Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/301 E. 2021/279 K. 17.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO :2020/301 Esas
KARAR NO :2021/279
DAVA :İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :23/09/2020
KARAR TARİHİ :17/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, dış ticaret alanında ekonomik ve ticari bilgi birikimini yansıtmak üzere kurduğu ve işlettiğini, Türkiye’nin Karaman ilinde tarım ve hayvancılık faaliyetleri ile iştigal ederken, dönemsel olarak yurt dışından birtakım tedariklerde bulunmakta, iş makineleri ithal etmekte ve tarımsal ve ticari faaliyetleri ile ekonomimize çok ciddi katkılar sağladığını, kayıtlı ticari kazançları ve vergi ödemeleri, sağladığı istihdam ile Türk ihracatçısı ve dış ticaret erbabının menfaati için çeşitli kademelerde hak ve menfaatlerinin korunması için önemli girişimlerde de bulunduğunu, müvekkil, ithalat ve ihracat sektörlerinde ticari işletmelerin bilinçlenmesinde de önemli katkılar verdiğini, işbu dava konusu alacak gibi bir çok konuda yurt dışına haksız ve kötü niyetli harcanan ödemeleri engelleme çabası içinde olan müvekkilin bu çabası tamamen hukuki çerçeve içinde kaldığını, davalı, uluslararası taşımada taşıyan acentesi olduğunu, acentelik ilişkisi taşıyanla kendi arasında olup; elde edeceği kazanç, gelir veya komisyon gibi unsurlar müvekkili-taşıyan ile arasındaki anlaşmaya dayandığını, İşbu dava konusu olayda, davacı Müvekkil, Çin menşeli … firmasından 07.11.2019 tarihli 22.400 USD bedelli Pelet makinası ve … firmasından 18.07.2019 tarihli 32.800 USD bedelli “Buhar Jeneratörü” satın aldığını, İthalata konu emtialar ekte sunulu … numaralı konişmentoda görüleceği üzere … (Çin) Limanından, … numaralı konişmentoda görüleceği üzere … firması tarafından deniz yolu ile taşındığını ve Türkiye’de yerleşik acente olarak da davalı firma …, ifa yardımcısı – doğrudan temsilci olarak yer aldığını, dava konusu taşımaya ilişkin uyuşmazlıkta Konşimento üzerine düşülen ‘’FREIGHT PREPAID ‘’ kaydı ile malların teslim edileceğine ilişkin anlaşma yapıldığını, navlun bedeli ve sigortayı da içeren faturalar düzenlendiğini ve navlun ücreti taşıyıcıya taşıma başlamadan ödenmiş veya varma yerinde gönderilenden açıkça talep edilmeyeceği bildirilidğini, ancak davalı firma tarafından aşağıda sayılan fatura içeriği ücret ödenmediği müddetçe malın teslim edilmeyeceği bildirildiğini ve müvekkilim tarafından bu bedeller zilyetlik hak ve yetkisinin haksız ve kötüye kullanımı suretiyle, daha yüksek maliyete katlanmak istemeyen ve malın beklemesi-gecikmesinden zararı engellemek isteyen müvekkil tarafından teslim almak zorunluluğundan dolayı ve ihtirazi kayıtla ödenmek zorunda kalındığını, İthalata konu emtialar İstanbul Ambarlı Limanı’na vardığında davalı firma tarafından müvekkilime varış bildirimi yapıldığını, varış Bildirimi’nde emtiaların tesliminin “… Geçici Depolama” dan yapılacağı ancak davalı firmadan ‘’ … ’ gibi haksız şekilde faturalandırılan ücretler emtiaların tesliminden önce, peşin olarak ödenmesi gerektiği ifade edildiğini, dava konusu eşya … Prepaid olarak CY/CY esasına göre navlun kurulmuş olup; ve ayrıca navlun sözleşmesi dava dışı satıcı tarafından kurulmuş olduğu için, müvekkilim navlun sözleşmesinde gönderilen sıfatına sahip olduğunu, davalı tarafından fatura konusu edilmiş bedel, taşıyanın varma limanında eşyanın ilgilisine teslim borcu kapsamında yapması gereken masraflardan olduğunu, gönderilenin navlun ve diğer alacaklardan sorumlu tutulması için bu hususun konişmentoda kararlaştırılmış olması gerektiğini, dava konusu konişmentoda bu yönde bir kayıt yer almadığından gönderilenin bu alacaklardan sorumlu tutulamayacağı gerekçeleriyle, İHTİRAZİ KAYITLA ödemek zorunda bırakılan bedellerin iadesi gerektiğini belirterek davanın kabulü ile … İcra Müdürlüğü 2020/… E. Sayılı dosyası üzerinden takibin devamına, borçlunun borca itirazın iptaline, haksız itiraz eden borçlu aleyhine alacağın %20’ sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu konteyner taşımasında davacı yanın yabancı taşıyan … nin … numaralı konşimentosuna “Gönderilen” sıfatı ile taraf olduğunu, aynı zamanda taşıma bakamından navlun faturasının da … A/S tarafından davacıya kesildiğini, bu haleyle “Taşıtan” olmak üzere de iki ayrı sıfatı bulunduğunu, davacının taşıyan … nin konşimentosundaki “Gönderilen” sıfatına istinaden TTK 1237/1 uyarınca konşimento hamili ile taşıyan arasındaki ilişkilerde konşimentonun esas tutulduğunu, taşıma tahtında çıkacak uyuşmazlıklar halinde Londra daki İngiliz Yüksek Adalet Mahkemesinde görülmesi gerektiğini bu nedenle milletlerarası yetki itirazlarının bulunduğunu, davacı yanın henüz iddia edilen taşıma sebebiyle sorumlu tutulmadığından TTK 1188/3 e dayanarak işbu davayı ikamede hukuki yarınını bulunmadığını beyanla konşimentoda bulunan milletlerarası yetki şartı uyarınca davanın yetki yönünden reddine ve her halükarda davanın esas yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlığın konusunun; Tarafların aktif ve pasif husumetlerinin olup olmadığı, dava konusu faturalara konu edilen free out ücretlerinin talebinin ve tahsilinin haksız olup olmadığı, free out ücretinin doğup doğmadığı, bu ücretinin davacının tahsil edilmesinin hukuki olup olmadığı, zaman aşımı süresinin dolup dolmadığı, milletlerarası yetki itirazının yerinde olup olmadığı noktalarında olduğu görülmüştür.
Davalı vekilince davaya konu taşımanın icra edildiği konşimentoda bulunan yetki kaydı nedeniyle mahkememizin Milletlerarası yetkisizliği itirazında bulunulmuş olmakla; MÖHUK 47. madde hükmüne göre yer itibariyle yetkinin münhasır yetki esasına göre tayin edilmediği hallerde, taraflar arasında yabancılık unsuru taşıyan ve borç ilişkisinden doğan uyuşmazlığın yabancı bir devlet mahkemesinde görülmesi konusunda anlaşmaları mümkündür. Yetki şartı taraflar arasındaki ilişkiyi düzenleyen sözleşmeye ayrı bir madde olarak konabileceği gibi ayrı bir sözleşme olarak da düzenlenebilir. MÖHUK 47. madde hükmüne göre yetki şartının geçerli olması için uyuşmazlığın yabancılık unsuru taşıması, Türk mahkemelerinin yetkisinin münhasır yetki esasına göre düzenlenmemiş olması, uyuşmazlığın borç ilişkisinden doğması gerekir.
Dosya kapsamından, dava konusu taşımanın Çin Qingdao Limanından Türkiye Gebze Limanına taşımasının davalı taşıyan … A/S ya ait … numaralı konşimento tahtında yapıldığı, taşımaya ilişkin düzenlenen konişmentonun … A/S adına yabancı acentesi tarafından imzalandığı, davacının gönderilen davalının taşıyan sıfatını haiz olduğu, taşıyan ile gönderilen arasındaki ilişkide konişmentonun esas tutulduğu, … A/S’nin Danimarka’da kurulu yabancı bir şirket olduğu, taşıyıcı şirket ile geminin yabancı olması ve emtiaların Çin – Türkiye taşımasının ifa edilmesi nedeniyle uyuşmazlığın yabancılık unsuru taşıdığı, konişmentonun 26. maddesindeki yetki klozu ile taşıma sözleşmesinin uygulanmasından kaynaklanan uyuşmazlıklara İngiliz Hukukunun uygulanacağı, yetkili mahkemenin ise Londra’da İngiliz Yüksek Adalet Mahkemeleri olduğunun kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar davacı itiraz etsede, davaya konu emtiaların yetki itirazına konu konşimento tahtında teslim alındığı, davacının gönderilen olup davacının konişmentoya cirosunu atmasıyla konişmentonun tarafı haline geldiği, davalının taşıyan sıfatını haiz olduğu, taşıyan ile gönderilen arasındaki ilişkide konişmentonun esas tutulduğu anlaşıldığından davacı açısından yetki kaydının bağlayıcı olduğu mahkemece kabul edilmiştir.
Yabancı unsur taşıyan uyuşmazlıkların çözümünde yetkili kanunun tayininden önce çözümü gereken sorun açılan davada mahkemenin milletlerarası yetkisinin bulunup bulunmadığı hususuna ilişkin olduğundan (Aysel Çeliker/Bahadır Erdem, Milletlerarası Özel Hukuk, Sayfa 19) uygulanacak hukuktan önce yetki konusunun karara bağlanması gerekmektedir. MÖHUK 47.maddesinde yer itibari ile yetkinin münhasır yetki esasına göre tayin edilmediği hallerde taraflar arasında yabancılık unsuru taşıyan ve borç ilişkisinden doğan uyuşmazlığın yabancı bir devlet mahkemesinde görülmesi konusunda anlaşma yapılması mümkündür. Yetki şartı taraflar arasındaki ilişkiyi düzenleyen sözleşmeye ayrı bir madde olarak konulabileceği gibi ayrı bir sözleşme olarak da düzenlenebilecektir. Anılan hükme göre yetki şartının geçerli olması için uyuşmazlığın yabancılık unsuru taşıması, Türk Mahkemelerinin yetkisinin münhasır yetki esasına göre düzenlenmemiş olması ile uyuşmazlığın borç ilişkisinden doğması gerekmektedir.
Eldeki dosyada somut uyuşmazlığın yabancılık unsuru taşıdığı, dava konusunun Türk mahkemelerinin yetkisinin münhasır yetki esasına göre düzenlenmiş bir konuya ilişkin olmadığı, (Yargıtay 11 Hukuk Dairesi’nin, 22/06/2020 tarihli, 2019/3799 Esas ve 2020/3051 Karar sayılı ilamına karşılık taşıma akdine davalının Türkiye acentesinin aracılık ettiğine ilişkin dosyada herhangi bir delil bulunmadığından)
deniz taşımasından yani akdi ilişkinden kaynaklandığı, konişmentonun 26. maddesinde düzenlenen yetki klozunun gönderilen sıfatını haiz davacıyı bağladığı, konişmentodaki yetki şartına göre somut uyuşmazlık yönünden Londra’da bulunan İngiliz Yüksek Adalet Mahkemesinin yetkili olduğu kanaatine varıldığından, davalı vekilinin milletlerarası yetki itirazının kabulü ile davanın yetkisizlik nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Davalının milletlerarası yetki itirazının kabulü ile mahkememizin yetkisizliği nedeniyle davanın USULDEN REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davalı vekili için takdir edilen 4.080,00 TL red vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
4-Tarafların dava şartı olan Arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları, Arabuluculuk son tutanağından anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-14 bendi uyarınca ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Suçüstü Ödeneğinden ödenen 1.320,00.-TL Arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/06/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır