farkın kur farla hareketlerinden kaynaklandığı, davacı taraf 2018 vc 2019 yılları yasal defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin-beıatlarımn yapılmış olması, defterlerin usulüne uygun olarak tutulmuş olması nedeniyle davacı taraf defterlerinin sahibi lehine delil olma niteliğine haiz olduğu belirtilmiştir.
…. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/… esas, 2021/… karar sayılı kararı ile görevsizlik kararı verilerek dosya mahkememize gönderilmiş ve yukarıdaki esasına kaydı yapılmıştır.
Mahkememizce aldırılan bilirkişi raporunda özetle; İncelenen davalı şirkete ait 2018 ve 2019 yılı Ticari defterlerinin açılış tasdikleri ile yıl sonunda yaptırılması gereken kapanış tasdiklerinin yasal süresinde TTK. Hükümlerine göre usulüne uygun yaptırılmış olduğu ve davalı şirketin 2018 ve 2019 yılı ticari defterlerini TTK. hükümlerine göre usulüne uygun tutmasından dolayı davalı şirketin 2018 ve 2019 yılı ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, davalı şirketin dava ve icra takibine konu olan 14.09.2018 tarihli A seri … nolu 300,00 USD tutarlı “Demuraj” açıklamalı faturayı Kabul etmeyerek ticari defterlerinde kayıt altına almamasından kaynaklı olarak icra takip tarihi olan 02.08.202019 tarihi itibariyle davacı şirkete herhangi bir borcunun bulunmadığı, davacının iddialarının ispata muhtaç olduğu, dava konusu taşıma nedeniyle davacının demuraj alacağının bulunmadığı, davacı şirketin icra takibi öncesinde işlemiş faiz talebinde bulunmadığı, tarafların icra inkar tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin değerlendirilmesinin mahkemenin takdirinde olduğu belirtilmiştir.
Dava; davacı tarafça davalı adına demuraj açıklamasıyla düzenlenen faturaya dayalı icra takibine itirazın iptali davasıdır.
…. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… esas sayılı dosyasının celpedilip incelenmesinde davacının 18/07/2018 tarih, 300,00 usd bedelli fatura alacağının tahsili amacıyla icra takibi başlattığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, davanın süresi içerisinde açıldığı görülmüştür.
Davacı taraf … VE … sayılı konişmenolar tahtında yapılan taşımalara ilişkin olarak meydana gelen demuraj ücretinin tahsilini talep etmiş, davalı taraf fatura konusu hizmeti almadığını, taşımalara ilişkin bedellerin ödendeğini savunmuştur. Kural olarak, fatura konusu mal veya hizmetin teslimini ispat külfeti düzenleyene ait olup, yasal delillerle desteklenmediği sürece fatura ve davacı defter kayıtları tek başına alacağın varlığını kanıtlamaz. Dolayısıyla davacı, fatura konusu mal veya hizmetin davalıya teslim edildiğini ve alacağını kanıtlamak zorundadır. Davalının sözleşmesel ilişkiyi inkâr etmesi durumunda davacının öncelikle aralarındaki akdi ilişkiyi ispat etmesi gerekmektedir. Bilirkişi raporunda davalı tarafın dava ve icra takibine konu olan 14.09.2018 tarihli a seri … nolu 300,00 usd tutarlı “demuraj” açıklamalı faturayı ticari defterlerinde kayıt altına almadığı tespit edilmiştir. Mahkememizin 11/02/2022 tarihli ara kararı ile davacı vekiline süre verilmiş ise de dava konusu alacağa ilişkin varış ihbarı , konteyner hareketlerini gösteren tracing report , konteyner dolu , boş ve diğer hareketleri gibi alacağı ispata yarayacak belgelerin sunulmadığı, bilirkişi raporunda da demuraj ücretinin hesaplanamadığının belirtildiği, buna göre davacının alacağını usulüne uygun delilerle ispatlayamadığı anlaşıldığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar harcı olan 80,70 TL’den peşin alınan 54,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 26,30 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davalı vekili için takdir edilen 1.671,27 TL red vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
4-Tarafların dava şartı olan Arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları, Arabuluculuk son tutanağından anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-14 bendi uyarınca ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Suçüstü Ödeneğinden ödenen 1.320,00.-TL Arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.21/06/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır