Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/41 E. 2021/366 K. 23.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO :2020/41 Esas
KARAR NO :2021/366
DAVA :İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :01/05/2019
KARAR TARİHİ :23/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili sigorta şirketi tarafından, dava dışı sigortalı … Sanayi A.Ş. lehine 17.04.2018 ile 16.06.2018 tarihleri arası geçerli olmak üzere … no.lu Nakliyat Emtia Sigorta Poliçesi tanzim edildiğini, sigortalı … Sanayi A.Ş. isimli satıcı firma tarafından, alıcı … Limited adlı firmaya 12.04.2018 tarih, … ve … no.lu mal faturaları ile “… – 3.920 Çuval – Net 196.000,00 Kg – Brüt 196.313,60 KG” satıldığını, sigortalı satıcı firmanın emtiaların taşınması için davalı asıl taşıyıcı … A.Ş. ile anlaştığını, asıl taşıyıcı … A.Ş. ‘de söz konusu emtiaların taşınması için alt nakliyeci, davalı fiili taşıyıcı … A.Ş. ile anlaşmış olup, emtialar … A.Ş. sorumluluğunda bulunan …A gemisine … Limanı’ndan yüklenerek, Tema/Gana’ya sevk edildiğini, Gana’daki alıcı firmaya ulaşan söz konusu emtiaların 21.06.2018 tarihinde konteynırlardan tahliyesi esnasında tahliye edilen emtiaların ıslanarak hasarlanmış olduğunun tespit edildiğini, buna ilişkin 21.06.2018 tarihli teslimat formu düzenlendiğini, bahsedilen hasar teslimat formunda; ”88 adet çuvalın ıslak olduğu, 14 çuvalın yırtık/patlak olduğu görüldü. Hasarlı çuvallar ayrıldı ve karantinaya alındı. Teknik müdürden tavsiye istendi. Diğer emtialar sağlam bir şekilde depoya alındı” şeklinde belirtildiğini, sonrasında ise alıcı firma tarafından hasar beyanı iletildiğini, sigortalılarının satış yaptığı Gana firması tarafından hasara uğrayan ürünlerin reddedildiğini, sigortalı firmaya hasara uğrayan emtialar için toplamda 1.312,08 USD ödeme yapıldığını, bahsi geçen emtialarda meydana gelen hasar, ekspertiz raporunda tespit edildiği üzere, Türkiye’den Gana’ya yapılan deniz yolu ile nakliye sırasında konteynerdaki delikten giren ve konteyner kapaklarındaki boşluklardan yağmur ve/veya deniz suyunun emtiaya sirayet etmesi sebebiyle meydana geldiğini, izah edilen alacağın tahsili amacıyla, borçlular/davalılar aleyhine … İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı dosyası ile açmış oldukları ilamsız icra takibi davalının haksız itirazı nedeniyle durduğunu, bu nedenle davalının …. İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas No.lu dosyasına yapmış olduğu haksız itirazın iptali ile takibin devamına, önceki taleplerinin kabul görmemesi durumunda, davanın alacak davası olarak görülerek hasar bedeli olan 1.312,08 USD’nin ödeme tarihi olan 12.07.2018 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava şartı arabuluculuk görüşmelerinde müvekkiline usulüne uygun tebligat yapılmadığını ve taraflarına haber verilmediğini, bu nedenle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, davada yetkili ve görevli mahkemenin Deniz İhtisas Mahkemesi olduğunu, dosyada görevsizlik kararı verilerek, dosyanın yetkili ve görevli mahkeme olan İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesi gerektiğini, davanın taşıyan sıfatı bulunmayan müvekkili şirket aleyhine ikame edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, davacı tarafın dayandığı tek taraflı olarak hazırlanmış ekspertiz raporunun huzurdaki dava yönünden hiçbir geçerliliği bulunmadığını, davacının sunmuş olduğu raporun aleyhe olan kısımlarını kabul etmediklerini, dosyaya sunulan ekspertiz raporunun hangi yetki ile hangi makama hazırlatılmış olduğunun belli olmadığını, denetimden uzak olduğunu, söz konusu ekspertiz raporunun huzurdaki dava yönünden herhangi bir geçerliliği bulunmadığını, dosyaya sunulan ekspertiz raporunun imzasız olduğunu, dosyaya sunulan raporun davacının taleplerine göre doldurulduğunun açık olduğunu, müvekkili şirketin taşıyan olduğunu kabul anlamına gelmemekle birlikte davacı tarafından yaptırılmış olan hasar tespitinin müvekkili şirkete kanunen öngörülen süre içerisinde bildirilmediğini, davacının iddia ettiği bir hasar söz konusu ise gerek sorumluluğun belirlenmesi, gerek hasarın ne zaman meydana geldiğinin tespit edilmesi ve gerekse sorumluluk sebeplerinin tespit edilmesi açısından yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılması gerekmekte olduğunu, müvekkilinin taşıma eyleminde herhangi bir kusurunun bulunmadığını, davanın reddi ile davacının alacağının %20’sinden az olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatı ödemesine mahkumiyetine karar verilmesini talep etmiştir.
…. Asliye Ticaret Mahkemesinin tarih, 2019/… esas ve 2020/… Karar sayılı görevsizlik kararı ile, dosya mahkememize gönderilmiş, dosyanın yukarıdaki esasa kaydı yapılarak yargılamaya bu esas numarası üzerinden devam olunmuştur.
Dava; Tarafların aktif ve pasif husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığı, sigorta sözleşmesinin geçerli olup olmadığı, geçerli bir sözleşme uyarınca ödemenin yapılıp yapılmadığı, hasara ilişkin süresinde ve geçerli bir ihbarın bulunup bulunmadığı ve hasarın deniz taşıması esnasında meydana gelip gelmediği, hasardan davalının sorumlu olup olmadığı ve hasarın miktarının tespiti ile arabuluculuk şartının usulüne uygun yerine getirilip getirilmediği noktasında toplandığı görülmüştür.
Mahkememiz tarafından resen belirlenen bilirkişi heyetinin hazırladığı 15.04.2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dava konusu eşyanın satışında CİF esası kararlaştırılmış olduğundan sigortalanabilir menfaatin dava dışı alıcıya ait olduğunu, sigorta sözleşmesine satıcının menfaati konu edildiğinden TTK m. 1408 gereğince sözleşmenin geçeriz olduğu ve geçersiz sözleşmeye dayalı olarak davacı sigortacının TTK m. 1472 gereğinde halef sıfatını kazanamayacağı, davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığını, davalının düzenlemiş olduğu navlun faturası sebebiyle akdi taşıyan olarak nitelendirilebileceği, taşımanın dava dışı fiili taşıyan tarafından gerçekleştirildiği ancak bu durumun davalı akdi taşıyanın sorumluluğunu ortadan kaldırmadığını, … Sigorta A.Ş nin 09.07.2018 tarih ve … nolu ekspertiz raporuna göre toplam 84 çuval söz konusu emtianın alıcı firma adresinde ıslanarak hasarlandığının belirtildiğini, lakin dosyaya hasar ile ilgili herhangi bir analiz raporunun sunulmadığını, dava konusu hasara ilişkin resmi İnceleme veya bildirim yapıldığı dosya kapsamından anlaşılamadığından TTK m. 1185 f. 4 uyarınca taşıyan lehine iki karinenin doğduğunu, hasarın oluşma şekli dikkate alındığında taşıma sürecindeki iklim farklılıkları ile geçen 60 gün süre içerisinde konteyner yoğuşması neticesinde meydana geldiği kanaatinin oluştuğu, eşyanın taşıyanın sorumlu tutulması gereken bir sebeple hasara uğramış olduğunun ortaya konulamadığını, bu sebeplerle davalının zarardan sorumlu tutulamayacağının görüş ve kanaatinin bildirildiği görülmüştür.
Dosyaya sunulan bilirkişi raporundaki tespitler mahkemece denetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunmuş olup, dayandıkları gerekçeler ile ulaştıkları tespitler mahkemece dosya kapsamı ve deliller ile uyumlu bulunduğundan alınan bilirkişi raporu karara esas alınarak hüküm tesis edilmiştir.
6100 sayılı HMK’ya göre dava şartlarından biri olan tarafların aktif ve pasif husumet ehliyetlerinin bulunup bulunmadığı öncelikli olarak irdelendiğinde; dava, halefiyete müsteniden açılmıştır. Davacı … şirketinin halef sıfatını kazanabilmesi için bir sigorta sözleşmesinin mevcut olması, sigortacının himaye kapsamında yer alan riziko sebebiyle meydana gelen zararları ödemiş olması ve dava dışı sigortalının talepte bulunabileceği zararın ortaya çıkmasından sorumlu üçüncü bir kişinin varlığı gereklidir.
Dava dışı sigortalı tarafından 12.04.2018 tarihli 2 adet fatura ile … emtiasının dava dışı … … Ltd. firmasına CİF teslim şartıyla satıldığı anlaşılmaktadır. CİF (Cost, Insurance and Freight – mal bedeli, navlun ve sigorta) satış, bir malın belirli bir yere taşınması için gemiye yükletilmesi şartıyla, mal bedeli ile satıcı tarafından ödenecek sigorta ücreti ile navlundan ibaret bir bedel karşılığında yapılan satış şeklinde tanımlanabilir. CİF satımda satıcı, belirlenen varma limanına malı gönderebilmek için gerekli taşıma sözleşmesini kurmakla, navlunu ödemekle ve nakliye sırasındaki rizikolara karşı sigorta himayesi temin etmekle yükümlüdür. CİF satışta mallar gemiye yüklendiği andan itibaren hasar alıcıya intikal eder. Satıcının malı teslim borcu da yine bu anda ifa edilmiş olur.
Hasarın alıcıya geçmiş olması ile ifade edilmek istenen, taşıma sırasında meydana gelen hasardan satıcının hukuken etkilenmemesi ve eğer satış bedelini tahsil etmişse, iade etmekle yükümlü olmaması; tahsil etmemişse bu alacağını kaybetmemesidir. Malın hasara veya zıyaa uğraması halinde malvarlığı olumsuz etkilenecek kişi alıcı olduğundan eşya üzerindeki sigortalanabilir menfaat de alıcıya aittir. Satış bedelinin ödenip ödenmediği hususu sigortalanabilir menfaatle iligili değildir ve satış bedeli ödenmemiş olsa da CİF satışlarda sigorta sözleşmesine konu edilen menfaat alıcının menfaati ve sözleşme başkası hesabına sigorta sözleşmesi olmalıdır. Bununla birlikte Yargıtay bazı kararlarında, satış bedeli henüz ödenmemiş ise satıcının sigortalı gösterildiği sigorta sözleşmesini geçerli ve halefıyete dayanak saymaktadır.
Dosyaya sunulan … numaralı, 17.04.2018 başlangıç ve 16.06.2018 bitiş tarihli nakliyat emtia abonman poliçesinden, sigortalının dava dışı … Sanayi A.Ş. olduğu ve dava konusu emtianın Tekirdağ’dan Gana/Tema’ya deniz yoluyla …a İsimli gemiyle taşınması esnasmda oluşabilecek nakliye rizikolarına karşı sigorta himayesi sağlanmış olduğu anlaşılmaktadır.
Açıklandığı üzere, CİF satışta sigorta sözleşmesini akdetmek satıcının yükümlülüğü olup; hasar malın gemiye yüklenmesiyle alıcıya intikal ettiğinden, sigorta sözleşmesinin alıcı hesabına akdedilmesi gerekmektedir. Buna göre eşya üzerinde sigortalanabilir menfaate sahip olan alıcının söz konusu menfaati sözleşmeye konu edilmediğinden sigorta sözleşmesi TTK m. 1408 gereğince menfaat yokluğundan geçersiz sayılmalıdır. Satış faturasındaki “CİF” kaydı gereği dava dışı alıcının menfaati sözleşmeye konu edilmediğinden sözleşme geçersiz sayılıp geçersiz bir sözleşmeye dayalı olarak tazminat ödeyen sigortacının TTK m. 1472 gereğince halefıyet hakkını kazanamadığı ve aktif dava ehliyetine sahip olmadığı anlaşılmıştır.
Tarafların iddia ve savunmaları, sunulan deliller, usul ve yasaya uygun alınmış bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı itibariyle, dava konusu eşyanın satışında CİF esası kararlaştırılmış olduğundan sigortalanabilir menfaatin dava dışı alıcıya ait olduğu, sigorta sözleşmesine satıcının menfaati konu edildiğinden TTK m. 1408 gereğince sözleşmenin geçersiz olduğu ve geçersiz sözleşmeye dayalı olarak davacı sigortacının TTK m. 1472 gereğinde halef sıfatını kazanamayacağı, davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı anlaşıldığından, husumet yönünden haksız ve mesnetsiz davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir. Davacı tarafın icra takibini, haksız ve kötü niyetli şekilde açtığına dair dosya kapsamında somut delil bulunmadığından davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle usulden REDDİNE,
2-Davalının kötüniyet tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince peşin alınan 98,63 TL den karar harcı olan 59,30 TL nin mahsubu ile fazla alınan 39,33 TL’nin kesinleşmeye müteakip talep halinde davacıya iadesine,
4-Davalı vekili için takdir edilen 4.080,00 TL red vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Tarafların dava şartı olan Arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları, Arabuluculuk son tutanağından anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-14 bendi uyarınca ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Suçüstü Ödeneğinden ödenen 1.320,00.-TL Arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.23/09/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır