Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/240 E. 2022/265 K. 12.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2021/240
KARAR NO : 2022/265
DAVA : İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/09/2020
KARAR TARİHİ : 12/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı tarafından … numaralı nakliyat emtia abonman sigorta poliçesi ile sigortalanan sigortalı … Tic. Ltd. Şti.’ye ait lolyo ve branda cinsi emtiaların borçluların sorumluluğunda Çin’den … ve aktarmalı olarak … gemileri ile Türkiye’ye nakliyesi esnasında emtialar ezilme suretiyle hasara uğradığını, nakliye işleminin davalı tarafından gerçekleştirildiğini, fatura ve yapılan tespitler gereğince sovtaj durumunun dikkate alınarak 1.888,86 USD sigortalı zararı davacı tarafından sigortalı adına müşterisine ödendiğini, TBK ilgili hükümleri temlik esasına göre sigortalısının haklarını devralan davacının TTK ve ilgili konvansiyon hükümleri ile davalıya rticu hakkı doğduğunu, 1 numaralı davalı … … A.Ş.’ne navlun faturasını ve yük teslim belgesini düzenleyen ve konşimento belgelerine istinaden forwarder / ana nakliyeci sıfatıyla tüzel kişilik olarak dava açıldığını, 2 no.lu davalı … Ltd. İzafeten … … A.Ş.’ye konşimento belgelerine istinaden taşıyan sıfatıyla tüzel kişilik olarak dava açıldığını, davacının sigortalısına ait emtiaların Ambarlı limanında tahliyesi esnasında emtiaların hasara uğradığı tespit edildiğini, davalı yetkililerinin de müşterek katılımı ile 26.11.2018 tarihlerinde hasar tutanağı tutulduğunu, davalılara ihtar/rücu ihbarları gönderildiğini, emtiaların nakliye esnasında hasara uğradığının tartışması/, olduğunu, oluşan hasarın tespitine müteakip ekspertiz çalışması yapıldığını, eksper raporunda, 26.11.2018 tarihinde tahliyesi yapılan emtianın yırtılma ve ezilme sonucu deforme olduğunu tespit edildiğini, 11 adet reflective banner cinsi emtianın ezilmeye bağlı olarak hasarlanmış olduğunu, rulo emtianın alt ve tist tabanlarında hasara bağlı ovalleşme meydana geldiğini, emtianın ezilerek hasarianması sebebiyle baskı makinesinde kullanılamayacağının tespit edildiğini, konu ile ilgili sovtaj durumu hasar hesabında dikkate alındığını, hasarın Çin’den Türkiye’ye yapılan taşıma esnasında emtiaların ezilme neticesinde meydana geldiğinin tespit edildiğini, emtianın zayi olması sebebiyle nakliye sürecinde meydana geldiği hem hasar tutanakları hem de eksper raporlarında eksperlerce tespit edildiğini, davalıların gerekli dikkat ve özeni göstermediğini, meydana gelen hasar nedeniyle taşıma işlemini gerçekleştiren her iki davalının da mütcselsilen sorumluluğu bulunduğunu, TTK’nın taşıyanın sorumluluğunu düzenleyen TTK m. 1178 uyarınca Taşıyan navlun sözleşmesinin ifasında özellikle eşyanın yükletilmesi istifi, elden geçirilmesi, taşınması, korunması, gözetimi ve boşaltılmasında tedbirli bir taşıyandan beklenen dikkat ve özeni göstermekle yükümlü olduğunu, taşıyanın eşyanın ziyanı veya hasarlarından yahut geç tesliminden doğan zararlardan zıya, hasar veya teslimde gecikmenin eşyanın taşıyanın hakimiyetinde bulunduğu sırada meydana geldiğini olması şartıyla sorumlu olduğunu, taşıyıcının sorumluluğu ispat külfeti ters çevrilmiş bir kusur sorumluluğu olduğunu, sigortacılık kanunun 22. Maddesinin 17. Fıkrasında aynı maddenin 13. Fıkrası uyarınca tarafsız olmak zorunda olan eksperlerin düzenlediği raporun delil niteliğinde olduğunun belirtildiğini, dava konusu icra takibinin … İcra Müdürlüğünün 2019 / … E. Sayılı dosyası ile 05.09.2019 tarihinde başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini, takibin durduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davacının davalılardan olan şimdilik 10.422,38 TL alacağına ilişkin … İcra Müdürlüğünün 2019/… E. Sayılı dosyasına itirazının iptali ile takibin devamını, dava dışı sigortalıya ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, alacaklarının likit ve belirlenebilir olduğundan %20’den az olmayan oranda icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, ücret-i vekalet ve yargılama giderlerinin davalılar tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının delilleri arasında bulunan … Ltd. tarafından düzenlenmiş … numaralı konşimentonun ön sayfasında açıkça yetkili mahkeme ve uygulanacak hukuk maddesi bulunduğunu, bu maddeye göre Singapur mahkemelerinin mtinhasıran yetkili olduğunu, davanın her iki davalı açısından uluslararası yetki sebebiyle reddini talep ettiklerini, konşimentodaki açık hukuk seçimi nedeniyle ihtilafa Singapur hukukunun uygulanması gerektiğini, birinci davalı … … A.Ş.’nin taşımada 2. Davalının temsilci olarak davrandığı konşimentodan belli olduğunu, konşimentoda teslimat acentesi … A.Ş. teslimat acentesi olarak ibaresi bulunduğunu, freight collect navlun teslimat limanında tahsil edecektir ibaresinin bulunduğunu, … … A.Ş. navlunu yükün gönderilene teslimatı karşılığı tahsil ettiğini, tahsil ettiği navlun karşılığında fatura kesmesinin normal olduğunu, temsilci olarak davrandığı açık bir şekilde belli ve beyan edilmiş olduğu için hak ve borçların konşimentoyu düzenleyen ve taşıyan sıfatına haiz 2 davalı nam vc hesabına doğacağında şüphe olmaması gerektiğini, TTK 105/3 gereğince acentelik hükümlerinin … … A.Ş.’ne uygulanabileceği düşünülse bile 1. Davalıya doğrudan husumet yönctilemeyeceğini, 2. Davalıya İzafeten yöneltilebileceğini, davanın 1. Davalı açısından reddinin gerektiğini, zamanaşımı suresinin geçtiğini, ekspertiz raporu yükün tesliminden yaklaşık iki ay sonra yapıldığını, ekspertiz raporunun yetersiz ve yüklerin tesliminden yaklaşık 2 ay sonra yapıldığını, sigortalının deposunda yapılan hasar tespitinde ekspere gösterilen hasarlı malların taşımaya konu yükler olup olmadığının belli olmadığını, taşıyanın kusursuzluk ve uygun illiyet bağı karinelerinden yararlandığı 1182. Maddeye göre zararın aşağıdaki sebeplerden ileri gelmesi halinde taşıyan ve adamları kusursuz sayılacağını, ambalajın yetersizliği, zararın durumun gereklerine göre birinci fıkrada yazılı sebeplerin birinden ileri gelmesi muhtemel ise bu sebepten ortaya çıktığı varsayılacağını, ödemenin … ödeme niteliğinde olduğunu, sigortacıya rücu hakkı vermeyeceğini, hasar bedelinin tespitinin dayanaksız vc afaki olduğunu, aşıyanın % 5 ilave bedelden sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını belirterek, davanın reddini, karşı yan aleyhine İİK 67/2 uyarınca % 20’den az. olmamak üzere tazminata hükmedilmesini, ücret-i vekalet ve yargılama giderlerinin davacı tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 2020/… E.sayılı dosyasının 03/06/2021 tarihli celsesinin 1 numaralı maddesi gereğince davalılardan … … A.Ş. hakkındaki davanın bu dosyadan tefriki ile yukarıdaki esas numarasına kaydı yapıldığı anlaşılmıştır.
Dava, davacı sigortalısına ait emtiaların deniz taşıması esnasında hasarlandığı beyanı ile sigortalıya ödenen hasar tazminatının rücuen davalıdan tahsili talepli başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali davası olup, uyuşmazlığın konusunun; tarafların aktif ve pasif husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığı, sigorta sözleşmesinin geçerli olup olmadığı, geçerli bir sözleşme uyarınca ödemenin yapılıp yapılmadığı, hasara ilişkin süresinde ve geçerli bir ihbarın bulunup bulunmadığı ve hasarın deniz taşıması esnasında meydana gelip gelmediği, hasarda davalının sorumlu olup olmadığı ve hasarın miktarının tespiti noktasında toplandığı görülmüştür.
… İcra Müdürülüğü’nün 2019/… Esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 05/09/2019 tarihinde icra takibine başlandığı, ödeme emrinin davalı borçluya 16/09/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 20/09/2019 tarihli borca itiraz dilekçesi ile takibin durduğu ve eldeki davanın da 09/09/2020 tarihinde İİK 67 maddesi gereğince yasal 1 yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
27/04/2021 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dava dışı sigortalı tarafından alışı yapılan ürünlerin davalı … … A.Ş. aracılığıyla taşımasının gerçekleştirildiğini, davalı tarafından sigortalı firma adına 10.01.2019 tarih, … seri nolu 175 USD karşılığı 976,48 TL bedelli “Deniz Navlunu” açıklamasıyla faturanın tanzim edildiğini, söz konusu fatura bedelinin 09.01.2019 tarihinde banka havalesiyle tahsil edilmiş olduğunu ve fatura bedelinin yasal defterlerine gelir kaydedilmiş olduğunu, dava dışı sigortalı firma tarafından hasar bedelinin davacı sigorta şirketinden 1.888,86 USD’nin banka havalesiyle 12.02.2019 tarihinde tahsil edildiğini, davalının dava dışı sigortalı firma adına tanzim edilen 178 USD’lik fatura bedelinin 128,70 USD’lik kısmının ise dava dışı … … Ltd. tarafından firmaları adına düzenlenen 24.10.2018 tarihli … numaralı Borç Dekontu (Debit Note) ile dava dışı firmanın hesabının takip edildiği … Ltd. hesabına alacak kaydederek “… ” numaralı konşimento dahilinde giderleştirdiğini beyan etmiştir.
14/02/2022 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dosyada bulunan hasara ait fotoğraflardan hareketle bahse konu hasarın deniz taşıması sırasında olup olmadığı ya da taşımanın hangi aşamasında meydana geldiğini belirlemenin mümkün olmadığını, dava konusu uyuşmazlığın, Sigapur’da ve Singapur Hukuku’na göre çözümünün gerekeceğini, aksi kanaatte olunması halinde mahkemenin yetkili olacağı ve uyuşmazlığın Türk hukukuna göre çözümünün gerekeceğini, davacının aktif, davalıların pasif husumet ehliyetlerini haiz olduklarını, biri akdi diğeri fiili taşıyan sıfatını haiz davalıların dava konusu hasar sebebiyle TTK m. 1178 ve 1191 hükümleri uyarınca sorumlu olacaklarını, dosyada mevcut ve davalı tarafın da katılımıyla 26.11.2018 tarihinde düzenlenen hasar tutanağında emtiaların hasara uğradığının Ambarlı Limanı’nda tahliyesi esnasında tespit edilmiş olmasına bağlı olarak davaya konu taşıma sözleşmesinde TTK m. 1184 uyarınca bir incelemenin yapıldığını, dolayısıyla ayrıca ihbara gerek kalmaksızın varma limanında hasarın tespit edildiğini, diğer bir ifade ile hasara ilişkin süresinde ve geçerli bir ihbarın bulunduğunun kabulünün gerekeceğini beyan etmişlerdir.
Dava halefiyete istinaden açılmış olmakla, davacının TTK 1472 maddesi gereğince halef sıfatını ve hali ile aktif husumet ehliyetini kazanabilmesi için, geçerli bir sigorta sözleşmesinin kurulmuş olması, sigortacının himaye kapsamında yer alan riziko sebebiyle meydana gelen zararları ödemiş olması ancak bu ödemenin geçerli bir sözleşme uyarınca ve gerçek hak sahibine yapılması gerekmektedir. Sigortacının halefiyeti, kanundan kaynaklandığından kendiliğinden meydana gelir. Sigortacı tazminatı ödediği anda, sigortalının yerine geçer ve sigortalının zarara sebep olan üçüncü şahsa karşı olan talep hakkı düşer.
Son olarak ise halefiyetin gerçekleşmesi için, zarar nedeni ile sorumlu bulunan üçüncü bir kişinin varlığı gereklidir. Sonuç olarak davacı sigortacının, sigortalısının haklarına halef olabilmesi için, sigortalının
üçüncü şahıslara karşı tazminat talebi hakkına sahip olması, sigortacının sigorta tazminatını gerçek hak sahibine ödemiş olması ve geçerli bir sigorta sözleşmesinin var olması gerekir. Sigortacının müracaat hakkı için de Kanunumuz herhangi bir ayrım yapmayarak hakkın haksız fiilden, kusursuz sorumluluktan, kanundan veya sözleşmeden kaynaklanmasını bir tutmuştur.
Dosyada … numaralı 03/12/2018 tanzim tarihli Nakliyat Emtia Abonman Alt Sigorta Poliçesi ile … numaralıçz10/08/2018 tanzim tarihli Nakliyat Emtia Abonman Sigorta Poliçesi bulunmaktadır. Nakliyat emtia abonman sigorta poliçesi incelendiğinde; sigorta ettiren ve sigortalı sıfatının … Ticaret Ltd. Şti.’ye ait olduğu, poliçenin, reklam malzemesi emtiasının gemi-uçak-tır ile yapılacak muhtelif ülkelere taşıması sırasındaki riskler için düzenlendiği görülmektedir.Nakliyat Emtia Abonman Alt Sigorta Poliçesi incelendiğinde ise; davaya konu edilen Yapışkanlı Folyo ve Branda emtiasının … Limanı’ndan başlamak üzere nihai teslim yeri AMBARLI’ya kadar olan taşınması sırasındaki riskler için düzenlendiği görülmektedir. Bu noktada taraflar arasında tartışma konusu olması münasebetiyle, poliçenin hasarın tespit edildiği 26/11/2018 tarihinden sonra 03/12/2018 tarihinde düzenlenmiş olması münasebetiyle riziko gerçekleştikten sonra düzenlendiği ve dolayısıyla sigorta sözleşmesinin geçersiz olacağı, buna bağlı olarak sigortacının ödememesi gereken bir tazminatı ex gratla (lütuf ödemesi) şeklinde ödemiş olmakla, davacının halefiyet ve keza aktif husmet ehliyetinin bulunup bulunmadığı hususunun incelenmesi gerekmektedir.
Zarar sigortalarının bir türü olan abonman sigorta sözleşmesi ile taraflar, sigorta edilen menfaati genel özellikleri (nev-i) ile belirtmekte ve menfaat somut hale geldiğinde sigortacıya bildirilmesini kararlaştırmaktadırlar. Nitekim Yargıtay kararlarında da ifade edildiği üzere, abonman sigorta sözleşmeleri, bir çerçeve sözleşme olup, sigortacı ile sigorta ettiren arasındaki sigorta ilişkisi abonman sözleşmesinin düzenlendiği tarihte kurulmuş ve sigorta şirketinin sorumluluğu da abonman sözleşmesi tarihinde başlamış olmaktadır. Ancak dosyada bulunan abonman poliçe şartları incelendiğinde; İhbar Yükümlülüğü başlıklı madde ile; partiler halinde sevk edilecek emtialara ait bilgilerin her sevkıyat içi ve seferin başlangıcından varış mahalline kadar tüm seferi karşılayacak şekilde emtianın cinsi, sigortaya esas teşkil edecek bedeli, ambalaj durumu, kolu adedi, emtianın nerenden nereye sevk edileceği, hareket tarihi vb. Bilgileri sevkıyat başlamadan önce sigortacıya bildirmekle yükümlüdür denmektedir. Devamla ise mücbir sebep hali düzenlenmiş ve bildirim yapılmadığı halde sözleşme ile verilen sigorta teminatının geçersiz olacağı belirtilmiştir. Poliçede bildirim yapılan sevkiyatlar bakımından ve bildirimsiz sevkiyatlar bakımından ayrı ayrı limit sağlandığı, abonman sigorta sözleşmesinin bir çerçeve anlaşması olup sözleşme kapsamına girmek koşuluyla belli bir taşımanın başladığı anda münferit olarak sigorta güvencesinin de başladığı, bu durumun sigortacıya bildirilmesi ile riziko ve sigorta konusu menfaat belirli bir hale geldiğinden sigortacının riziko sorumluluğunun da o andan itibaren başlayacağı, somut olayda ise sevkiyatın başlamasından önce veya sonra dava dışı sigortalı tarafından bildirim yapıldığına dair herhangi bir bilgi ve belge mevcut olmadığı, dosya kapsamında mücbir sebep halinin de ortaya konulamadığı anlaşılmaktadır. Buna göre davaya konu taşıma sırasında hasarlanan emtianın genel bir çerçeve anlaşması olan Abonman Sigorta Poliçesi ile sigorta himayesi altına alındığını söylemenin mümkün olamayacağı, alt poliçenin ise hasar tespit tarihinden sonra düzenlenmiş olması nedeni ile sigorta sözleşmesinin geçersiz olacağı, buna bağlı olarak sigortacının ödememesi gereken bir tazminatı ex gratla (lütuf ödemesi) şeklinde ödediği, 6102 sayılı yasanın 1472.maddesi gereğince kanuni halefiyetin sigortalı ile sigortacı arasında geçerli bir sigorta sözleşmesinin mevcut olması şartına bağlı olması karşısında; bilirkişi raporundaki görüşün aksine, davacının kanuni halefiyetten kaynaklanan aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı mahkemece değerlendirilmiştir. Ayrıca dosyada sigortalı firma tarafından ödenen tazminat alacağının davacı sigorta şirketine temlikine dair bir belge de bulunmadığı davacı vekilince bildirilmiş olduğundan davacının akdi halefiyetinden kaynaklanan takip ve dava hakkının da mevcut olmadığı kabul edilmiştir. Yargıtay 11 Hukuk Dairesi’nin 20/11/2017 tarihli 2016/… Esas ve 2017/… Karar numaralı ilamı ile benzer mahiyetteki ilk derece mahkemesi kararının onandığı da dikkate alınarak davanın aktif husumet ehliyeti yokluğu nedeni ile usulden reddine dair aşağıdaki hali ile karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın aktif husumet ehliyeti yokluğu nedeni ile USULDEN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince peşin alınan 125,88 TL den karar harcı olan 80,70 TL nin mahsubu ile fazla alınan 45,18 TL’nin kesinleşmeye müteakip talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı vekili için takdir edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/05/2022

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır