Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/27 E. 2020/153 K. 07.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO:2020/27 Esas
KARAR NO:2020/153

DAVA:İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:18/01/2020
KARAR TARİHİ:07/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı aleyhine … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının icra dosyasına 14/05/2019 tarihinde itirazda bulunduğunu, davalının borca itirazının haksız ve yersiz olduğunu, müvekkilinin ara buluculuğa başvurması neticesinde anlaşma sağlanamadığını, dava dışı sigortalı …. Tic. Ve A.Ş. … numaralı ve 30.11.2018-29.01.2019 vadeli emtia poliçesi ile müvekkili tarafından teminat altına alındığını, emtianın gemiden boşlatılması esnasında eksiklik vuku bulması ile maddi hasar doğduğunu, hasar ihbarı alan müvekkilinin … nolu hasar dosyasını oluşturduğu ve … şirketi ile anlaştığını, … şirketi tarafından 08.01.2019 tarihinde … nolu rapor düzenlendiğini, raporda müvekkilinin sorumlu olduğu %15 hisseye karşılık gelen meblağın 2.718,25 USD olarak belirilendiğini ve hasar tazminatını zarar görene ödediğini, halefiyet ilkesi gereğince rücu haklarının hukuken haklı olduğunu, eksper raporunun bağlayıcı olması sebebiyle icra inkar tazminatı taleplerinin olduğunu, belirterek davanın kabulünü, borçlunun takibe, asıl alacağa, faize ve ferilerine ilişkin haksız itirazların iptali ile … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı takibin devamını, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin dava konusu olayda “acentelik” yaptığını, borçluya izafeten acente vasfıyla hizmet vermiş olduğundan TTK 105 vd. maddeleri ve Yargıtay içtihatları uyarınca acentenin, acente vasfıyla yaptığı işlemler, adına hareket ettiği kişi hakkında hüküm doğuracağını, müvekkili şirketin dava konusu olayda herhangi bir mali mesuliyeti ve hukuki sorumluluğu bulunmadığından, sadece tebligat adresi olarak değerlendirilmesi gerekmekte olduğunu, karşı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını, davaya konu edilen eksik yük zararından/hasarından dolayı herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, izafeten müvekkil şirket adına açılan bu davada müvekkil şirket aleyhine hüküm kurulmaması gerektiğini belirterek dava konusu olayda acentelik sıfatıyla hizmet veren müvekkil şirketin TTK 105 vd. maddeleri ve Yargıtay içtihatları uyarınca acentenin, acente vasfıyla yaptığı işlemler, adına hareket ettiği kişi hakkında hüküm doğurduğundan, sadece tebligat adresi olarak değerlendirilmesini, izafeten açılan bir dava olmasından ötürü müvekkil şirket hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmesini ve davanın müvekkil şirket yönünden reddini, mahkeme masrafları ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin 18/03/2020 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini ve davalı taraftan herhangi bir yargılama gideri ve vekalet ücreti istemediklerini beyan ettiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin vekaletnamesinin incelemesi sonucunda, davadan feragate yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin 07/09/2020 tarihli dilekçesi ile davacı tarafın feragat dilekçesi doğrultusunda; davacı taraftan herhangi bir yargılama gideri ve vekalet ücreti istemediklerini beyan ettiği anlaşılmıştır.
Bu nedenlerle; HMK 307, 309 ve 311 maddeleri gereğince davadan feragatin kesin hükmün sonuçlarını doğurması dikkate alınarak davanın feragat nedeni ile reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Gerekçesi açıklanacağı üzere;
1-Davacının davasının feragat nedeniyle REDDİNE,…
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince peşin alınan 197,46 TL den karar harcı olan 54,40 TL’nin mahsubu ile fazla alınan 143,06 TL’nin kesinleşmeye müteakip talep halinde davacıya iadesine,
3-Taraf vekillerince herhangi bir yargılama gideri ve vekalet ücreti istenmediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, Tarafların yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.07/09/2020

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır