Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/471 E. 2021/63 K. 15.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2020/471
KARAR NO : 2021/63
DAVA : İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2020
KARAR TARİHİ : 15/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı (borçlu) dan olan alacağının tahsili için 26.11.2019 tarihinde …. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… E sayılı dosyası ile takibe başlandığını, davalının süresinde icra takibine haksız ve yersiz olarak itirazda bulunarak takibi durdurduğunu, Müvekkilinin … IMO nolu MV … gemisinin İstanbul acentesi olduğunu, davalı tarafa ait olan Geminin Limana geldiğinde tamir ihtiyacının ortaya çıktığını ve acente olan müvekkilinden geminin ihtiyacı olan tamirin yapılması için gerekli olan işlerin yapılmasının organize etmesinin talep edildiğini, taraflar arasındaki anlaşma uyarınca davalıya ait MV … (IMO no …) gemisinin onarımının yapıldığını ancak onarım bedelinin bir kısmının ödenmediği için davalıya yönelik icra takibi yapıldığını, yapılan takibe davalının itirazı sonucunda takibin durmuş olup icra takibine vaki itirazın iptali istemiyle dava açılması zaruretinin doğduğunu beyanla itirazın iptaline, davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; MV … (IMO no …) gemisi gemisinin donatanı … Ltd. izafeten acente sıfatı ile müvekkili … Tic. Ltd. Şti.’ne karşı başlatılan icra takibine Müvekkili şirketin adresinin Üsküdar/İstanbul olması nedeniyle yetki itirazında bulunduklarını, Yetkili icra dairesinin İstanbul Anadolu İcra daireleri olduğunu, Davacı tarafın dava dilekçesinde müvekkili şirketin, geminin İstanbul acentesi olduğunu belirttiğini ancak müvekkil Şirkete karşı izafeten dahi olsa dava açma hakkının bulunmadığını, Davacı’nın aktif husumet ehliyetinin olmadığını, Müvekkilinin borçlu olduğunu iddia edilen şirketin bu alacağın doğduğu tarihte acentesi olmadığını, iddia edilen alacağın dayandığı sözleşmeye de aracılık etmediğini, Müvekkil Şirketin 04.10.2019 tarihinde sınırlı süre ile yetkili donatan tarafından acente olarak atandığını, Oysa iddia edilen alacağın bundan çok önceki bir tarihte ve Davacı’nın bizzat acente olduğu zamanda doğduğunu, Bu nedenlerle, izafeten dahi pasif husumet ehliyetinin olmadığını, acentenin takip konusu borcun doğmasında bir aracılık işlemi yoksa acenteye yapılan tebligatın yok hükmünde olduğunu, müvekkili şirketin 28/10/2019 tarihinde yapılan acentelik hizmetinin ifası ile asıl donatanı ile acentelik ilişkilerinin sona erdiğini, müvekkili şirketin iş bu davada temsil yetkisinin bulunmadığını, husumet itirazları baki kalmak kaydıyla asıl alacağa, faize oranına ve miktarına, ferilerine itiraz ettiklerini, davacı tarafça faturanın düzenlenmiş olmasının alacağın varlığını ispata yeterli olmadığını, davacı tarafın fatura dayanağı alacağını ispat etmesi gerektiğini beyanla davanın aktif dava ehliyeti, pasif dava ehliyeti bakımından reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin vekaletnamesi incelemesinden, davadan feragate yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili 03/02/2021 havale tarihli dilekçesi ile taraflarına ödeme yapılmış olmakla müvekkilinin herhangi bir alacağı kalmadığını, tarafların vekalet ücretlerinden karşılıklı olarak vazgeçmiş olup, yargılama giderlerinin üzerlerinde kalması hususunda anlaştıklarını beyanla esasın bu şekilde kapatılmasını beyan ettikleri anlaşılmıştır.
Davalı vekili 14/02/2021 havale tarihli dilekçeleri ile … gemisinin donatanı/işletenin davacı şirkete borcunu ödemiş olduğunu, davacının davasından feragat ettiğini beyan etmiş ise de yargılama giderleri ve vekalet ücreti hakkında aralarında herhangi bir sulh sözleşmesi ve karşılıklı feragat anlaşması bulunmadığını beyanla; müvekkili şirketin vekille temsil edildiğinden ve yargılama gideri yapıldığından lehe vekalet ücreti ve yargılama gideri verilmesini beyan ettikleri anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede, davadan feragatın davayı sona erdiren taraf işlemlerinden olması sebebi ile HMK 307, 309 ve 311 maddeleri gereğince davadan feragatin kesin hükmün sonuçlarını doğurması dikkate alınarak davanın feragat nedeni ile reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın feragat nedeni ile REDDİNE,
2-Harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafça yapılan masrafların üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı taraf vekil ile temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince tayin olunan 143,12 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa İADESİNE,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi 15/02/2021

Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır