Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/7 E. 2021/361 K. 16.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO :2020/7 Esas
KARAR NO :2021/361
DAVA :İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :22/08/2019
KARAR TARİHİ :16/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … Ticaret AŞ’ye ait emtianın müvekkili şirket tarafından … nolu Nakliyat Abonman Poliçesi kapsamında sigortaladığını, emtianın … adlı sigortalıya satıldığını, sigortalı firmanın ise eş zamanlı olarak … Ltd. adlı firmaya sattığını, emtianın … AŞ tarafından nihai alıcıya teslim edilmek üzere 2 ayrı konteynere istiflendiğini, 04/08/2017 tarihinde … adlı nakliyeci firma sorumluluğunda … ” adlı gemiye yüklendiğini, bu gemi ile yapılan nakliye sonrasında, emtianın alıcı firma tesislerinde yapılan kontrollerde 16 adet televizyon konteynırda bulunan delikten giren suyun kolilere sirayet etmesi sonucu hasarlandığının tespit edilmiş olduğunu, meydana gelen hasarın tespiti amacıyla müvekkili şirketçe ekspertiz atandığını, yaptırılan inceleme sonucunda düzenlenen rapora göre 7.581,45TL hasar meydana geldiğini, müvekkili şirketin bu tutarı sigortalısına ödediğini, zararın oluşmasında davalının %100 kusurlu olduğu, başlatılan takibe davalının itiraz ettiğini beyan ederek; itirazın iptali ile takibin devamına 7.581,45TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı şirketten tazminine ve davalı aleyhine borcun %20’sinden aşağı olmamak üzere icra-inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiş ve … Asliye Ticaret Mahkemesinde dava açmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın Deniz İhtisas Mahkemesinde açılması gerektiğini, mahkemenin görevsiz olduğunu, davalı müvekkiline doğrudan husumet yöneltilmeyeceğini, müvekkilinin … .’nın acentesi olduğu, taşıma şartlarının yer aldığı konişmentonun 10.maddesi ile taşıma sözleşmesinden kaynaklanacak uyuşmazlıkların çözümü için başvurulacak yetkili mahkemenin Londra Mahkemeleri ve uygulanacak hukukun İngiliz Hukuku olduğunu, davacı tarafından süresinde bir ihbarın yapılmadığını, iki tarafında katıldığı bir tespitin bulunmadığı, iddia edilen hasarın hangi aşamada meydana geldiğinin belli olmadığını, emtianın müvekkili şirketin sorumluluğunda hasarlanmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
… Asliye Ticaret Mahkemesinde yapılan yargılama neticesinde 26/11/2019 tarih, 2019/… esas, 2019/… karar sayılı kararı ile görevsizlik kararı verilmiş, dosya mahkememize gönderilmiş ve yukarıdaki esasına kaydı yapılmıştır.
Dava, İİK’nun 67.maddesine göre itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce aldırılan bilirkişi raporunda özetle; Davacının aktif, davalının ise pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı, her ne kadar sigorta sözleşmesinin geçerli konusunda taraflar arasında bir tartışma olmasa da davacı sigorta şirketi tarafından sigorta tazminatının dava dışı sigortalıya ödendiğini gösterir bir belgeye dosyada rastlanamadığı, hasara ilişkin süresinde ve geçerli bir ihbarın bulunmadığı, hasarın deniz taşıması esnasında gerçekleştiğinin taşıtan sıfatını haiz dava dışı sigortalı dolayısıyla davacı sigorta şirketince ispatının gerekeceği ve fakat bu yönde bir ispata yönelik bir bilgi ve belgenin dosya münderecatında rastlanamadığı belirtilmiştir.
Dosyaya sunulan bilirkişi raporundaki tespitler mahkemece denetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunmuş olup, dayandıkları gerekçeler ile ulaştıkları tespitler mahkemece dosya kapsamı ve deliller ile uyumlu bulunduğundan alınan bilirkişi raporu karara esas alınarak hüküm tesis edilmiştir.
Dosya içeriğinde yer alan poliçe örneği ile de sabit olduğu gibi … no’lu Nakliyat Abonman Poliçesinden görüleceği üzere, davacı sigorta şirketi ile dava dışı sigortalı … Ticaret A.Ş. arasında nakliyat rizikolarına karşı 15.05.2017- 15.05.2018 tarihleri arasında geçerli abonman sigorta sözleşmesi yapıldığı anlaşılmaktadır.
Taşıyan … S. A. acentesi … S.A. tarafından tanzim edilen 04.08.2017 tarih ve … no.lu …’e göre; Yükletenin Türkiye’de mukim dava dışı sigortalı satıcı … Ticaret A.Ş., gönderilenin ve ihbar edilenin İngiltere’de mukim … LTD firması olduğu emtianın … isimli gemiye Aliağa Limanında 04.08.2017 tarihinde yüklenerek varış yeri olan … Limanı’na deniz yoluyla sevk edilmiş olduğu ve … ‘in taşıyanı temsilen davalı … A.Ş. tarafından imzalandığı görülmektedir.
…l üzerinde bulunan kayıtlar incelendiğinde; SHIPPER’S LOAD, STOW AND COUNT kaydından; emtianın konteyner içerisine yüklenmesi, sayımı ve istifi işlemlerinin bizzat yükleten tarafından gerçekleştirilmiş olduğu, STC (Said to Contain) kaydından; konteyner İçi emtia hakkındaki bilgilerin gönderen tarafından beyan edilen bilgiler olduğu, FCL/FCL (full container load) kaydından; konteynerin tamamının tek bir yükleyici tarafından tek bir alıcıya sevk edilmiş olduğu anlaşılmaktadır.
Dava dışı sigortalı satıcı … Ticaret A.Ş. tarafından dava dışı alıcı … LTD adına düzenlenmiş olan 31.07.2017 tarihli faturadan, dava dışı satıcının dava dışı alıcıya dava konusu 1.007 kutuda net 5.843.70 kg. elektronik malzemeyi 131.864,18 GBP bedel üzerinden sattığı anlaşılmaktadır. Diğer taraftan dosyada bulunan ve davacı … Sigorta tarafından düzenlenmiş bulunan … no’lu Nakliyat Abonman Poliçesi’nin incelenmesinden, davacının dava konusu yükü, dava konusu deniz taşıması bakımından nakliye rizikolarına karşı sigorta himayesi altına aldığı ve sigortalı olarak da dava dışı satıcı … Ticaret A.Ş. ile birlikte alıcı … ‘in de gösterildiği anlaşılmaktadır.
Böylelikle sigortacı sıfatını haiz davacının, dava dışı sigortalısının haklarına TTK m. 1472 hükmü uyarınca kanunen halef olabilmesi için geçerli bir sigorta sözleşmesinin hükümlerine göre sigorta tazminatını ödemiş olması şarttır. Buna ek olarak zarar, sigorta sözleşmesinde öngörülen rizikonun gerçekleşmesi sonucunda meydana gelmiş olmalı ve sigorta himayesi kapsamında bulunmalıdır. Ayrıcı rizikonun gerçekleşmesi sonucunda meydana gelen zararlar için sigortalının üçüncü şahıslara karşı tazminat talep hakkına sahip olması gerekmektedir. Bu kapsamda, davaya konu zararın sigorta sözleşmesi ile öngörülen bir riziko sonucu meydana geldiğini anlaşılmaktadır. Bununla birlikte davacının beyanları arasında yer almakla birlikte dosyada yer alan belgeler arasında davacı sigortacının sigorta tazminatını ödediğine dair bir belge sunulmamış olup ancak bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde davacı taraf ödeme dekontunu sunduğu anlaşılmakla davacının aktif husumet ehliyetinin olduğu kabul edilmiştir.
Esasında, navlun yolu ile yapılan taşımalarda hasar ihbarı 1184 ve 1185 hükümlerine tabi olacaktır. Buna göre TTK m. 1184’te tarafların talebi le resmi makamlarca incelenmesi; 1185’te ise bu şekilde bir inceleme yapılmamış ve yükte de ziya veya hasar varsa; haricen belli olan (gözle görülen) hasarların en geç eşyanın gönderilene teslimi sırasında; ziya veya hasar haricen belü değilse bu yöndeki bildirimin yük gönderilene teslim edildiği tarihten itibaren aralıksız olarak hesap edilecek 3 gün içinde yazılı yapılması gerektiği hüküm altına alınmıştır. Diğer taraftan navlun yolu ile yapılan taşımalarda hasar ihbarı 1184 ve 1185 hükümlerine tabi olacaktır. Buna göre TTK m. 1184’te tarafların talebi ile resmi makamlarca incelenmesi; madde 1185’te ise bu şekilde bir inceleme yapılmamış ve yükte de ziya veya hasar varsa; haricen belli olan (gözle görülen) hasarların en geç eşyanın gönderilene teslimi sırasında, ziya veya hasar haricen belli değilse bu yöndeki bildirimin yük gönderilene teslim edildiği tarihten itibaren aralıksız olarak hesap edilecek üç gün içinde yazılı yapılması gerektiği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda davaya konu yükteki hasar ihbarının, yükün dava dışı alıcı firma … ‘ın teslimi ile birlikte yahut en geç 3 gün sonra bu manada bir ihbarda bulunduğu yönünde, dosyada bir bilgi ve belge tespit edilememiştir. TTK m. 1185/4’e göre; “Eşyanın zıya veya hasarı ne bildirilmiş ne de tespit ettirilmiş olursa, taşıyanın eşyayı denizde taşıma senedinde yazılı olduğu gibi teslim ettiği ve eğer eşyada bir zıya veya hasarın meydana geldiği belirlenirse, bu zararın taşıyanın sorumlu olmadığı bir sebepten ileri geldiği kabul olunur. Şu kadar ki, bu karinelerin aksi ispat olunabilir. ” Şu halde, bahse konu hüküm uyarınca davacı taraf, hasarın deniz yolu ile taşıma sırasında meydana geldiğim ispatlamadıkça, bu zarar sebebiyle davalı taşıyanı sorumlu tutmak mümkün değildir.
Tarafların iddia ve savunmaları, sunulan deliller, usul ve yasaya uygun alınmış bilirkişi raporu tümüyle değerlendirildiğinde: sigorta sözleşmesinin geçerli olduğu konusunda bir ihtilafın olmadığı, davacı sigorta şirketi tarafından sigorta tazminatının dava dışı sigortalıya ödendiğini gösterir bir belgenin sonradan dosyaya sunulduğu böylece davacının aktif husumet ehliyetinin bulunduğu, hasara ilişkin süresinde ve geçerli bir ihbarın bulunmadığı, hasarın deniz taşıması esnasında gerçekleştiğinin taşıtan sıfatını haiz dava dışı sigortalı dolayısıyla davacı sigorta şirketince ispatının gerekeceği ve fakat bu yönde bir ispata yönelik bir bilgi ve belgenin dosya münderecatında rastlanamadığı anlaşılmakla açılan haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince peşin alınan 135,64 TL den karar harcı olan 59,30 TL nin mahsubu ile fazla alınan 76,34 TL’nin kesinleşmeye müteakip talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı vekili için takdir edilen 4.080,00 TL red vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
4-Tarafların dava şartı olan Arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları, Arabuluculuk son tutanağından anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-14 bendi uyarınca ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Suçüstü Ödeneğinden ödenen 1.320,00.-TL Arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/09/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır